Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/565 E. 2022/894 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/565 Esas
KARAR NO: 2022/894
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/10/2021
NUMARASI: 2019/689 E. – 2021/575 K.
DAVANIN KONUSU: 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak)
BİRLEŞEN ANKARA 20.ASLİYE HUK.MAH.2011/600 E.SAYILI DOSYASI
DAVA: Tespit
KARAR TARİHİ: 23/05/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı asıl borçlu … A.Ş. arasında Ankara … Noterliği’nin 29/12/2016 tarihli ve … yevmiye nolu Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmeyi diğer davalıların (…, …, …, … ve …’un) müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, bu sözleşmeye istinaden temin edilen malların davalı kiracı firmaya zilyetliğinin devredildiğini, tarafların mutabakatı ile sözleşme ekinde kira ödeme planının oluşturulduğunu, ancak davalıların kira ödemelerinde temerrüde düşmesi üzerine; davalı borçlulara Beşiktaş … Noterliği’nin 23/11/2007 tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamenin keşide edilerek “borçların 60 gün içerisinde ödenmesi, aksi halde sözleşmenin feshedileceğini, fesih ile birlikte vadesi gelmeyen kira bedellerinin de muaccel hale geleceğini ve kiralamaya konu malların da en geç 60 günlük süreyi takip eden 3 günlük süre içerisinde aynen iade edilmesi gerektiği” ihtarında bulunulduğunu, verilen süre içerisinde ödeme yapılmadığını, malların iade edilmediğini, sözleşmenin feshedildiğini, bu nedenlerle sözleşmenin feshi ile malın aynen iadesi, tensip ile birlikte ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ödenmeyen 89.440,-TL lık kira bedeli ile vadesi gelmemiş 393.738,00 TL’nin faizi ile birlikte ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVADA CEVAP: Davalılar … AŞ, … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili davalı şirketin yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle Sağlık Bakanlığınca faaliyetlerinin durdurulduğunu, davaya ve Finansal Kiralamaya konu malların borçlardan dolayı haczedilerek götürüldüğünü, takipler ve yapılan hacizler ile ilgili takip dosyaları ile bilgilerin davacıya verildiğini, yersiz ve haksız olarak açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmişlerdir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, Finansal Kiralama Sözleşmesinde ve Sözleşme ekindeki ödeme planı ve alınan senetlerdeki imzaların kendisine ait olmadığını, bu nedenle davacı alacağından sorumlu tutulamayacağını, müvekkilinin …’da çalıştığını, güvenlik sebebiyle giriş çıkışların belirli olduğunu, noterde bulunmasının fiilen imkansız olduğunu, müvekkilinin danışıklı olduğunu düşündükleri dolandırıcılık olayının içine imzası taklit edilerek dahil edildiğini, bu hususda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 2007/225373 hazırlık dosyası ile suç duyurusunda bulunduklarını, davacının tüm kira bedellerine ilişkin olarak sözleşmeye ek olarak sözleşmede belirtilen kira bedelleri kadar bono aldığını ve bu bonoları icra dairelerinde takibe koyduğunu, müvekkilinin imza itirazlarına ilişkin yargılamaların devam ettiğini belirterek husumet itirazının kabulüne, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA İDDİA (Ankara 20.Asliye Hukuk 2011/600 Esas): Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara … Noterliği tarafından 29.12.2006 tarihinde … yevmiye numarasıyla bir “Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesi” düzenlendiğini, müvekkilinin söz konusu belgeyi imzalamadığını, noter tarafından düzenlenen belge altındaki imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin noterde imzalandığı ileri sürülen bu belgenin imzası sırasında …’da çalıştığını, müvekkilinin hiç bir şekilde imzalamadığı sözleşmenin varlığından … A.Ş tarafından Beşiktaş … Noterliğinden 23.11.2007 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamenin kendisine tebliği üzerine haberdar olduğunu, söz konusu ihtarnameye yanıt verdiğini, sonrasında yaptığı araştırmada diğer şirket ortaklarının müvekkili ortaklıktan ayrıldıktan sonra imzasını taklit etmek sureti ile çeşitli bankalar nezdinde birtakım usulsüz işlem yaptıklarını, dava konusu sözleşmenin de imzası taklit edilmek suretiyle akdedildiğini, ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/106 Esas sayılı dosyası ile açılan kamu davasının sonucunda müvekkilinin imzasını taklit ederek usulsüz işlemler yapan … ve …’in cezalandırılmalarına karar verildiğini, bu arada finansal kiralama sözleşmesinin kiraya veren olarak tarafı olan … A.Ş tarafından müvekkili ile finansal kiralama sözleşmesinde imzası bulunan diğer gerçek ve tüzel kişiler aleyhine İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/123 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırıldığını ve imzanın müvekkiline ait olmadığı hususunun tespit edildiğini, devam eden İstanbul 22.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/73 esas sayılı yargılamasında 29.11.2011 tarihli ara karar ile “sahte evrakı düzenleyen noter aleyhine dava açmak için taraflarına 2 hafta kesin süre verildiğini, bu nedenle davanın kabulü ile Ankara … Noterliği tarafından 29.12.2006 tarih … yevmiye nosuyla düzenlenen “Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesi” altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığının, belgelerin müvekkili yönünden sahte olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ankara … Noterliği tarafından 29.12.2006 tarih ve … yevmiye nolu işlemi imza yetkili katip … tarafından tanzim ve imza edildiğinin görüldüğünü, Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama sözleşmesini noterlik dairesinde hazır bulunan ilgililer tarafından her sayfasının imzalandığını, ilgililerin yetki belgeleri ile kimlik fotokopilerinin işleme dayanak olarak eklendiğinin görüldüğünü, daire dosyasındaki işlemin şeklen ve hukuken bir eksikliğinin olmadığının tespit edildiğini, evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda davacı …’ ün kimliğini ibraz ettiğini ve buna dayanak tutularak işlemin hazırlandığını, yapılan işlemlerin yasa ve yönetmeliğe uygun olduğunu, usulsüz tebliğin kabul edilmeyerek davaya karşı usulsüz tebliğe karşı itirazlarının karşı cevaplarının kabulü ile davacının haksız ve yasal dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI (İlk Karar) İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06.03.2017 tarih ve 2014/318 Esas – 2017/155 Karar sayılı kararıyla; “… asıl davada davanın kısmen kabulü ile; sözleşmenin feshi ile finansal kiralama konusu, 1 adet caris plus esoate renkli doppler ekokardiyografi, 4 adet tumed koroner set takım, 2 adet datoucope intraaortik balon pompası, 8 adet servo 900-c respiratör, 4 adet cerrahi set takım’ın aynen teslimine, İİK.’nın 24. maddenin infazda değerlendirilmesine, kira alacağı nedeni ile belirlenen ve vadesi gelmemiş alacakların ve vadesi gelen alacaklar toplamı toplam 405.107,43 TL nin icra dosyaları ile tahsilde tekerrür olmamak üzere dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılar … A.ş. Ve …, …, … ve …’tan tahsiline, fazla talebin reddine, davalı … aleyhine açılan davanın reddine, Birleşen davanın kabulü ile, Ankara … Noterliğinin 29/12/2006 tarih, … nolu Finansal Kiralama sözleşmesinde ismi altındaki imzanın davacı …’e ait olmadığının tespitine” karar verilmiştir.
DAİREMİZ KARARI (2017/3376 Esas): Dairemizin 22.11.2019 tarih ve 2017/3376 Esas -2019/2612 Karar sayılı ilamı ile; “Somut uyuşmazlıkta birleşen dosya yönünden alınan bilirkişi heyeti raporu yeterli olup rapora göre Ankara …Noterliği’nin 29.12.2006 Tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklindeki finansal kiralama sözleşmesi altındaki imzanın …’e ait olmadığı tespit edilmekle birleşen dosyanın esası yönünden ve asıl dosyada davalı …’e ilişkin davanın reddi yönünden istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir. Asıl dosya yönünden; Dosya arasında mevcut İstanbul …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında muaccel hale geldiği iddia edilen kira alacakları yönünden davalılar aleyhine ilamsız takip başlatıldığı gibi Beşiktaş …Noterliği’nin 23.11.2007 Tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile muaccel hale geldiği iddia edilen alacak kalemi yönünden ihtarname keşide edildiği de dikkate alındığında finansal kiralama sözleşmesi hükümleri, icra dosyası, bono örneklerine göre davacı vekilinin raporlara ilişkin itirazının değerlendirilmesi gerekirken mahkemece 1.rapor ile çelişen 2.rapora göre karar verilmesi yerinde görülmemiş davacı vekilinin istinaf isteminin bu yönü ile kabulüne” karar verilerek, dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI (İkinci Karar) İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.10.2021 tarih ve 2019/689 Esas – 2021/575 Karar sayılı kararıyla; “… istinaf kararı sonrası alınan bilirkişi ek raporundaki açıklamalar ışığında, asıl dava yönünden bilirkişi ek raporundaki değerlendirmelere göre, kira alacağı nedeni ile belirlenen ve vadesi gelmemiş alacakların ve vadesi gelen alacaklar toplamı toplam 405.107,43 TL’nin icra dosyaları ile tahsilde tekerrür olmamak üzere (dava tarihinden itibaren ana para alacağı olan 386.409,00 TL’lik miktara % 60 oranında temerrüt faizi işletilmek sureti ile) birlikte davalılar … Tic. A.ş. ve …, …, … ve …’tan tahsiline, fazla talebin reddine; asıl davada davalı … aleyhine açılan davanın imzalar bu davalıya ait olmadığından reddine; Birleşen Ankara 20. AHM dosyası yönünden istinaf istemi reddedilmiş ve kesinleşmiş olmakla, yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Temlik alan davacı … A.Ş vekili istinaf dilekçesinde; “İşbu davanın finansal kiralamadan kaynaklanan alacak davası olduğunu, dosyada mübrez 06.02.2015 tarihli bilirkişi raporunda alacak miktarının 483.000,00 TL olarak belirlendiğini, bu tespitin yerinde olduğunu, bu nedenle 09.07.2021 tarihli bilirkişi raporundaki 405.107,43 TL tutarındaki düşük hesaplamayı kabul etmediklerini, belirtilen raporun denetime elverişli olmayıp hüküm kurmaya yeterli nitelikte olmadığını.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Asıl dava, finansal kiralama sözleşmesine dayalı alacak, birleşen dava ise tespit istemine yöneliktir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İlk derece mahkemesinin 06.03.2017 tarih ve 2014/318 Esas – 2017/155 Karar sayılı kararıyla, “Asıl davanın kısmen kabulüne, finansal kiralama konusu malların aynen teslimine, toplam 405.107,43 TL’nin icra dosyaları ile tahsilde tekerrür olmamak üzere dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılar … A.Ş. ve …, …, … ve …’tan tahsiline, fazla talebin reddine, davalı … aleyhine açılan davanın reddine, birleşen davanın kabulüne.” karar verilmiştir. Kararın istinafı üzerine Dairemizin 22.11.2019 tarih ve 2017/3376 Esas -2019/2612 Karar sayılı ilamı ile; “… birleşen dosya yönünden alınan bilirkişi heyeti raporu yeterli olup rapora göre Ankara …Noterliği’nin 29.12.2006 tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklindeki finansal kiralama sözleşmesi altındaki imzanın …’e ait olmadığı tespit edilmekle birleşen dosyanın esası yönünden ve asıl dosyada davalı …’e ilişkin davanın reddi yönünden istinaf istemlerinin reddine; Asıl dosya yönünden; Dosya arasında mevcut İstanbul …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında muaccel hale geldiği iddia edilen kira alacakları yönünden davalılar aleyhine ilamsız takip başlatıldığı gibi Beşiktaş …Noterliği’nin 23.11.2007 Tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile muaccel hale geldiği iddia edilen alacak kalemi yönünden ihtarname keşide edildiği de dikkate alındığında finansal kiralama sözleşmesi hükümleri, icra dosyası, bono örneklerine göre davacı vekilinin raporlara ilişkin itirazının değerlendirilmesi gerekirken mahkemece birinci rapor ile çelişen ikinci rapora göre karar verilmesi yerinde görülmemiş davacı vekilinin istinaf isteminin bu yönü ile kabulüne” karar verilerek, dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir. İstinaf kararı sonrası ilk derece mahkemesi tarafından istinaf kararında işaret edilen hususlar da gözetilerek ek rapor aldırılarak, 11.10.2021 tarih ve 2019/689 Esas – 2021/575 Karar sayılı kararla; “…asıl davada toplam 405.107,43 TL’nin icra dosyaları ile tahsilde tekerrür olmamak üzere (dava tarihinden itibaren ana para alacağı olan 386.409,00 TL’lik miktara % 60 oranında temerrüt faizi işletilmek sureti ile) birlikte davalılar … A.Ş., …, …, … ve …’tan tahsiline, fazla talebin reddine; asıl davada davalı … aleyhine açılan davanın imzalar bu davalıya ait olmadığından reddine; Birleşen Ankara 20. AHM dosyası yönünden istinaf istemi reddedilmiş ve kesinleşmiş olmakla, yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına” karar verilmiş, davacı vekili yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Mahkemece verilen kararın dosya kapsamına ve Dairemizin yukarıda özetlenen 22.11.2019 tarih ve 2017/3376 Esas -2019/2612 Karar sayılı ilamına uygun olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Temlik alan davacı … A.Ş vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Temlik alan davacı … A.Ş tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/05/2022