Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/460 E. 2023/1943 K. 21.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO 2022/460 Esas
KARAR NO: 2023/1943 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/02/2021
NUMARASI: 2018/233 E. – 2021/71 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/12/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
DAVA: Davacılar vekili İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde; müvekkili şirket … Ltd. Şti. ile … A.Ş. arasında akdedilen 10.08.2015 tarihli Prodüksiyon Protokolü uyarınca, … Film’in …’ın sunuculuğunu yaptığı “…” isimli programın yapımını gerçekleştirdiğini ve programın müvekkili şirket tarafından … A.Ş.’ye ait … logolu televizyon kanalında yayınlatıldığını, Sözleşme’nin 6. maddesi uyarınca, yeni sezon olan Eylül 2016-Haziran 2017 dönemi boyunca devam eden sezon boyunca, … Film’in, Program’ın yapımını müvekkili şirketi …’e yapmakla yükümlü olduğunu, ayrıca müvekkil şirket …’ın aynı madde uyarınca gelecek sezonlar için de opsiyon hakkı bulunduğunu, … Film ile müvekkili şirketlerin 2015 Eylül ayı yayın sezonundan başlayan süreçte, uzun süreli bir sözleşme ilişkisine girdiklerini, ancak …, Beşiktaş …. Noterliği’nin 30.06.2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile başlayan süreçte, müvekkili şirket …’ın ödemelerini geciktirdiği, eksiksiz olarak yapmadığı ve Program nedeniyle müvekkili şirket …’a uygulanan idari para cezasından sorumlu olmadığı gerekçeleriyle taraflar arasındaki Sözleşme’yi Beşiktaş … Noterliği’nin 16.08.2016 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haksız ve kötüniyetli olarak feshettiğini, … Film’e gönderilen birçok ihtarnamede müvekkili şirketin vadesi gelmiş ancak ödenmemiş herhangi bir borcu olmadığı, ödemelerin karşılıklı mutabakat halinde yapıldığı, RTÜK idari para cezasından Sözleşme’nin 13. maddesi uyarınca … Film’in sorumlu olduğunun izah edildiğini, ancak … hangi ödemelerin geciktirildiği, vadesi gelmiş ancak ödenmeyen hangi alacaklarının olduğunu izah edemediğini, Sözleşme’nin açık hükmüne rağmen RTÜK idari para cezasından müvekkili şirketin sorumlu olduğunu iddia ettiğini, … Program’ın yayını için başka kanallar ile görüştüğünü ve son olarak davalı ile anlaşma sağlandığını, … ile müvekkili şirket … arasındaki Sözleşme yürürlükteyken müvekkili şirketlerin yayın planlamalarını doğal olarak Program’ın … TV’de yayınlanacağını düşünerek yaptıklarını, aksi yönde medyada yer alan haberler nedeniyle … ’e, Beşiktaş …. Noterliği’nin 01.07.2016 tarihli … yevmiye numaralı ihbarnamesi gönderilerek, Sözleşme’nin 6. maddesi uyarınca, Program’ın 2. Sezon olan Eylül 2016-Haziran 2017 dönemi için de yürürlükte olduğu ve müvekkili şirketin gelecek sezonlar için de opsiyon hakkı bulunduğunun hatırlatıldığını, Sözleşme’nin 6. maddesinin 2. paragrafı uyarınca, … Film’in prodüksiyon süresi ve opsiyon süresi boyunca herhangi bir üçüncü kişiye programın herhangi bir gelecek ya da ek sezonunun yapımını ve/veya geliştirilmesini teklif etmesi ve/veya böyle bir konuyu müzakere etmesinin yasak olduğunun belirtildiğini, müvekkili şirket …’in bu ihbarnameyi göndermesindeki amaç, medyada yer alan haberler ve kulaktan kulağa dolaşan bilgiler olduğunu, ancak müvekkili şirketin bu duyumlara bu aşamada itibar etmeyerek, sadece … ’e Sözleşme hükümlerini hatırlatmak istediğini, … Film’in, Program’ın yayını için üçüncü kişiler ile görüştüğü bilgileri yoğunlaştığından, müvekkili şirket …, Beşiktaş … Noterliği’nin 03.08.2016 tarihli … Yevmiye numaralı ihtarnamesini göndererek, Sözleşme’nin 6. maddesinin 2. fıkrası uyarınca üçüncü kişiler ile müzakere etmesinin Sözleşme’ye aykırı olduğunun tekrar belirttiğini, konunun müvekkili şirketin bağlı olduğu grup şirketlerinin merkezi olan … tarafından da takip edildiğinin belirtilerek, …’tan kendilerine iletilen yazının Türkçe tercümesi ile gönderilerek Sözleşme’ye aykırı eylemlerine son verilmesinin istenildiğini, … Film tarafından söz konusu ihtarnamelere cevap verilmediğini, müvekkili şirket tarafından gönderilen Beşiktaş … Noterliği’nin 09.08.2016 tarihli … Yevmiye numaralı ihtarname ile, Program’ın önümüzdeki sezonda taraflar arasındaki Sözleşme uyarınca müvekkili şirket için yapılması gerektiği, müvekkili şirketin Program’ın yayınlanması için gerekli hazırlıkları yaptığı, önceki sezonda olduğu gibi 22.08.2016 tarihinde yayına hazır hale getirilmesini, bu tarihe kadar yayına yetişmeyecekse bilgi verilmesinin istenildiğini, bunun üzerine, … Film tarafından keşide edilen Beşiktaş … Noterliği’nin 10.08.2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile; ödemelerin geciktirildiği, eksik ödendiği ve RTÜK idari para cezasından sorumlu olmadıkları yönündeki haksız ve dayanaksız iddiaların tekrarlandığını, buna ek olarak müvekkili şirketin … Film’in sürekli ücret artışı talebinde bulunması nedeniyle hiçbir yükümlülüğü olmamasına rağmen gerçekleştirmeye gayret gösterdiği ek projelerin gerçekleşmemesini gerekçe göstererek, Sözleşme ilişkisinin kendisi için çekilmez hale geldiğini iddia ettiğini, müvekkili tarafından … Film’e gönderilen, Beşiktaş … Noterliği’nin 16.08.2016 tarihli .. yevmiye numaralı ihtarname ile … Film’in müvekkil şirkette vadesi gelmiş olmasına rağmen ödenmemiş herhangi bir alacağının olmadığını, bu iddia edilen alacakların hangi alacaklar olduğunun dahi açıklanamadığı, RTÜK cezasından muhatabın sorumlu olduğunun sabit olduğu ve ek projelerin müvekkil şirketin iyiniyetli bir girişimi olduğunu, herhangi bir taahhüt üstlenilmediği, Sözleşme’nin devamının, bu ek projelere bağlı olmasının mümkün olmadığı izah edilerek, muhatabın Sözleşme çerçevesindeki yükümlülüklerini yerine getirmesinin istenildiğini, … Film’in 10.08.2016 tarihli ihtarnamesinde, … Film’in Program ile ilgili üçüncü kişiler ile görüştüğüne ilişkin bilgilerin doğru olmadığının ilk kez dile getirildiğini, ancak bu süreç içerisinde, … Film ile yapılan toplantılarda ve tarafların yetkilileri arasındaki mesajlaşmalarda … Film’in açık bir şekilde … TV ile görüştüğünün belirtildiğini, davalıya aynı tarihte Beşiktaş … Noterliği’nin 03.08.2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek, … Film ile müvekkil şirket … arasındaki Sözleşme’nin devam ettiğinin, Program’ın yayını için … Film ile görüşme yapmalarının haksız rekabet teşkil edeceğinin belirtilerek bu eylemlere son verilmesinin istenildiğini, … Film’e tebliğ edilen 16.08.2016 tarihli ihtarnameden sonra, … Film,’in bu ihtarnameye cevap vermeden aynı gün tebliğ edilen ihtarnamesi ile Sözleşme’yi feshettiğini bildirdiğini, … Film’in, 16.08.2016 tarihli fesih ihbarnamesinden 2 gün, … Film ve davalıya gönderilen 17.08.2016 tarihli ihtarnamelerden 1 gün sonra, 18.08.2016 tarihinde, … Film’in Program’ın yeni sezonda … TV’de yayınlanması hususunda anlaşma sağladığı haberlerinin yapıldığını, akabinde aynı gün akşam saatlerinde davalıya ait televizyon kanalında, Program’ın Pazartesi günü (22.08.2016 tarihinde) davalıya ait televizyon kanalında yayınlanmaya başlanacağı yönünde tanıtım videoları yayınlandığını, davalının baştan itibaren … Film ile Program’ın yeni sezonda kendi kanalında yayınlanması hususunda görüştüğünü, müvekkili şirket ile … Film arasındaki Sözleşme’nin feshedilmesini beklediğini ve … Film’i feshe yönelttiğini ve tüm ihtarlara rağmen Program’ın kendi kanalında yayınlanması hususunda anlaşma yaptığını, davalının daha yüksek bir bedel vererek, … Film’i Sözleşmeyi ihlale ve feshe yönlendirdiğini, bu eyleminin haksız rekabet çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini, davalının hukuka aykırı eylemleri nedeniyle müvekkile şirketlerin uğradığı ve uğrayacağı zararların telafi edilemeyecek kadar yüksek olduğunu, müvekkili şirketlerin reklam gelirleri dahil uğrayacağı zararların büyük olduğunu, hiçbir kusuru olmamasına rağmen, ödemelerini geciktiren, ödemeyen bir şirket olarak gösterilmesinin, önemli olan bir programının rakip bir kanala geçmesi nedeniyle itibarının zedelendiğini beyanla, öncelikle, davalının haksız rekabet teşkil eden eylemleri nedeniyle müvekkil şirketin telafisi imkansız zararlara uğrayacağı dikkate alınarak, davalıya ait … TV logolu kanalda 23.08.2016 tarihinde yayınlanacağı ilan etmesi nedeniyle gecikmesinde sakınca bulunan bir hal söz konusu olduğundan, davalı tarafa tebligat yapılması beklenmeden ve duruşma yapılmaksızın … sunuculuğunu yaptığı Program’ın davalı tarafından yayınlanmasının önlenmesine yönelik tedbir kararı verilmesini ve bu suretle haksız rekabetin tespiti ve men’ini, verilecek tedbir kararının davalı tarafa ve ilgili mercilere tebliğini, davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerini kötüniyetle işlemiş olması nedeniyle kusuru sabit olduğundan müvekkili şirketlerin uğradığı tespit edilecek maddi zararların şimdilik 1.000,00 TL’sinin tahsilini, müvekkili şirketlerin izleyiciler, diğer yayıncı kuruluşlar ve yapımcılar nezdinde itibarının zedelenmiş olması nedeniyle, muhatabın kusurunun ağırlığı ve ekonomik durumu dikkate alınarak 100.000,00 TL tutarında manevi tazminata hükmedilmesini ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır. İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesince 18/10/2017 tarihli, 2016/869 Esas, 2017/702 Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosya İstanbul 2. Fikri ve sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, yargılamaya 2018/233 Esas numarası ile devam edilmiştir.İlk derece mahkemesince 13/12/2021 tarihli tashih kararı ile ; Mahkemenin 18/02/2021 tarihli gerekçeli karar başlığında, davacının ticaret unvanının yanlış yazılması nedeniyle, davacı …. Ltd.Şti’inin ünvanın … Tic.Ltd.Şti olarak tashihine karar verildiği anlaşılmıştır.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacılar tarafından iddia edilen haksız feshin öncelikli olarak ispatlanması ve huzurdaki dava için bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacıların …’la isimli programa ilişkin olarak … A.Ş. ile aralarındaki sözleşme kapsamında … Film’in sözleşmeyi ihlal ettiği, haksız olarak feshettiği ve … Film’i bu feshe müvekkili şirketin yönlendirdiğinden bahisle huzurdaki davayı ikame ettiğini, Sözleşme’nin haksız feshedildiğini tespit ettirmek yerine, sanki bu haksız fesih bir mahkeme kararıyla tespit edilmişçesine, bu “haksız feshe” yol açtığı iddiasıyla müvekkil şirkete dava açtıklarını, davanın incelenebilmesi için öncelikle … Film ile davacılar arasındaki sözleşmenin feshi nedenleri ve sürecinin incelenmesi gerektiğini ve feshin haksız olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiğini, davacılar ile … Film arasındaki sözleşmenin haksız feshine yönelik herhangi bir dava bulunup bulunmadığının bilinmediğini, bu ihtilafın çözüme kavuşturulduğu davanın, ancak davacılar lehine sonuçlanıp kesinleştiği takdirde huzurdaki davanın görülebilir hale geleceğini, davacıların asıl ve tek muhatabının … Film olması gerektiğini, davacıların … Film ile aralarındaki hukuki ihtilafı çözüme kavuşturmak yerine yalnızca müvekkili şirkete huzurdaki davayı açmış olmalarının hukuki bir hata olduğunu, … Film ile aralarındaki bir sözleşmenin feshedilmiş olması sebebi ile söz konusu sözleşmeye taraf olmayan ve hatta … Film ile herhangi bir sözleşme dahi akdetmemiş olan müvekkili şirketin davacıya karşı sorumlu olmadığını, sözleşmenin tarafı olmayan müvekkili şirketin, davacılar ile … Film arasında akdedilmiş olan ve davacılar tarafından halen yürürlükte olduğu iddia edilen yapım sözleşmesinin içeriğinden, sözleşmenin halen yürürlükte olup olmadığından, sözleşme iddia edildiği gibi feshedilmiş ise hangi nedenle feshedildiğinden ve iddiaya göre haksızlığından haberdar olmadığını, söz konusu programa ilişkin olarak müvekkili ile … Film arasında sözleşme yapılmış olduğu düşünülse dahi bu durumun haksız rekabet teşkil etmeyeceğini, … Film’in davacıların müşterisi değil tedarikçisi olduğunu, müşteri konumunda olan kişinin bizzat davacının kendisi olduğunu, müvekkilinin … davacılar arasındaki sözleşmesini feshe yöneltmediğini, bunun mümkün olmadığını, davacıların bu yöndeki iddialarının yasal temeli olmadığını, davanın müvekkili şirkete zarar vermek kastı ile ikame edildiğini, ayrıca müvekkili şirketin davaya konu … ’la isimli programın yapımı için … ile herhangi bir sözleşme imzalamadığını, … ’la isimli programın bir evlilik programı olduğunu, bu nitelikteki programların genel yapısı itibari ile belirli periyotlarla farklı kanallara geçiş yapmalarının günümüz şartlarında sıradan hale geldiğini, davacıların tazminat talep edebilmeleri için öncelikle haksız rekabetin varlığını, yani müvekkili şirketin yöneltmesi sonucunda … Film’in davacılar ile olan sözleşmesini ihlal etmiş olduğunu, daha sonra ise zarara uğradığını ispat etmeleri gerektiğini, müvekkili şirketin Program’a ilişkin … ile sözleşme imzalamış olmasının, davacıların aynı formattaki programı … Film ile yapmasına engel teşkil etmediğini, davacıların … Film ile sözleşmeyi akdettikleri anda dahi söz konusu programın başka bir kanalda da yayınlanma ihtimaline vakıf olduklarını, davacıların bu durum nedeniyle zarara uğradıklarını iddia etmelerinin tamamen mesnetsiz ve mantık dışı olduğunu, davacıların hangi sebeple müvekkili şirkete zarar iddiasını yönelttiklerinin anlaşılmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
MAHKEME KARARI: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 18/02/2021 tarihli 2018/233 E. – 2021/71 K. sayılı kararıyla; “…Tüm bu açıklamalar muvacehesinde toplanan deliller, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1054 Esas sayılı dosyası, hükme esas alınan bilirkişi raporları bir arada değerlendirildiğinde davalının, dava dışı … Film’le arasındaki ilişkinin medya sektörü dikkate alındığında hukuka uygun olduğu , davalı ile … Film arasında. sözleşmenin fesih tarihinden önce görüşmeler var ise de, davalının … Film ile yaptığı görüşmelerde kanuni tarife uyar şekilde firmayı davacı ile yaptığı sözleşmeyi feshetmeye yönlendirip yönlendirmediğinin ispatlanamadığı ve sözleşme serbestisi gereği tarafların salt sözleşme görüşmelerinde bulunmasının haksız rekabet teşkil etmeyeceği gözetilerek sübut bulmayan davanın reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacılar vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davalının … ’la isimli programı kendisine ait televizyon kanalında yayınlamak için müvekkili ile … Film arasındaki sözleşme feshedilmeden önce görüşmeye başladığını, Bölüm başına 100.000,00 TL teklif ederek müvekkilinden daha fazla fiyat vermek suretiyle sözleşmeyi feshetmesi ve sözleşmeye aykırı davranması için … Filmi teşvik ettiğini, Müvekkilinin bu konuda hem … Film’e, hem de davalı şirkete ihtar göndermesine rağmen görüşmelerine devam ettiklerini, … Film tarafından sözleşmenin haksız bir şekilde feshedilmesinden çok kısa bir süre sonra dava konusu programın davalıya ait kanalda yayınlanacağına dair tanıtımlar yapmaya başladıklarını, Davalının açıkça müvekkiline zarar verme kastıyla hareket ettiğini,Tüm bunların TTK’da tanımlanan haksız rekabet niteliğinde olduğunu, buna rağmen Mahkemece davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul 2. Fikri ve Sınai haklar Hukuk Mahkemesinin 2016/183 Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden incelendiğinde; davacıların … TV A.Ş. ile … Limited Şirketi, davalının … A.Ş. olduğu, 10/08/2015 tarihli Prodüksiyon Sözleşmesi uyarınca yapımı gerçekleşen ve davacı … A.Ş.’ne ait … TV isimli kanalda yayınlanan … la isimli programla ilgili davalının davacılara gönderdiği 30/06/2016 tarihli ihtarname ile davacının ödemelerini geciktirilmesi ve eksik ödemeler nedeniyle sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiği, davalının fesih ihbarnamesi sonrası … TV ile anlaşacağına dair haberlerin çıkması nedeniyle davacının zarara uğrayacağı iddiasıyla sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi talebiyle dava açıldığı, yapılan yargılama sonucunda 2018/11 Karar sayılı kararla görevsizlik kararı verildiği, kararın kesinleşmesi üzerine dosyanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği tespit edilmiştir. İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1054 Esas sayılı dava dosyasına ilişkin dosyaya sunulan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacılar ile dava dışı … A.Ş. arasında devam eden ve 10/08/2015 tarihli Sözleşmeden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarının bu Esas sayılı dava ile birleştirildiği, UYAP üzerinden yapılan incelemede halen derdest olduğu tespit edilmiştir. İlk derece mahkemesince Dosya kapsamında alınan 14/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Dosyadaki ihtarnameler ve bilgi ve belgelerden davacı ile … şirketi arasındaki sözleşme ile ilgili olarak uyuşmazlık yaşandığı, … şirketi tarafından davacıya gönderilen 30.06.2016 tarih ve … nolu ihtarnamede davacının ödemelerini geciktirdiği, RTÜK cezasının … şirketine yansıtılması konusunda davacıya ihtarda bulunduğu, konu hakkında sözleşme taraflarının karşılıklı ihtarnameler gönderdikleri ve … Film şirketinin davacı ile olan sözleşmeyi 16.8.2016 tarihli … nolu ihtarname ile feshettiği anlaşılmaktadır. Bu süreçte davacının davalıya 01.07.2016 tarihinde ve 03.08.2016 tarihinde ihtarnameler göndererek … şirketi ile sözleşme imzalanması hususunda duyumlar alındığını, bunun gerçekleşmesi halinde hukuki yollara başvurulacağı hususunda ihtarda bulunulduğu görülmektedir. Sektörel uygulamada televizyon programlarının bir kanaldan başka bir kanala transferi sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Sektördeki bir şirketin başka bir şirketin kanalında yayınlanan bir program için görüşmeler yapması tek başına haksız rekabet sayılmaz. Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacı ile dava dışı … Film arasındaki sözleşmesel ilişkinin bozulması, davalının dava dışı şirkete sözleşmeyi feshetmesi yönünde ayarlama yapması ile değil, dava dışı şirket ile davacı arasında sözleşme konusu ödemelerin geciktirilip geciktirilmemesi ve RTÜK cezası konusunda çıkan anlaşmazlık nedeniyle olup, bu anlaşmazlığın olduğu bir noktada davalının dava dışı şirketle sözleşme konusu TV programının transferi için görüşmesinin aldatıcı veya dürüstlük kuralına aykırı bir davranış olarak nitelendirilemeyeceği kanaatindeyiz. Sözleşmenin diğer tarafı ile temasa geçmek tek başına yöneltmenin mevcudiyeti için yeterli değildir. Sözleşme taraflarının ihtilaf yaşadığının sektörde duyulması üzerine sektör aktörlerinin kendi TV kanalında sözleşme konusu TV programını yayınlatmak için görüşmelerde bulunması sözleşmeyi ihlale yöneltme olarak nitelendirilemez. Diğer taraftan davacı ile dava dışı … Film arasında yapılan sözleşmeye göre sözleşme konusu TV programının format haklarının … Şirketinde olduğu görülmektedir. Davacı ile sözleşmenin feshinden sonra …’ programı için davalı şirket ile başka bir şirket olan … Film arasında 18.8.2016 tarihinde TV Programı ve Yapım Sözleşmesi imzalanmış olup, bu sözleşmede de programın format haklarının … Film şirkete ait olduğu hususu yer almaktadır. Davacı taraf kendisi ile sözleşme imzalayan … Film ile davalı ile sözleşme imzalayan … film ve programın format haklarının sahibi olan … Film şirketinin organik bağ içerisinde olduklarını ileri sürmüş olup, dosyadaki bilgi belgeler ve … Film’in ilk ortağı olan … beyanlarının dikkate alınması ihtimalinde organik bağın söz konusu olabileceği kanaatine varılabilirse de, bu organik bağ ihtimalinin davalı yönünden herhangi bir sonucunun bulunmadığı kanaatindeyiz. Zira davalı ister davacı ile sözleşmesini sona erdiren … Film ile ister …. Filmle, isterse … filmle sözleşme imzalasın, özellikle sözleşmenin feshi için dürüstlük kuralına aykırı davranmadıkça, aldatıcı davranışta bulunmadıkça bu durum haksız rekabete yol açmaz. TTK 55/1-b bendinde öngörülen sözleşmeyi ihlale yöneltmenin bir haksız rekabet sebebi olarak düzenlenmesinin sebebi, aldatılan süje olan müşterinin aldatılmasının tacire göre daha kolay olmasındandır. Bu bentle özellikle aldatılan kişilerin sınırlanması ve özellikle tacirlerin ya da tedarikçinin bu kapsama alınmamasının nedeni, TTK’nun 18/2’de öngörülen basiretli tacir gibi davranma ilkesinin söz konusu olmasıdır. Bir tacirin başka bir tacir tarafından aldatılarak sözleşmeyi ihlale yöneltilmesi hususunun haksız rekabete sebebiyet verdiğini ileri sürmek, TTK 18/2 hükmü dikkate alındığında çok zor görünmektedir. Bu çerçevede takdiri Mahkemeye ait olmak kaydıyla davalının haksız rekabete yol açan bir davranışının bulunmadığı, haksız rekabetin unsurlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.” şeklinde görüş bildirildiği anlaşılmıştır.Mahkemece aynı bilirkişi heyetinden alınan 23/11/2020 tarihli ek raporda; kök rapora yapılan itirazlarda ve kök raporda belirtilen dayanak kanun maddelerinden hangisinin dosya açısından tatbik edileceği ihtilafın hukuki gerekçesi olduğundan iş bu hususun çözümü mahkemenin takdirinde olmakla; kök raporda belirtildiği şekilde: davalının … Film’le arasındaki ilişkinin -özellikle medya sektörü dikkate alındığında- hukuka uygun olduğu, kaldı ki rekabet ortamının bu şekilde tesis edilebileceği, davalı ile ….. Film arasında. sözleşmenin fesih tarihinden önce görüşmelerin olduğu tüm dosya kapsamı ile sübuta ermişse de, davalının … Film ile yaptığı görüşmelerde kanuni tarife uyar şekilde firmayı davacı ile yaptığı sözleşmeyi feshetmeye yönlendirip yönlendirmediği ispatlanamadığından ve sözleşme serbestisi gereği tarafların salt sözleşme görüşmelerinde bulunmasının haksız rekabet teşkil etmeyeceği, ancak bu görüşmeler sırasındaki iş ve eylemlerin mahiyeti itibariyle örtüşmesi ihtimalinde bu hususun söz konusu olabileceği, tüm dosya kapsamında yapılan yeniden incelemede; davalı ile … film arasında yapılan görüşmeler sırasında davalımın sözleşmenin feshine neden olup olmadığı hususunda veri olmadığından kök raporda varılan kanaati değiştirecek yeni bir delil de sunulmadığından: davalımın haksız rekabet teşkil eden iş ve eylemlerinin olmadığı sonuç ve kanaatinde olduklarını bildirdikleri görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat davasıdır.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf yargı yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dosya incelendiğinde davacı ile dava dışı … A.Ş. arasında, davacı … A.Ş.’ne ait … TV isimli televizyon kanalında yayınlanmak üzere “…” isimli programın prodüksiyonu konusunda 10/08/2015 tarihli sözleşme yapıldığı, daha sonra … Film şirketinin sözleşeme gereğince davacı tarafça ödenmesi gereken ücretlerin ödenmediği gerekçesiyle sözleşmeyi feshettiğini davacı tarafa ihtarname ile bildirdiği tespit edilmiştir. Davacı tarafça dava konusu programın fesih ihbarından çok kısa bir süre sonra davalı şirkete ait … TV isimli televizyon kanalında yayınlanması konusunda tanıtım yapıldığını iddia etmiştir. Alınan bilirkişi raporları ve toplanan delillerle; davalının dava dışı … şirketini sözleşme gereklerini yerine getirmemesi ve sözleşmeyi feshetmesi konusunda teşvik ettiği ispatlanamamıştır. Davalı tarafça, davacı ile … Film arasındaki sözleşme feshedilmeden önce … ile görüşmelere başlanmış olsa ve davacılardan daha çok fiyat teklif etse dahi bu fiillerin haksız rekabet teşkil etmeyeceği, medya dünyasında bu şekilde programların başka TV kanallarına transfer edilmesinin çokça görüldüğü, bu durumun dürüst ticari rekabet niteliğinde olduğu, davalının davacıların zararına neden olmak amacıyla hareket ettiğinin ve fillerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin davacılar tarafından kanıtlanması gerektiği, davacılar ile dava dışı … A.Ş. arasındaki feshedilen Prodüksiyon Sözleşmesinin haksız olarak feshedilip edilmediğine dair davaların halen İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1054 Esas sayılı dosyası üzerinden devam ettiği, sözleşmenin haksız olarak feshedilip edilmediğinin bu davanın sonucunda anlaşılabileceği, davalının sözleşmenin feshedilmesinde etkili olduğunun ispatlanamadığı, bu nedenle davanın reddedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, davacılar vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL eksik harcın davacılardan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacılar tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 21/12/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.