Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/438 E. 2023/1912 K. 20.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/438 Esas
KARAR NO: 2023/1912
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/09/2021
NUMARASI: 2018/474 Esas – 2021/195 Karar
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarım Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/12/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin uzun yıllardır özellikle gıda olmak üzere birçok alanda aktif olarak faaliyette bulunduğunu, TPMK nezdinde … sayı ile tescilli “ambalaj deseni” tasarımlarının sahibi olduğunu, … (1) sayı ile tescilli “ambalaj deseni No:..” isimli tasarımın gıda sektörü alanında gerek yurt içinde gerekse yurt dışında aktif ve yoğun şekilde kullanıldığını, müvekkilinin tescilli markası ve tasarımı tanınmış olup hatta slogan halinde olduğunu, bu durumda davalının müvekkiline ait tasarımı taklit ettiğini, davalının ürünlerinin müvekkiline ait ürünler zannedilip karışıklığa neden olacağının aşikar olduğunu, davaya konu her iki tasarımın birbirinin aynısı olduğunu, davalının eylemlerinin müvekkilinin tescilli tasarımına tecavüz oluşturduğunu maddi ve manevi zararlar verdiğini iddia ederek, davalının, müvekkilinin … tescil numaralı tasarımına yönelik tecavüz ve haksız rekabetinin tespitini, men’ini, ref’ini, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile, 5.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 26/04/2021 tarihli dilekçesi ile, 1.000,00 TL olan maddi tazminat talebini 42.785,48 TL’ye artırarak harcını yatırmıştır.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 2015 yılından bu yana gıda tekstil alanında faaliyet gösterdiğini, davaya konu edilen ambalajının müvekkili tarafından kullanılmadığını, müvekkili adına anılan sicilde … numarasıyla tescilli “…” isimli şekil markasını tescilli olarak kullandığını, markanın bir şekil markası olup dosyada mübrez tescil belgesinden bunun açıkça görüldüğünü, tescilli şekil markasının kullanılmasının davacının tasarımına tecavüz oluşturduğu iddiasının kabul edilemez olduğunu, davacının tasarımı ile müvekkilinin şekil markasını ihtiva eden ambalajı arasında benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin “…” şekil markasını ihtiva eden tescilsiz tasarımı ile davacının tasarım tescili kıyaslandığında içerisinde yer alan “1” rakamı dışında görsel ve işitsel anlamda hiçbir benzerlik bulunmadığını, müvekkili markası üzerindeki vurgunun MR. (BAY) harfi üzerinde yoğunlaştığını, ancak davacı markasının ise bir bütün halinde bakıldığında daha çok NO (NUMARA) ibareleri üzerinde yoğunlaştığını, bu durumun iki tasarımın görselinde ciddi farklılık oluşturduğunu ve davacı yan iddiaların haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Bakırköy 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 30/09/2021 tarih ve 2018/474 Esas – 2021/195 Karar sayılı kararıyla; “… Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.”hükmü yer almaktadır. Bu yasa hükümleri de gözetildiğinde, emsal lisans sözleşmesi ibraz edilmemiş olması karşısında, dava konusu tasarımın niteliği ve ihlalin niteliğine göre lisans bedelinin takdiren cironun %5’i oranında olabileceği sonuç ve kanaatine varılarak elde edilen 285.236,50 TL tutarındaki cironun %5’i olan 14.261,82 TL maddi tazminat takdir edilmiştir. Davalının eylemi aynı zamanda davacının tasarımdan doğan manevi haklarını da ihlal ettiğinden, ihlalin niteliği, süresi, manevi tazminatın amacı ve tarafların ekonomik durumuna göre, davacı yararına 5.000,00 TL manevi tazminat takdir edilmesine.” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; “Davanın tümü yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken, kısmen reddine ilişkin kararın hatalı olduğunu, davalı lehine mahkeme tarafından maddi tazminat miktarında indirim yapıldığını, indirime gerekçe olarak da TBK 51. ve 52. maddelerinin gösterildiğini, Mahkeme tarafından bilirkişi raporunda hesaplanan lisans bedelinden takdiren bir indirim yapılmış ve lisans bedelinin cironun %5 i olabileceği belirtilerek maddi tazminata hükmedildiğini, oysa alınan bilirkişi raporunda lisans bedelinin cironun %15 i kadar olabileceğinin belirtildiğini, mahkemece yukarıda bahsedilen gerekçelerle bu oranın %15 den % 5 indirildiğini,Mahkeme tarafından takdiri indirme gerekçe gösterilen koşulların hiçbirinin oluşmadığını; müvekkilimin bu haksız eylemde hiçbir kusuru olmadığını, fiile razı olmadığını, haksız eyleme neden olmadığını, ayrıca davalı şirket de ödeyeceği tazminat miktarı ile yoksulluğa düşmeyeceğini, Mahkeme tarafından emsal lisans bedeli araştırılması yapılmadığını, lisans bedeli hesabı bilirkişi tarafından davalı şirketin satışına göre satış rakamının % 15 i olarak belirlendiğini, Bilirkişi raporunda davalının hasılatı 285.236,50TL olarak tespit edildiğini, oysaki davalının satışlarının çok daha fazla olduğunu, davalı tarafından sunulan faturalara ve beyana itibar edilerek bu hesaplamanın yapıldığını, tanınmış marka ve tasarım olan torku no 1 çikolatalarına ilişkin olarak lisans bedelinin mahkeme tarafından çok düşük belirlendiğini.” beyanla ilk derece mahkemesinin talepleri gibi kaldırılması istenmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; “İstanbul BAM 16. Hukuk Dairesi 2020/1874 Esas dosyasında incelemeye konu edilen Bakırköy 1.FSHMM’nin 2019/45 E. 2020/143 K. sayılı dosyanın bekletici mesele yapılması gerekirken bu hususun nazara alınmamasının usule aykırı olduğunu, Zira işbu davaya konu davacı marka ve tasarımları ile müvekkil şekil markası arasında iltibasın var olup olmadığına ilişkin yargılama yapılmış olup istinaf incelemesi devam ettiğinden kararın kesinleşmediğini, şayet ortada bir iltibasın olmadığı teşhis edilirse; iltibasın olmadığı yerde haksız rekabetin var olmasının da mümkün olmayacağından işbu davanın konusuz kalacağını,Müvekkilin tedbir amacıyla işbu davaya konu tasarımı derhal değiştirdiğini, değişen tasarım ile davacı markası arasında iltibasın mevcut olmadığının mahkeme kararı ile tespit edildiğini,Hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, mahkeme tarafından yapılan hakkaniyet indirim oranının yeterli olmadığını, zira bilirkişi raporunda belirtilen faturalar üzerinden yapılacak “kar hesabı” ile tazminat hesaplamasının yapılması gerektiğini, müvekkilin işbu satışlardan vergiye tabi karı %4 olduğunu, dolayısıyla tazminat hesabının da bu doğrultuda yapılması gerektiğini, Müvekkilin tescilli birçok markası bulunduğunu ve cirosunu yalnızca işbu davaya konu marka oluşturmadığını, onun üzerinde tescilli markası bulunan müvekkilin cirosunun da bu markalardan kazandıkları üzerinden ortaya çıktığını, bu sebeple müvekkilin 285.236,50 TL cirosunun %5 üzerinden hüküm kurulması bozmayı gerektirdiğini, Ayrıca ile hiçbir somut dayanağı bulunmayan 5.000,00 TL tutarındaki manevi tazminata ve karara kabul edilen kısım yönünden kulliyen itiraz ettiklerini.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının talepleri gibi kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE:Dava, tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, durdurulması ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, “Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, -Davalının davacı adına tescilli … tescil nolu ambalaj tasarımından doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, men’ine, ref’ine, davalıya ait bu tasarımın aynısı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerini ihtiva eden tüm ambalaj ve ürünlerin toplatılmasına, -Toplam 14.261,82 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yine 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Fazlaya dair talebin REDDİNE.” karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 59. maddesinde, “Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz” düzenlemesine yer verilmiş olup; mahkemece toplanan deliller, alınan ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporları uyarınca; davacıya ait … (1) numaralı “no:..” ibare ve görselini taşıyan tasarım ile dava dosyasına sunulan davalı tarafa ait “…” isimli ürün arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davalı kullanımının davacıya ait tescilli tasarıma tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiği; davalının bekletici mesele yapılmasını istediği dava dosyasının (Bakırköy 1.FSHMM’ 2019/45 E. 2020/143 K.) marka hükümsüzlüğüne ilişkin olup işbu davanın tasarıma dayalı olması ve incelenen dosya içerikleri itibariyle dosyanın bekletici mesele yapılmasına gerek olmadığı, ilk derece mahkemesi tarafından yapılan tespite göre takdir edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının yerinde olduğu da gözetildiğinde taraf vekillerinin istinaf istemlerinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Taraf vekillerinin istinaf taleplerinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,2-Davacıdan alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalıdan alınması gereken 1.315,80 TL harçtan, peşin alınan 328,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 986,85 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.20/12/2023