Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/419 E. 2022/413 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/419 Esas
KARAR NO: 2022/413
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/06/2021
NUMARASI: 2021/421 2021/441
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 16/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirket ile dava dışı … – … ve … Limited Şirketleri arasında faktoring sözleşmeleri akdedildiğini, buna istinaden düzenlenen fatura muhtevası alacağın müvekkili şirkete temlik edildiğini, iş bu faktoring sözleşmeleri ve bilcümle gereği “… A.Ş Kadıköy Rıhtım Şubesine ait … seri nolu 96.000-TL’lik 30/08/2018 keşide tarihli çek” ve “… Bankası A.Ş Çağlayan şubesine ait … seri nolu 68.988-TL’lik 25/10/2018 keşide tarihli çek” olmak üzere iki adet çekin müvekkili şirkete tevdi edildiğini, Müvekkili şirketin davalı şirketten olan alacağına konu iş bu iki adet çekin süresi içerisinde bankaya ibraz edildiğini, Dava konusu iki adet çekten dolayı olmak üzere davalı şirketin müvekkili şirkete toplamda 164.988-TL borcunun bulunduğunu, davalı şirketin konkordato yargılaması sonunda İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/767 esas sayılı dosyası ile davalı şirketin konkordato projesinin tasdikine ve çekişmeli alacak sahiplerine İİK’nun 308/b maddesi gereğince kararın ilan tarihinden itibaren 1 ay içinde dava açmaları için süre verilmesine ve bu süre içerisinde dava açmayanların konkordatoyu feshettirme haklarının düşeceğinin ihtarına karar verildiğini beyanla, davanın kabulü ile müvekkilinin davalı şirketten olan 164.988-TL alacağının İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/767 esas sayılı konkordato davasında davalının konkordato nisabına dahil edilmesini ve konkordato devam ettiği sürece konkordato tasdik koşullarına göre 164.988-TL’nin davalıdan tahsiline, konkordato ortadan kalktığı takdirde ise alacağın tam olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; “Somut olayda taraflar tacir olup, uyuşmazlık bankacılık işlemi niteliğindeki kredi açma sözleşmesinden kaynaklandığından (TTK m.4 ve 5) davanın asliye ticaret mahkemesinin görev alanında bulunduğunda da şüphe yoktur. Ancak bu kez ilk derece mahkemesi kararında belirtilen Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 03.04.2018 gün ve 538 sayılı Kararı çerçevesinde davanın Ankara 1, 2 veya 3 numaralı asliye ticaret mahkemesinde mi yoksa numarasına bakılmaksızın Ankara’daki herhangi bir asliye ticaret mahkemesinde mi görülmesi gerektiği sorunu çözümlenmelidir.01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5’inci maddesine göre her il merkezinde o ilin adıyla anılan hukuk mahkemeleri kurulur. Hukuk mahkemeleri sulh hukuk, asliye hukuk ve asliye ticaret mahkemelerinden ibarettir. Maddenin 6440 sayılı Yasa ile değişik beşinci fıkrasında iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde hukuk mahkemelerinin birden fazla dairesinin oluşturulabileceği ve bu dairelerin numaralandırılacağı; ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hakimler ve Savcılar (Yüksek) Kurulu tarafından belirlenebileceği öngörülmüştür. Hakimler ve Savcılar Kurulunun anılan kararında sayılan işler bakımından Ankara Asliye Ticaret Mahkemesinin 1, 2 ve 3 numaralı daireleri açısından iş dağılımı yapılmış ve bu daireler ihtisas mahkemesi olarak belirlenmiştir. Bu Karar’da ihtisas mahkemelerinin hangi davalara bakacağı saptanmış olup bu kapsamda iflas ve konkordato davaları ihtisas mahkemelerinin görev alanına dahil edilmiştir. Ne varki eldeki davanın iflas yada konkordato davası olmadığı, istemin konkordatoda itiraza uğraması nedeniyle nizalı hale gelen alacağın genel hükümler çerçevesinde hükme bağlanması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, dosyanın genel hükümlere göre ilk olarak tevzi edildiği Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir…” belirtildiği üzere kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için ikame edilen iş bu davaya bakma görevi ilk olarak tevzi edildiği İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğundan ve davacı talebinin İİK 302. Maddesi kapsamında bulunmadığı” gerekçeleriyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; kararın hukuka ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını ve işin esasına girilerek davanın kabulüne dair karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, alacağın konkordato nisabına dahil edilmesi, konkordato devam ettiği sürece alacağın tahsili talebine ilişkindir. Dava, bu haliyle iflas ya da konkordato davası değildir. Dava, uyuşmazlık konusu alacağın genel hükümler çerçevesinde tahsili istemine ilişkindir. HMK’nın 1. Maddesine göre mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Söz konusu talebin özel bir mahkemede görülmesine ilişkin kanuni düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda davanın ilk olarak tevzi edildiği 15. Asliye Ticaret Mahkemesi davaya bakmakla görevli mahkemedir. Mahkemece bu husus karar yerinde isabetli olarak değerlendirildiğinden davacı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/03/2022