Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/281 E. 2022/485 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/281 Esas
KARAR NO: 2022/485
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2021/244
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına kayıtlı … tescil numaralı “…” ibareli markadan doğan haklarını müvekkiline karşı kullanmasının önlenmesi ile bu markanın üçüncü kişilere devrinin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İlk derece mahkemesince 18/10/2021 tarihli ara karar ile; “Davada davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğü de talep edildiği hususu da nazara alınarak, davanın niteliği ve dosya kapsamı delillere göre taraf teşkilinde güçlük yaşanmaması ve ileride telafisi imkansız zararların önüne geçmek bakımından SMK 159 ve HMK 389 maddelerinde aranan koşullar oluştuğundan, davacının ihtiyati tedbir talebinin takdiren 100.000,00 TL teminat karşılığı kabulüne, -Davalı adına kayıtlı … tescil numaralı “…” ibareli markadan doğan hakların davacıya karşı kullanmasının tedbiren önlenmesine; -Davalı adına kayıtlı … tescil numaralı “…” ibareli markanın 3.kişilere devrinin tedbiren engellenmesine.” karar verilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ: Davalı vekili 05/11/2021 havale tarihli ihtiyati tedbire itiraz dilekçesi ile, davacının talebi üzerine hukuka aykırı olarak davanın sonucuna ilişkin olacak şekilde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, bu durumun müvekkilinin SMK hükümleri gereğince korunan marka haklarının ihlal olunduğunu ve daha dava bitmeden dava kabul olunmuş gibi tedbir karar verildiğini, bu nedenle verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZIN REDDİ KARARI:Mahkemece duruşma yapılarak yapılan inceleme sonunda verilen 30/12/2021 tarihli ara karar ile; “Dosyanın tetkikinden, davacı tarafça davalı aleyhine öncelikli (üstün hak sahipliği) ve kötü niyetli tescil nedeniyle davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğü istemiyle ihtiyati tedbirli olarak dava açtığı, dosyanın derdest olduğu görülmüştür. Dava dilekçesine ekli deliller, mahkememizin … Esas sayılı dosyası içeriği ve TPMK kayıtlarına göre, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği, davanın niteliğine göre SMK 159 maddesi gereği esas dava sonucunda verilecek hükmün etkinliğinin sağlanması gözetildiğinde yeterli teminat da alınmış olmakla, ihtiyati tedbir koşulları gerçekleştiğinden davalının itirazının reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili, süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Mahkemece müvekkil markasının davacıya karşı kullanılmaması ve üçüncü kişilere devredilmemesi yönünde verilen tedbir kararının usule aykırı olduğunu, kararın davanın esasını çözmeye yönelik olduğunu, HMK.389.maddesi hükümleri ve Yargıtay emsal kararlarında da görüleceği üzere, davanın esasını çözümleyecek ve böyle bir sonuç doğuracak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, Davacının diğer hukuki sebepler yanında yasa gereğince ödemekle yükümlü olduğu marka yenileme ücretini süresinde ödemediği için davaya konu marka üzerinde SMK hükümleri kapsamında korunan üstün bir hakka sahip olmadığını,Davacının müvekkil marka tescili yönünden mutlak ret nedenleri ileri süremeyip yalnızca kötüniyet ifadesi üzerinden nispi ret sebebi ileri sürdüğünü, ancak müvekkilin davacı taraftan çok önce davaya konu markayı ticari unvan olarak kullandığını, marka tescilinin iptali için haklı hiçbir hukuki sebebin bulunmadığını.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkin istemine ilişkindir. Dava dilekçesindeki talep üzerine mahkemece “Davalı adına kayıtlı markadan doğan hakların davacıya karşı kullanılmasının ve dava sonuna kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi” konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmiş, davalının tedbire itirazı duruşmalı inceleme sonucunda reddedilmiş, bu karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Yargılama sırasında davaya konu markanın üçüncü bir kişiye devredilmesi halinde taraf teşkilinin yeniden sağlanmasının gerekeceği, bunun da yargılamayı uzatacağı ve tarafların hakkını elde etmesini güçleştirebileceği, davalı tarafa ait markanın tescil kaydı üzerinde üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için tedbir koyulmasının davalı tarafın marka kullanımını ve ticari hayatını etkilemeyeceği; ayrıca davada hükümsüzlük talebinin olması nedeniyle dava sırasında markadan doğan hakların davacıya karşı kullanılmaması yönündeki tedbirin de değişen delil durumuna göre yeniden gözden geçirilebileceği anlaşılmakla, yerinde görülmeyen davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.21/03/2022