Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/258 E. 2022/215 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/258 Esas
KARAR NO: 2022/215
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/06/2020
NUMARASI: 2020/64 2020/242
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/02/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin tekstil işiyle uğraştığını, keşidecisi … Ltd. Şti. Olan 10/10/2019 tarihli 10.000,00 TL bedelli çekin adı geçen şirketten aldığını, ancak çekin müvekkilinin rızası hilafına elinden çıktığı konuyla ilgili çek iptal davası açtıklarını, mahkemenin de ödemeden men kararı verdiği, ancak çekin davalı tarafça 17/10/2019 tarihinde bankaya ibraz edildiğini, çekin davalı tarafından kötü niyetli olarak elde edildiğini belirterek müvekkilinin bahse konu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, çekin istirdadına ve davalı aleyhine %20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; davanın ara buluculuk dava şartına tabii olduğunu, davacı vekiline ara buluculuk tutanağını sunması için muhtıra gönderildiğini ancak davacı vekilinin davanın menfi tespit davası olup ara buluculuk dava şartına tabii olmadığı gerekçesiyle tutanağı sunmadığı gerekçeleriyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın ara buluculuk dava şartına tabii olmadığı, yargıtay kararlarının bu yönde olduğu dava şartı olmayan davada bu gerekçeyle usulden red kararı verilmesinin hatalı olduğunu bildirmiştir. Dava dilekçesi ekinde dava konusu çekin ön yüz fotokopisinin bulunduğu buna göre çekin 10/10/2019 tarihli 10.000,00 TL keşidecisinin dava dışı … Ltd Şti lehtarın davacı olduğu anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava İİK 72. Maddesi uyarınca açılan menfi tespit ile çekin istirdadı talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; dava şartı eksikliği nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık; menfi tespit ve çek istirdadı davasında arabulucuk dava şartının uygulanıp uygulanamayacağı noktasındadır. 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Kanun’un 5/A. maddesinde “dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile; “Bu Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” şeklinde düzenleme yapılmıştır. TTK’nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasına ilişkin dava şartı; alacak davası niteliğinde olmayan menfi tespit ve çek istirdadı davasında uygulanamayacak olup somut olay yönünden davacı tarafın arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin10/06/2020 tarih, 2020/64 E. – 2020/242 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 5-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 162,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 139,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 301,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-4 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/02/2022