Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/2006 E. 2023/101 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/2006 Esas
KARAR NO: 2023/101
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/07/2022
EK KARAR TARİHİ: 07/10/2022
NUMARASI: 2021/770E, 2022/569K.
DAVANIN KONUSU: İstirdat
KARAR TARİHİ: 24/01/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından dava dışı … aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında icra takibine girişildiğini, bu dosyadan gönderilen maaş haciz müzekkerelerine cevap verilmediği iddiası ile icra müdürlüğünce yapılan hesaplama sonucunda müvekkil şirketin 8.018,00 TL borçlu olduğuna karar verildiğini müvekkili şirketin icra dosyasına borçlu olarak eklendiğini, haciz tehdidi altında olan müvekkilinin ticaretinin aksamaması için söz konusu ödemeyi yapmak durumunda kaldığını, dava dışı dosya borçlusu olan …’ın müvekkili şirketten 02.07.2021 tarihinde ayrılmış olduğunu, icra dosyasından ilk maaş haciz müzekkeresinin 27.07.2020 tarihinde tekit müzekkeresinin ise 23.02.2021 tarihinde tebliğ edildiğinin görüldüğünü, müvekkil şirket tarafından dava dışı borçluya ilk haciz müzekkeresinin tebliğ edildiği tarih olan 27.07.2020 tarihinden sonra olmak üzere 30.07.2020 tarihinde 795,23 TL kısmi ödeme yapıldığını, daha sonra işten çıkış tarihi olan 02.07.2021 tarihine kadar hiçbir maaş almadığını, tüm bu sebeplerle esas olarak dava dışı borçlu kişi yönünden yapılacak bir kesintinin 2020 yılı Ağustos ayından beri bulunmadığını, dolayısıyla müvekkili şirketin yerine getirilmesi gereken bir kesinti yapma yükümlülüğünün olmadığını, dava dışı borçluya 795,23 TL kısmi ödeme dışında hiçbir maaş ödemesinin yapılmadığını, bu kısmi ödemenin de zaten icra dosyasında yapılan 8.018,00 TL’den mahsup edilmiş olduğunu, derdest davanın da 7.222,77 TL üzerinden açılmış olduğunu, bu yönüyle müvekkili şirketin kusuru olmamasına rağmen kendisine haciz uygulandığını ve borcun zorla tahsil edilmiş olduğunu belirterek müvekkili şirketin icra dosyasına cebri icra tehdidi altında ödemiş olduğu 7.222,77 TLden sorumlu olmadığının tespiti ile bu bedelin davalıdan istirdadına, bu bedele dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek oranda ticari faiz işletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilk maaş haciz müzekkeresinin 27.07.2020 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiğini, bu müzekkereye cevap verilmediğini, icra dosyasına da herhangi bir ödemenin yapılmadığını, ardından tekit müzekkeresinin 12.11.2020 tarihinde davacıya tebliğ edildiğini, kanunen gerekmediği halde bu defa 23.02.2021 tarihinde davacı şirkete işveren muhtırasının gönderildiğini, her 3 bildirime de davacının cevap vermediğini. belirterek davacının davasının reddine karar verilmesini istemiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine kesin olarak karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekilinin istinaf başvurusu ilk derece mahkemesince değerlendirilerek 07.10.2022 Tarihli ek karar ile; kararın kesin nitelikte olması nedeni ile istinaf isteminin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili ek karara ilişkin istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Dava, istirdat istemine ilişkin olup dava değeri 7.222,77TL üzerinden harçlandırılmıştır. Karar tarihi 19.07.2022’dir. 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi gereğince miktar ve değere bağlı davalarda istinaf başvurusuna konu parasal sınır, 6793 sayılı kanunla HMK’ya eklenen Ek 1.madde gereğince yeniden değerlendirme oranına göre arttırıldığında 8.000,00 TL olarak belirlenmiştir. Karar kesin nitelikte olmakla ilk derece mahkemesinin ek kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık görülmemiştir.Açıklanan nedenle davacı vekilinin 07.10.2022 Tarihli ek karar yönünden istinaf isteminin esastan reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90-TL harcın, peşin alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-Artan gider avanslarının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.24/01/2023