Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1894 E. 2023/158 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1894 Esas
KARAR NO: 2023/158
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/10/2022
NUMARASI: 2021/185
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 02/02/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 10/10/2022 tarihli ihtiyati tedbir talepli dilekçesi ile, davalının davaya konu “…” ibareli markayı, müvekkilinin uzun yıllardan itibaren faturalarında ve markalarında kullandığı şekilden üreterek karıştırılmaya yol açacak şekilde tescil ettirdiğini, bu durumun dosyaya sunulan 02/09/2022 tarihli bilirkişi raporu ile taraflarınca ispat edildiğini, müvekkilinin uzun yıllardan itibaren “…” markası ile iş yaptığını, davalının “…” ibareli markası ile müvekkilinin satış yaptığı mağazalara giderek tüketicilerde karışıklığa yol açtığını bu nedenlerle davalının dava konusu “…” ibareli marka ile yaptığı tecavüz teşkil eden fiillerin tedbiren önlenmesine ve durdurulması ile davalının marka haklarını ihlal ettiğinin tespiti, men’i, ref’ine, davalıya ait markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine ayrıca 10.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/185E. 11/10/2022 tarihli ara kararı ile; “…Dosya kapsamı deliller, TPMK kayıtları, Kayseri 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/41 değişik iş dosyasında alınan rapor ile bu dosyada mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde bu aşamada SMK 159 ile HMK 389 ve devamı maddelerinde aranan koşulların gerçekletiği anlaşılmakla ,davacının ihtiyati tedbir talebinin takdirde 200.000,00 TL nakdi veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu teminat karşılığı kabulüne karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamı deliller, TPMK kayıtları, Kayseri 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/41 değişik iş dosyasında alınan rapor ile bu dosyada mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde bu aşamada SMK 159 ile HMK 389 ve devamı maddelerinde aranan koşulların gerçekletiği anlaşılmakla ,davacının ihtiyati tedbir talebinin takdirde 200.000,00 TL nakdi veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu teminat karşılığı KABULÜ ile, Davalının “…” ibareli marka kullanımının TEDBİREN DURDURULMASINA, davalıya ait “…” ibareli markasını taşıyan ürünlerden mümkün ise bu markanın çıkarılmasına, mümkün değil ise, ÜRÜNLERİN TOPLATILARAK YED-İ EMİNE TESLİMİNE, Teminat yatırıldığında ihtiyati tedbir kararının uygulanmasına, İhtiyati tedbir kararının uygulanabilmesi için Bakırköy Nöbetçi İcra Müdürlüğünün görevlendirilmesine, İcra Müdürlüğünce kararın infazı sırasında karışıklığa neden olunmaması bakımından bir marka uzmanı bilirkişisisin hazır bulundurulmasına, HMK’nın 393/1 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararının uygulanması , tedbir isteyen tarafından tefhim veya tebliğinden itibaren 1 hafta içinde talep edilmediği takdirde kendiliğinden kalkmış sayılmasına…” şeklinde karar verilmiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; verilen tedbir kararı için çok düşük bir teminat bedeli takdir edildiğini, zira tedbirden dolayı müvekkilinin uğrayacağı zararın çok daha yüksek olacağını, davacı şirketin “…” markası adı altında bir marka ailesi oluşturduğunun doğru olmadığını, yine davacının devir aldığını iddia ettiği ve içinde “…” ibaresi geçen markaların Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin21.02.2018 tarih ve 2017/174 e. – 2018/76 k. sayılı ilamı ile kulllanmama ve tescil edildiği şekilde kullanmama sebebiyle iptal edildiğini, iptal edilen markalara dair açılan davada ihtiyati tedbir kararı verilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, davacı şirketin marka hakkının müvekkili tarafından ihlal edildiği iddiasının doğru olmadığını, davacı şirketin “…” ibareli markaları ile müvekkili şirket adına tescilli “kentcafe” ve “…” markaları arasında benzerlik bulunduğu iddiasının herhangi bir dayanağı bulunmadığını, davacı şirketin markası ile müvekkili şirketin markaların farklı mal ve hizmetler sınıfında olduğunu, müvekkili şirketin yurt içi ve yurtdışında geniş bir tüketici kitlesine sahip olduğunu, davacı şirketin ise yerel ölçekte bir işletme olduğunu, müvekkili şirketin “…” VE “…” markalarını hukuka aykırı bir şekilde tescil ettirdiğini, kötü niyetli kullanım iddiasının doğru olmadığını bildirmiştir.
DELİLLER: Dosya içinde bulunan Ankara 1. FSHHM’nin 2021/188E.-324K. Sayılı ilamının incelenmesinde; davacının …A.Ş, davalıların ise TPMK ve … A.Ş olduğu, davada YİDK kararının iptalinin istenildiği, yargılama sonunda davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile YİDK’nın 17/03/2016 tarihli … sayılı kararının 5,29,30 ve 32. Sınıflar yönünden iptaline, fazlaya dair istemin reddine karar verildiği, kararın istinaf edildiği ve mahkemenin verdiği cevabi yazıdan 03/01/2022 tarihi itibariyle kesinleşmediğinin bildirildiği görülmüştür. TPMK’dan gelen cevabi yazı içeriğinde … tescil numaralı …+ŞEKİL markasının 5,29,30,31 ve 32. Sınıflarda 05/08/1998 tarihinde … tescil numaralı … +ŞEKİL markasının 29,30,31. Sınıflarda 06/02/2003 tarihinde … sayılı markanın 5,29,30,31,32. Sınıflarda 11/08/2003, … tescil numaralı … …+ŞEKİL markasının 30 ve 32. Sınıflarda 10/12/2003, … tescil numaralı … markasının 32. Sınıfta 17/02/2005 tarihinde, … tescil numaralı … markasının 5,29,30,31,32. Sınıflarda 17/02/2009 tarihinde, … tescil numaralı … markasının 5,29,30,32. Sınıflarda 01/09/2009 tarihinde, … tescil numaralı … markasının 5,29,30,32. Sınıflarda 06/06/2013 tarihinde davacı adına tescil edildiği görülmüştür. TPMK’dan gelen cevabi yazı içeriğinden … tescil numaralı kentcafe+ şekil markasının 30,35. Sınıflarda 06/05/2016 tarihinde, … tescil numaralı kentcafe+şekil markasının 43. Sınıfta 14/11/2016 tarihinde, … tescil numaralı … markasının 30. Sınıfta 31/10/2018 tarihinde davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Yargılama sırasında alınan 05/09/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davalıya ait … tescil nolu “…” markasının 43. sınıfta yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri yönünden (kısmen), davalıya ait … tescil nolu “…” markasının 30. sınıfta ve 35. Sınıfta mağazacılık olarak tabir edilen hizmet kapsamında tescilli olduğu “Makarnalar, mantılar,erişteler. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez” emtiaları ve 35. sınıfta mağazacılık hizmeti kapsamında tescilli olduğu “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Tuz” emtiaları yönünden (kısmen) hükümsüzlüğü ve sicilden terkini şartlarının oluştuğunu, davalıya ait … tescil nolu markanın davacının eski tarihli tescilli markaları ile iltibasa sebep olduğunu, kötü niyete ait değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu” yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/41 Değişik iş sayılı dosyasında aldırılan 16/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; “karşı tarafa ait “…” ibaresinin asli unsuru olan “…” kelimesinin tespit isteyen tarafın “…” markasıyla işitsel, anlamsal ve görsel olarak benzer olduğunu, karşı tarafa ait “www…com” web sitesinde sergilenen, satışa sunulan ve dosya ekinde bu siteden alınan ürünlerin tespite konu “…” markalı ve tespit konusu aynı mal ve hizmetleri kapsadığı benzer markayı taşıyan marka taklidi olduğunu, tespit isteyen tarafın markalarıyla karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu” yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, marka haklarının ihlal edildiğinin tespiti, men’i, ref’i ile markaların hükümsüzlüğü ve tespiti ile ayrıca maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati tedbir kararına yöneliktir. İlk derece mahkemesince duruşmalı yapılan inceleme sonunda 11/10/2022 tarihinde davacı vekilinin talebi kabul edilerek teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verildiği ve bu kararın da davalı vekilince istinaf edildiği görülmüştür. İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmesi gerekir. Somut olayda alınan bilirkişi raporu içeriği gözetildiğinde yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği anlaşılmakla yazılı şekilde ihtiyati tedbire karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı görülmekle davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.02/02/2023