Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1829 E. 2023/23 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1829 Esas
KARAR NO: 2023/23
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/09/2022
NUMARASI: 2021/201
DAVANIN KONUSU: Marka (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 18/01/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dilekçesinde; müvkekili … Ltd.’nin “…” isimli sahne müzikalinin formatı ve senaryo ana hatlari ile içeriğinde yer verilen karakterleri dahil tüm unsurlar üzeride eser sahipliğinden doğan her türlü mali hakkın dünya çapında ilk ve gerçek hak sahibi olduğunu, diğer davacı müvekkilinin ise diğer müvekkili tarafından 11/11/2021 tarihinde tanzim edilen belge ile 11/11/2021-31/12/2022 tarihleri arasında Türkiye ve KKTC’de geçerli olacak şekilde söz konusu eserin mali ve diğer haklarını kullanma hak ve yetkisine sahip olduğunu, … markasının ilk ve gerçek sahibinin davacı … Ltd. Şti olduğunu, davalının ise söz konusu markayı … numara ile haksız ve kötü niyetli olarak adına tescil ettirdiğini belirterek söz konusu markanını SMK’nın 6 ve 25. Maddeleri uyarınca hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, ayrıca Karşı tarafa herhangibir tebligat yapılmaksızın, davalının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespiti için, İstanbul 1. Fikri ve Sınai haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2020/15 D iş sayılı dosyasından hazırlanan bilirkişi raporu da göz önünde bulundurularak, www….com web sitesi üzerindeki satışların, “davalıya ait https://www -facebook.com/ … ve https: //www.instagram.com /…/ hesapları üzerinde bilirkişilerce inceleme yapılmak suretiyle; davalı eylemlerinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ile Davalıya ait https://www. facebook.com /… ve https: //www.instagram.com/…/ hesaplarına erişimin engellenmesine, Dava tarihinden itibaren yargılama bitinceye kadar davalıların … isimli gösteriyi sahnelemesinin tedbiren durdurulmasına, bu doğrultuda Aralık ayı boyunca yapılacak ve tarih ve yerleri bildirilen adreslerdeki gösteriler ile sonrasında yapılacak gösterilerin tedbiren durdurulmasına, bu yolda isim ve adresleri verilen merkezlere ihtiyati tedbir kararının yazılı olarak bildirilmesine, Davalılar nezdinde ve adresleri bildirilmiş gösteri merkezlerinde, cadde ve sokaklarda duvarlara asılmış olan üzerinde … ibaresi bulunan her türlü basılı ve yazılı evrak ve tanıtım materyallerinin, reklam afişleri , tabela , reklam, pano, oyuncak, promosyon malzemelerine tedbiren el konulmasına, toplatılmasına ve yediemine teslimine , ihtiyati tedbir kararının yargılama süresince devamına karar verilmesini talep etmiştir.
TEDBİR KARARI: İlk derece mahkemesi 09/06/2022 tarihli ara kararı ile; “ihtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile tedbir talep eden tarafından karar tebliğ tarihinden itibaren 1 HAFTALIK KESİN SÜRE içerisinde, 500.000,00 TL teminat veya muteber bir bankaya ait kesin ve süresiz teminat mektubu Mahkememize depo edildiğinde; 2-Dava kesinleşinceye kadar, Davalıya ait https://www. facebook.com /… facebook ve https: //www.instagram.com/…/ hesaplarında … markasının ve bu markaya ilişkin paylaşımlar yapılmasının yasaklanmasına, mevcut kullanımların kaldırılması için davalıya iş bu ara kararın tebliğinden itibaren 1 hafta kesin süre verilmesine, aksi halde internet adresi ve sosyal medya hesaplarının kapatılabileceğinin ihtarına, 3-Dava tarihinden itibaren yargılama bitinceye kadar davalıların … isimli gösteriyi sahnelemesinin tedbiren durdurulmasına,4-Bildirilmiş gösteri merkezlerinde, cadde ve sokaklarda duvarlara asılmış olan üzerinde … ibaresi bulunan her türlü basılı ve yazılı evrak ve tanıtım materyallerinin, reklam afişleri , tabela ,reklam, pano, oyuncak, promosyon malzemelerine tedbiren el konulmasına, toplatılmasına “, karar verilmiştir.
İTİRAZ: Davalı 20/07/2022 dilekçesi ile, mahkemece verilen 09/06/2022 tarihli ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir.
İTİRAZIN REDDİ KARARI: İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 15/09/2022 tarihli ara kararı ile; “…İddia, savunma ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkememizce verilen 09/06/2022 tarihli tedbir kararına davalı tarafça itiraz edilmiş ise de dosya içerisindeki belgelerden ve tedbire ilişkin aldırılan bilirkişi raporunda mevcut delil durumu itibariyle … markasının davacı tarafından davalının tescil tarihinden daha önceki tarih olan 2015 yılından itibaren yoğun olarak kullanıldığı ayrıca 2012 yılından itibaren de … markasını kendi adına tescil ettirdiği de dikkate alınarak, mevcut delil itibariyle bilirkişi raporu doğrultusunda … markası üzerinde davacının davalıya nazaran gerçek hak sahibi olduğu yönündeki kanaat de dikkate alınarak SMK ‘ nın 155/1 Maddesi uyarınca da her ne kadar davalı tescilli marka sahibi ise de kendisinden önceki hak sahibine karşı tescilli marka savunmasında bulunamayacağı belirtilmiş olduğundan, davalının savunma ve delilleri ileride yeniden değerlendirilmek ve bu davanın esası bakımından yeniden bilirkişi raporu aldırılarak gerçek hak sahipliği ve marka hakkına tecavüz iddiaları bakımından yeniden inceleme yaptırılacak ise de mevcut delil itibariyle mahkememizce verilen tedbir kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, mahkememiz tarafından verilen ihtiyati tedbir koşullarında bir değişiklik olmadığından davalı vekilinin iitirazının reddine…” şeklinde karar verilmiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; verilen tedbir kararına itiraz ettiklerini ancak itirazlarının usul yasa ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, (bknz. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2017/3493Esas ve 2019/1154Karar sayılı ilamı) emsal Yargıtay kararlarında da açıkça belirtildiği üzere gerçek hak sahipliği itirazının red sebebi sayılabilmesi için ülkesellik prensibi uyarınca gerçek hak sahipliği iddiasını gösterir Türkiye’deki kullanımların ispat edilmesi gerektiğini, oysa davacının sunduğu deliller arasında “…” markasının Türkiye’deki gerçek sahibi olduğunu gösterir herhangi bir delil bulunmadığını, hatta davacının bizzat kendi beyanı ile TPMK nezdinde Türkiye’de 41. Sınıfta yer alan hizmetler bakımından “…” markasının ilk kullananın ve Türkiye’de tanınmış hale getirenin müvekkili olduğunu ikrar ettiğini, davacının dosyaya ibraz ettiği delillerden 2015 tarihli youtube videosunun bir markasal kullanımı değil, fikri mülkiyet hukukunda tanımlı müzik eserine ilişkin bir kullanımı gösterdiğini, davacının 2015 yılında yüklediği şarkıdan daha önce başkaları tarafından kullanıldığını, üretildiğini gösterir paylaşımlar bulunduğunu, mahkemece davacının 2012 yılında “…” markasını kendi adına tescil ettirdiğini belirttiğini, ancak davacının TPMK nezdinde tescilli herhangi bir markasının olmadığın, davacı adına yapılan marka başvurularının müvekkili adına tescilli iş bu dava konusu marka nedeniyle reddedildiğini, ara kararda belirtilen marka başvurularının ise yurt dışında olduğunu, yut dışındaki marka tescillerinin Türkiye’de koruma sağlamayacağını, söz konusu başvurularının büyük çoğunluğunun bekleme aşamasında olduğunu, dolayısıyla SMK 6/3 ve 6/6 maddeleri şartlarının oluşmadığını, “…” ibaresini markasal olarak Türkiye’de kullanan ve Türkiye’de markasal olarak tanınmış hale getirenin müvekkili olduğunu, davacının müvekkilinin ününden haksız yere yararlanmaya çalıştığını, kararın hatalı olduğunu bildirerek tedbirin kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLER: Davalıya ait … tescil numaralı … ibareli markanın 16/18/24/35 ve41. Sınıflarda 11/01/2021 tarihinde tescil edildiği görülmüştür.Yargılama sırasında alınan 18/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda; “…Aksi ispatlanıncaya kadar, davalının “…” markasını kendi özgün tasavvuru ve emeği ile yaratmayıp … (…)’nin 2016’da piyasaya sürdü; … çocuk şarkısı ve videosunun bilinirliğinden Türkiye’de kendi lehine ticari fayda sağlamak amacıyla ve bu markanın 06.12.2019 itibariyle Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde … (…) adına tescilli olmadığını görerek … sayılı marka başvurusunu yaptığının düşünülebileceği; nihai takdiri Muhterem Mahkemenize ait olmak üzere, davalının böyle bir niyetle hareket ettiği kabul edilirse, bunun kötü niyet olarak değerlendirilebileceği; Davalının 2019/122729 sayılı … markasını kötü niyetle, … (…)’nin … çocuk şarkısı ve videosunun bilinirliğinden Türkiye’de kendi lehine ticari fayda sağlamak amacıyla tescil ettirdiği kabul edildiği takdirde, davalının bu eyleminin ve … markası altında 01.11.2021’den sonra gerçekleştirdiği müzikal etkinliklerin, orijinal … gösterilerini ve türev ürünlerini Türkiye ve KKTC’de pazarlama yetkisini haiz davacı … aleyhine haksız rekabet oluşturduğu sonucuna varılabileceği…” yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, marka hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplerine ilişkindir.Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ihtiyati tedbire itirazın reddi kararına yöneliktir. İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmesi gerekir.Dava dosyası ve alınan bilirkişi raporu incelendiğinde mevcut delil durumu itibariyle yaklaşık ispat koşulunun bu aşamada gerçekleştiği ve mahkemece yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla bu aşamada davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.18/01/2023