Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1651 E. 2022/2265 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1651 Esas
KARAR NO: 2022/2265
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/05/2022
NUMARASI: 2021/161 2022/130
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 29/12/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “…” konulu tasarımının TPE nezdinde 18/04/2002 tarih ve … sayı ile tescil edildiğini, davalının hem kendisi için hem de başka firmalara fason olarak tescilli tasarım ile birebir aynı ürünleri ürettiğini, bu durumun Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/37 d.iş sayılı dosyası ve Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 d.iş sayılı dosyasında tespit edildiğini, davalının tecavüz ve bununla birlikte haksız rekabet teşkil eden fiillerinin her iki keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve her iki delil tespiti dosyası ile sabit olduğunu, davalıya keşide edilen Sultanbeyli … Noterliği’nin 12/10/2010 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamenin üzerinden aylar geçtikten sonra yapılan delil tespiti sırasında bile davalının işyerinde müvekkiline ait ürünün birebir aynısı olan taklit ürünlerin bulunmasının davalının haksız ve hukuka aykırı fiillerine devam ettiğini beyanla, davalının haksız rekabet ve 554 sayılı KHK anlamında tasarıma tecavüz teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve ortadan kaldırılmasına, tecavüzün refine, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın tecavüzün vuku bulduğu tarihten itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine,kararın ilanına, karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; üzerinde hak sahibi olduğu “…” konulu tasarımın TPE nezdinde 18/04/2002 tarih ve … sayı ile tescil edildiğini, davalı … Gıda’nın tescilli tasarım ile birebir aynı ürünleri … Gıda firmasına fason olarak ürettirdiğini, bu durumun Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 d.iş dosyasında tespit edildiğini belirterek haklı davalarının kabulü ile davalının haksız rekabet ve 554 sayılı KHK anlamında tasarıma tecavüz teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve ortadan kaldırılmasına, tecavüzün refine, müvekkilinin uğramış olduğu fiili zararla birlikte yoksun kaldığı kazancın ve kaybettiği pazar payı ile manevi zararlarının giderilebilmesi için fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın tecavüzün vuku bulduğu tarihten itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, kararın ilanına, karar verilmesini talep etmiştir.
ANA DOSYA 2011/167 ESAS SAYILI DOSYADA VE BİRLEŞEN 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacıya ait ürünün anonim olduğunu, yaklaşık 150 yıldır şeker emzik çeşitlerinin tüketicilerin kullanımında olduğunu, davacıya ait tasarım olarak geliştirdiği ürünün iddia ettiği gibi ayırt edici özellik taşımadığını, davacının tasarımının … olarak kayıtlı olduğunu ancak ürünün tüketiciye ambalaj içinde sunulduğunu ve ambalajlar üzerinde her üreticinin kendi adı, logosu ve renklerinin kullanıldığını, bu sebeple davacı ile müvekkili ürünlerinin karıştırılma ihtimalinin de olmadığını, davacıya ait üründe ince bir bilezik ve daire şeklinde bir plastik tabanın üzerinde oturmuş koni şeklinde plastik bir çıkıntı olduğunu, müvekkilinin ürününde ise yayvan ray şeklinde bir çember ve bu çemberin üzerine şeker kaplaması ile yapışmış emzik ucu görünümlü şeker bulunduğunu, ayrıca davacının iddia ettiği gibi … Gıda A.Ş.ye fason mal üretimi iddialarını kabul etmediklerini, … Gıda A.Ş.’nin yaptırdığı üründe bilezik değil, üzerinde dikdörtgen parça bulunan künye mevcut olduğunu, davacının davasından önce 19/12/2010 tarihinde müvekkili şirkete faks çekmek sureti ile dava konusu şekerleri satma teklifinde bulunduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu beyanla, davaların reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/384 ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Davacılar … San. Tic. İmalat İth. Ve İhr. Ltd. Şti. ve … San Ve Tic A.Ş. Vekili dava dilekçesinde; davalının kamuya mal olmuş anonim bir tasarımı … tescil numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin ticaretini sekteye uğratacak işlemlere giriştiğini, davalı adına tescilli dava konusu olan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığını beyanla, davaya konu … tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne, tescil kaydının sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/384 ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP: Davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin … tescil numaralı tasarımın tek sahibi olduğunu, söz konusu tasarım ile ilgili olarak uzun yıllar mesai harcadığını ve emzik şekeri geliştirerek “…” adı altında yeni bir ürün meydana getirdiğini, davacı yanın müvekkilinin tescilli tasarımının yeni ve ayırt edici özellik taşımadığı yönündeki iddialarının gerçeklikten uzak olduğunu, davacıların dava dilekçelerindeki iddialarının aksine gerek dava dışı müvekkili …’ın gerekse davalı müvekkili şirketin hiçbir zaman “emzik şeklinde bir şeker icat ettik” şeklinde bir beyanları ya da iddialarının olmadığını, müvekkilinin o zamana kadar bilinen alelade emzik şekerde değişiklikler yapıp, o zamana kadar piyasada bilinen ve üretilen klasik emzik şekeri emsali bulunmayan şekilde tamamen değiştirdiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA DAVA: Davacı … (… PLASTİK) vekilinin dava dilekçesinde; davalının kamuya mal olmuş anonim bir tasarımı … tescil numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin ticaretini sekteye uğratacak işlemlere giriştiğini, Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde 2011/183 esas sayılı dosya ile müvekkilleri aleyhine tedbir talepli tasarıma tecavüzün önlenmesi ve tazminat davası ikame ettiğini, davalı adına tescilli dava konusu olan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığını, ürünün anonim olduğunu beyanla, davaya konu … tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilerek tescil kaydının sicilden terkinini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP: Davalı … Gıda San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin … tescil numaralı tasarımın tek sahibi olduğunu, söz konusu tasarım ile ilgili olarak uzun yıllar mesai harcadığını ve emzik şekeri geliştirerek “…” adı altında yeni bir ürün meydana getirdiğini, davacı yanın müvekkilinin tescilli tasarımının yeni ve ayırt edici özellik taşımadığı yönündeki iddialarının gerçeklikten uzak olduğunu, davacıların dava dilekçelerindeki iddialarının aksine gerek dava dışı müvekkili …’ın gerekse davalı müvekkili şirketin hiçbir zaman “…” şeklinde bir beyanları ya da iddialarının olmadığını, müvekkilinin o zamana kadar bilinen alelade emzik şekerde değişiklikler yapıp, o zamana kadar piyasada bilinen ve üretilen klasik emzik şekeri emsali bulunmayan şekilde tamamen değiştirdiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH; Davacı vekilinin başlangıçta terditli olarak 554 sayılı KHK’nin 52..md’sine göre “tasarımdan doğan hakka tecavüz edenin tasarımı kullanmakla elde ettiği kazanca göre”, bu yöntemin sağlıklı sonuç vermemesi halinde “tasarımdan doğan hakka tecavüz edenin tasarımı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre” hesaplanmasını talep ettiği, bu talebini 13/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile münhasıran lisans sözleşmesine göre hesap yapılması talebi şeklinde ıslah ettiği anlaşılmıştır.
MAHKEME KARARI; Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 15/01/2021 tarihli 2011/167 Esas- 2021/9 Karar sayılı kararıyla;”1-ANA DOSYADA( 2011/167) -Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; davalının davacıya ait … tescil numaralı tasarımından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, bu kapsamda;-Tecavüz oluşturan davalı yana ait Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/37 D.İş sayılı dosyasında bulunan rapor ile tespiti yapılan ürünlere ve bu ürünler ile ayniyet teşkil eden davalı uhdesindeki ürünlere el konulmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasına, -27.11.2012 tarihinde gerçekleştirilen tespit de tecavüze konu bilezik kısmının davalı tarafça üretilmeyip satın alındığı ve elle montajının yapılarak tüketime hazır hale getirildiği anlaşıldığından üretim araçlarına el konularak davacı yana mülkiyet hakkı tanınmasına yönelik talebin reddine, -Tecavüz oluşturan ürün görsellerinin yer aldığı davalı yana ait tüm tanıtım ve ticaret evraklarına ve tanıtım ve reklam vasıtalarına el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına, -Borçlar Kanunu 50-51. Maddeleri nazara alınarak 50.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın 17.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, -Masrafı davalı taraftan karşılanmak suretiyle hüküm özetinin ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına, 2-BİRLEŞEN MAHKEMEYE AİT 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA;-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davalının davacıya ait 2002/0832 tescil numaralı tasarımından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına bu kapsamda;-Tecavüz oluşturan davalı yana ait Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 D.iş sayılı dosyasında bulunan rapor ile tespiti yapılan ürünlere ve bu ürünler ile ayniyet teşkil eden davalı uhdesindeki ürünlere el konulmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasına, -Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 D.İş sayılı dosyası ile yapılan keşifte davalının üretici olmadığı ve imalat yapmadığı anlaşıldığından üretim araçlarına el konularak davacı yana mülkiyet hakkı tanınmasına yönelik talebin reddine, -Tecavüz oluşturan ürün görsellerinin yer aldığı davalı yana ait tüm tanıtım ve ticaret evraklarına ve tanıtım ve reklam vasıtalarına el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına, -Borçlar Kanunu 50-51. Maddeleri de nazara alınarak 50.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın 18.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, -Masrafı davalıdan karşılanmak suretiyle hüküm özetinin ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına, 3-BİRLEŞEN MAHKEMEYE AİT 2011/384 ESAS SAYILI DOSYADA;-Davacıların davasının REDDİNE, 4-BİRLEŞEN MAHKEMEYE AİT 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA;-Davacının davasının REDDİNE” karar verilmiştir.
DAİREMİZ KARARI: Dairemiz 21/05/2021 tarihli 2021/766E.-2021/1035K. Sayılı ilamı ile; “…Mahkemenin istinaf başvurusuna konu her iki davada da eksik inceleme ile karar verdiği kanaatine varılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın Dairemizin kararında işaret edilen hususlarda yargılamaya devam edilmesine karar verilmiş, davacı vekilinin katılma yoluyla ileri sürdüğü istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına…” şeklinde karar verilmiştir.
DAİREMİZ KARARI SONRASI İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece; “…1-Asıl dosya mahkememizin 2011/167 esas (yeni 2021/161 esas) sayılı dosyayı yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve 2011/167 Esas – 2021/9 karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 2-Birleşen mahkememizin 2011/385 esas sayılı dosyayı yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve 2011/167 Esas – 2021/9 karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,3-Birleşen mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasında davacı … Sanayi Ticari İmalat İthalat ve İhracat Limited Şirketi yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve 2011/167 Esas – 2021/9 karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,4-Birleşen mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasında davacı … Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Sanayi Ticaret Anonim Şirketinin davasının KABULÜNE,a- Davalı adına tescilli … (1) nolu endüstriyel tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığından hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine…” şeklinde karar verilmiştir. Kararı Davacı … Ltd.Şti vekili istinaf etmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı-birleşen 2011/168E. Sayılı dosyada davalı, diğer birleşen dosyalarda davalı … Mamülleri Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece birleşen hükümsüzlük davasının reddine dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul BAM 16. HD tarafından 21/05/2021 tarihli kaldırma kararı verildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olmakla birlikte kesin nitelikte olması nedeniyle temyiz yoluna başvurulamadığını, kaldırma kararını kabul etmediklerini, mahkemenin kaldırma kararı sonrası farklı bir bilirkişi heyetinden rapor aldığını, rapora itiraz ettiklerini, bunun üzerine ek rapor alındığını, ancak ek raporda itirazlarının karşılanmadığını, raporun Çanakkale’de hazırlandığını ve hatalar ve çelişkiler içerdiğini, daha önceki raporların hiç dikkate alınmadığını, kısa bir değerlendirme yapıldığını, bilirkişilerin denetime elverişsiz bir biçimde rapor sunduklarını, rapor içeriğinde çelişkiler bulunduğunu, söz konusu raporda istinaf kararında belirtildiği üzere değerlendirme yapılmadığını, lehlerine oluşan usuli müktesep hak dikkate alınmadan karar verildiğini, sonradan alınan raporun usuli müktesep hakkın ihlali niteliğinde olduğunu, bilirkişilerin mukayeseye esas aldığı çizimlerin raporda da ifade edildiği gibi patent çizimleri olduğunu, tasarım ile patenti koruma alanları ve şartlarının farklı olup, patent ve tasarımın mukayese edilemeyeceğini, bu çizimlerin tasarım hukuku anlamında mukayeseye elverişli bir görsel sunmadığını, müvekkilinin tasarımı ile mukayese edilen patent çizimlerinin gerçek bebek emziği üretimine dair buluşu anlattığını, müvekkilinin tasarımı ise bir gıda ürününe ilişkin bilezikli … olduğunu, patentlerin konusu ile dava konusu tasarımların uygulandığı ürünlerin alakasız olduğunu, esasen bu çizimlerin tasarım hukuku anlamında mukayese olabilecek nitelikte olmadığını, renk içermeyen, siyah beyaz hatları belli olmayan çizimden ibaret olduğunu, bu şekilde bir benzerlik kurmaya çalışmanın dayanaksız bir yöntem olduğunu, raporda müvekkilinin tescilli tasarımı Amerikan Patent çizimleri ile mukayese edildiğini, bu şekilde bir yöntemin doğru olmadığını, tasarımın görünüm hukuku olup, mukayeseye elverişli diğer tasarımlar ile mukayese edilmesi gerektiğini, bilirkişilerin mukayeseye esas aldıkları patent çizimlerinin gerçek bebek emziğine ilişkin olup şeker dahi olmadığını, kaldı ki bu çizimlerin mevcut halleri ile müvekkilinin tescilli tasarımına hiçbir şekilde benzemediğini, mukayese yapılırken tasarımın tarifnamesindeki anlatımın da dikkate alınması gerektiğini, müvekkilinin bağımsız hareketli bir bilezik ekleyerek emzik şekeri farklılaştığını, ürüne kullanım kolaylığı ve albeni kazandırdığını, bilezik sayesinde ürünün çocukların bileklerine takılarak tüketilmesine olanak sağladığını, neticede özgün bir tasarım geliştirildiğini, ayrıca bilirkişinin sadece internet ortamında alınan çizimler üzerine dava dışı ürünlerin numuneleri dosyada bulunmaksızın bu ürünlerin 3 boyutlu incelemeksizin ve ürünlere temas etmeksizin salt çizimler ile mukayese yaptığını, bu şekildeki bir usulün doğru olmadığını, karşılaştırmada A olarak numaralandırılan (patentte) tutma halkası ve müvekkilinin tasarımındaki bileziğin birbirinden tamamen farklı olarak yine B olarak numaralandırılan tutma halkasının gövdeye bağlanma biçimlerinin de tamamen farklı olduğunu, C olarak numaralandırılan gövdenin ortasında daire/disk biçiminde bir öge olarak ifade olan bölüm ile ilgili olarak ise bilirkişinin yorum yapmaktan kaçındıklarını, bu durumun tarafsızlık konusunda ciddi şüphe uyandırdığını, müvekkilinin tasarımında C bölümünde çapı daha küçük ve ucu sivrilen bir yapı olduğunu, ayrıca müvekkilinin tasarımında dairede delikler bulunmadığını, B olarak numaralandırılan emziklerin ise biçimsel ve oransal olarak farklı olduğunu, ayrıca müvekkilinin tasarımında A bölümünün patent çizimlerindeki tutma halkasından daha geniş olduğunu, yine müvekkilinin tasarımındaki dairenin patent çizimlerindeki daireden daha küçük olduğunu, müvekkilinin tasarımındaki emziğin de patent çizimlerinden daha küçük olduğunu, bu somut itirazlarının ek raporda karşılanmadığını, bilirkişilerin objektif kalamadıklarını, rapora 8 adet gerçek emzik görseli eklendiğini, özellikle 3. Sıradaki görselin patent çizimleri ile karşılaştırıldığında anlatmak istedikleri hususun daha iyi anlaşılacağını, müvekkilinin tasarımı ile mukayeseye konu patent çizimleri arasında bir noktada benzerlik var ise bilirkişilerin özgün ve ayırt edici olarak gösterdikleri 3. Sırada bulunan emzik ile 20 noktada benzerlik bulunduğunu, sonuç olarak bilirkişinin raporlar arasındaki çelişkiyi gidermek için hiçbir inceleme yapmadığını, ayrıca kabul şekli itibariyle de …’ın eylemlerinin haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı konusunda da hiçbir değerlendirme ve inceleme yapılmadığını, sadece hükümsüzlük davasının kabulü nedeniyle birleşen davanın tümden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirmiştir.
DELİLLER: TPE kaydından 18/04/2002 başvuru tarihli … başvuru numaralı … tasarımının davacı adına tescilli olduğu ve geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır. Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/37 d.iş sayılı dosyasının incelenmesinde; delil tespiti isteyenin … Gıda San. Tic. Ltd. Şti., karşı tarafın … Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthalat ve İhracat Ltd. Şti.olduğu,16/03/2011 tarihinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; aleyhinde tespit talep edilen … Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthalat ve İhracat Ltd. Şti.’ne ait ticari işyerinde tespit isteyene ait tescilli ürün olan “…” endüstriyel tasarımın benzer ürünlerinin bu işyerinde üretildiği, üretilen bu benzer ürünlerin yaklaşık 90.000(doksanbin) adet ve satışa hazır olduğu, genel tüketici açısından bu taklit ürünlerin orijinal ürüne göre mukayeseli değerlendirilmesinde ilk bakışta iğfal kabiliyetine haiz olduğu ve iltibasa meydan verecek nitelikte mallar olduğu, bu aykırı fiilin fikri mülkiyet haklarına tecavüz teşkil ettiği beyan edilmiştir. Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 d.iş sayılı dosyasının incelenmesinde; delil tespiti isteyenin … Gıda San. Tic. Ltd. Şti., karşı tarafın … Gıda ve İhtiyaç Maddeleri San. ve Tic. A.Ş. Olduğu, 18/03/2011 tarihinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; … tescil numaralı tescil belgesinin karşı taraf şirketin işyerindeki işletmede delil tespiti isteyen firmaya TPE nezdinde … numara ile tescilli olan “…” özelliğindeki ürün tasarımının aynısı kullanılmak suretiyle üretildiği, üzerinde “…-…” yazan “…” özelliğinde ürünler bulunduğu saptandığını, işbu ürünlerin imalatının söz konusu işletmede yapılmadığı, bahse konu ürünlerin üretiminin karşı taraf firma yetkilisinin keşif esnasında şifahi beyanında fason olarak … Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthalat İhracat Ltd. Şti.’nde kendileri adına yapıldığının tespit edildiğini beyan etmiştir. Mahkemece … Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Öğretim Üyesi Prof. Dr. … ve Hukukçu Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. …’dan alınan 29/08/2011 tarihli raporda; davalıların ürünlerinin davacı adına tescilli … tasarımına tecavüz ettiği kanaatine ulaştıklarını, bu tespiti ortaya koyduktan sonra taktiri mahkemeye ait olmak üzere; dava konusu tescilli tasarımın davalı tarafın ileri sürdüğü gibi birçok üretici tarafından imal edilerek davacının ETTB’ndaki tescil tarihinden önce kamuya sunulmuş bulunduğunu ve bu ürünlerin anonim karakterli olduğunu beyan etmiş, rapor ekinde emzikli şeker ve emzik sözcüğüyle Google arama motorunda yapılan aramada elde edilen görseller ve internet adresleri ile WIPO’da yapılan Alman tescillerinin görsellerine yer verildiği görülmüştür. Davacı vekilinin kök rapor ekinde sunulan WIPO’da tescilli 5 adet tescilin gerçek bebek emziklerine ait olduğunu, şeker dahi olmayan bu emziklerin şeker olan dava konusu ürünlerle hiçbir bağlantısının bulunmadığını beyanla kök rapora itiraz ettiği, mahkemece bilirkişilerden alınan 10/10/2013 tarihli ek raporlarda; iptali istenen tescilli tasarım ile numaraları verilen Alman Patentli tasarımlarının; uç, dudaklık, beden ve taşıyıcı halkalar yönünden benzerlik taşıdığı, bu patentlerde halka büyüklüğü, emzik uzunluğu veya ucunun şişkinliği, dudaklıkların dairesel veya elips olmalarının sonuç görünüm yönünden bu emziklerin kullanıcısının algısında genel izlenimdeki benzerliği ortadan kaldırmaya yetmeyeceği, kök rapor ekinde sundukları diğer firmalara ait tasarımlarda da değişik halka büyüklüklerinin görüldüğü, iptali istenen tasarımın halka büyüklüğünün arttırılarak bilezik adıyla anılmasının, bunun asal geometrik biçimli ve başkasının tekeline bırakılamayacak anonim karakterini değiştirmeyeceğini, bu halkaya eklenen isimlik ve etiket koruyucusunun da bilindik karakterli evvelce birçok tasarıma eklenen harcıalem bir biçime sahip bir plastik muhafazadan ibaret olduğunu, sonuç itibarıyla; taşıdığı her bir bileşenin biçimi ile bunların bir araya getirdiği genel biçim olarak, toplam algıdaki görünümü dikkate alındığında bu tescilli tasarımın karşı tarafça sunulan yenilik giderici deliller karşısında yenilik ve ayırt edici niteliğinin bulunmadığını, hükümsüzlük konusunu oluşturan 2002 00832 sayı ile tescilli tasarımın hükümsüzlük koşullarının oluştuğunu beyan etmişlerdir.Mahkemece 27/01/2012 tarihinde keşif yapıldığı, bilirkişilerin 06/08/2012 tarihli raporlarında; “tespit mahallinde … nolu endüstriyel tasarım tescilinin koruma kapsamına tecavüz teşkil eden ürünlerin üretilerek ambalajlandığının görüldüğünü, tespit mahallinde … nolu endüstriyel tasarım tesciline tecavüz oluşturan ürün üretmekte kullanılan herhangi bir makina görülmediğini, tecavüz oluşturan bilezikli emzik şekerinin; bilezikli emzik ile emzik şekerinin el işçiliği ile montaj yapılarak üretildiğini, tecavüz oluşturan bilezik emzik şekerinin; plastik malzemeden imal edilen bilezikli kısmının dışarıdan satın alındığı, davalı tarafından üretilmediğini, davalı firmanın bilanço ve ticari defterlerini bilirkişi heyetine sunmaması nedeniyle incelenemediği için tazminat hesabının yapılamadığı” beyan edilmiştir. Mahkemece Hukukçu bilirkişi Yard. Doç.Dr. …, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi … Görevlisi … ve Mali Müşavir …’den alınan 14/04/2014 tarihli bilirkişi raporunda; davalılar tarafından satışa sunulan ürünlerin davacı tarafın … sayılı tasarım tescili ile benzer olduğu ve tasarıma tecavüz teşkil ettiği, tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını taşıdığı, hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, davacının 554 Sayılı KHK 52/b ve c maddeleri kapsamında tazminat talep etmişse de, emsal lisans sözleşmesi bulunmadığından bu yönde bir hesaplama yapılamadığını, KHK 52/b maddesi kapsamında davalı tarafın tasarımı kullanmakla elde ettiği kazancın … Gıda için 11.749,29 TL, davalı … Gıda için 3.608,75 TL olduğunu bildirdiği görülmüştür. Mahkemece MÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü öğretim üyesi bilirkişiler Yrd. Doç…. ve Yrd. Doç…. ile Marka Patent vekili … ‘nden alınan 06/06/2014 tarihli raporda; “davacı karşı davalı … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait tescilli ürün ile davalı karşı davacılar … Gıda Şekerleme San. Tic. Ltd. Şti. ve … Gıda ve İhtiyaç Maddeleri San. ve Tic. A.Ş.’ye ait ürünler arasında doğrudan benzerlik ilişkisi kurulmakta olup, bu durum davacı karşı davalı … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait TPE nezdinde … no ile tescilli tasarımına tecavüz fiili oluşturduğu, davacı karşı davalı … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait TPE nezdinde … no ile tescilli tasarımının kendine özgü bir tasarım dili olduğu ve bu tescilli tasarımda harcıalem olarak nitelendirilebilecek biçim ve form tespit edilemediği, davacı karşı davalı … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait TPE nezdinde … no ile tescilli tasarımın hükümsüzlüğünü gerektirecek koşullara rastlanmadığı” beyan edilmiştir. Ankara 3.FSHHM’nin 20/10/2016 tarihli 2015/390 esas- 2016/270 Karar sayılı 23/06/2020 tarihinde kesinleşen karardan; davacı … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından davalı … Gıda Şirketi aleyhine,… başvuru numaralı “emzik biçiminde şeker” tasarımının hükümsüzlüğü davasında davacının … sayılı tescilli tasarımına dayanarak yenilik ve ayırt edicilik özelliği bulunmadığından bahisle, itirazın reddine ilişkin YİDK kararının iptalinin istendiği, kararda; Dava konusu ürünlere bakıldığında “…, emzikli şeker” olduğu anlaşılmaktadır. Bu tür şekerlemelerin günümüzde sıklıkla satışının yapıldığı ve dolayısıyla da mutat olarak kullanılan ve küçük yaş grubu çocukların tükettikleri ve tercih ettikleri genel görünüş itibariyle emzik şeklinde olan emme kısmının tıpkı emzik uç kısmı şeklinde tasarlandığı ve bu kısmın elma, vişne, nane, limon vb.tatları barındıran çeşitli şekerlerden yapıldığı bir tür şekerleme çeşididir. Emziğin genel yapısı incelendiğinde, bebeklerin ve küçük çocukların ağız ve damak yapısına uygun şekilde tasarlanmış tüm dünyada kullanılan standart bir yapı olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Bu sebeple, ağza sokulan emzik kısmının genel şekli teknik bir zorunluluktur ve bu kısmın yeni ve ayırt edici olarak değerlendirilmesi söz konusu olamaz. Davaya konu olan emzik şekerlerin genel olan bu özellikleri dışında arka kısmında emziğin uç kısmını tutan ve tutma halkasına, başlığına takılı olan bir tabla yer almaktadır. Bu tabla kısmı, yukarıdaki gerçek emzik ve emzik şekerlerde de görüldüğü üzere, ayıcık, daire, dudak, dişli, kelebekli, çubuklu vb.pek çok farklı şekillerde tasarlanabilmektedir. Dolayısıyla mutat olan ve teknik zorunluluk olarak kabul edilen emzik başı dışında, tabla tasarımı ve kulpu için tasarımcının sayısız seçenek özgürlüğünün olduğu rahatlıkla görülebilmektedir…Davaya konu emzik şekerlerde, mutad özellik olan emziğin genel formunun şeker olarak sunulmasının taraflara hak sağlayacağının iddia edilmesinin mümkün olmayacağı, ancak şeker formunda yapılan belirgin eklemeler ve sair unsurlar bakımından tasarım koruması anlamında bir hak elde edilmesinin mümkün olabileceğinin düşünülmektedir…davalı tarafa ait 09/12/2010 tarih ve … sayılı 1 ve 2 sıra numaralı “emzik biçiminde şeker” tasarımlarının davacı tarafa ait … sayılı tasarım tescili karşısında yeni ve ayırt edici olmadığı..” gerekçesiyle davanın kabulü ile, TPE YİDK … sayılı kararın iptaline, … sayılı 1 ve 2 nolu tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir. Davalı … Gıda şirketi adına 09/12/2010 tarihinde … sayılı çoklu tasarım belgesi ile “emzik biçiminde şeker” tasarımlarının tescil başvurusunun yapılarak tescil edildiği, 01/02/2011 tarihinde bültende yayınlandığı görülmüştür. Mahkemece kararın gerekçesinde; ” tecavüze konu dönem ile karar tarihi arasında geçen 10 yıla yakın bir süre nedeni ile yeniden yapılacak bilirkişi incelemesi ile maddi tazminat hususunda net ve sağlıklı bir sonuca ulaşmanın mümkün görünmediği ve usul ekonomisi sebepleri ile yeniden tazminat hesabı için dosya bilirkişiye tevdi edilmediği” açıklanarak, maddi tazminat miktarının BK. 50-51’e göre resen taktir edilerek 50.000 TL maddi tazminata hükmedildiği açıklanmıştır. Dairemiz kararı sonrasında alınan 04/01/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak, … (1) numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 18.04.2002 tarihi itibariyle koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 04/04/2022 havale tarihli bilirkişi ek raporunda sonuç olarak, tasarımcının seçenek özgürlüğü kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, hükümsüzlüğü talep edilen 18.04.2002 başvuru tarihli … (1) numaralı tasarım tescili ile resen yapılan araştırmalar sonucunda, tespit edilen geçmiş tarihli görselleri arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, … (1) numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 18.04.2002 tarihi itibariyle koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Asıl dava tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi, ref’i, maddi ve manevi tazminat ile, birleşen 2011/168E. Sayılı dava tasarıma tecavüz eden fiillerin önlenmesi, ref’i ile maddi ve manevi tazminat taleplerine, birleşen 2011/384E. Sayılı dosya tasarımın hükümsüzlüğü, birleşen 2011/385 E. Sayılı dosya tasarımın hükümsüzlüğü taleplerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince ilk olarak verilen 15/01/2021 tarihli karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu sonunda, dairemizin 21/05/2021 tarihli 2021/766E.-2021/1035K. Sayılı ilamı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabul edilerek, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine iadesine karar verildiği, dairemiz kaldırma kararı sonrasında mahkemenin yargılamaya devam ederek huzurdaki istinafa konu 26/05/2022 tarihli kararı verdiği görülmüştür. Söz konusu karar incelendiğinde mahkemenin asıl dava ile yine birleşen 2011/385E. Sayılı dosya ve birleşen 2011/384E. Sayılı dosyada davacı … Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthalat ve İhracat. Ltd.Şti. Yönünden mahkemenin 15/01/2021 tarihli 2011/167e.-2021/9 karar sayılı kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi nedeniyle yeniden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulduğu görülmüştür. Oysa dairemizin istinaf incelemesi sonunda verdiği karar ile HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca asıl ve birleşen tüm davalar yönünden verilen ilk derce mahkemesi hükmü tamamen kaldırılmıştır. Dolayısıyla mahkemenin istinaf edilmeksizin kesinleştiğini düşündüğü hususlar ve var ise kazanılmış hakları gözeterek yeniden kurulan hükümde verdiği karar ile taraflara yüklenilen hak ve borçları açık ve tereddüte mahal bırakmayacak şekilde HMK’nın 297/2 maddesine uygun bir şekilde vermesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, davacı-birleşen 2011/168E. Sayılı dosyada davalı, diğer birleşen dosyalarda davalı … Tic. Ltd. Şti. Vekilinin istinaf taleplerinin esasa dair yönler incelenmeksizin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı-birleşen 2011/168E. Sayılı dosyada davalı, diğer birleşen dosyalarda davalı … Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf talebinin ESASA DAİR YÖNLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,2-Bakırköy 1. FSHHM’nin Mahkemesi’nin 26/05/2022 tarih, 2021/161 E. – 2022/130K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde ve HMK’nın 297/2 maddesine uygun bir biçimde karar verilmek üzere yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-Bu aşamada sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,5-İstinaf peşin harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde Davacı-birleşen 2011/168E. Sayılı dosyada davalı, diğer birleşen dosyalarda davalı … Tic. Ltd. Şti.’ne ilk derece mahkemesince iadesine, 6- İstinaf aşamasında Davacı-birleşen 2011/168E. Sayılı dosyada davalı, diğer birleşen dosyalarda davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan yargılama gideri olan (220,70×2=)441,40 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 892,45 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.333,85‬ TL’nin asıl dava davalısı-Birleşen 2011/384E. Sayılı dosya davacısı …..Ltd.Şti ve … Gıda ve İhtiyaç Mad. San. Ve Tic. A.Ş’den alınarak Davacı-birleşen 2011/168E. Sayılı dosyada davalı, diğer birleşen dosyalarda davalı … Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne verilmesine, 7-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.29/12/2022