Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1478 E. 2022/1707 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1478 Esas
KARAR NO: 2022/1707
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/07/2022
NUMARASI: 2022/79
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/10/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili; müvekkili firma adına tescilli”alacak yönetim sistemi” ve “collection” yazılımının davalılarca kullanıldığını, Gebze 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/275 E. 2021/375K. Sayılı kararı ile sübuta erdiğini, davalıların ihlalilin ve tecavüzünün halen dava tarihi itibariyle devam etmekte olduğunu belirterek 10.000TL maddi, 20.000TL manevi tazminatın davalılardan tahsili ve ayrıca söz konusu yazılımların davalılarca kullanılmasının durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu kararın usul ve yasaya aykırı olup, istinafa başvurduklarını, huzurdaki davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, Gebze Asliye Hukuk Mahkemesinin eksik incelemeyle karar verdiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
TEDBİR KARARI: İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 14/06/2022 tarihli ara kararı ile “İhtiyati tedbir talebinin kabulü ile tedbir talep eden eden tarafından tebliğ tarihinden itibaren 1 haftalık kesin süre içerisinde, 10.000,00 tl teminat veya muteber bir bankaya ait kesin ve süresiz teminat mektubu mahkememize depo edildiğinde; davalıların “Alacak Yönetim Sistemi” ve “Collection” yazılımını kullanmalarının yasaklanmasına ve durdurulmasına, ” karar verilmiştir. Davalılar … – … ve … San. ve Tic. A.Ş. vekilinin 17/06/2022 tarihli dilekçesine istinaden 21/06/2022 tarihli ara karar gereğince, “Mahkememizce 14/06/2022 tarihinde tedbir kararı verildiği, bir kısım davalılar vekili tarafından 16/06/2022 ve 17/06/2022 tarihli dilekçeleri ile tedbir kararına itiraz edildiği, davalılar vekilinin itirazlarının duruşmalı olarak değerlendirilebileceği fakat duruşma gününe kadar hükmün icrası halinde telafisi zor durumlar da olabileceği gözetildiğinden, itiraz eden davalılar tarafından bu tensip tutanağının tebliğinden itibaren 1 haftalık kesin süre içerisinde 100.000,00 TL teminat karşılığında, Mahkememizce verilen 14/06/2022 tarihli tedbir kararının icrasının itiraz hakkında bir karar verilinceye kadar durdurulmasına”, karar verilmiştir. Davacı vekili 05/07/2022 tarihli mürafaa duruşmasında, verilen tedbirin uygun olduğunu ve tedbirin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 05/07/2022 tarihinde yapılan mürafaa duruşması sonunda verilen ara karar ile; “…Gebze 3 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/275 E – 2021/377 K sayılı kararının kesinleşmediği yine davacının FSEK 68. Madde uyarınca tazminat talep ettiği, ihlal olunduğu tespit edilse dahi taraflar arasında farazi bir sözleşme ilişkisi kurulabileceği ihtimali değerlendirilerek öte yandan davacının da zararının engellenmesi bakımından ters tedbirin dava kapsamı bakımından daha uygun olacağı ve her iki taraf menfaati açısından denge sağlayacağı anlaşıldığından , Tedbire itirazın kısmen kabulü ile, verilen tedbir kararının ters teminat tedbirine çevrilmesine, ters teminat miktarının 200.000 TL olarak taktirine…” şeklinde karar verilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddialarını tekarr etmiş ayrıca davalıların müvekkilinin yazılımlarına ihlalde bulunuğunu Gebze 3. Asliye Hukuk mahkemesi kararı ile sübuta erdiğini, ancak davalıların bu ihlalin sonlandığına veya dava konusu yazılımı kullanmadıklarına ilişkin bir tespit ya da belgeyi dosyaya sunmadıklarını, buna rağmen mahkemenin farazi bir sözleşme ilişkisi kurulabileceği ihtimalini değerlendirerek ters tedbire hükmettiğini, oysa taraflar arasında haksız kullanıma ilişkin 10 yıldan fazla bir zamandır uyuşmazlık devam ettiği, dolayısıyla sözleşme ilişkisi kurulamayacağı, yine bu yazılımların piyasa değerinin davalıların beyanından anlaşılacağı üzere milyonlarca ABD doları değerinde olduğunu, mahkemenin ters tedbire hükmetmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirmiştir.
DELİLLER: Dava dilekçesine ekli Gebze 3. AHM’nin 2017/275 E.-2021/377K. Sayılı 18/11/2021 tarihli kararının incelenmesinde; davacının, huzurdaki davanın davacısı olduğu, davalıların ise …, …A.Ş, …, …A.Ş. Ve … olduğu, davanın davacı tarafa ait yazılım ve programların davalılar tarafından kullanıldığı iddiasıyla açılan haksız rekabetin tespiti davası olduğu, yargılama sonunda davanın kabulü ile davalıların dava konusu “alacak yönetim sistemi” ve “collection” yazılımını kullanması eylemlerinin haksız rekabet oluşturduğunun tespitine karar verildiği, kararın kesinleşip kesinleşmediğinin anlaşılamadığı görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, FSEK’ten kaynaklanan hakların ihlaline dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talebi ile tecavüz fiillerinin durdurulması, önlenmesi, haksız rekabetin önlenmesi ve ref’i taleplerine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ihtiyati tedbir talebine itiraz üzerine verilen karara yöneliktir. Mahkemece başlangıçta davacının ihtiyati tedbir talebi kabul edilerek dava konusu yazılımların davalılar tarafından kullanılmasının durdurulması bakımından ihtiyati tedbir kararı verildiği, daha sonra ise yapılan duruşmalı inceleme sonunda tedbir kararının ters teminat tedbirine dönüştürüldüğü ve bu kararın da davacı vekilince istinaf edildiği anlaşılmıştır. Somut olay bakımından yapılan değerlendirilmede iddia ve savunmanın içeriği ile dosya kapsamı ve tarafların hak ve menfaatleri gözetildiğinde yazılı şekilde ters teminat tedbirine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.19/10/2022