Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1438 E. 2022/1720 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1438 Esas
KARAR NO: 2022/1720
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/80
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/10/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle, davalı adına tescilli … sayılı marka yönünden Ankara FSHHM tarafından hükümsüzlük kararı verildiğini, ancak davalı tarafın kötü niyetli olarak kullanımlarına devam ettiğini, davalı tarafın devam eden kullanımlarının müvekkilinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek, “…” ibaresini taşıyan ve kullanım şekillerinin tamamını kullanımının durdurulması, hem ürün, tabela, broşür ve tanıtım vasıtaları hem de sosyal medyada tamamen yasaklanması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN REDDİ KARARI: İstanbul 4.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/80 Esas ve 12/05/2022 tarihli ara karar ile; “Tüm dosya kapsamı, yaklaşık ispat şartı dikkate alınarak talebe konu tedbir yönünden yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile yasal şartların oluşmadığına kanaat getirilmekle davacının tedbir talebinin reddi” kararı verilmiştir. Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Davalı Firma adına tescilli … sayılı … ibareli marka müvekkil firmanın “…” markası ile olan benzerliği ve karıştırılma ihtimaline binaen, Ankara 1. Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2019/94 E. 2019/590 K. Sayılı kesinleşmiş ilamıyla hükümsüzlüğüne karar verilmesine rağmen davalı tarafından markanın kullanılmaya devam edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, Mahkemenin ihtiyati tedbir talebimizi yaklaşık ispat şartı ve talebe konu tedbirin yargılamayı gerektirdiği gerekçeleriyle reddine karar vermesinin usule aykırı olduğunu, kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğundan yargılamayı gerektirir bir durumun bulunmadığını, Müvekkil firmanın marka hakkının korunması için ihtiyati tedbir kararının verilmesinin hayati önemde olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi ve maddi manevi tazminat istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise, davacının ihtiyati tedbir talebi konusunda mahkemece verilen ret kararının istinafına yöneliktir. İlk derece mahkemesi tarafından, “Tüm dosya kapsamı, yaklaşık ispat şartı dikkate alınarak talebe konu tedbir yönünden yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile yasal şartların oluşmadığına kanaat getirilmekle davacının tedbir talebinin reddi” karar verilmiştir. Karar ihtiyati tedbir isteyen vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacının, davalı firma adına tescilli … sayılı … ibareli markanın kendilerine ait “…” markası ile olan benzerliği ve karıştırılma ihtimaline binaen Ankara 1. Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2019/94 Esas – 2019/590 Karar sayılı kararı ile hükümsüzlüğüne karar verildiğini, kararın kesinleşmesine rağmen davalı tarafından anılan markanın kullanılmasının kötüniyetli olduğundan bahisle ihtiyati tedbir isteminde bulunduğu görülmüş ise de; Davalı tarafından dosyaya sunulan belgeler ile, davacı adına tescilli “…” ibareli markanın marka başvurusuna itiraz edildiği, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından davalının itirazının kısmen kabulüne karar verildiği, davacı tarafından anılan kurum kararına karşı açtığı iptal davasının Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2016/402 Esas – 2019/97 Karar sayılı kararıyla davacı aleyhine karar verildiği ve dosyanın halen kesinleşmediği de gözetildiğinde; ilk derece mahkemesi tarafından yaklaşık ispat şartı dikkate alınarak talebe konu tedbir yönünden yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile davacının ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığından, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.19/10/2022