Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1311 E. 2022/1449 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1311 Esas
KARAR NO: 2022/1449
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/04/2022
NUMARASI: 2022/49 E. – 2022/52 K.
DAVANIN KONUSU: Tespit (D.İş)
KARAR TARİHİ: 21/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Talep eden vekili ihtiyati tedbir talepli dilekçesinde özetle; müvekkili adına tescilli … başvuru numaralı ” … ” isimli tasarım ürünlerinin karşı yan ürünlerinde birebir aynı olduğunu, davalının kutularında … no olarak tasarım numarasının yazdığını, bu tasarımın İstanbul 2.FSHHM’nin 2021/14 esas sayılı dosyasında hükümsüzlüğüne karar verildiğini, ürününden ne kadar hangi firmalara satış yapıldığını, bu ürünlerin benzer olup olmadığının tespitini ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmişlerdir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/49 D.İş – 2022/52 Karar ve 06/06/2022 tarihli ara karar ile; “Davacı asıl dava dosyası kapsamında dayanak tasarıma dayalı üretim yapan firma yönünden mahkemece bu tasarımın kendisine karşı ileri sürülmemesi yönündeki teminatı yatırmamış, sair tedbir istemleri yönünden ise mahkemece yargılamayı gerektirdiğinden bahisle red kararı vermiştir. Öte yandan … diş sayılı dosya kapsamında gerek savcılık makamınca yürütülen soruşturma ve gerekse farklı mahkemelerde dava dışı firmalara karşı açılmış esas dava devam ettiğinden, dolayısıyla aynı tasarıma yönelik açılmış hükümsüzlük davası derdest iken gerçek tasarım hakkı sahipliği, keza huzurdaki davalının davacı olduğu davalarda ise tecavüz gibi olguların tamamen çekişmeli yargı içinde çözümlenmesi gerekli olduğu gibi, aynı konuda verilmiş tedbirin reddi hakkında da (dava dışı firma olsa dahi huzurdaki davalı ile aynı soyadı taşımaları ve aynı tasarıma yönelik huzurdaki davacının talepde bulunması, ) ancak esas mahkemesince bir karar verilebileceği ( HMK 394/2 ,3 ,4 maddesi açık hükmü gözetilirek) ,aynı uyuşmazlığın değişik iş yoluyla başka bir mahkemede görülmesinin mümkün bulunmadığı hususları da gözelerek , hükümsüzlük istemine konu dosyasının sonuçlanmasının beklenmesi gerekli olduğundan tedbir isteminin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Huzurdaki davanın karşı tarafı … iken, mahkemece esas dava olarak belirtilen davanın tarafının … olduğunu, davaların taraflarının birbirinden farklı olduğunu, davalılar arasında hukuki ilişki bulunmadığını, bu nedenle mahkemece davalılar arasında hukuki bağlantı var olduğu düşünülerek verilen ret kararının hatalı olduğunu, Mahkemenin ‘Tedbir ile ilgili asıl mahkemesinde karar verilmiş olduğundan’ gerekçesinin de yerinde olmadığını, çünkü izah edildiği gibi davanın taraflarının tümüyle farklı olduğunu, ihlal var olduğu sürece mahkemeden tedbir talep etmenin hukuki ve gerekli olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: * İstanbul 2.FSHHM’nin 2021/14 Esas- 2022/67 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … tarafından davalı … aleyhine … Başvuru Numarası – ile “…” adı altında il edilen 1 ve 2 numaralı tasarımlarının hükümsüzlüğüne karar verilmesini, tecavüzün tespitine ve mehkemece tedbire hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılama sırasında 12.2.2021 tarihli ara karar ile “ 6100 sayılı HMK’nın 389-390 maddeleri ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159.maddesi gereğince; davacı vekilinin ihtiyati tedbir taleplerinin takdiren 10.000,00 TL (onbintürklirası) nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı şartıyla KISMEN KABULÜ ile; Dava konusu davalı adına tescilli … numaralı endüstriyel tasarımdan doğan haklarının yargılama sonuçlanıncaya kadar davalı tarafça davacı tarafa ve davacı tarafın vekaletname ile işlerini yürüttüğü …-… ( V.K.N. …) firmasına karşı kullanılmasının tedbiren önlenmesine, Davalı adına tescilli … numaralı endüstriyel tasarım ürününün 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesine yönelik üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, bu tedbir yönünden davanın niteliği dikkate alınarak teminat alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafın diğer tedbir talepleri yargılamayı gerektirdiğinden reddine karar verildiği, davacının anılan teminatı yatırmadığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda ise; Davanın kabulü ile TPMK nezdinde davalı adına … no ile tescilli ”…” isimli çoklu tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verildiği, ancak henüz ilamın kesinleşmediği anlaşılmıştır. * 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2020/225 D.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda; “… (1) ve (2) numaralı tasarımlar ile aleyhine tespit istenen “…” iş yerinde bulunan ürünler ve … (2) numaralı tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Tespit isteyen tarafa ait … (1) ve (2) numaralı tasarımlar ile aleyhine tespit istenen “…- … ” iş yerinde bulunan ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları,… San ve Tic, Ltd Şti.” iş yerinde bulunan ürünler ve … (2) numaralı tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları” bildirilmiştir.
GEREKÇE: Talep, endüstriyel tasarım hakkına tecavüzün tespiti ve ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından,”Davacı asıl dava dosyası kapsamında dayanak tasarıma dayalı üretim yapan firma yönünden mahkemece bu tasarımın kendisine karşı ileri sürülmemesi yönündeki teminatı yatırmamış, sair tedbir istemleri yönünden ise mahkemece yargılamayı gerektirdiğinden bahisle red kararı vermiştir. Öte yandan 2020/225 D. İş sayılı dosya kapsamında gerek savcılık makamınca yürütülen soruşturma ve gerekse farklı mahkemelerde dava dışı firmalara karşı açılmış esas dava devam ettiğinden, dolayısıyla aynı tasarıma yönelik açılmış hükümsüzlük davası derdest iken gerçek tasarım hakkı sahipliği, keza huzurdaki davalının davacı olduğu davalarda ise tecavüz gibi olguların tamamen çekişmeli yargı içinde çözümlenmesi gerekli olduğu gibi, aynı konuda verilmiş tedbirin reddi hakkında da ancak esas mahkemesince bir karar verilebileceği, aynı uyuşmazlığın değişik iş yoluyla başka bir mahkemede görülmesinin mümkün bulunmadığı hususları da gözelerek , hükümsüzlük istemine konu dosyasının sonuçlanmasının beklenmesi gerekli olduğundan tedbir isteminin reddine”karar verilmiştir. Karar ihtiyati tedbir isteyen vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İlk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının gerekçesinde yer verdiği İstanbul 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/14 Esas – 2022/67 Karar sayılı dosyanın davalısının … olduğu, yine mahkemece atıf yapılan İstanbul 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2020/225 Değişik İş sayılı dosyasında ise karşı tarafın “… – …” olduğu, işbu dosyada ise karşı tarafın … olması karşısında; esas dava olarak belirtilen İstanbul 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/14 Esas – 2022/67 Karar sayılı dosyanın davalısı … ile bu dosya arasındaki bağlantıyı gösterir somut bir delilin mevcut olmaması karşısında; mahkemece esas davanın devam ettiği ve tedbir talebinin o dosyada değerlendirilmesi gerektiği yönündeki kararı hatalıdır. İlk derece mahkemesi tarafından bilirkişi raporu aldırılmak suretiyle ihtiyati tedbir isteyenin taleplerinin anılan dava dosyalarından bağımsız olarak değerlendirilerek kabulü veya reddi yoluna gidilmesi gerekirken, aksi yönde değerlendirme yapılmış olması nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf isteminin kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/49 D.İş E. – 2022/52 K. sayılı dosyasında verilen 06/06/2022 tarihli ara kararın KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 5- İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 220,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 6,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 227,20 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.21/09/2022