Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1240 E. 2022/1504 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1240 Esas
KARAR NO: 2022/1504 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) Marka (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 22/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
TALEP; İhtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; … şirketinin internet sitesinin “…” başlığı altında; “http://…”web sitesi adresi üzerinden … şirketi yetkili distribütörü olduğuna ilişkin … tanıtımı yapmakta olduğunu, … şirketinin marka hakkı sahibi olan müvekkili … şirketinin izni dışında herhangi bir sözleşmesel ilişki olmadan yanıltıcı reklam yaparak Sınai Mülkiyet Kanunu 7/2. maddesi kapsamında belirtilen site üzerinden m.7/2-b-ç ve d bentlerinde yasak olan bütün eylemleri gerçekleştirmiş olduğunu, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/153 D. İş dosyasında verilen tedbir kararı ve tanzim edilen bilirkişi raporu sonucunda tedbir kararı icra edildiğini, hukuka aykırı olarak hala yetkili … gibi ürün satışı ve tanıtımı yapılan mahalde bulunan müvekkili ….’e ait ürünlerin ve stantların kaldırılmış olduğunu, İstanbul Anadolu 1. Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/153 D. İş dosyasında tedbir kararında da belirtildiği üzere davalılar ile müvekkili arasında bir distribütörlük sözleşmesi olmaması nedeniyle zarara uğratma ihtimali bulunduğunu, … şirketinin … şirketi ile hiç bir bağlantısı bulunmamasına rağmen http://… web sitesi adresi üzerinden … şirketinin yetkili distribütörü olduğunu gösterir … ile … markasına ait reklam faaliyeti yürütmesinin Sınai Mülkiyet Kanununun 7. Maddesi uyarınca marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine ait olduğundan, marka sahibinden izinsiz kullanımı halinde 7/3. Madde uyarınca markanın kullanımının yasaklanmasının talep edilebileceğini belirterek, arz ve izah edilenler ile mahkemece resen takdir edilecek sebeplerden ötürü; öncelikle ve tedbiren http://… internet adresine erişimin engellenmesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
TEDBİR KARARI; İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 26/04/2022 tarihli 2021/175 E. sayılı ara kararıyla; “…Alınan bilirkişi raporu ile davalıya ait olduğu tespit edilen http://…./…-…-… adresinde davalının … şirketinin distribütörü olduğuna dair … görüntüsünün yayınlandığı, ayrıca bazı fuar fotoğraflarında “…” markasının yer aldığının tespit edildiği, fotoğraflarda yer alan “…” markasının davalı tarafça satışı yapılan orijinal ürünlerle ilgili tanıtımlar olup olmadığının ve bu kullanımların SMK’nun 7/5. maddesinde tanımlanan dürüst kullanım şeklinde olup olmadığının ve SMK’nun 152. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının yargılamayı gerektirdiği, ancak davalı ile davacı arasında bir distribütörlük sözleşmesi bulunmadığı halde internet sitesinde yer alan linkin adında “…” markasının, “…” ve “…” kelimelerinin birlikte kullanılmasının, ayrıca … olduklarına dair … görüntüsü paylaşmasının davacıyı zarara uğratma ihtimalinin bulunduğu, bu kullanımın dürüst kullanım niteliğinde olmadığı” gerekçesiyle; “Davacının ihtiyati tedbir talebinin KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE, İleride muhtemel zarar ve ziyanlara karşılık olmak üzere ihtiyati tedbir talep eden tarafça takdiren 30.000,00 TL ( Otuzbin Türk Lirası) nakdi teminat yatırılması veya muteber bir bankaya ait kesin ve süresiz teminat mektubu ibraz edilmesi halinde, Davalının http://…. alan adlı internet sitesinden …. şirketinin distribütörü olduğuna dair belge görsellerini ve bilgilerini KALDIRMASI, “…”, “…” ve “…” kelimelerinin birlikte yer aldığı link adlarını KULLANMAMASI VE KALDIRMASI için kararın tebliğ tarihinden itibaren 1 haftalık kesin süre verilmesine, aksi takdirde internet sitesine erişimin engellenebileceğinin İHTARINA, Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine” karar verilmiştir.
TEDBİRE İTİRAZ: Davalılar vekili ihtiyati tedbire itiraz dilekçesinde ; müvekkili … A.Ş’nin uzun yıllar boyunca ülke genelinde tornalama, delik delme, frezeleme ve taşlama uygulamalarına yönelik çözümler sektöründe hizmet verdiğini ve faaliyetine devam eden saygın bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin 2004 yılından beri tedbir talep eden şirketin de ürünlerini sattığı … markasının ürünlerinin satış ve pazarlamasını yaptığını, Mahkemece erişimin engellenmesine karar verilen distribütörlük sertifikası isimli belgeden açıkça görüleceği üzere 2017 tarihine ait olduğunu, müvekkili tarafından kaldırılmasına karar verilen … sertifikasının mahkeme tarafından oluşturularak esas karara dek tedbiren internet sitesinden kaldırıldığını, mahkeme tarafından “…”, “…” ve “…” kelimelerinin birlikte yer aldığı link adlarını kullanmaması ve kaldırılması kararına ise yine itiraz ettiklerini, internet sitesi üzerinde bu şekilde hiçbir paylaşım ve alan adı bulunmadığını beyan ederek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
TEDBİRE İTİRAZIN REDDİ KARARI; İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 09/06/2022 tarihli 2021/175 E. sayılı ara kararıyla;”…İhtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi için alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı incelenediğinde; davalıya ait olduğu tespit edilen http://….eu/…-…-… URL adresinde davalının … şirketinin distribütörü olduğuna dair … görüntüsünün yayınlandığı, ayrıca bazı fuar fotoğraflarında “…” markasının yer aldığının tespit edildiği, davalı ile davacı arasında bir distribütörlük sözleşmesi bulunmadığı halde internet sitesinde yer alan linkin adında “…” markasının, “…” ve “…” kelimelerinin birlikte kullanılmasının, ayrıca … olduklarına dair eski tarihli de olsa … görüntüsü paylaşmasının tüketiciler tarafından davalı şirketin davacı şirket ile distribütörlük ilişkisinin devam ettiğine dair bir algı yaratacağı, bu durumun davacıyı zarara uğratma ihtimalinin bulunduğu, bu kullanımın dürüst kullanım niteliğinde olmadığı, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği” gerekçesiyle; tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davalılar vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; müvekkili şirketin 2004 yılından beri şikayetçi şirketin ürünlerini sattığı … markasının ürünlerinin satış ve pazarlamasını tüm Türkiye çapında yaptığını, … markasının Türkiye’de tanınması ve marka olarak sektörde yer almasının yegane sebebinin müvekkilinin düzgün satış ve pazarlama politikasından kaynaklandığını, müvekkiline … markası tarafından ödül ve taktir belgeleri verildiğini, mahkemenin erişimin engellenmesine karar verilen “Distribütörlük Sertifikasının” 2017 tarihine ait olduğunu, belgenin davacı tarafça düzenlenerek verildiğini, internet sitesinde yapılan incelemeden açıkça görüleceği üzere, müvekkilinin davacının halihazırda distribütörü olduğunu ima veya beyan eden hiçbir ibarenin bulunmadığını, görselin internet sitesine konulma amacının yalnızca şirketin tarihçesinin tanıtım amacı olduğunu, müvekkili tarafından internet sitesinden kaldırılan bu belgenin şirket tarihçesi bölümünde yer almasının hiçbir hukuki engelinin bulunmadığını, internet sitesinde “…” “…” ve “…” kelimelerinin birlikte yer aldığı paylaşım ve alan adı bulunmadığını beyanla tedbir kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir.
DELİLLER; İlk derece Mahkemesince bilişim uzmanı bilirkişiden alınan 24/04/2022 tarihli raporda; http://….eu/…-…-… URL adresinde 12/04/2022 tarihinde yapılan inceleme sonucunda raporun düzenlendiği 24/04/2022 tarihinde, açılan sayfada sol üst tarafta “…” isim ve logosu bulunduğu, hemen sağında “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…” ve “…” sekmeleri bulunduğu, belirtilen URL’nin bulunduğu sayfada, yukarıdaki sekmelerin hemen altında “… & … ” başlığı altında bir … görseli bulunduğu, belirtilen URL’nin bulunduğu sayfada “…” şeklindeki yönlendirme linklerine tıklandığında; “…” başlığı altında çeşitli görseller paylaşıldığı, bu görsellerin iki (2) tanesinde “…” ’un isim ve logosunun bulunduğu, “…” başlığı altında çeşitli görseller paylaşıldığı, bu görsellerin altı (6) tanesinde “…” ’un isim ve logosunun bulunduğu, “İletişim” sekmesinin incelenmesinde; “… A.Ş. … Ümraniye – İstanbul / TÜRKİYE | Tel:… | Fax: … | e-mail :… @….” bilgilerinin bulunduğu, http://….eu/ adlı internet sitesinin sahiplik bilgilerinin sorgulamasında; https://…sitesi üzerinden bakılan davaya konu internet sitesinin kayıt sahibinin gizli tutulduğu, kayıt şirketinin “…com, …” olarak gösterildiği, diğer bilgilerin gösterilmediği yönünde görüş bildirilmiştir. İlk derece mahkemesinin 27/12/2021 tarihli tedbir kararına, davalılar vekilinin itirazı üzerine, mahkemece 22/02/2022 tarihli ara karar ile tedbirin kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekilinin istinaf başvurusunda bulunması üzerine, Dairemizin 02/06/2022 tarihli 2022/559 Esas-2022/997 Karar sayılı kararıyla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne, teminat karşılığında, davalı tarafın internet sitesi ve sosyal medya hesaplarından 07. Sınıfta bir kısım ürünler için … markasının kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmiştir.
G E R E K Ç E: Davacı tarafça davalılar aleyhine açılan, marka hakkına tecavüzün tespiti, meni ve refi talepli davada, davalının internet sitesinde distribütörlük sertifikasının yayınlanmasının, … markasının … ve … kelimeleri ile birlikte yer aldığı link adlarının kullanımının önlenmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince bilirkişi raporu alınarak tedbir talebinin teminat karşılığında kabulüne, davalılar vekilinin itiraz etmesi üzerine itirazın reddine karar verildiği görülmüştür. Davalılar vekilinin istinaf dilekçesinde, internet sitesinin tarihçe bölümünde distribütörlük belgesinin yer almasında sakınca bulunmadığını, belge üzerinde 2017 tarihi yazmasının karışıklığı önleyeceğini, tedbir talebinde ileri sürüldüğü şekilde link kullanımı bulunmadığı ileri sürülmüştür. Mahkemece alınan bilirkişi raporundaki görsellerden, … & … başlığı altında görseli yayınlanan, distribütörlük sertifikasında başlangıç tarihi olarak 2017 tarihi yer alıyorsa da, geçerli olduğu süreye ilişkin açıklık bulunmadığı, halen davalı şirketin davacının distribütörü olduğu izlenimi yaratabileceği, bilirkişi tarafından rapor tarihinde yapılan incelemede, … markasının … ve … kelimeleri ile birlikte yer aldığı linkin geçerli olduğu ve açılan sayfanın üstünde … isim ve logosunun bulunduğu, URL’nin bulunduğu sayfada sertifikanın görselinin bulunduğu, iletişim sekmesinde de davalı … şirketinin adresinin bulunduğu anlaşılmakla, bu aşamada yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu, davalılar vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı kanaatiyle, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken harç peşin alınmakla yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davalılar tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 22/09/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.