Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1190 E. 2022/1562 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1190 Esas
KARAR NO: 2022/1562
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/28
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin şekil markasının 2007 yılında yaratıldığını, 2010 yılında endüstriyel tasarım olarak tescil edildiğini, … Marka olarak bilinen işaretin 2010 dan beri tescilsiz marka olarak kullanılmakta olduğunu, markaya ayırt edicilik ve köken belirtme işlevi kazandırıldığını, markanın yoğun olarak 25.sınıfta kullanılmakta olduğunu, ticari hayatta tescilsiz kullanım ile müvekkilinin davalıya karşı üstün ve öncelikli hak elde ettiğini, müvekkilinin … sayılı marka başvurusunun davalının … sayılı marka başvurusu nedeni ile 25.sınıf yönünden reddolunduğunu, müvekkilinin davalı markasını 15.03.2017 de öğrendiğini belirterek, kendi markasının reklamında pek çok ünlü sanatçının oynadığını, dijital platformda reklam kampanyası yürütüldüğünü, davalının kötüniyetli olduğunu davanın kabulü ile … sayılı markanın hükümsüzlüğüne, müvekkilinin tescilsiz marka kullanımı üstün ve öncelikli hakka dayandığından markayı kötüniyetli tescil ettiren davalı aleyhine marka kullanımının markaya tecavüz oluşturmadığının tespitine, markanın devrinin önlenmesi ve markanın dava sonuna kadar müvekkiline karşı kullanılmaması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: 08.02.2022 Tarihli ara karar ile; “… 5.000,00 TL teminat karşılığında Davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen … sayılı marka tescil belgeleri davalı adına kayıtlı ise, 3. şahıslara devrinin önlenmesi açısından TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına, 40.000 Tl teminatın yatırılması halinde Davalının … tescil numaralı markadan doğan haklarını davacıya karşı ileri sürmesinin dava sonuna kadar tedbiren engellenmesine” karar verilmiştir. Davalı asil ihtiyati tedbire dilekçesi ile, kendisi dinlenilmeden ihtiyati tedbir kararı verildiğini, markası hakkında, neredeyse tüm mülkiyet hakkını kapsayacak biçimde olacak mahiyette, davacıya karşı haksız iktisabına yönelik kullanımlarının önüne geçmek adına kullanım hakkını ve 3.kişilere devre ve alacaklara tedbir konulmasının hatalı olduğunu, marka ve logolarının davacı tarafla uzaktan yakından alakası olmadığını, davacı tarafın serbest ticari faaliyet kapsamında markasının büyümesi ve gelişmesinden çekindiğini ve hatta tarafının kendine karşı hak sahibi olmasından korktuğunu, tüm evrensel hukuk sistemleri, Avrupa ve mehaz kanun mahkeme kararları ile Yerleşik Yargı Kararları marka-patent hukuku açısından tek başına davacının beyanıyla tedbir şerhi işlenmesinin, maddi, manevi, hukuki ve ekonomik patent hakkı sahibi bünyesinde kayıpların çok ciddi olabileceğinden bahisle normal hukuk davalarındakinden daha titiz ve itinalı tedbir kararlarının uygulanması yönünde fikir birliği olduğunu, tedbirin yasaya ve hakkaniyete aykırı olduğunu, verilen tedbir kararının öncelikle teminatsız olarak kaldırılmasına, aksi takdirde uygun görülecek ve davacının yatırmış olduğu teminatla orantılı olacak biçimde teminatla işbu tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalının tedbire itirazı duruşmalı olarak incelenmiştir. 13.05.2022 Tarihli kararda; “.taraf teşkili yönünden devrin engellenmesi yönündeki tedbire itirazın reddine, hükümsüzlük talebinin mevcudiyeti, davalının itirazlarının tahkikatta bilirkişi incelemesi ile çözüleceği, yaklaşık ispat gereği davalının davacıya karşı markadan doğan hakları kullanması telafisi güç zararlara sebep olacağından bu yöndeki tedbire itirazın da reddine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili dinlenilmeden ihtiyati tedbir kararı verildiğini, itiraz dilekçesinde müvekkilinin marka patent başvuruları, davacının bu yöndeki itirazları, TPMK kararları, Yeniden İnceleme ve değerlendirme daire Başkanlığının verdiği karaların sunulduğunu, patentli marka ve logoların davacı markası ile ilgisi olmadığını, kötüniyetle tedbir talep edildiğini, teminatın dava mahiyetiyle ölçülü olmadığını, en azından daha yüksek bir teminat belirlenmesi gerektiğini, Logoların … markasının baş harflerinden oluşacak biçimde davacının logosunu gösterdiği kendi ambleminden bağımsız ve münferit şekiller biçiminde olduğunu, bilirkişi incelemesi yapılmasının gerektiğini, yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığını, salt iddianın yeterli kabul edilemeyeceğini, Yargıtay kararlarının bu yönde olduğunu, patent hakkı ihlalinde tedbir koşullarının daha titiz incelenmesi gerektiğini, her iki tarafın menfaatinin dikkate alınması gerektiğini, tedbir kararı olmaksızın hak sahibinin önemli şekilde aleyhine bir durum yaratılacağının ortaya koyulması gerektiğini, Tarafların ihtiyaç duyduğu koruma, davanın başarı şansı ve ihlal iddiasına konu kusurun derecesine göre değerlendirme yapılması gerektiğini, mahkemenin soyut iddia ile koşulları oluşmayan tedbir talebinin kabulüne karar vermesi kabule göre ise teminatı düşük belirlemesinin hatalı olduğunu tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Davacı, müvekkilinin tescilsiz markasında üstün ve öncelikli hak iddiasına dayalı olarak davalının 2016 63152 numaralı markasının hükümsüzlüğüne, davacının kullanımının davalının marka hakkına tecavüz oluşturmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; markanın devrinin önlenmesi ve davalının marka hakkını davacıya karşı kullanımın engellenmesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesi ihtiyati tedbir isteminin teminat karşılığı kabulüne karar verilmiş, davalının tedbire itirazı reddedilmiştir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık; ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı vekili tarafından; tescilsiz kullanım iddiasına ilişkin markanın 2010 yılından beri ticari hayatta kullanımına ilişkin çıktılara yer verilmiştir. TPMK kayıtlarına göre; Dava konusu 2016 63152 numaralı şekil markası 03.08.2016 tarihli başvuru ile 06.02.2017’de 25.nolu sınıfta davalı … adına sicile tescil edilmiştir. Davacının … numaralı … markası 18 ve 35 sınıflarda 26.06.2018’de; … numaralı … markası 18 ve 35 sınıflarda 26.06.2018’de tescil edilmiştir. … sayılı düğme tasarımının 12.03.2010 tarihinden itibaren davacı adına tescilli olduğu anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlıkta; yargılama sırasında taraf teşkilinin sağlanmasında zorluk yaşanmaması için markanın devrinin önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesi yerinde olduğu gibi davacının üstün ve öncelikli hak iddiası, davacı tarafça sunulan uzman görüşü, marka ve tasarım kayıtları, davacının hükümsüzlük talebinde bulunduğu da dikkate alındığında bu aşamada mevcut delil durumuna göre Davalının … tescil numaralı markadan doğan haklarını davacıya karşı ileri sürmesinin dava sonuna kadar tedbiren engellenmesine de karar verilmesi yerinde ise de; mahkemece markanın davacıya karşı kullanılmasının önlenmesine ilişkin tedbir yönünden belirlenen 40.000TL’lik teminat tutarı dosya kapsamına göre düşük bulunmuş ve davalı vekilinin bu husustaki istinaf isteminin kabulü ile teminatın 150.000TL olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Açıklanan nedenle davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davalının ihtiyati tedbire itirazının teminat yönünden kısmen kabulü ile teminatın 150.000TL olarak belirlenerek Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf isteminin KISMEN KABULÜNE,2-Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/28 E sayılı dosyanın 13.05.2022 tarihli ara kararının KALDIRILMASINA, Davalının 08.02.2022 tarihli ara karara itirazının teminat yönünden KISMEN KABULÜNE, A-Davacı vekilinin, davalı adına tescilli markanın devrinin önlenmesi talebi yönünden, takdiren 5.000,00 TL (BeşBinTL) teminatın, nakden veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu olarak, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde ibraz edilmesi halinde kabulü ile; -Davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen … sayılı marka tescil belgeleri davalı adına kayıtlı ise, 3. şahıslara devrinin önlenmesi açısından TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına, B-Davacı vekilinin, davalı adına tescilli markanın davacı tarafa karşı kullanılmaması yönünden, takdiren 150.000,00 TL (yüz elli bin TL) teminatın, nakden veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu olarak, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde ibraz edilmesi halinde kabulü ile; -Davalının … tescil numaralı markadan doğan haklarını davacıya karşı ileri sürmesinin dava sonuna kadar tedbiren engellenmesine, C-Teminat yatırıldığında ihtiyati tedbir kararının uygulanması yönünden TPMK’ya müzekkere yazılmasına, D-HMK’nın 393/1. Maddesi gereğince, 1 hafta içerisinde ihtiyati tedbirin uygulanması talep edilmediği takdirde ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalkmış sayılmasına, E. Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine, 4- İstinaf peşin harcının istek halinde davalıya iadesine.-Davalı tarafça yapılan 220,70TL istinaf başvuru harcı, 50,00TL dosya fotokopi masrafı ki toplam; 270,70TL İstinaf yargılama giderlerinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,Davacının gider avansından kullanıldığı anlaşılan 91,60 TL posta ve tebligat giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 30/09/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.