Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/1012 E. 2022/1503 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1012 Esas
KARAR NO: 2022/1503 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2021/136 E.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ: 22/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
TALEP; İngilterede yerleşik müvekkili şirketin … firmasına bağlı şirketlerden bir olduğunu, müvekkilinin “…” markasının 03, 05, 08 ve 30. Nice sınıfları başta olma üzere tescilli marka olduğunu, müvekkilinin “…” markasının tanınmış marka olduğunu, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … tescil numaralı“…” ve “…” markalarının TPMK nezdinde müvekkil adına tescilli olduğunu, müvekkilinin 1 numaralı davalının “…” ibareli markalarından haberdar olarak TPMK nezdinde itirazda bulunduğunu, itirazları üzerine markaların bir kısmınını müddet hale getirdiğini, ilaveten yapılan araştırmalarda tecavüz niteliğindeki ürünlerin davalı şirketler tarafından üretildiğini, davalı şirketlerin üretici ve sahibi olduğu ürünlerin arkasında yer alan bilgilerde isimlerinin geçtiğini, .. numaralı davalının www….com linki altındaki web sitesinden davaya konu ürünlerin tedarik ederek satışa sunduğunu, … numaralı davalının … sayılı markasından haberdar olduğunu, müvekkilinin itirazları sonucunda markanın hükümsüz hale geldiğini, … numaralı markaya yapılan itirazların kabul edildiğini ve markanın müddet hale geldiğini, davaya konu … çoklu tasarım belgesine yapılan itirazların TPMK tarafından kabul edilmediğini, söz konusu kullanımların müvekkilinin haklarına tecavüz oluşturduğunu, SMK 155.maddesi uyarınca tescilli bir markanın kullanımının tecavüz teşkil etmeyeceği prensibinin ortadan kalktığını, müvekkilinin “…” ve “… şekil” markaları üzerindeki tescil haklarının davalıların ürün ambalajlarına ilişkin tasarımların koruma tarihinden önce olduğunu, davalıların “…” markalı ürünlerinin gerek yazımda ve ambalaj üzerindeki renk kompozisyonları ve unsurların yerleştirişleri itibari ile müvekkili markaları ile iltibas derecesinde benzerlik arz ettiğini, bu durumun müvekkilin marka tescilinden doğan haklarını ihlal ettiğinin açık olduğunu, her ikisinin de 05. sınıfta yer alan boğaz pastilleri malları üzerinde tescilli olduklarını, müvekkilinin markalarının tanınmış olduğu hususunun incelemede dikkate alınması gerektiğini, davalının … sayılı tescilinin yenilik ve ayırt edicilik şartlarını taşımadığını, tüketicilerin davaya konu ürünlerin müvekkili ürünleri ile bağlantısı olduğu zannına kapılabileceğini bu ürün sebebiyle müvekkillinin ün ve imajının zedelenebileceğini, müvekkilinin “…” markası ve “…” markaları ile iltibas yaratan “…” ibareli ürünlerin bu müvekkilinin ambalajları ile iltibas yaratan kullanımlar ile ortaya çıkan marka tecavüzü ve haksız rekabet durumunun tespitini, önlenmesini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, davalı …’ya ait …sayılı … marka tescilinin hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini, davalı …’ya ait 2016 … sayılı çoklu tasarım tescilinin hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
TEDBİR KARARI; İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 10/02/2022 tarihli 2021/136 E. sayılı ara kararıyla; “Dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, bilirkişi kök – ek raporları ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: İhtiyati tedbir yönünden yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği kanaatine varıldığı” gerekçesiyle; “SMK ‘nun 159. ve 6100 sayılı HMK nın 389-390. maddeleri gereğince İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN TAKDİREN 300.000,00-TL(ÜçYüzbinTL) nakdi yahut süresiz ve kesin banka teminat mektubu sunulması halinde; Davacı şirkete “…” ve “…” markaları ve ambalaj kompozisyonları ile karıştırılacak derecede benzer olan “…” ibareli ürünlere ilişkin olarak davalıların tüm kullanımlarının engellenmesine, “…” ibareli ürün ve ürün ambalajlarının üretiminin, satış ve dağıtımının, ithal ve ihracının, yurt içinde ve yurtdışında satışa sunulmasının önlenmesine, “…” ibareli ürün ve ürün ambalajlarının davalı … Ltd ŞTi’ne ait http://www….com/ isimli internet sitesi başta olmak üzere, internet üzerindeki tüm kullanımlarının önlenmesine, bu ürünlerin ve ambalajların görselini havi kompozisyonların, gerek tek başına gerekse ayırt edicilik sağlamayan sair ibarelerle birlikte, her türlü ürün, basılı yayın ambalaj, ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kâğıt, fatura ve sair her türlü ticari evrak üzerinde, Türkiye’de ve yurtdışında kullanılmasının önlenmesine, bu ambalajların görselini havi kompozisyonları ihtiva eden ürünlerin, ambalajların, ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesinin basılı kâğıt, fatura ve sair her türlü ticari evrakın ve bu şekilde bastırılmış olan materyalin dahi bulundukları yerlerden toplanarak davacı tarafından belirlenen yeddiemine tevdiine” karar verilmiştir. Davalılar … TİC. LTD. ŞTİ., … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ., ve … LTD. ŞTİ. vekilleri ihtiyati tedbir kararına itiraz ederek tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
TEDBİRE İTİRAZIN REDDİ KARARI; İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 26/04/2022 tarihli 2021/136 E. sayılı ara kararıyla;”Dava dilekçesi, TPMK kayıtları, dosyada mevcut rapor – ek raporlar, davalılar vekillerinin ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz dilekçeleri, mürafaa duruşmasındaki taraf vekillerinin beyanları ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğine; Davalılar vekillerinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması taleplerinin reddine” karar verilmiştir. Karara karşı davalılardan … vekili istinaf başvurusunda bulunmuş, diğer davalılar istinaf başvurusunda bulunmamıştır.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davalı … Şirketi vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemece verilen ihtiyati tedbirin hukuka aykırı bir şekilde tesis edildiğini, tedbir kararı verilebilmesi için, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu ve gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığının ispatı gerektiğini, bu hususların davacı tarafça ispatlanamadığını, tedbir koşullarının gerçekleşmediğini, HMK 390/3 maddesi gereğince, tedbir talep edenin davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispatı gerektiğini, davacı tarafça yaklaşık ispat koşulunun da gerçekleştirilmediğini beyanla tedbir kararına itirazının kabulü ile, tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesine cevabında; tedbir kararının haklı ve yerinde olduğunu, istinaf başvurusunun reddi gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLER; Davacı adına en eskisi 05. Sınıfta 21/03/1989 başvuru tarihli … sayılı … markası, 30. Sınıfta 08/04/1997 başvuru tarihli … sayılı … markası, 05. Sınıfta 04/06/2014 başvuru tarihli … markası, 05. Sınıfta 26/12/2002 başvuru tarihli … şekil markası, ve devam eden yıllarda farklı şekillerde tescil edilen … şekil markalarının bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı adına 18/08/2015 başvuru tarihli 05. Sınıfta … sayılı … markası ile, 29/06/2016 tarihli … sayılı ambalaj deseni çoklu tasarım elgesinin tescilli olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece alınan 01/09/2019 tarihli tasarım uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda: Davacı … (…) Limited firmasına ait marka ve bu markalar ile oluşturulan ambalaj tasarımlarının, davalı … Limited Şirketinin markası ve markası ile oluşturulan … tescil numaralı tasarımlar ile iltibas bırakacak derecede benzer oldukları, davalı … Ticaret Limited Şirketinin … tescil numaralı tasarımlarının başvuru tarihi itibari ile yeni ve ayırt edici olma özelliklerine sahip olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Mahkemece alınan 22/03/2021 tarihli tasarım uzmanı bilirkişi … ve marka uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda: Davacı …(…) Limited firmasına ait marka ve bu markalar ile oluşturulan ambalaj tasarımlarının, davalı … Ticaret Limited Şirketinin markası ve markası ile oluşturulan … tescil numaralı tasarımlar ile iltibas bırakacak derecede benzer oldukları, davalı … Ticaret Limited Şirketinin … tescil numaralı tasarımlarının başvuru tarihi itibari ile yeni ve ayırt edici olma özelliklerine sahip olmadığı, esas unsuru “…” ibaresi ve + şekil unsuru olan markaların 05. Sınıfta “…” dahil olmak üzere davacı adına tescilli olduğu, Boğaz pastili emtiasında kullanılan dava konusu markanın esas unsurunun “…” ibaresi ve … şekil unsuru olduğu, davacı adına tescilli olan markalar ile dava konusu marka bir bütün olarak incelendiğinde markaların görsel ve sesçil (fonetik) benzer olduğu, davacının tescilli markaları ile benzer olan “…” ibaresi ve … şekil unsurunun ticari etki yaratacak şekilde markasal olarak kullanıyor olmasının davacının marka tescilinden doğan hakkına tecavüz kapsamında değerlendirilebileceği, Mahkeme nezdinde, davalılar eyleminin davacının marka hakkına tecavüz teşkil kanaatine varılacak olursa, benzer markanın kullanılması suretiyle bir çıkar elde etmiş olmanın TTK m.55/1/a/4 uyarınca davacının emeğinden haksız faydalanma olarak haksız rekabet kapsamında değerlendirilebileceği, davacının “…” markası ile benzer olan … tescil numaralı “… ”markasının tescilli olduğu 05. sınıf yönünden hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu, yeni ve ayırt edici olmadığı tespit edilen … tescil no.lu çoklu tasarımın (1, 2, 3, 4 no.lu ambalaj tasarımları) hükümsüzlüğü şartlarının mevcut olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. 25/10/2021 tarihli bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen ek raporda özetle: Davacı ve davalılar vekillerinin 22.03.2021 tarihli rapora karşı beyan – itirazlarının değerlendirildiğini, kök raporda vardıkları sonuçlarda değişiklik yapılmasını gerektirecek bir durum bulunmadığı bildirilmiştir.
G E R E K Ç E: İhtiyati tedbire itirazın reddi kararına karşı davalı … Tic. Ltd. Şti. Tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde, 6769 Sayılı SMK 159. Madde de, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleştiğini ve gerçekleşmesi için etkin çalışmalar yapıldığının ispatının gerektiğini, somut olay açısından ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığının davacı tarafça ispat edilemediğini, HMK 390/3 maddesi gereğince, davacı tarafça haklılığının yaklaşık olarak ispatlanamadığını ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Dosya kapsamında bulunan davacı taraf adına 05. Sınıfta tescilli … şekil markaları ile … markalarının tescilinin, davalı adına 18/08/2015 başvuru tarihli … başvuru numaralı … markası ile, … başvuru tarihli … sayılı çoklu ambalaj deseni tasarımından önceki tarihli olduğu, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında, davalıya ait boğaz pastili emtiasında kullanılan marka ve şekil unsurunun, davacı markaları ile görsel ve sesçil olarak benzer olduğunun beyan edildiği, 6769 Sayılı SMK 159. Madde ve 6100 Sayılı HMK 389 ve 390/3 maddesi gereğince yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, davalı … şirketi vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince Davalı … Şirket vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin REDDİNE,2-Alınması gereken harç peşin alınmakla yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 67,70 TL (posta-teb-müz) masrafının Davalı … Şirketinden alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 22/09/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.