Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/855 E. 2021/1029 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/855 Esas
KARAR NO: 2021/1029
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/12/2020
NUMARASI: 2018/720 2020/891
DAVANIN KONUSU: Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 20/05/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin lehdarı olduğu ve rızası dışında elinden çıktığı çekin bedelinin davalıya haciz baskısı altında ödendiğini belirterek 28.522,00 TL’nin tahsilini istemiştir. Davalı vekili, davayı müvekkilinin uhdesine geçmiş 10.000 TL olarak kabul ettiklerini bildirmiştir. Mahkemece, davanın kabulü olanağı bulunmadığı, ancak davalının kısmi kabul beyanı nedeniyle davanın kısmen kabulü ile, 10.000 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinafında, gerekçeli kararın tebliğinden sonra gerekçeli istinaf dilekçesini sunacaklarını, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davacı vekiline, gerekçeli kararın 20.02.2021’de tebliğ edildiği, ancak dosyaya (gerek fizikin gerekse UYAP ortamında) gerekçesili istinaf dilekçesini sunmadığı görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, davacının lehtarı olduğu çekin rızası dışında elinden çıktığı ve çek bedelinin haciz baskısı altında ödendiği iddiasıyla açılan çek bedelinin istirdadı davasıdır. Mahkemece, davalının meşru hamil olduğu ve çeki iktisabında kötüniyetinin ve ağır kusurunun ispat edilemediği, ancak davalının 10.000 TL’lik kabul beyanı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili, istinaf dilekçesini süre tutum şeklinde vermiş, gerekçeli kararın kendisine tebliğinden itibaren yasal süresi içerisinde gerekçeli istinaf dilekçesini sunmamıştır. Bilindiği üzere HMK’nun 355.maddesi uyarınca istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu re’sen gözetir. Somut olayda verilen hükümde kamu düzenine aykırı bir hal bulunmadığı anlaşılmıştır. Buna göre gerek herhangi bir istinaf sebebinin ileri sürülmemesi ve gerekse kararda re’sen bağlamında dikkate alınması gereken kamu düzenine aykırı bir yön bulunmaması nedeniyle davacı vekilinin istinaf talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin USULDEN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.20/05/2021