Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/699 E. 2023/378 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/699 Esas
KARAR NO: 2023/378 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/12/2020
NUMARASI: 2018/630 E. – 2020/813 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/03/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalının müvekkili hakkında Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla davalı alacaklı tarafından kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlattığını, müvekkili tarafın keşide ettiği çek ile çek lehtarı olan …’a borçlandığını, lehtar ise alacaklı ve davalı taraf ile ticari münasebete girdiğini, müvekkilinin bu çeki davalı …’ya hatır çeki olarak ve davalı …’nın ticari işlerinde teminat amaçlı kullanabilmesi için verdiğini, … ile davalı firmanın 08/08/2012 tarihinde hizmet sözleşmesi akdettiğini fakat bu hizmet sözleşmesini taraflarınca imza edilmediğini, ancak bu sözleşmede belirtilen hizmet ve kararlaştırılan hizmet bedelinin taraflarca eksiksiz ifa edildiğini …’ın söz konusu sözleşmeden doğan hizmet bedelini ödemek için müvekkilinin kendisine keşide ettiği çeki teminat çeki olarak kullandığını, davalı firma tarafından bunun kabul ve beyan edildiğini, çek lehtarı … ile davalı firma arasındaki ticari münasebet dolayısı ile …’a davalı tarafından verilen hizmet ve malın karşılığı olan bedelin tamamının diğer davalı tarafından ödendiğini, Büyükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesinde …’ın davalı firmaya çeki teminat olarak verdiğini kabul ettiğini ve …’ın söz konusu dava dosyasında da bulunan ödemeleriyle borcunu kapattığını davalı firmaya bir borcunun olmadığını, daval … tarafından Büyükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/775 esas sayılı dosyası ile yapılan şikayet neticesinde çekin bir teminat çeki olduğunun mahkemece kabul edildiğini ve … bakımından takibin iptaline karar verildiğini, davalı alacaklı teminat olarak aldığı bir çeki iade etmeyerek aynı çek hakkında mükerrer tahsilat yapmak üzere bu kez çekin diğer sorumlusu olan keşideceye, müvekkili davacıya yöneldiğini, müvekkilinin davalılardan herhangi birine borcunun kalmadığını belirterek davanın kabulünü, davalının borcun %20’sinden az kalamamak kaydı ile kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının müvekkiline olan borcunu ifa etmediğini, davaya konu sözleşmede imza ve kaşe bulunmadığını, davacının tarafların imzanın ve kaşesinin bulunmadığı sadece adi yazılı bir belge vasfına sahip 08/08/2012 tarihli tek sayfadan ibaret sözleşmeye dayanarak hak iddia ettiğini, fakat sözleşmeyi müvekkilinin imzalamadığını ve kabul etmediğini, icra takibine konu çekin teminat niteliğinde olmadığını, müvekkilden satın alınan mal bedeli karşılığında icra takibine konu çekin verildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Davalı … davaya cevap vermemiş, 18/03/2019 tarihli dilekçesinde; dava konusu çek borcunun ödendiğini, davacıya ve diğer davalı … Gıda şirketine borcunun bulunmadığını, Büyükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/775 E-2014/890 E sayılı dosyada davalı … Gıda’ya borcunun olmadığını, borcu ödediğini ve çekin teminat çeki olduğuna karar verdiğini beyan etmiş ve ödemelerine ilişkin liste sunduğu anlaşılmıştır.
MAHKEME KARARI; Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/12/2020 tarihli 2018/630 E- 2020/813 K sayılı kararıyla; “… davalı … tarafından süresinde cevap dilekçesi sunulmadığı, 18.03.2019 havale tarihli dilekçe ile beyanda bulunduğu, diğer davalı tarafça cevap dilekçesinde borcun ifa edilmediğini, sözleşmede imza ve kaşenin bulunmadığını, davalı şirket yetkililerinin imzalarının bulunmadığını, icra takibine konu çekin teminat niteliğinde bulunmadığını, davalıdan satın alınan mal karşılığında icra takibine konu çekin verildiğini, borcun ödendiğinin belge ile ispat edilemediğini, ödendiği iddia edilen meblağların hangi mallara, faturalara, istinaden olduğunun açıkça yazılmadığını, davanın reddini talep ettiği,… tüm dosyanın kapsamı ve emsal kararlarda dikkate alındığında, davalı tarafın diğer davalı … ile arasında 8.8.2012 tarihli sözleşmeyi imzasının ve kaşesinin bulunmaması sebebiyle kabul etmediği, 19.12.2012 tarihli sözleşmedeki imzanında davalı şirket yetkilerine ait olduğunu kabul etmediği, teminat ilişkisinin sadece bu iddianın tarafları arasında ileri sürülebileceği, kural olarak teminat ilişkisinin tarafı olmayan diğer kişilere karşı veya diğer kişiler tarafından ileri sürülebilmesinin mümkün olmadığı, davacının, takip alacaklısı davalı şirketin iyi niyetli hamil olmadığı yönünde bir iddia ileri sürmediği, teminat senedine ilişkin sözleşme ilişkinin tarafının davacı olmadığı, davacı tarafça ödemeye ilişkin alınan raporda da davalı tarafça ticari defterlerin ibraz edilmemesi sebebiyle değerlendirme yapılamadığı, davacının yemin deliline de dayanmadığı, davacının davalılardan Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasında borçlu olmadığına ilişkin talebinin reddi gerektiği” gerekçesiyle; davanın reddine, Davalı tarafın İİK 72/4 uyarınca kötü niyet tazminat talebinin kabulü 20.889,97 TL üzerinden %20 oranında tazminatın davacıdan alınarak davalı … Gıda İnşaat ve Turizm Şirketi’ne ödenmesine, karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin davalılar arasında bulunan …’ın adını gerekçeli kararda geçirmediğini, müvekkilinin dava konusu çek lehtarı …’a borçlandığını, lehtarın alacaklı ve davalı … Gıda şirketi ile ticari ilişkiye girerek teminat amaçlı olarak bu çeki verdiğini, davalıların 08/08/2012 tarihinde hizmet sözleşmesi akdetmişlerse de, yazılı sözleşmeyi imzalamadıklarını, davalı …’nın hizmet bedelini ödemek için davaya konu çeki teminat olarak kullandığını, davalı firma tarafından 19.12.2012 tarihinde imzalanan mutabakat protokolünün son paragrafında ise 20.01.2013 vadeli 18.000,00 TL bedelli … … çek nolu takibe konu çekin bu protokolde belirtilen iş ve hizmet karşılığında … tarafından davalı firmaya teminat olarak verildiğinin beyan ve kabul edildiğini, çek bedelinin … tarafından … Gıda şirketine ödendiğini, ilgili mahkeme kararlarıyla bu hususun sabit olduğunu.- Büyükçekmece 1. İcra hukuk Mahkemesinin 2014/775 Esas 2014/890 Karar Sayılı dosyasında …’ın davalı firmaya çeki teminat olarak verdiği kabul etmiş ve …’ın söz konusu dava dosyasında da bulunan ödemeleriyle borcunu kapattığına ve davalı firmaya bir borcunun olmadığına karar verilerek takibin … yönünden iptal edildiğini. -Mahkemenin gerekçeli kararını davalının defter sunmamasına dayandırmışsa da, İcra Mahkemesi kararı ile çekin teminat olarak alındığı ve borcun bulunmadığının anlaşıldığını, davalının sunmadığı bir belge ile onun lehine karar alınamayacağını. -Menfi tespit davasında ispat yükünün davalı alacaklıda olduğunu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun E. 2017/19-821 Karar 2019 /58 T. 5.2.2019 tarihli kararında “Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle ortadan kalktığını ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkâr ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle sona erdiğini ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükü kendisine düşecektir.” denildiğini, müvekkilinin borçlu olmadığını ispat ettiğini, …’ın da çekin teminat senedi olduğunu ve borcun ödendiğini beyan ettiğini, davalının alacağı tahsil etmediğini ve halen alacaklı olduğunu ispatlaması gerektiğini, davalının sadece 2014 yılı defterlerini sunduğunu, defterlerinde bu çeke ilişkin kayıt bulunmadığını, davalının alacaklı gözüktüğü 25.016,00 TL’nın kaynağının dava konusu çek olup olmadığının tespit edilemediğini, ispat yükünün davalıda olduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Gıda İnş. Turz. San. Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesine cevabında; teminat ilişkisini sadece iddianın taraflarının ileri sürebileceğini, teminat ilişkisinin tarafı olmayan diğer kişilerin ileri süremeyeceğini, çekte teminat olduğuna dair bir ibare bulunmadığı gibi, taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme bulunmadığını, dosyada mübrez 19/12/2012 tarihli müvekkili şirket yetkilileri tarafından imzalanmayan evrakta hangi ticari alım satıma ve ne kadar tutardaki alacak/borca ilişkin çeklerin teminat teşkil ettiğinin açıkça ifade edilmediğini, müvekkili tarafından imzalanmayan belgedeki çekin dava konusu çek olup olmadığının da belli olmadığını, belgenin tarafları ile davanın taraflarının aynı olmadığını, bedelsizlik iddiasının TTK 687. Madde gereğince “doğrudan doğruya defi”, kişisel defi olduğunu, kural olarak keşideci tarafından senet lehtarına karşı ileri sürülebileceğini, müvekkili ile davacı keşideci arasında temel borç ilişkisi bulunmadığından müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin iyi niyetli üçüncü kişi olduğunu, çek bedelinin ödendiğine dair delil de sunulmadığını, davacının iddialarını ispatlayamadığını, Büyükçekmece 1. İcra hukuk Mahkemesinin 2014/775 Esas 2014/890 Karar Sayılı kararının çekin ödendiğine ilişkin olmadığını, … yönünden kambiyo takibi yapılamayacağından takibin bu borçlu yönünden iptaline karar verildiğini, davacısı farklı olan bu davada ileri sürülemeyeceğini, çekin teminat olduğuna yönelik hüküm verilmediğini, ispat yükü davacıda olup ispatlayamadığını, davacının borcun lehtar tarafından ödendiğini ileri sürdüğünü, iddiaların yerinde olmadığını beyanla istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER; Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas (eski numara … E) sayılı dosya örneğinin incelenmesinde; alacaklı …Ltd.Şti. Tarafından borçlular … ve … aleyhine, 20/01/2013 keşide tarihli 18.000 TL bedelli çeke dayalı olarak 17.000 TL asıl alacak, 2.138,97 TL işlemiş faiz, 1.700 TL %10 tazminat, 51,00 TL %0,30 komisyon olmak üzere toplam 20.889,97 TL alacağın tahsili talebiyle kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Takibe dayanak … Kaynarca Şubesine ait, keşidecisi …, lehtarı … olan 20/01/2013 keşide tarihli 18.000 TL bedelli çekin, lehtar tarafından … Gıda Şirketine, … Gıda şirketi tarafından da …’ye ciro edildiği, çekin bankaya ibraz edildiği banka sorumluluğunda olan 1.000 TL’nın ödendiği anlaşılmıştır.Mahkemece mali müşavir bilirkişiden alınan 03/05/2019 tarihli raporda; taraflar arasındaki ihtilafın 2012-2013 yıllarından kaynaklandığı ancak davalının incelemeye sadece 2014 yılı defterlerini sunduğu, defterde 2013 yılı kapanış fişinde …’tan 25.016,00 TL alacaklı olduğu, çek hareketlerinin defterde kayıtlı olmadığı beyan edilmiştir.Mahkemece mali müşavir bilirkişiden alınan 06/11/2020 tarihli raporda; davalı defterleri incelenemediğinden davalı …’ın … Gıda şirketine borçlu olup olmadığının tespit edilemediği kanaatine varıldığı beyan edilmiştir. Büyükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/775 esas 2014/890 karar sayılı kararından; davacının …, davalının … Gıda olduğu, yargılama sonucunda 20.01.2013 vadeli 18.000TL bedelli … … çek nolu çekin teminat senedi olarak verildiğinin anlaşıldığı, davalı tarafın teminat çeki nedeniyle genel mahkemede yapılacak bir yargılama gerçekleşmeden doğrudan davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus takip yapamayacağı gerekçesiyle, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında yapılan takibin sadece davacı … yönünden iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. Dosyaya 08/08/2012 tarihli satıcı … Gıda Ltd. Şti., Alıcı …-… olarak gösterilen 08/08/2012 tarihli imzasız sözleşme ile …Ltd. Şti. Kaşesi ile imza bulunan 19/12/2012 tarihli içeriğinde 08/08/2012 tarihli sözleşme gereğince sipariş edilen mallar (KDV dahil 25.016 TL bedelli) ve alınan çeklere ilişkin tahsilat dokumanı bulunan (23/120/2012 tarihli 5.000 TL bedelli ve 31/10/2012 bedelli çekin bankadan ödendiği, 20/01/2013 tarihli 18.000 TL’lik çekin teminat olarak alındığı, banka hesabına yapılan ödemeden sonra çekin iade edileceğinin kararlaştırıldığına dair) belge fotokopileri sunulduğu anlaşılmıştır.İlk derece mahkemesince davalılardan …’ın karar başlığında gösterilmediği, gerekçeli kararın da davalıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Çeke dayalı menfi tespit davasında, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği, davacı vekilinin istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır.İstinaf incelemesi 6100 Sayılı HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde yazılı sebepler ve kamu düzeniyle ilgili hususlarla sınırlı olarak yapılmıştır. Davanın davacı … tarafından, davalılar … İnşaat Sn. Tic. Ltd. Şti. Ve … aleyhine açıldığı, gerekçeli karar başlığında davalı …’ın isim ve adresine yer verilmediği anlaşılıyorsa da, gerekçeli karar içeriğinden bu davalı hakkında da hüküm kurulduğu anlaşılmakla, Dairemizce davalıya gerekçeli karar tebliğ edilerek istinaf süresi beklenmiş, … tarafından istinaf başvurusunda bulunulmadığından, davacının istinaf incelemesi yapılmıştır. Davacının dava ve istinaf dilekçesinde davalı …’a çekin hatır çeki olarak verildiğini, …’ın da diğer davalıya davalılar arasındaki hizmet ilişkisi çerçevesinde teminat çeki olarak verildiğini ve daha sonra borcun ödendiğini beyanla, borçlu bulunmadığının tespitini talep etmiştir. Takibe dayanak … Kaynarca Şubesine ait, keşidecisi …, lehtarı … olan ve davalı … Gıda Ltd. Şti.’ne cirolanan 20/01/2013 keşide tarihli 18.000 TL bedelli çekin, unsurları tamam, kambiyo vasfında olduğu, ciro silsilesinin de görünüşte birbirini takip ettiği, takip alacaklısı … Gıda şirketinin yetkili hamil olduğu anlaşılmıştır. Davacı borçlunun çekte keşideci olup imzasını inkar etmediği, takip alacaklısı ile aralarında temel ilişki bulunmadığı, lehtar ile aralarındaki kişisel defilerin (çekin hatır çeki olduğuna dair) hamile karşı ileri sürülemeyeceği gibi, lehtar ciranta tarafından ileri sürülebilecek olan defilerin de (çekin lehtar tarafından hamile teminat çeki olarak verildiği ve bedelsiz kaldığına dair), keşideci tarafından ileri sürülemeyeceği, ödeme borcu sona erdiren defilerden olmakla ispatı halinde hamilin alacaklı sıfatı sona erecekse de, davacı tarafça davalı lehtar ciranta ve hamil arasındaki temel ilişkiye dayalı savunmalar ileri sürülerek bedelsizlik itirazında bulunulamayacağı, dosyaya çek bedelinin ödendiğine dair delil sunulmadığı anlaşılmıştır. Davacı ile davalı … arasındaki temel ilişkide ispat yükünün davacıda olup, çekin hatır çeki olarak verildiğinin kanıtlanamadığı, çek bedelinin de davalı takip alacaklısı … Gıda Şirketine ödendiğinin ispatlanamadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi yerinde olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 08/03/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.