Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/609 E. 2021/697 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/609 Esas
KARAR NO: 2021/697
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2020
NUMARASI: 2020/667 2020/656
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalıların müvekkili aleyhine üç ayrı icra dosyasında takip başlattığını, müvekkilinin torununun hastalığı nedeniyle tebligatlardan haberdar olmadığını ve takiplerin kesinleştiğini, takiplerden … esas sayılı dosya üzerinden yazılan talimat dosyasında hacizler yapıldığını, bu şekilde takipten haberdar olduklarını, müvekkilinin davalılarla ticari ilişkisinin bulunmadığını, müvekkilinin oğlu …’in davalılarla olan ticareti sebebiyle bu davayı açtığını, müvekkilinin oğlu …’in annesi olan müvekkili adına hesap açtığını ve bu hesabı kullandığını, takiplere dayanak yapılan havalelerin müvekkili ile ilgisi olmayıp oğluyla yapılan ticaretten kaynaklandığını belirterek müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, görev hususunun kamu düzeninden olduğu, somut olayda davalıların davacı aleyhine takip başlattıkları, takiplerin dayanağının banka dekontları olduğunun davacı vekilinin beyanlarından anlaşıldığı, buna göre uyuşmazlığın bu dekontlar nedeniyle davacının davalılara borçlu olup olmadığı noktasında toplandığı, uyuşmazlığa bu haliyle TTK hükümlerinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmadığı, davanın mutlak ticari davalardan da olmadığı gerekçeleriyle davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, kararı davalılar vekili istinaf etmiştir. Davalılar vekili, istinaf sebebi olarak; müvekkilleri ile davacı arasında alacak ilişkisi bulunduğunu, davacı tarafın müvekkillerini dolandırması sebebiyle dava konusu takiplerin başlatıldığını ve takiplerin kesinleştiğini, buna göre asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu bildirmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık davaya bakma görevinin hangi mahkemeye ait olduğu noktasındadır. Dosya içeriğinden davacının tacir olduğuna ilişkin bir tespit bulunmadığı gibi dava konusu takiplerin dayanağının banka havale dekontları olduğunun anlaşıldığı, davacının davalılara borçlu olup olmadığı konusunun tartışılması gerektiği, buna göre somut dava bakımından asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu, ilk derece mahkemesince bu hususların karar yerinde isabetle değerlendirildiği kanaatine varıldığından davalılar vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalılar vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.01/04/2021