Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/586 E. 2023/36 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/586 Esas
KARAR NO: 2023/36
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/09/2020
NUMARASI: 2019/365 2020/496
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/01/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı kısıtlı vasisi … dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi açılan davayı 2019/180 Esas ve 2019/340 Karar numarası ile Usule İlişkin Nihai Gerekçeli Karar ile davanın arabulucuğua ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle reddine karar verildiğini, tarafların istinaf etmemesi üzerine 30/04/2019 tarihi ile kararın kesinleştiğini, 12/04/2019 tarihli İstanbul Bakırköy Arabuluculuk Bürosu … Büro Dosya Numarası ve … Arabuluculuk Numaralı hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağının ekte sunulduğunu, Bakırköy … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile ilgili 16/03/2018 tarihli ¨402.695,89 icra takibinin; 20/03/2018 tarihi itibari ile tebligat K.21. Mad. Göre muhtara teslim şeklinde tebliğ edilmiş sayıldığını, senedin tanzim tarihinin 22/01/2018 düzenleme yerininin İstanbul olduğunu, senedin 02/03/2018 vade tarihli ve ¨400.000,00 miktarlı olduğunu, senedin karşılığının nakden verildiğini, senedin borçlusunun … olduğunu, senedin … Gıda Tic. Ltd. Şti adına düzenlendiğini, adına senet düzenlenen şirketin sahibi ve müdürünün kumar konusunda poliste sabıkası bulunan … takma ismini kullanan … olduğunu ve bu kişinin bir takım kadınları kullanarak babasını kendi yönettiği kumarhanede kumar oynattığını, kumarda kayıp ettiği iddiası ile senet veya senetleri babasından aldığını iddia ettiğini daha sonra da dava konusu olan senedin kendi şirketinden şahsına ciro edilerek hukuki işlemlere başlanıldığını, dava konusu olan senet kumar karşılığı olan eksik borç için düzenlenmiş veya düzenlendiği iddia edilen bir senet olduğunu, babasının kumarhane sahiplerinin kendisine zarar vereceği şeklindeki söylemi sebebiyle şikayette bulunduğunu, bu şikayet ile kumarhane yönetici, çalışan babası ve babasının dayısı ile ilgili ifadelerin ekte sunulduğunu, babası ve babasının dayısının kumarhane çalışanları ile yenilen yemek sonrasında kumarhanede kumar oynatılmış ve dava konusu olan senet veya senetlerin imzalandığını, veya imzalandığının iddia edildiğini, böyle bir yerin varlığının polis tarafından tespit edildiğini, babasının 20/01/2018 gecesi … Kredi kartından saat 02:17’de ¨10.000,00, saat 02:23’te ¨10.000,00 ve saat 02:28’de ¨5.000,00 ve toplamda ¨25.000,00 … Otomotiv adına …ın müdürü olduğu şirket hesabına geçmek üzere para çekildiğini, ardından 22/01/2018 tarihinde … kartından yine … Otomotiv hesabına ¨10.000,00 ve ¨13.000,00 aktarıldığını, …’ın polise verdiği ifadesinde senetler hakkında “ben kendisine elden nakit olarak üç ¨400.000,00 verdiğini ve ardından … ile ¨400.000,00 bedelinde senet yaptığını” ve paranın kaç taksitte hangi aralıklarla verildiğini beyan ettiğini, düzenlenen senet üzerinde 22/01/2018 düzenleme tarihi yazdığını ve buna göre en son paranın 22/01/2018 tarihinde verilmiş olacağını, verildiği iddia edilen paranın gönderildiğine dair banka dekontlarının olması gerektiğini, kanunlar gereği ¨7.000,00 tutarı aşan para hareketlerinin bankadan yapılması gerektiğini, bu senetlerin babası, babasının dayısı, kumarhane sahibi ve müdürü ile kumarhane çalışanı şahitliğinde hazırlandığının dava dilekçesi ekinde sunulan polis ifade tutanaklarında sabit olduğunu, kumarhane çalışanlarından babasının şahsi telefonuna sürekli olarak kumarhanenin aktif olarak kumar oynattığına dair kumarhaneye davet anlamında mesajlar gönderdiğini, davalı …’ın galericilik yaptığını ve babasının kendisinden giderek borç para istediğini, kendisinin verdiğini ve borca ilişkin bir miktarın kredi kartından çekildiğini ardından da yapılan senedin ödenmemesi sonucunda icra takibi başlattığını, kumarhane çalışanlarından …’in … ile arkadaşlık ettiğini ve …’ün kumarhanede kumar oynadığına şahit olmadığını beyan ettiğini, kumarhane çalışanı … isimli şahsın babasını kumarhaneye davet etmek adına sürekli mini etekli fotoğraflarını mesaj olarak gönderdiğini, adı geçen kişilerin babası ile 20/01/2018 tarihi öncesi herhangi bir para ilişkilerinin olmadığını, babasının davaya konu senet ile ilgili herhangi bir işlem yapmamasına dayandırarak davalıların bu kez de ¨2.000.000,00 bedelli bir senet için icra takibi başlattığını, bu olaydan sonra babasının bu senet ile ilgili Bakırköy 5. İcra Hukuk Mahkemesine 2018/937 Esas Numarasıyla dava açtığını, tükkettiği alkol sebebiyle babasının babasının bahse konu senetlerle ilgili herhangi birşey hatırlamadığını ve kumar borcu olup olmadığını ayrıca bilgisi dışında hazırlanan daha kaç adet senet olduğunu bilmediğini, kumarhane sahiplerinden korktuğu için herhangi bir itiraz hakkını kullanmadığını ve şikayetçi olmadığını, savcılığa ölüm tehdidi ve kumar ile ilgili şikayette bulunduğunu ancak kovuşturmaya yer olmadığına dair karar çıktığını, kumarhaneciler bir takım kadınlarla işbirliği içinde davranarak alabildikleri kadar nakit para alıp, ardından ise mağdurun elinden alınmış yahut alınmış gibi sahte senetler hazırladıklarını, senetteki imzanın babasına ait olmadığını, senetteki adresin ev adresleri olmadığını, babasının sahibi olduğu … parsel 1957m2 miktarlı “kagir fabrika ve depo” vasıflı taşınmazın tamamına haciz konduğunu, yakın zamanda satışının gerçekleştirileceğini ve satıştan davacı yanın ¨7.000.000,00 zarara uğrayacağını, bu sebeplerden dolayı eksik borç nedeni ile ve mahkemece re’sen dikkate alınacak sair sebeplerle talebinin kabulü ile öncelikle kötü niyetle açılan takibin durdurulmasını ve devamında iptalini, davaya konu senedin ve bu senede bağlı olan 16/03/2018 tarihli ¨402.695.89 bedelli icra takibinin iptaline, dava konusu senedin tahsili halinde mahkemece uygun görülecek teminat mukabilinde ve bu dosyada yapılacak yargılama neticesinde verilecek mahkeme kararının kesinleşmesine kadar davaya konu senedin ödenmesini engeller mahiyette ve muhtemel icra takiplerinin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini, nakit teminat takdir edilmesi halinde icra veznesine girecek paranın davalıya ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesine, senette bulunan imzaya itiraz ettiğinden grafolog bilirkişisine inceleme yaptırılmasını,davalının kötü niyetli olması sebebiyle %20’den aşağı olmamak şartıyla tazminata hükmedilmesine, alacağın %10 oranında para cezasına mahkum edilmesine, bütün yargılama giderlerinin ve şayet avukat ile davaya devam etmesi halinde avukat vekalet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine dair karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; “… Somut olayda davacı dava konusu senedin düzenlenme nedeninin kumar borcu olduğunu iddia ettiğine göre bu iddiasını belirtilen ilkeler çerçevesinde yazılı delille kanıtlaması gerekli olup davacı tarafından bononun ihdas nedeninin kumar borcu olduğu ispat edilemediğinden davanın reddine…” şeklinde karar verilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı … istinaf dilekçesinde; davalının sunduğu 23/01/2020 tarihli gerçek kişi beyan ve ekindeki resimlerin taraflarına tebliğ edilmediğini, savunma hakkının kısıtlandığını, gerekçeli kararın iddia bölümünde “senedin karşılığının nakden verildiği şeklindeki tespitin doğru olmadığını, yine kumarhaneci …’ın takma isminin … değil “…” olduğunu beyan ettiğini, mahkemenin para hareketlerine ilişkin dekontları davalıdan talep etmediğini, şirketin toplamda 400.000,00 TL parayı fiili olarak kısıtlı …’e verip veremeyeceği konusunda şirket kayıtlarının inceletmediğini, şirketin bilanço ve gelir tablolarının vergi dairesinden talep edilmediğini, taraflar arasındaki telefon ve hts kayıtlarının celp edilmediğini, kararın iddia yönündeki davalı vasfinin galericilik yaptığı ve babasının kendisinden borç istediği şeklindeki tespitin doğru olmadığını, hiçbir ticari faaliyeti bulunmayıp istediği bankadan istediği kadar kredi kullanabilecek kişinin bir kumarhaneciden borç istemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, şirketin ve kumarhaneci …’ın 2.400,00 TL borç verecek ekonomik gücü bulunmadığını, kararın iddia bölümündeki … ile ilgili tespitin doğru olmadığını, bu bayanın kumarhaneye insanları çektiğini, takma adının … olduğunu, davalının kumar organizasyonu için kullandığı bir çalışanı olması nedeniyle davalı aleyhine bir beyan vermesinin mümkün olmadığını, davalıdan duruşmalarda senedin tanzim tarihi ile ilgili beyan talep edilmediğini, sahte senetteki imzanın babasına ait olmadığı, adresin de ev adresi olmadığına dair beyanı ile ilgili araştırma yapılmadığını, bu konuda bilirkişiden rapor alınmadığını, konunun incelemesinin uzmanlık gerektirmesine rağmen bilirkişi incelemesi yapılmadığını, bonunun kumar sebebi ile düzenlenip düzenlenmediği hususunun irdelenmediğini, senette nakden kaydının bulunduğuna dair karardaki tespitin doğru olmadığını, bu hususun araştırılmadığını, senedin kumarhanede verildiğine dair davalının sunduğu deliller ve 23/01/2020 tarihli beyanı ile bu hususun tevil yollu ikrar etmesine rağmen bu konuda aksi yönde hareket ettiğini, ikrarın kesin delil niteliğinde olduğunu, senedin kumarhanede alındığı konusunda davalının beyanda bulunduğunu ve kumarhane fotoğraflarını sunduğunu, şayet mahkemenin bu beyanları ve resimleri kendisine tebliğ etse idi bu beyanlarını o zaman mahkemeye verecek olduğunu ve böylelikle mahkemenin yanlış karar vermeyecek olduğunu, davalının kısıtlıya verdiği bir paranın olmadığını, davalının oto galerisi diye sunduğu fotoğraflarda görülen mekanın kumarhane olduğunu, bu hususun … takma adını kullanan … ve diğer çalışanlar tarafından gönderilen resimlerdeki yer ile aynı olduğunu, …’in ağına düşürdüğü babasını kumarhaneci ile tanıştıran kumarhane çalışanı olduğunu, bu durumun polise verilen ifadeler ile sabit olduğunu, bu kişinin kumarhaneye müşteri topladığını, babasının açtığı davada kumarhanede alkol aldığını ve ne olduğunu bilmediği bazı şeylerin ikram edildiğini, kumarhanede para kaybedip etmediğini ve ne kadar para kaybettiğini, ayrıca kaç adet ne tutarda senet imzaladığını hatırlamadığını, ödeme emri konusunda olan senedi hiçbir şekilde hatırlamadığı yolunda beyanda bulunduğunu, mahkemenin senetlerin gerçek olup olmadığını araştırmadığını, senedin kısıtlı …’ün eli ürünü olup olmadığının araştırılması gerektiğini, kumar hususunda eksik borç konusunu anlatmaya çalıştığını, tüm dava dosyasının 13/11/2020 tarihinde fotokopisini istediğini, davalının gerçek dışı beyanlar ve resimler ile mahkemeyi yanılttığını, davalının taraflar arasında husumet ya da tehdit ve zorlayıcı tutum bulunmadığı şeklindeki beyanlarının gerçek dışı olduğunu, davalı tarafın senet ile ilgili sorun çıkması halinde gerçek dışı iddialarını desteklemek için bu fotoğrafları kullandığını, kumar oynanan gece kısıtlının … kredi kartından değişik saatlerde toplam 35.000,00 TL para çekildiğini, samimi dostlar arasında gece yarısı bu şekilde bir para tahsilatının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı …’ın polisteki ifadesinde kısıtlının sürekli alkollü gezdiğini ve kumar oynadığını duyduğu yolunda beyan verdiğini, ayrıca bu beyanın gerçek olmadığı gibi parayı verdiği iddia edilen …Ltd.Şti’nden babasına 3 seferde gönderildiği belirtilen 400.000,00 TL’nin dekontlarının dava dosyasına sunulması gerektiğini, davalının bu şekilde bir kişiye 2.400.000,00 TL vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı elinde video kayıtları olduğunu ve mahkemeye sunabileceğini beyan ettiğini, bütün bu beyanların mahkemeyi yanıltmaya yönelik olduğunu, davalının tüm senetleri ortaya çıkarmadığını, borcun kumar borcu olup eksik borç olduğunu, mahkemenin davalının tevil yollu ikrarının ve sunduğu resimleri dikkate almadığını, basiretli bir kişinin kumar iddiası karşısında sessiz kalmaması gerektiğini, davalının sunduğu resimlerin belge ve delil başlangıcı niteliğinde olup, tanık dinletme haklarının olduğunu ve yine davalının sunmayı teklif etmeyi video görüntülerinin aynı şekilde kesin delil niteliğinde olup kısıtlı … ve …’ın tanık olarak dinlenmesi gerektiğini, davalının HMK’nın 200 ve devamı maddeleri uyarınca tüm video kayıtları, şirket kayıtları tüm banka dekontlarını sunmak zorunda olduğunu aksi halde iddialarının direkt kabulü gerektiğini bildirerek kararın kaldırılması ile davanın kabulünü istemiştir. Ayrıca istinaf dilekçesi ekinde bir kısım fotoğraflar sunduğu görülmüştür. Davacı … Mirasçısı … dairemize gönderdiği 19/04/2022 tarihli beyan dilekçesi ile davalının bahsettiği İstanbul 9. ACM 2020/342e. Sayılı dosyasında taraf olmadığını, davalı ile aralarında olan hususların aynı mahkemenin 2021/357E. Sayılı dosyasına konu ettiklerini bildirmiştir.
DELİLLER: Davalı tarafından davacı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında senede dayalı olarak toplam 402.695,89 TL’nin tahsili için kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi başlatıldığı, takip dayanağı senedin 22/01/2018 tanzim, 02/03/2018 vade tarihli, 400.000,00 TL bedelli, nakden kaydı ile düzenlendiği, keşidecisinin davacı, lehtarının dava dışı …Ltd.Şti olduğu, davalının ise senette hamil olarak yer aldığı görülmüştür. Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının ise davalının davacı aleyhine 2.000.000,00 TL’lik senede dayalı olarak icra takibi başlattığı görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, İİK’nın 72. Maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı taraf dava konusu senedin kumar borcu nedeniyle düzenlendiğini iddia etmiş, davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar davacı tarafça istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine aykırı bir husus bulunup bulunmadığı gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dosyanın incelenmesinde davalı tarafın davacı aleyhine bonoya dayalı olarak icra takibi başlattığı, davacının ise iş bu davasında borçlu olmadığını iddia ettiği görülmüştür. Davacı … sulh hukuk mahkemesi kararı ile kısıtlanmış olup bononun tanzim tarihi kısıtlanma kararından önceki bir tarihi taşımaktadır. Ayrıca bono nakden şeklinde düzenlenmiştir. Bilindiği üzere HMK’nın 200 ve devamı maddeleri uyarınca senede karşı senetle ispat kuralı gereğince davacının dava konusu senedin kumar borcu nedeniyle düzenlendiği hususunun yazılı deliller ile ispatlaması gerekir. Bu açıdan tanık dinlenmemesinde usule aykırı bir yön bulunmamaktadır. Ayrıca davacı taraf imza incelemesi yapılmadığını ileri sürmüş ise de gerek davacının dava dilekçesinde açık ve net bir şekilde imza inkarında bulunmadığı, gerekse davacı …’ün hazırlık beyanı incelendiğinde senetteki imzasını kabul ettiği anlaşıldığından bu yöndeki istinaf sebepleri de yerinde değildir. Yine davalı tarafça dosyaya sunulan fotoğrafların davacıya tebliğ edilmediği ileri sürülmüş ise de söz konusu fotoğrafların takip ve dava konusu senedin kumar borcu nedeniyle düzenlendiğini ispata yeterli olmadığı kanaatine varılmıştır. Ayrıca somut olay ile ilgili olarak yapılan hazırlık soruşturması sonunda da takipsizlik kararı verildiği ve bu karara yapılan itirazın da reddedildiği görülmüştür. Davacının hesabından senedin tanzim tarihi itibariyle dava dışı lehtara bir kısım ödemeler yapılmış ise de bu husus takip ve dava konusu senedin kumar borcu nedeniyle düzenlendiğini ispatlamaya yeterli değildir.Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davacı vasisinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vasisinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/01/2023