Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/570 E. 2022/387 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/570 Esas
KARAR NO: 2022/387
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/12/2020
NUMARASI: 2013/272 2020/341
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, müvekkilinin tescilli tasarımı bulunduğunu, davalının ise müvekkilinin tasarımlarını taklit ederek üretip satmakta olduğunu belirterek müvekkilinin tasarımlarına vaki tecavüzün tespitine, tecavüz fiillerinin durdurulmasına, önlenmesine, zararların tespiti ile maddi ve manevi zararın tazminine ve kararın gazetede ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddialarının doğru olmadığını, müvekkilinin kendisine üretim için verilen kalıplar üzerinde yaptığı incelemede bu kalıplar üzerinde başka kişilerin tasarım sahipliğinin olduğunu anlamasının mümkün olmadığını, müvekkilinin bu durumdan dava ile haberdar olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın tasarım tescilinden doğan haklara tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat talebine ilişkin olduğu, dava konusu tasarımların hükümsüzlüğüne ilişkin Bakırköy 2.FSHHM’nin 2013/317 esas sayılı dosyasında açılan karşı davada hükümsüzlük talebi bulunduğu, mahkemenin bu davanın sonucunu beklediğini, işbu dosyanın incelenmesinde, aynı davacı tarafından davalılar … Ltd.Şti, … Ltd. Şti ve huzurdaki davanın davalısı … A.Ş aleyhine aynı tasarıma dayalı olarak aynı taleple tasarım tescilinden doğan haklara tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat istemleriyle ilgili dava açıldığı, dosyanın karara çıktığı, Yargıtay bozmasından sonra halen derdest olduğu, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-ı maddesi gereğince derdestliğin dava şartlarından olduğu, re’sen gözetilmesi gerektiği, dava tarihi itibariyle konusu, tarafları ve dava sebebi aynı olan derdest dava bulunduğu gerekçeleriyle davanın HMK’nın 114/1-ı ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili, istinaf sebebi olarak; Bakırköy 2.FSHHM’nin 2013/317 sayılı dosyasında dava açmışlar ise de, o davada davalılardan … ve … şirketine eş zamanlı olarak keşfe gidilmesinin istendiğini, ancak hakimin … şirketinin adresinin farklı yerde olması ve mahkemenin eş zamanlı keşif yapmasının mümkün olmayacağını belirtmesi üzerine huzurdaki davanın açıldığını ve Bakırköy 2.FSHHM’deki davadan söz konusu davalı açısından vazgeçildiğini, bu nedenle derdestlikten söz edilemeyeceğini, kararın kaldırılması gerektiğini bildirmiştir.Eldeki davanın 02/09/2013 tarihinde açıldığı, davanın yargılaması sırasında Bakırköy 2.FSHHM’nin 2013/317 esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına karar verildiği, bahse konu dosya dava dosyasının içinde bulunmamakla birlikte 10/11/2020 tarihinde dosyanın incelendiği ve tespit edilen hususların “Bakırköy Kapatılan 2. FSHHM’nin 2013/317 Esas sayılı dosyasının tetkikinden,davacı … Ltd.Şti tarafından davalılar … Ltd.Şti, … Ltd.Şti ve bu dosyamızın da davalısı olan … San.ve Tic.A.Ş aleyhine 02/09/2013 tarihinde saat 14:32 itibariyle aynı endüstriyel tasarımdan doğan haklara vaki tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi, ürünlere el konulması ve ilanı istemi ile dava açıldığı, aynı mahkemenin … Esas sayılı dosyasında ise, … Ltd.Şti tarafından, … Ltd.Şti aleyhine davaya dayanak … ve … tescil nolu tasarımların hükümsüzlüğü istemi ile dava açıldığı, mahkemece dosyaların birleştirilerek yapılan yargılama neticesinde birleşen dava yönünden davanın kısmen kabulüne, dava konusu … tescil nolu tasarım ve … (…, …, …, …, … ve …) nolu tasarımların hükümsüzlüğüne, asıl dava yönünden de davanın kısmen kabulüne, davalıların … (…) nolu tasarımdan doğan haklara tecavüzün tespiti ve durdurulmasına karar verildiği, kararın davalı/karşı davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin kararı ile, kısa karardaki hüküm fıkrası ile gerekçeli karardaki hüküm fıkrasının farklı olması nedeniyle resen bozulduğu, dosyada avans olmadığından tebliğe çıkartılmadığı, 20/12/2019 tarihinden bu yana kalemde beklediği anlaşıldı” şeklinde zapta geçirildiği ve aynı duruşmada verilen 1 nolu ara kararla dosyanın beklenmesinden vazgeçilerek sözlü yargılama aşamasına geçilmesine karar verildiği, davacı vekilinin son oturumda birden fazla davanın söz konusuyken tespit zorluğu nedeniyle zorunlu olarak dava açıldığını beyan ettiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, tasarıma tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ile maddi ve manevi zararın tazmini taleplerine ilişkindir. Mahkemece aynı davacı tarafından davalılar …Ltd.Şti ile huzurdaki davanın davalısı aleyhine aynı tasarıma dayalı olarak aynı taleple tasarım tescilinden doğan haklara tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat istemleri ile ilgili dava açıldığı, dosyanın karara çıkarıldığı, Yargıtay bozmasından geçtiği ve halen derdest bulunduğu gerekçeleriyle davanın usulden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir.Davacı vekili istinafında mahkemenin derdestliğe esas aldığı davada davalı yönünden vazgeçtiklerini bu nedenle derdestlikten söz edilemeyeceğini ileri sürmüştür. Bu haliyle uyuşmazlık somut olayda derdestlik dava şartının gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkindir. Konuyla ilgili olarak Bakırköy 2 FSHHM den gelen cevabi yazının incelenmesinde 2013/317 E sayılı dava dosyasının yargılaması sonunda verilen kararın Yargıtay 11.H.D tarafından bozulmasına karar verildiği, bozma sonrası esasının 2021/553 olduğu anlaşılmıştır. Söz konusu davada davacı tarafın gerek huzurdaki davanın davalısı olan .. San.ve Tic.A.Ş , gerekse diğer davalılar aleyhine aynı tasarıma dayalı olarak tasarım tescilinden doğan haklara tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat istemleri ile ilgili dava açıldığı, davacı vekilinin Bakıryöy 2 FSHHM nin 2013/317 E sayılı işbu dosyasına 06/09/2013 tarihinde verdiği aynı tarihli dilekçede huzurdaki davaya atıf yaparak “davalılardan … San.ve Tic.A.Ş için ayrı bir dava açılmış olduğundan fazlaya dair tüm talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla işbu davalıya mahkemenizden tebligat çıkartılmamasını ve bu davalı yönünden işlem yapılmamasını vekil olarak saygılarımla arz ve talep ederim” şeklinde talep ve beyanda bulunduğu anlaşılmıştır. Söz konusu beyanın davalı …San.ve Tic.A.Ş hakkındaki davadan vazgeçme amacına yönelik olmadığı, bu talep ve beyanın adı geçen davalı hakkındaki davanın işlemden kaldırılmasına yönelik olduğu kanaatine varılmıştır. Dairemizce yapılan araştırmada Bakırköy 2 FSHHM nin 2013/317 E sayılı dosyasında işlemden kaldırma yönünde de bir işlem yapılmadığı anlaşılmıştır. Öte yandan huzurdaki dava 02/09/2013 tarihinde açılmıştır. Davacı vekilinin az önce belirtilen beyanı ise 06/09/2013 tarihlidir. Dolayısıyla derdestlik dava şartının somut olayda gerçekleştiği anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.08/03/2022