Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/508 E. 2021/584 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/508 Esas
KARAR NO: 2021/584 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/11/2020
NUMARASI : 2018/1128 E. – 2020/617 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/03/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı … tarafından … Anadolu ….İcra Dairesinin … Esas sayılı dosya üzerinden dört farklı borçlu aleyhine icra takibi başlattığını, borçlulardan … Ticaret Ltd. Şti ile müvekkil şirketin birbirinden farklı tüzel kişilik olduğunu, unvanlardaki ortak bir kelimenin bulunmasından dolayı müvekkil şirket ile borçlu şirket arasında organik bağ varmış gibi göstererek takip dışı müvekkil şirketin adresine fiili haciz işlemlerinin yapılması amacıyla Anadolu….İcra dairesi dosyası üzerinden Çorlu ….İcra Dairesine haciz talimatı gönderildiğini, 24/05/2018 tarihinde takip dışı müvekkil şirketin merkezine gelindiğini, müvekkilinin istihkak iddialarına ve itirazlarına rağmen fiili haciz gerçekleştirildiğini, istihkak iddiasının dosya üzerinden reddedilmesi üzerine tekrar gelinerek haczedilen menkul mallar için muhafaza işlemlerine başlandığını, şirket müdürünün satışını yaptığı ürünlerin ve işyerinde kullandığı forkliftin muhafaza altına alınması sonucu ticari hayatın sekteye uğrayacağı endişesiyle 23.000,00 TL değerinde matbu bonoyu ve dayatılan protokolü imzalamak ve bunun neticesinde 10.000,00 TL nakit olarak ödemek zorunda bırakıldığını beyanla, ihtiyati tedbir kararı verilmesini, 03/09/2018 düzenlenme ve 30/10/2018 vade tarihli 23.000,00 TL bono sebebiyle müvekkil şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitini, müvekkil şirketin davalı tarafa ihtirazi kayıt ile ödediği 10.000,00 TL’nin istirdatını talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin … Bankası Kıraç Şubesine ait … seri numaralı 30/03/2018 keşide tarihli keşidecisi … Tic. Ltd. Şti, lehdarı … San. Tic. Ltd. Şti olan, 25.000,00 TL bedelli çekten kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla tüm çek borçluları aleyhine … Anadolu ….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ve … Bankası Kıraç Şubesine ait … seri numaralı 30/04/2018 keşide tarihli keşidecisi … Tic. Ltd. Şti, lehdarı … San. Tic. Ltd. Şti olan, 25.000,00 TL bedelli çekten kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla tüm çek borçluları aleyhine … Anadolu ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, …l Anadolu 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/2694 D. İş dosyasından verilen ihtiyati haciz kararının … Anadolu ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile, …l Anadolu 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/3441 D. İş dosyasından verilen ihtiyati haciz kararının … Anadolu …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile işleme konulduğunu, müvekkilinin çekten kaynaklanan hakkını kullanmasının korkutma sayılamayacağını, aynı haciz mahalinde gerçekleştirilen iki farklı hacizde de borçlu şirkete ve grup şirketlerine ait çok sayıda evrak bulunduğunu, borçlu şirket ile davacı şirketin grup şirketini oluşturduklarını ve aralarında organize bağ bulunduğunu savunarak; davanın reddini, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, talep ve beyan etmiştir.
MAHKEME KARARI; … Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/11/2020 tarihli 2018/1128 Esas-2020/617 Karar sayılı kararıyla; “Davanın Kabulü ile; 33.000 TL’nın ıslah tarihi olan 14/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davanın husumet yokluğundan reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, İİK 72. Madde gereğince, istirdat davasının ancak dosya borçlusu tarafından açılabileceğini, bu hususta Yargıtay ve İstinaf Dairelerinin kararlarının bulunduğunu, davanın ödenen bedellere ilişkin istirdat davası olduğu açık olmasına rağmen, dava sebepsiz zenginleşme davası olarak açılsaydı dahi davanın yine icra dosyası alacaklısına karşı açılamayacağını, dosya borçlusuna karşı açılması gerektiğini, çünkü 3. Kişinin yaptığı ödeme nispetinde, dosya borçlusunun borcundan kurtulduğunu,-taraflar arasındaki Belge ve protokol başlıklı belgenin 1. Maddesi gereğince, bononun icra dosya borcunun ödenmesi amacıyla verildiğinden ve bonoya bedeli 23.000TL’nın, protokolde kararlaştırıldığı gibi, 30/10/2018 tarihinde 11.500 TL, 30/11/2018 tarihinde 11.500 TL olarak ödendiğinden, menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğünü, bononun icra dosya borcunun ödenmesi için bir ödeme aracı olarak verildiğini, bu hususun protokolden ve ödeme dekontlarından açıkça anlaşıldığını, ödemelerin de icra dosya borcu için yapıldığını, davanın “icra dosya borcuna yapılan ödemenin icra dosyası alacaklısı tarafından istirdatı talebi” olarak dikkate alınarak, davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini,-10.000 TL ödemenin de icra dosya borcuna istinaden yapıldığını ve bonodan bağımsız olduğunu, davanın husumetten reddi gerektiğini,-ıslah edilen 23.000 TL’lık kısmın, ödeme tarihinden sonra, 1 yıllık hak düşürücü süreden sonra yapılması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme dekontlarından 30/10/2018 tarihinde 11.500 TL, 30/11/2018 tarihinde 10.000 TL ve 30/11/2018 tarihinde 1.500 TL ödeme yapıldığını, 1 yıl geçtikten sonra ıslah yapıldığının anlaşıldığını, davanın belirsiz alacak davası olmadığını, davacı kısmen ıslah yaptığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini, -kararın gerekçesinin bulunmadığını, hangi sebeple davanın kabul edildiğinin açıklanmamasının HMK 297’e aykırı olduğunu,-TBK 38/2 gereğince ikrah koşullarının da bulunmadığını, protokolün tarafların özgür iradesiyle ve dosya borcunun ödenmesi amacıyla imzalandığının açık olduğunu, -mahkemenin istihkak davasının sonucunu, davayı kabul gerekçesine dayanak yapmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, alacaklının gerçek bir borca dayanan alacağını tahsil ettiğini, sebepsiz zenginleşmenin söz konusu olmadığını, yapılan tahsilat işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Davacı vekilinin istinaf dilekçesine cevabında; davalının borçlulardan … Tic. Ltd. Şti. İle müvekkilinin farklı tüzel kişiler olmasına rağmen, müvekkilinin şirket merkezine Çorlu ….İcra Müdürlüğü’nün … Talimat sayılı dosyası üzerinden fiilen hacze geldiğini, menkuller üzerinde fiili haciz uyguladığını, istihkak iddiasının icra dosyası üzerinden reddedilmesi üzerine, talimat dosyası üzerinden tekrar gelinerek menkul mallar için muhafaza işlemi uyguladığını, müvekkilinin adresinde kullanılan forkliftin ticari hayatını sekteye uğratacağı endişesiyle, davalının dayattığı protokolü imzalayarak 10.000 TL nakit ödeme yaptığını ve 23.000 TL bedelli bono imzalamak zorunda kaldığını, İstihkak davasının …l Anadolu 15. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2018/776 Esas sayılı dosyasında verilen 28/02/2020 tarihli kararla kesin olarak kabul edildiğini,-müvekkilinin haciz baskısı altında yapılan işlemler nedeniyle dava açma hakkının bulunduğunu, davalının husumet itirazının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, çelişkili davranış yasağına ve dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, bu talebin kabulü halinde, icra takip borçlularından alacağını tahsil edemeyen alacaklıların üçüncü şahısların adreslerine hacze gitmelerine, üçüncü şahısların da ticari hayatının sekteye uğramaması adına haciz tehdidi altında borç altına girmelerine sebep olacağını ve bu parayı tahsil edememesine sebep olacağını, davalının cevap dilekçesinde dahi husumet itirazında bulunmadığını, -davanın süresinde açıldığını, mahkeme kararının gerekçesini açıkladığını beyanla istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının borçlulardan dava dışı … Tic. Ltd. Şti. ile müvekkilinin farklı tüzel kişiler olmasına rağmen, müvekkilinin adresinde haciz ve muhafaza işlemi uyguladığını, müvekkilinin de muhafaza işleminin ticari hayatını sekteye uğratacağı endişesiyle, davalının dayattığı protokolü imzalayarak 10.000 TL nakit ödeme yaptığını ve 23.000 TL bedelli bono imzalamak zorunda kaldığını, beyanla ödenen 10.000 TL’nın istirdadını, bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiş yargılama sırasında, bono bedelinin ödenmesi nedeniyle menfi tespit davası istirdat davasına dönüşmüştür. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı davaya konu icra takibinde, borçlu değil üçüncü kişidir. Davacı tarafından, alacaklı ve borçlu şirket aleyhine istihkak davası açıldığı, …l Anadolu 15. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 28/02/2020 tarihli 2018/776 Esas-2020/253 Karar sayılı kararıyla istihkak davasının kabulüne, Çorlu …. İcra Müdürlüğü’nün … Talimat sayılı dosyasından haczedilen menkullerin davacıya ait olduğunun kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır. Davacının yapmış olduğu ödemeyi, borçludan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep etme hakkı mevcutsa da, alacaklıdan İİK 72. Maddesine dayalı olarak istirdadını talep etme hakkı mevcut değildir. İİK 72. Madde de “borçlu” tarafından menfi tespit ve istirdat davası açılacağı düzenlenmiştir. Mahkemece davacının davasının, davacının aktif husumet ehliyetinin yokluğu sebebi ile reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi yerinde olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-4 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın, davacının aktif husumet ehliyetinin yokluğu sebebi ile dava şartı yokluğundan usulden reddine, karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davalı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE,2- …l Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/11/2020 tarihli 2018/1128 Esas-2020/617 Karar sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-4 ve 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3- Davanın, davacının aktif husumet ehliyetinin yokluğu sebebi ile dava şartı yokluğundan usulden reddine,4-İlk derece yargılaması yönünden;-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, davacı tarafça peşin yatırılan 563,56 TL harçtan mahsubu ile bakiye 504,26 TL harcın talep halinde davacı tarafa iadesine,-Davacı tarafça yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,-Davalı tarafça yargılama gideri yapılmadığından karar verilmesine yer olmadığına,-Kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine kürür tarihinde yürürlükte olan …Ü.T.’ne göre 4.080 TL maktu vekalet ücreti taktirine, davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,-Taraflarca yatırılan avansların yatıran tarafa iadesine,5-İstinaf yargılaması yönünden; -Davalı vekilinin istinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talep halinde iadesine,-İstinaf yargılaması sırasında davalı tarafından yapılan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 66,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 215,10 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 19/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.