Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/502 E. 2021/833 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/502 Esas
KARAR NO: 2021/833 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/01/2021
NUMARASI: 2020/386 E.,
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin karikatürist sanatçı olan …’ın oğlu olduğunu, müvekkilinin babasının çalışmaları sırasında eskiz kağıdı tabir edilen 3.sınıf sarı, çizgisiz A4 boyutunda saman kağıda not aldığı kişisel el ürünü belgelerinin yine “utanmaz adam futbolcu” ve “utanmaz adam Afrikada” karikatür orijinal serilerinin avanak avni orijinal karikatür çizimlerinin iki yüzü aşkın karikatürü yüzlerce eskizleri ve çizim örneklerini çektirdiği özel fotoğraflarını vefat etmeden oğlu olan müvekkiline tüm zilyetlik ve mülkiyet haklarıyla birlikte devrettiğini, müvekkilinin davalı … ile 90’lı yıllarda tanıştığını ve çok yakın dost olduklarını, müvekkilinin babasının ismini yaşatmak ve kendisine kalan bu tür eserleri çeşitli faaliyetlerle değerlendirmek gibi bir fikrinin olduğunu, davalının ise sahaf olup müvekkilinin bu konuyu davalıya açtığını, davalının da bu eserleri tamir tadil ve onarıp muhafaza edeceğini söylediğini, bunun üzerine müvekkilinin 90 litrelik büyük dalış çantası içinde bu eserleri davalı …’e teslim ettiğini, 2004 yılı Temmuz ayında …’ın vefat ettiğini, müvekkilinin bu eserleri davalıdan almak istediğinde davalı …’in eşi olan diğer davalı …’le çok kötü kavga ettiklerini, …’ın sinirlenerek eşyaları çöpe attığını söylediğini, müvekkilinin de buna inandığını, aradan yıllar geçtikten sonra 2020 yılı Ağustos ayında müvekkilinin arkadaşının kendisini arayarak …’a ait günlüklerin ve eserlerin piyasada ve internette satıldığını söylediğini, bunun üzerine müvekkilinin kandırıldığını öğrendiğini, diğer davalıların satış yaptıklarını belirterek söz konusu eserlerin yasal mirasçı olan davacıya ait olduğunun tespitine, İstanbul 2. FSHHM’nin 2020/216 D.İş dosyasındaki ihtiyati tedbire konu taleplerin hüküm altına alınmasını, şimdilik her davalıdan 1000’er TL maddi tazminatın tahsiliyle bir milyon TL manevi tazminatın bit mezat dışındaki davalılardan 100.000 TL manevi tazminatın ise davalı … mezattan tahsiline, bit mezat’a ait internet sitesine erişimin engellenmesine, icra dosyasında yedi emine bırakılan ürünlerin güvenilir bir bilirkişiye ya da sigortası olan bir yedi emin deposuna tevdiine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Ltd.Şti vekili müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının hak sahibi olduğunu ispatlaması gerektiğini, FSEK’in 52.maddesi uyarınca eser sahibinin maddi haklarını devredebilmesi için yazılı sözleşme gerektiğini, FSEK’in 57.maddesi kapsamında ise eserlerin zilyetliğinin devrinin ise Fikri hakkın devri anlamına gelmeyeceğini, davacının talepleri yönünden mahkemenin görevsiz olduğunu, müvekkilinin her gün el değiştiren yüzlerce koleksiyon ürünü sattığını, davacıyla diğer davalılar arasındaki anlaşmazlığı müvekkilinin bilecek durumda olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Dosyanın incelenmesinde; davacının … dışındaki diğer davalılar aleyhine İstanbul 2. FSHHM’nin 2020/10216 Değişik İş dosyasında aynı iddialarla ihtiyati tedbir talep ettiği, mahkemenin 06/11/2020 tarihinde dosya üzerinde yaptığı inceleme sonunda; “6100 sayılı HMK’nın 389-390 maddeleri ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159.maddesi gereğince davacı yanın ihtiyati tedbir talebinin takdiren 25.000,00 tl (yirmibeşbintürklirası) nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı şartıyla kabulü ile; davalılar tarafından satışa sunulan ya da davalılar uhdesinde bulunan …’a ait eskiz, günlük, çizim vs. satışının durdurulmasına, davalılar uhdesinde bulunmak kaydıyla el konularak yeddiemine tevdine, Davalılara ait olduğu tespit edilen sitelerdeki Youtube, …’a ait aşağıda liste halinde belirtilen linklerinden …’a ait eserlerin satışının sonlandırılarak ilgili ürünlerin kaldırılması için 3 (üç) günlük kesin süre verilmesine, aksi takdirde aşağıda liste halinde belirtilen internet sitelerine erişimin engellenmesine, 6100 sayılı HMK’nın 393/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren bir haftalık süre içinde teminat yatırılmadığı, teminat yatırılmış olsa dahi kararın infazı için ilgili icra dairesine başvurulmadığı takdirde iş bu tedbirin kendiliğinden kalkmış sayılacığının talep eden tarafa ihtarına, Talep edenin erişim engellemeye yönelik infaz süresinin; davalılara kararın tebliğ tarihinden başlamak üzere üç günlük kesin süresinin bitiminden itibaren başlamasına,” şeklinde karar verildiği, davalı ….. Ltd.Şti ile Davalılar … ve … – … vekillerinin ise bu karara itiraz ettiği, itiraz üzerine mahkemenin duruşma açarak 15/01/2021 tarihinde tüm dosya kapsamı ve yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği, davalıların işin esasının tartışılmasına yönelik itirazlarının yerinde olmadığı gerekçesiyle itirazların reddine karar verilmiş kararı davalılardan …Ltd.Şti.vekili istinaf etmiştir. Davalı … Ltd.Şti.vekili istinafında; cevap dilekçesindeki savunmalarını tekrar etmiş ayrıca ihtiyati tedbir yoluyla haczedilen eserlerin gerçek malikinin alıcılar olduğunu, müvekkiline husumet düşmeyeceğini, tedbir kararı nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin ürünlerin malikini araştırmakla yükümlü olmadığını, ayrıca karşı taraf dinlenmeden tedbir kararı verilmesi için isteyenin derhal korunmasında zorunluluk bulunan bir hal olması gerektiğini, ortada bu tür bir zorunluluk halinin olmadığını, davacı 2020 Ağustos ayından beri eserlerin piyasada olduğundan haberdar olduğunu, zaten 17/10/2020 tarihli müzayededen de bilgisi bulunduğunu, ama mahkemeye aylar sonra başvurduğunu, mahkemenin itirazları reddettiğini, hem değişik iş kararının hem de esas davadaki kararın hatalı olduğunu bildirmiştir.
GEREKÇE:Dava, FSEK’ten kaynaklanan eser sahipliğinin tespiti ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. Davacı taraf, huzurdaki davanın açılmasından önce İstanbul 2. FSHHM’nin 2020/216 D.İŞ sayılı dosyasında bu davadaki iddialarını ileri sürerek ihtiyati tedbir talep etmiş olup anılan mahkemece de ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verildiği, daha sonra davacının huzurdaki davayı açtığı ve mahkemenin tensiple birlikte Değişik iş dosyasında verilen ihtiyati tedbirinin aynen devamına karar verdiği, davalı …. Ltd. Şti’nin ve vekili ile davalılar … ve … vekilinin ayrı ayrı ihtiyati tedbir kararına itiraz ettikleri, huzurdaki davada ise mahkemenin itirazların değerlendirilmesi bakımından duruşma açtığı ve yapılan duruşma sonunda yaklaşık ispat koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle itirazların reddine karar verildiği, kararın sadece davalı …. Ltd.Şti. Tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. Gerek değişik iş dosyası kapsamı gerekse mevcut dava dosyası kapsamı birlikte değerlendirildiğinde yaklaşık ispat şartının gerçekleştiğine dair ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan bu husus gözetildiğinde davalı … Şirketinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, Harç peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen taraf üzerinde bırakılmasına, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi. 16/04/2021