Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/490 E. 2023/34 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/490 Esas
KARAR NO: 2023/34
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/12/2020
NUMARASI: 2019/805 2020/665
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)|Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/01/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden … davalı şirket ile Beşiktaş … Noterliğinin 16/02/2007 tarihli ve … yevmiye numaralı finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, Finansal kiralama sözleşmesinin konusu …. A.Ş. Firmasına ait ve 29/01/2007 tarihli, 0 numaralı, 39.603,96-TL tutarlı proforma fatura muhteviyatı olan 683 DT Traktör olduğunu, diğer müvekkilleri ile bu sözleşmeye kefil sıfatı ile imza attığını, sözleşme kapsamında müvekkilleri ile davalı şirket ile ödeme planı oluşturduğunu, davalı şirket ilk 5 ödeme için müvekkillerine 5 adet bono tanzim ettirdiğini, 15/02/2007 tarihinde tanzim edilen bonolardan 3., 4. Ve 5. Ödemelere ilişkin bonoların bedellerinin 13.386,00’şar TL olduğunu, müvekkili … ödeme güçlüğü çekmesi nedeniyle 3., 4. Ve 5. Ödemelerini yapamadığını, bu kapsamda davalı şirket İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına müvekkilleri tarafından faizi ile birlikte 93.000,00-TL den fazla bir ödeme yapıldığını, dosyanın kapandığını, kambiyo senetlerine mahsus İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından 16.873,82-TL asıl alacak, 11.899,51-TL faiz talebi ile 28.773,33-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlattığını, … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına bugüne kadar yapılan ödemeleri toplamı 18.970,00-TL olduğunu, dosyada halen daha 55.000,00-TL civarında bakiye borç bulunmadığını, müvekkili …’ın maaşına İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından haciz konulduğunu, haciz kesintilerinin devam ettiğini, takibin teminatsız olarak durdurulmasını, mahkeme aksi kanaatte ise maaş haczi kesintilerin dosyaya depo edilmesini ve alacaklı yana verilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesini, İstanbul … İcra Müdürlüğününü … Esas sayılı dosyası ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalarının aynı borç için açılmış takipler olduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, fazla yapılmış olan ödemelerin davalı şirketten istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların kira bedellerini ödemediği için temerrüte düştüklerini, bunun üzerine finansal kiralama sözleşmesinin usulüne uygun olarak feshedildiğini, davacı …’ın finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan borçlarını ödemediğini, bunun üzerine müvekkili şirketçe kiracıya ve kefillere ihtarname gönderilerek borçlarını 60 gün içinde ödemesi aksi taktirde bu sürenin sonunda sözleşmenin feshedileceğinin ihtar edildiğini, borcun ödenmediğinden ve sözleşme konusu ekipmanları taraflarına teslim edilmediğinden usulüne uygun olarak finansal kiralama sözleşmesi feshedildiğini, ihtarnameye itiraz etmediklerini ve verilen sürede ödeme yapmadığını, bunun üzerine sözleşmenin usulüne uygun olarak feshedildiğini, davacının haksız ve yolsuz talepleri, müvekkili kurumun alacağını sürüncemede bırakmak amacını taşıyan kötüniyetli talep olduğunu, borca yapılan böylesi itiraz nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; “… Davalının davacılar hakkında aynı finansal kiralama sözleşmesine istinaden İstanbul … İcra Müdürlüğü nezdinde takip başlatıp tüm dosya borcunu tahsil ettikten sonra bu defa İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün nün … E. Sayılı dosyası ile takip başlattığı ve mükerrer tahsilat yaptığı sabittir. Davacı davasını 28.773,33 TL üzerinden açmış ise de karar celsesinden önce icra dosyasına yatan ve davalıya reddiyatı yapılan 38.667,33 TL nin istirdatına karar verilmesini talep etmiş, usulüne uygun şekilde eksik harcı yatırdığı görülmüştür. Davacının faiz talebi olmadığından bu hususta hüküm kurulmamıştır. Davalı tarafından davacıların kötü niyeti ortaya konulamadığından bu talebin de reddi cihetine gidilmiştir. Açıklanan nedenler ile davacıların takip nedeni ile davacıya borçlu olmadığının tespiti ile icra müdürlüğü dosyasına yatırılarak davacıya ödenen tutarın davalıdan istirdadı gerektiği gerekçeleriyle, Davacının davasının KABULÜ ile; davacının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya borcu nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine, başlatılan takibin iptaline, Davacı tarafça icra müdürlüğü dosyasına ödendiği ve davalıya ödenen toplam 38.667,33 TL ‘nin istirdatı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine…” şeklinde karar verilmiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı tarafın borçlarını verilen sürede ödemediğini, bu nedenle sözleşmenin usulüne uygun olarak feshedildiğini ve fesih tarihinden itibaren tüm kira alacağına temerrüt faizi işletildiğini, davacı aleyhine 2 ayrı dosyada takip başlattıklarını, dava konusu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyada ilamsız takip yaptıklarını, sözleşmenin feshinden sonra alacağın tahsili için iki ayrı icra takibi yapılmasına hukuken engel bir durumun bulunmadığını, mahkemenin cari hesap borcunun hesaplanıp tek takip yapılması gerektiğine ilişkin gerekçesinin dayanaksız olduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan ödemenin mükerrer ödeme olduğuna dair tespitin hatalı olduğunu, müvekkilinin kambiyo takibi yaptığı takip tarihi olan 15/06/2011 tarihi itibariyle cari alacağının takip miktarından daha yüksek olduğunu, mükerrer olduğu belirtilen takip ile ilk takip arasında yaklaşık 5 aylık bir süre bulunduğunu, ayıca ilk yapılan takibin kambiyo takibi, sonraki takibin ise ilamsız takip olduğunu, davacı borçlunun ödeme vasıtası olarak verdiği senetlerin alacağı karşılamadığı için iki farklı takip yaptıklarını, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibin 04/11/2011 tarihinde caride açıkta kalan bakiyelerin tahsili için başlatıldığını, ayrıca borçlu tarafça her iki takibe de itiraz edilmediğini ve takiplerin kesinleştiğini, yine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibinin takipten 7 yıl sonra 2018 yılında ödeme sonucu kapatıldığını, borçlular ile kalan bakiyenin indirimle kapatılması için defalarca görüştüklerini, huzurdaki davacılara kadar davacı borçlunun bakiye borcu olduğunu bilmekte olduğunu, sözleşme feshedilse dahi ekipmanın teslim edilip satılmadığı sürece 6361 sayılı kanunun 24/4 maddesi uyarınca sigortasının yapılması gerektiğini., sigorta primlerini de kiracının ödemesi gerektiğini, dolayısıyla müvekkilinin sigorta primlerini talep etmesinin sözleşmeye uygun olduğunu, fesih için gönderilen ihtarnamede sigorta alacağı da bulunduğunu, davacının net borç toplamının 31/05/2016 tarihi itibariyle 60.260,77 TL olduğunu, kambiyo senetlerinin bu alacağı karşılamadığı için ilamsız takip yapma durumunda kaldıklarını, kambiyo takibine konu senetlerin teminat senedi niteliğinde değil ödeme aracı niteliğinde bulunduğunu, bu senetlerin teminat senedi olduğu hususunun davacı tarafça ispatı gerektiğini, yüksek mahkeme kararlarının bu yönde olduğunu, senetlerin düzenleme tarihi ile FKS’nin imza tarihinin aynı olmasının senetlerin altındaki barkod numaralarında sözleşme numarasının belirtilmesinin hiçbir şekilde teminat senedi olduğunu göstermediğini, barkod numarasında sözleşme numarası belirtilmesinin arşivleme amacı ile yazıldığını, mahkemenin tespitinin hatalı olduğunu, bilirkişinin müvekkilinin ticari defterlerini inceleyerek takip tarihi itibariyle alacağını tespit etmesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayı dosyasında davalının davacılar aleyhine ihtarname ve finansal kiralama sözleşmesini dayanak yapmak suretiyle 16.873,82 TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 28.773,33 TL’nin tahsili için ilamsız icra takibi başlattığı, takip sırasında 38.667,33 TL ödeme yapıldığı görülmüştür. İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyasında davalının davacılar aleyhine 3 adet bonoya dayalı olarak toplam 48.261,12 TL’nin tahsili için kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi başlattığı, icra dosyasında tahsilatlar bulunduğu görülmüştür. Davalı tarafça finansal kiralama konusu traktörün tedbiren davalıya tesliminin istendiği, İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/458D.İş sayılı dosyasında 29/06/2011 tarihinde talebin kabul edilerek tedbir kararı verildiğini ve bu kararın 23/11/2011 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası ile infaz edildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 16/09/2020 tarihli raporunda özetle; “…davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası ile 16/06/2011 tarihinde davacılar hakkında icra takibi başlattığını, bu dosyada davacılar tarafından toplamda 91.529,00 TL ödeme yapıldığı, bu defa davalı yanca İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası ile davacılar hakkında yeniden icra takibi başlatıldığı, tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile borçlu hakkında birden fazla takip yapılabileceği ancak davalı yanca ilk icra dosya borcu tamamen tahsil edildiği halde aynı alacak için ikinci defa İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi baylatıldığı anlaşıldığından bu dosyaya ödenen paranın davacılara iade gerektiği…” yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, İİK’nın 72. Maddesi uyarınca açılan menfi tespit ve istirdat davasıdır.Davacı taraf, davalının başlattığı takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve fazla yapılan ödemelerin istirdadını istemiş, davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince istinaf edilmiştir.Dosyanın incelemesinde davalı tarafça ilk olarak davacılar aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından 15/06/2011 tarihinde kambiyo senetlerine özgü yolla toplam 48.261,12 TL’nin tahsili için icra takibi başlatıldığı ve takip dosyasında davacı tarafça davalıya toplam 91.529,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. Yine davalı tarafça İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden bu defa da davacılar aleyhine 04/11/2011 tarihinde genel haciz yolu ile takip başlatıldığı görülmüştür. Her iki takibin aslında taraflar arasındaki finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklandığı, sonraki yapılan takipte davacıların davalıya 38.667,33 TL ödeme yaptıkları anlaşılmıştır. Davalı taraf taraflar arasındaki finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan alacağını ilk olarak başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından tahsil ettiğinden aynı alacak nedeniyle davaya konu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E, sayılı dosyasında fazladan tahsilat yaptığı bilirkişi raporu içeriği ile anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 2.641,36 TL harçtan, peşin alınan 601,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.040,32 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.18/01/2023