Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/469 E. 2021/826 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/469 Esas
KARAR NO: 2021/826 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/421 E. SAYILI ARA KARAR
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
KARAR TARİHİ: 15/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TALEP: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde; müvekkil … Holding A.Ş. “…” isimli markasının 14/06/2016 Tarih ve 2014/72231 Marka numarası ile 10 yıl süre ile tescil edildiğini, www…..com isimli web sitesinin davacı taraf, patent hakkı ve www…..com alan adını elinde bulunduran müvekkilin markasına tecavüz oluşturduğunu, web sitesinden anlaşılacağı üzere müvekkili ile aynı ürünler üzerinde satış yaparak faaliyetlerine devam ettiğini, faaliyet alanı aynı olan ve dikkatli bir tüketici tarafından bile ilk anda fark edilemeyecek kadar benzerlik gösteren “…” ve “…” isimlerinin müvekkilinin markasına tecavüz teşkil ettiğini beyanla müvekkilinin uğradığı maddi ve manevi zararın önüne geçilmesi maksadıyla öncelikle TEDBİREN davalının müvekkile ait markaya tecavüzünün önlenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 05.01.20201 tarihli 2020/421 E. sayılı ara kararıyla; “…davacının iddialarının bu aşamada bilinmeyip iddialarının tespitinin tüm delillerin toplanması ile birlikte yargılamayı gerektirdiği ve bu haliyle yaklaşık ispat kuralının gerçekleşmediği ve davacı tarafça tedbir talebine ilişkin ihtiyati tedbir sebebi ve türünün de belirtilmediği, HMK 390/son maddesi gereğince koşulları bulunmadığı” gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; www…..com alan adının müvekkilinin markasına tecavüz ettiğini,davalının gıda sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin markasının tescil sınıflarında web sitesinin içeriğinde aynı ürünler üzerinde satış yaptığını, … ibarelerinin ilk anda fark edilmeyecek derecede benzer olduğunu, dava dilekçesi ekinde sundukları belgelerden davalı web sitesinde satılan ürünler ve logoların taklit edildiğinin anlaşıldığını, marka tecavüzünün bulunduğunu, yaklaşık olarak ispat gerçekleştiğini, mahkemenin keyfi karar verdiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalılar vekilinin istinaf dilekçesine cevabında; müvekkili …’nin “…” markasının tescili için 19/08/2019 tarihinde TPMK’ya 2019/77727 başvuru numarası ile başvuruda bulunduğunu, davalının yayına itiraz ettiğini, itirazın reddedildiğini, YİDK’ya itiraz ettiğini, Kurum tarafından henüz bir karar verilmediğini, dava açılmasının yıldırma politikasının tezahürü olduğunu, YİDK kararının sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkilinin kullandığı logoda SAADE ibaresi ve alt kısımda yeşil bir yaprak bulunurken davacının logosunda … ibaresi bulunduğunu ve en ufak bir benzerlik bulunmadığını, karıştırma ihtimali olmadığını, tarafların ürünleri ve kullandıkları teknolojilerin farklı olduğunu , HMK 390/3 maddesindeki koşulların bulunmadığını, müvekkilinin markasının daha tanınmış durumda olduğundan tedbir kararı verilmesinin menfaat dengesinin davacı lehine orantısız bir biçimde bozulmasına yol açacağını beyanla başvurunun reddini talep etmiştir.
DELİLLER:Dava dilekçesi ekinde sunulan belgelerden davacı adına … Sınıflarda tescilli .. başvuru numaralı “…+şekil” markası, 05/29/30/31. Sınıflarda tescilli … başvuru numaralı ” …+şekil” markası, .. Sınıflarda tescilli … başvuru numaralı ” Sağlığınız Değerlidir Sade Organik Ürünler” markasının tescilli olduğu anlaşılmıştır.Dava dilekçesi ekinde sunulan belgeden davalı adına .. Sınıflarda “…” ibareli 2019/77727 numaralı marka tescil başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E :Davacı vekili marka tescili ve internet sitesi alan adı tescilinden kaynaklanan haklarına dayanarak, davalı tarafa ait olduğunu beyan ettiği www…..com isimli web sitesi alan adının ve web sitesinde satılan ürünlerde kullanılan … markasının müvekkilinin markasına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini beyanla “tedbiren davalının müvekkiline ait markaya tecavüzünün önlenmesine” karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemenin kararında da açıklandığı üzere; 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 159/1. maddesinde, sınai mülkiyet haklarına tecavüz olduğunun ispatlanması şartıyla ihtiyati tedbir talep edilebileceği, 159/3. maddesinde ise ihtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Dava dilekçesinde davacının HMK 390/3 maddesinde öngörüldüğü şekilde, tedbirin türünü, yani mahkemeden hangi konuda tedbir kararı verilmesini talep ettiğini açıklamadığı görülmüştür. Davacı vekilinin “tedbiren markaya tecavüzün önlenmesi” talebi açıklamaya muhtaçtır. Dosya kapsamında da taraf marka tescil ve başvuru kayıtlarının getirtilmediği, davalı web sitesi üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece tedbir talebinin HMK 390/3 maddesine uygun şekilde ileri sürülmediğinden ve bu aşamada yaklaşık ispat şartı gerçekleşmediğinden talebin reddine karar verilmesi yerinde olmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 15/04/2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.