Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/392 E. 2021/662 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/392 Esas
KARAR NO: 2021/662
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2021/345 E. sayılı ara karar
DAVANIN KONU: Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
KARAR TARİHİ 26/03/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu; ( müzakereden çıkan dosyalar için )
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … firması ve markasının tek sahibi olduğunu, müvekkili ayakkabılarının taklidinin yapıldığı yönündeki piyasadan gelen şikayetler üzerine davalıya ait ayakkabılardan numuneler alınmış ve iş bu numunelerin incelenmesi üzerine davalı ürünlerinin müvekkili tasarımlarının birebir aynısı olduğunun görüldüğünü, bunun üzerine müvekkilinin haksız bir işlem yaparak başkalarını zan altında bırakmamak adına Yeditepe Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü Öğretim Üyesi Dr. … ürünleri incelemesi ve taklit olup olmadığı yönünde rapor verilmesini rica ettiklerini, ve rapor alındığını, müvekkiline ait 2017/08794-1 tescil numaralı ayakkabı konulu … sınıfı endüstriyel tasarım tescil belgesi ile korunan tasarımların, davalı tarafından piyasaya sürülmüş bulunan, ayakkabı tasarımlarının, bilgilenmiş kullanıcılar üzerinde yarattıkları izlenim bakımından ayırt edilemez düzeyde benzerlik arz ettikleri bu nedenlerle davalının taklit niteliğindeki ürünlerinin piyasadan toplatılmasını, bu ürünleri içerir her türlü katalogların toplatılmasını, ilgili ürünlerin ürün kataloglarından çıkartılmasını, her türlü televizyon reklamının yayının durdurulmasını, gazete ve Billboard gibi görsel her türlü reklam aracının durdurulmasını, ilgili ürün görsellerinin bulunduğu internet sitelerinin ilgili sayfalarına erişimin yasaklanmasına, ilgili ürünlerin satışının yasaklanmasını, ilgili ürünlerin üretimlerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir karar verilmesini talep etmiştir.
B )Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce 24/11/2020 günlü ara karar ile “dilekçe ekindeki uzman görüşü ve TPMK kayıtlarına göre SMK 159 ve HMK 389. vd. aranan koşullar gerçekleştiği” gerekçesiyle tedbir talep eden vekili tarafından, takdiren 50.000,00 TL (ElliBin TL) teminatın, nakden veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu olarak, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde ibraz edilmesi halinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; davacı adına tescilli 2017/08794-1 nolu tasarım tescilinin koruma kapsamında olan davalı tarafa ait taklit niteliğindeki ürünlerinin ve bu ürünleri içerir her türlü katalogların piyasadan toplatılmasına, yediemine teslimine, davalının bu ürünlerin üretiminin, satışının ve tanıtımının durdurulmasına, teminat yatırıldığında ihtiyati tedbir kararının uygulanmasına, ihtiyati tedbir kararının uygulanabilmesi için Bakırköy Nöbetçi İcra Müdürlüğü’nün görevlendirilmesine, icra müdürlüğünce kararın infazında karışıklığa neden olunmaması bakımından bir tasarım uzmanı bilirkişisinin hazır bulundurulmasına, HMK’nın 393/1. Maddesi gereğince, 1 hafta içerisinde ihtiyati tedbirin uygulanması talep edilmediği takdirde ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalkmış sayılmasına, karar verildiği anlaşılmıştır.
C TEDBİRE İTİRAZ Davalı vekili 23/12/2020 tarihli dilekçesiyle müvekkilinin tescilli markalarından bir tanesinin Hammer Jack markası olduğunu, 2003 yılından bu yana müvekkili adına tescilli olduğunu, markanın tanınması için çok ciddi yatırımlar ve reklam harcamaları yaptığını, davacının müvekkilinin rakibi firmalardan bir tanesi olduğunu, davacı ile müvekkili arasında ticari rekabetin olduğunu, verilen ihtiyati tedbir kararının herhangi bir somut delile dayalı olarak verilmediğini, davacının… numaralı ve 27/12/2017 tarihli ayakkabı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik unsurlarının olmadığını, davacının ihtiyati tedbir kararını müvekkili adresinde ve müvekkili aleyhine değil dava dışı 3.kişiler aleyhine infaz ettiğini, tedbir kararının infazındaki hukuka aykırılık ve kötüniyetin tedbir kararının kaldırılmasını zorunlu kıldığını, açıklanan nedenlerle tedbir kararına itirazlarının kabulüne, inceleme neticesi ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
D- İTİRAZA CEVAP: Davacı vekilinin Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nde görülen 30/12/2020 tarihli duruşmada alınan beyanında; mahkemece verilmiş ihtiyati tedbir kararının doğru olduğunu, infaz için gereken sürelerde başvuru yaptıklarını, icra dairesindeki başka dosyalar yüzünden infaz tarihinin gecikmiş olabileceğini, ancak başvurunun zamanında olduğunu, hem müvekkilinin ürününü hem de karşı taraf ürününü huzura getirdiklerini, bu ürünler arasında gözle görülür ciddi bir fark olmadığını mahkemenin takdirine sunduklarını, ürünlere ilişkin faturaları sunacaklarını, ayrıca kararın infazı sırasında sunulan belgelerden delil niteliğine haiz olanlarını da mahkemeye sunacaklarını beyan ettiği anlaşılmıştır. E-)İlk Derece Mahkemesi Kararı : İlk derece mahkemesince; “davacı vekilinin duruşma salonuna getirmiş olduğu mavi tabanlı siyah iki adet ayakkabı numunesi alınarak duruşmada yapılan incelemede benzerliğin yoğun olduğunun gözlendiği, gerek dosyaya sunulmuş bulunan uzman görüşü; gerek duruşmada sunulan numunelerin mahkemece bizzat yapılan incelemesinde genel görünümde bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bir bütün olarak görünümünde ayniyet derecesinde benzer oldukları, her iki ürünün (ayakkabının) taban şekli, rengi, ürün rengi, bağcıklarının konumlanışı, rengi gibi unsurlarının yüksek düzeyde ayniyet/benzerlik içerdikleri, bu hali ile yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu anlaşıldığı” gerekçesiyle davalı tarafın tedbir kararına yapmış olduğu itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Kararı davalı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle “…..İhtiyati tedbir kararı 1 haftalık hak düşürücü süre geçirildikten sonra infaz edilmiştir. 24.11.2020 tarihli tedbir kararı, HMK ‘ da belirtilen 1 haftalık hak düşürücü süre geçirildiği halde infaz edilmeye devam edilmiş, bu husus tedbire itiraz incelemesinde davacı tarafça da ikrar edilmiştir. 30.12.2020 tarihli kararın 1. Sayfasının son paragrafında, davacı icra dairesinin yoğunluğu sebebi ile kararı süresinde infaz edemediğini açıkça ikrar etmektedir. Müvekkile karşı açılan davada müvekkile karşı alınan ihtiyati tedbir kararının, dava dışı 3. kişilerin işyerinde ve dava dışı 3. kişiler aleyhine infazının hukuka aykırı aykırıdır. Müvekkilin tescilli markalarından bir tanesi . piyasada yaygın bir tanınmışlığa ulaşmış, “…” markasıdır. “…” ibaresi, ayakkabı ve ilişkili emtiaları kapsayan 25. Sınıfta 2003 yılından bu yana müvekkil adına tescillidir … numaralı “…” ibareli, … numaralı “…” ibareli, … numaralı “…+ ŞEKİL” ibareli, … numaralı “… HERKES GİYECEK + ŞEKİL” ibareli markalar, TP E nezdinde tescilli müvekkil markalarıdır. Müvekkil, “”…” markasının tanınması için çok ciddi yatırımlar ve reklam harcamaları yapmaktadır. Örneğin kamuoyunda bilinen “…” programının sponsorlarından bir tanesi de “…” markası ile müvekkildir. “…” hem oluşturulan koleksiyonlar ile hem de dizayn çizgisi ile özellikle gençler arasında çok rağbet gören bir marka halini almış, bu durum maalesef her zaman olduğu gibi rakiplerinin de dikkatini çekmiştir. Davacı da müvekkilin rakibi olan firmalardan bir tanesidir. Davacı ile müvekkil arasında ticari rekabet söz konusudur. Müvekkili kendisine ciddi bir rakip olarak gören davacı rekabet hukuku kurallarını ihlal eden bir çok davranışta bulunmaktadır. Harcı alem tasarım tescilleri alınması, müvekkilin bayilerine baskı uygulanması, müvekkil çalışanlarının yüksek ücret vaadleri ile transfer edilmesi vs… uygulamalar davacının rekabet hukuku kurallarına aykırı davranışlarının örneklerdir. Huzurdaki dava da mahkemenin yanıltılarak elde edilmek istenen haksız kazançlara örnektir.Müvekkilin ürünü ile davalı ürünü arasında, “tasarımserbestisi” çerçevesinde farklılıklar mevcuttur. müvekkilin ürünü davalı tasarımına tecavüz teşkil etmemektedir.Davalının … numaralı ürünü, dışarıdan bakıldığında(genel izlenim itibari ile) temel olarak saya ve taban parçalarından oluşmakta olan bir ayakkabıdır. Davalının ayakkabı ürünü, davalı adına tescilli “…” markası ile etiketlenerek ayırt edicilik kazandırılarak piyasaya sürülmekte, müvekkile ait ürün ise 25. Sınıfta 2003 yılından bu yana müvekkil adına tescilli olan ve “…’ markası ile etiketlenerek ayırt edicilik kazandırılarak piyasaya sürülmektedir. Buna göre davalıya ait ”…” ürününü satın almak isteyen bir tüketicinin, müvekkile ait “…” markalı ürünü satın alması, öncelikle kullanılan markaların kattığı ayırt edici karakter sebebi ile olanaksızdır.İki ayakkabı ürünü arasındaki en büyük benzerlik; iki ürünün de siyah , sarı ve mavi renk kombinasyonlarından oluşan outdoor ayakkabı ürünü olmalarından ibarettir. Nitekim mahkeme kararının gerekçesinde “davacı tarafın duruşma salonuna getirdiği mavi tabanlı iki adet siyah ayakkabı numunesinin duruşmada incelenmesi sureti ile benzerliği yoğun olduğu, iki ürününün tabiin şekli, rengi, ürün rengi, bağcıklarının konumlanışı rengi gibi unsurlarının yüksek düzeyde ayniyet/benzerlik içerdiği'”‘ şeklindeki ifadeden de benzerliğin renk benzerliğinden ibret olduğu anlaşılmaktadır.Davacının tasarımı yenilik ve ayırt edicilik unsurlarından yoksundur.Hükmedilen teminat müvekkilin zarar ve ziyanını karışılmaktan çok uzaktır….” denilerek kararın kaldırılması ve itirazın kabulünü talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava ; markaya tecavüzün önlenmesi davasıdır.İstinaf edilen husus ise verilen ihtiyati tedbire itirazın reddi yönündendir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykır hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı yanın sunduğu uzman görüşü dikkate alınarak ve sunduğu delillere göre ihtiyati tedbir kararı verildiği görülmektedir.Ancak davalı yanın itirazlarının değerlendirilmesi aşamasında inceleme yapılmadığı ve mahkeme hakiminin kendi gözlemine göre karar verdiği anlaşılmaktadır. İncelenmesi gereken husus ise teknik bilgi gerektirir bir husus olduğundan , tedbire itirazın bilirkişi raporu alınarak değerlendirilmesi sağlıklı bir sonuca ulaşmak için gerekli olmakla, davalı yanın istinaf başvurusun kabulü ile bu yönde delillerin toplanıp değerlendirilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1- Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-a- 6 maddesi gereğince KABULÜNE, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına Yargılama yapılarak itirazın yeniden değerlendirilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE 2- Davalı tarafından yatırılan peşin harcın talebi halinde iade edilmesine 3- Tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına 3- Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama gideri olan ; başvuru harcı gideri 162,10 TL, dosyanın istinafa gidiş/dönüşü için yapılan 69,75 TL olmak üzere toplam 231,85 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalı yana verilmesine 4- İnceleme duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 26/03/2021 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.