Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/2217 E. 2022/417 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/2217 Esas
KARAR NO: 2022/417
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/403
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Ataşehir ofisinde kasasında bulunan 7 adet boş çek sayfasının muhasebeci … tarafından 01/08/2020 tarihinde çalındığını, bu çeklerden dördünün sahte imza ile davalı şirkete verildiğini, bir tanesinin de …’in kayınbiraderi …’a verildiğini, iki adet çekin ise akıbetinin bilinmediğini, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını ayrıca bankaya da ödemeden men talimatı verdiklerini, çeklerdeki imzanın sahte olduğunu, çeklerin bedelinin yüksek olup, günü geldiğinde bankaya ibraz edilmesi ihtimalinin yüksek olduğunu belirterek müvekkilinin davalıya verilen toplam 77.000-USD bedelli çekler ile borçlu olmadığının tespitine, çeklere ödeme yasağı konulmasına, toplam 194.430-USD bedelli faturaların iptaline, …’in malvarlığı üzerine toplam çek tutarı kadar ihtiyati haciz veya yerine göre ihtiyati tedbir konulmasına, davalı …Ltd.Ştinin malvarlığı üzerine toplam çek tutarı kadar ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir konulmasına ve davalıların İİK 72/5 maddesi uyarınca tazminatla sorumluluğuna karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı …Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde; davacının ekonomik olarak zor durumda olduğunu, müvekkilinden kendisini finanse etmesini istediğini, taraflar arasındaki cari hesap borcunun kapatılması için süre istediğini daha sonra da borcunu ödememek için bu davayı açtığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı … vekili; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca davanın esas yönünden de reddi gerektiğini bildirmiştir. Davacı vekili 21/10/2021 tarihli ıslah dilekçesinde; İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibine konu … nolu çekin ödenmesinin de ilgili icra dosyasının durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve 28/10/2021 tarihinde dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; “Davacının ihtiyati tedbiren durdurulmasını talep ettiği İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında takip alacaklısının dava dışı 3.kişi durumundaki bir şirket olduğu anlaşıldığından davanın tarafı olmayan 3.kişilerin haklarını etkileyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği” gerekçeleriyle davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiş, davacı vekili tarafından bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ıslah dilekçesinde talep ettikleri tedbir talebinin reddedildiğini, açmış oldukları İstanbul Anadolu 8. ATM’nin 2020/407 E sayılı birleşen dava dilekçesinde … nolu 35.430-USD bedelli çekin hile ve aldatma ile imzalanmış olması sebebiyle imzaya itirazın ve açılmış bulunan menfi tespit talebinin kabulünü istediklerini, birleşen dosyada talep ettikleri ihtiyati tedbirin reddedildiğini, davalılar hakkında İstanbul Anadolu C.Başsavcılığının … nolu dolandırıcılık ve sahtecilik suçundan yapılan soruşturmasının devam ettiğini, bu soruşturmanın dava tarihi itibariyle açılmış bulunduğunu, savcılık tarafından çeke el konulduğunu, bu çekin alacaklı ve ciranta görünen ve davalı … şirketi ile organik bağı bulunan … Ltd.Şti ne iade edildiğini, akabinde müvekkili aleyhine 25/08/2021 tarihinde bu çeke dayalı olarak takip başlatıldığını, daha sonra İstanbul Anadolu 8.ATM’nin 2020/407 E sayılı dosyasının birleştirilmesine karar verildiğini, her iki davadaki çekler ile dayanılan hukuki gerekçelerin farklı olup, birleştirme kararının hukuka aykırı olduğunu, 2020/403 E sayılı dosyanın sahte imza itirazı ile açıldığını, 2020/407 E sayılı birleşen dosyanın ise hile ve tehdit iddiasına dayalı olarak açıldığını, ayrıca verdikleri 21/10/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile çekin bedelsiz olduğu talebine dayandıklarını, daha önceden açık cari hesap ilişkisi sebebiyle sahte imzalı çeklerle fazladan ve hileli yöntemlerle yapılan 208.788-USD lik tutar ile dava konusu 35.430-USD tutarlı çekin ödendiğini, ödeme def’isinin ileri sürülmemesi için davalı …’nin bu çeki … şirketine ciroladığını, her iki şirket arasında organik bağ bulunduğunu, sahibinin aynı kişiler olduğunu, ıslah dilekçesinde davanın üçüncü kişi … şirketine ihbar edilmesini talep ettiklerini ancak mahkemenin ihbar talebini kabul etmesine rağmen ihtiyati tedbir talebini reddettiğini, HMK’nın 209. Maddesi gereğince imzası inkar edilen senedin herhangi bir işleme konu edilemeyeceğini, kaldı ki senedin irade sakatlığı ile düzenlendiğini bildirerek kararın kaldırılmasını, HMK’nın 209. Maddesi gereğince teminatsız aksi halde İİK’nın 72/2 maddesi gereğince %15 teminatla takibin durdurulmasını istemiştir. Dosyanın UYAP ortamında yapılan incelemesinde aynı davacının aynı davalılar aleyhine 35.430-USD bedelli çekin hile ve aldatma ile imzalandığı iddiasıyla menfi tespit davası açtığı, açılan bu davanın İstanbul Anadolu 8.ATM’nin 2020/407 Esasına kaydedildiği ve mahkemece 09/02/2021 tarihinde mahkemenin 2020/403 E sayılı dosyasıyla birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, İİK’nın 72. Maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasıdır. Davacı taraf dava konusu çeklerin davalılardan … tarafında çalındığını iddia etmiş, davalılar ise davanın reddini savunmuştur. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına yöneliktir. Davacı taraf İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında takibe konu edilen çekin ödenmesini ve icra dosyasının durdurulmasını istemiştir. Söz konusu takibin dava dışı … Ltd.Şti tarafından başlatıldığı, takip alacaklısı şirkete karşı menfi tespit davası bulunmadığı gözetildiğinde, davacı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir. Öte yandan birleştirme kararının hukuka aykırı olarak verildiği ileri sürülmüş ise de, birleştirme kararı yönünden Dairemiz önüne gelen bir istinaf talebi bu aşamada mevcut olmadığından bu konuda bir değerlendirme yapılmamıştır. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/03/2022