Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/2159 E. 2022/434 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/2159 Esas
KARAR NO: 2022/434 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/09/2021
NUMARASI: 2021/181 D.İŞ – 2021/182 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ: 21/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP;Tedbir talep eden vekili dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı arasında programa katılım anlaşması imzalandığını ve davalının bu sözleşme ile “…” adlı programda müvekkili şirkete yer vermeyi taahhüt ettiğini, müvekkilinin videoda yer aldığı 09:38. dakikadan itibaren videoda yer alan kurumun, müvekkili ile aynı sektörde yer alan bir başka eğitim kurumu olmasının rekabet yasağına aykırı oluşturduğunu, müvekkilinin marka hakkına zarar veren, davaya konu videonun yayından kaldırılması için davalıya ihtarname gönderilmişse de davalının haksız eylemine devam ettiğini, açıklanan nedenlerle söz konusu videonun müvekkiline ait kısmının https://www…com/…/ linki başta olmak üzere …com, …com, … programı ve sair her türlü platformdan kaldırılması, her ne nam ve hesap altında olursa olsun yayınlanmaması için öncelikle teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise uygun görülecek teminat mukabilinde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI; Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 13.09.2021 tarihli 2021/181 D.İŞ – 2021/182 K. sayılı kararıyla; “.. tedbir talep eden yanın iddialarının değerlendirilmesinin yargılamayı gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı” gerekçesiyle, tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Tedbir talep eden vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; karşı tarafça hazırlanan videoda müvekkilinden hemen sonra, müvekkili ile aynı sektörde yer alan bir başka eğitim kurumuna yer verilmesinin, üstelik bu firmanın müvekkilin sahip olduğu tanınırlığın aksine yerel bir firma oluşu gözetilerek, bu kurumla müvekkili arasında bir bağlantı varmış ya da söz konusu kurum ile müvekkili rakipmiş gibi bir izlenim yaratılmasının müvekkilin marka hakkını ihlal ettiğini, bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olup itirazlarını ileri sürdüklerini, müvekkilinin karşı tarafa ihtarname göndererek videonun yayınlanmasına muvaffakatlarının bulunmadığını ve kaldırılması gerektiğini bildirmelerine rağmen kaldırılmadığını, FSEK hükümleri uyarınca müvekkilinin marka hakkının ihlali neticesinin ortaya çıktığını, 4 ayrı firmaya ait farklı uzunluktaki tanıtım videosunun tek bir video olarak sunulduğunu, müvekkilinin tanıtım videosunun arkasından yerel bir eğitim kurumunun videosunun yayınlandığını, bilirkişilerce, videonun müvekkilin marka hakkına zarar verip vermediği, tüketici nezdinde sanki diğer eğitim kurumu ile müvekkil arasında bir bağlantı varmış gibi algılanıp algılanmayacağı ya da bu eğitim kurumunun müvekkile bir seçenekmiş gibi algılanıp algılanmayacağı hususlarında herhangi bir tespite yer verilmediğini, HMK 389. Madde ve FSEK 77. Madde gereğince tedbir koşullarının oluştuğunu, tedbir talebinin teminatsız veya uygun bir teminat karşılığında kabulünün gerektiğini, davaya konu videonun, müvekkilinin marka hakkına tecavüz, iltibas ve haksız rekabet teşkil ettiğini beyanla, öncelikle teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat karşılığında tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER; Mahkemece marka vekili bilirkişi ve bilgisayar mühendisi bilirkişilerden alınan 29/09/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda; “aleyhinde tespit talep edilen www…com/…/ adresindeki videonun 35 dakika 58 saniyeden oluştuğu, videonun ilk 9 dakika 38 saniyesinde dosyaya sunulan sözleşme içeriğinde “…” olarak yer alan “…’nın yer aldığı, söz konusu video içeriği …, …, …, … olmak üzere 4 (dört) ayrı firmaya ait farklı uzunluklarda tanıtım videoların uç uca eklenmek suretiyle 35 dakika 58 saniye uzunluğunda tek bir video olarak sunulduğunu” beyan etmişlerdir. Tespit ve tedbir talep eden tarafça, dilekçe ekinde, yapımcı … Reklam Şirketi ile … A.Ş. (Katılımcı Şirket) Arasında imzalanan sözleşme örneğini ibraz ettiği, sözleşme içeriğinde ise “…’nın” katılımcı şirket olarak yer aldığı, şirket yetkililerinin … ve … olduğunun yazıldığı görülmüştür. … A.Ş. Tarafından karşı taraf … Tasarım Şirketi’ne keşide edilen 13 Ağustos 2021 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile, müvekkiline programda yer alacak videonun demosunun gönderildiğinde, yalnızca müvekkili şirket yetkililerinin katılımına yer verilmiş ve video içeriğinde çoklu yer almayacağı intibası uyandırıldıktan sonra, hiç ara vermeden 3 firmaya daha yer verilmesi ve müvekkilinin 9:38 dakikalık videosundan sonra başka bir eğitim kurumuna yer verilmesinin ticari dürüstlük kuralı ve rekabet yasağına aykırılık oluşturduğu, müvekkilinin ticari itibarı ve marka değerine zarar verdiği, sözleşmeden beklenen faydanın aksine müvekkilinin zararına sebebiyet verdiğinden bahisle tebliğden itibaren üç gün içerisinde internet linki ve her türlü platformdan kaldırılmasının ihtar olunduğu , ihtarnamenin e-tebligat olarak 13.08.2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Tedbir talep eden vekili, karşı taraf … Reklam şirketi ile müvekkili arasında 13/03/2021 tarihli Reklam Katılım sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirket yetkililerinin bulunduğu videonun demosunda, davacı şirkete ait videonun tek başına yayınlanacağı izlenimi verilmesine rağmen, peş peşe 4 ayrı şirkete ait videonun peş peşe aynı video içerisinde yayınlandığını, müvekkilinin videosundan sonra yerel bir eğitim kurumu videosunun yayınlanmasının da rekabet ilkelerine aykırı olduğunu, müvekkilinin markasına zarar verdiğini, iltibas yarattığını ve haksız rekabete sebebiyet verdiğini beyanla, videonun halen yayında olduğu internet adresi ve başka platformlarda yayınlanmaması yönünde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince tedbir talebinin reddine karar verilmiş, talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur. Tedbir talep eden vekilinin dilekçesinde; müvekkilinin marka hakkından kaynaklanan haklarının ihlal edildiğini ve haksız rekabet yaratıldığını ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda www…com/…/ adresindeki videonun 35 dakika 58 saniyeden oluştuğu, videonun ilk 9 dakika 38 saniyesinde, sözleşme içeriğinde katılımcı olarak yer alan … Yayınlarının yer aldığı, daha sonra da … Kurumlarına ait videonun yayınlandığı tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 3. Maddesinde, “Sözleşmenin konusu ve kapsamı” başlığı altında; “Katılım sözleşmesinin konusu, yapımcının hazırlayacağı konsept üzerinden katılımcı şirketle gerekli medya programını yaparak 2. Madde de belirtilen yayın mecralarında yayınlanmasını sağlanması ve karşılığında Katılımcı şirket tarafından 4. Madde de belirtilen ücretin Yapımcı’ya ödenmesidir.” , Sözleşmenin 3- a) maddesinde; “Katılımcı şirket; programa katılımı şirketin sahibi veya üst düzey yöneticisiyle yapılacak olan çekimin … tarafından montaj yaptırılarak …TV belirtilen portallarda, Yapımcının hazırlayacağı konsept üzerinden 1 yıl boyunca www…com da yer alan “…” programında yer alacaktır.” hükmü düzenlenmiştir. Tedbir talep eden tarafın marka haklarının ihlali ile, haksız rekabete ilişkin iddiaları yargılamayı gerektirmekle birlikte, tedbir talep eden şirketin kurucu ortağı …’nun görüntü ve konuşmaları ile, davacı firmanın tanıtım görüntülerinin yer aldığı videonun yayınlanmaması yönünde, talep eden tarafça karşı tarafa ihtarname tebliğ edildiği, ancak bilirkişi incelemesi tarihinde internet sitesinde videonun halen yayında olduğu tespit edildiğinden, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi yerinde olmadığından, tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın tedbir kararı verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 13.09.2021 tarihli 2021/181 D.İŞ – 2021/182 K. sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Dosyanın, tedbir kararı verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde talep eden tarafa iadesine, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Talep eden avansından kullanıldığı anlaşılan; 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 61,00 TL (posta-teb-müz) masrafının karşı taraftan alarak, talep edene verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 21/03/2022 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.