Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/2141 E. 2022/966 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/2141 Esas
KARAR NO: 2022/966
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/11/2021
NUMARASI: 2021/22 E. – 2021/186 K.
DAVANIN KONUSU: Patent (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ: 01/06/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 1990’lardan bu yana başta “patlayan şeker” olmak üzere çeşitli şekerlerin üretim ve satışı alanında faaliyet gösterdiğini, davacının … sayılı incelemeli patent belgesine sahip olduğunu, anılan patente konu buluşun “nötr karbondioksit gazı ile karıştırılıp içinde gaz baloncuklarının oluşumuna neden olan ve ağızda minik patlamalar meydana getiren sert şeker üretiminde yeni bir yöntem ve bu yöntemi gerçekleştirmeye yarayan reaktör” ile ilgili bulunduğunu ve geçmişte pek çok kuruluş tarafından taklit edilip bunların aleyhine açılan davaların kesin hüküm teşkil edecek şekilde davacı lehine sonuçlandığını, Adana’da yerleşik davalının da anılan patent konusu buluşu kullandığının ve bu yolla patlayan şeker ürettiğinin öğrenildiğini, bunun üzerine Adana 3 Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/5 D.iş sayılı dosyası kapsamında davalının fabrikasında keşfe gidildiğini, keşif esnasında davalının fabrikasında anılan patent konusu reaktöre benzer 12 adet reaktör bulunduğunu, bunların 10 tanesinin üretim hattında 2 tanesininde demonte olarak beklediğinin saptanığını, keşif esnasında üretimin devam ettiğini görülmemiş ise de, yerlerde ayakkabılara yapışan şekerden ve ortamdaki yoğun kaynamış şeker kokusundan mahalde reaktörlerde ısıtılmış şekerin basınç altında karbondioksit gazı verilerek işlendiğinin tespit edildiğini, davalının … sayılı patente konu buluştakı yöntem ile bu yöntemi uygulayan reaktörleri taklit etmek ve taklit suretiyle meydana getirilen patlayan şekerleri ticari amaçla elde bulundurup satmak suretiyle 551 sayılı KHK uyarınca davacının patentten doğan haklarına tecavüz ettiğini, davalının patent hakkına tecavüz oluşturan eylemlerin aynı zamanda TTK uyarınca haksız rekabet yarattığını, patent hakkına tecavüzün durdurulmasına, giderilmesine ve önlenmesine, haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, haksız rekabet neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, hükmün ilanına, harç, masraf, vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; resmi patent fasikülünde … sayılı patentin toplam 9 adet istemi mevcut olup, bunların tamamı “… ” isimli ürüne ilişkin iken, davacının resmi patent istem setinde yer almayan ve usule ilişkin oldukları anlaşılan 10 ile 13 nolu istemler de dahil edilmiş bir istem set örneğine dayandığını, davacının sunduğu patent istem setinin TPE’ de resmi olarak tescil ettirilmiş istem seti olmadığını, … sayılı patentin patlayan şeker üretim yöntemini kapsamadığını, Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/5 D.iş sayılı dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporundan … sayılı patentin, 1,2,3,4,5,6,7 ve 9 nolu istemlerine bir tecavüzün bulunmadığının anlaşıldığını, 8 nolu istem yönünden ise taraf reaktörleri arasında tek ortak unsurun “kanatçıkların merkezde bulunan milin tek tarafına sabitlenmesi” olduğunu, ancak bahsi geçen kanatçıkların patente konu buluşta birden çok olduklarını, 8 nolu istem yönünden de herhangi bir ihlalin bulunmadığının açıkca anlaşılacağını, … sayılı patentin 2-9 nolu istemlerinin tümünün l nolu bağımsız isteme bağımlı olduğundan, l nolu isteme tecavüz söz konusu olmayınca 2-9 nolu istemlere de tecavüzden bahsedilemeyeceğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI (2016/43 Esas): İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14.11.2017 tarih ve 2016/43 Esas – 2017/170 Karar sayılı kararıyla; “…. bilirkişi raporlarındaki tespitlere göre davacıya ait patentin 1 nolu bağımsız ve 8 adet bağımlı isteminin davalı ürününde bulunmadığının anlaşıldığı, davacı vekili; şaft yönünden yapılan dışarıdan alınan tahrikle, üzerine yerleştirilen karıştırma mekanizmasını döndürme görevine sahip olunduğu,eşdeğerlik prensibinin dikkate alınması gerektiği ve sıyırıcının üretime teknik faydasının bulunmadığına, davalı ürününde küçük bir modifikasyon yapıldığına eşdeğerlik yoluyla davalı ürününün davacının patentine tecavüz ettiğine yönelik itirazı incelediği, 551 Sayılı KHK 83. Madde ve 6769 Sayılı SMK 89/5 maddesi gereğince eşdeğerlik değerlendirilmesi yapılırken, 3 kriterin bir arada bulunması gerektiğinin kabul edildiği, eşdeğer unsurun, istemlerde talep edilen unsur ile esas itibarıyla aynı işlevi görmesi ,aynı işlevi aynı şekilde gerçekleşmesi ve eşdeğer unsurun istemlerde talep edilen unsur ile aynı sonucu ortaya çıkarması gerektiği, 21/07.2017 tarihli bilirkişi heyeti raporunda ayrıntılı olarak incelendiği üzere; davalı ürününde karıştırma mili üzerinde tek bir kanat bulunduğu, sıyırıcı bulunmadığı, 30 derece açı ile yerleştirilmiş birçok kanatçık bulunmadığı, üründe bulunan tek bir kanatın 90 derece açı ile yerleştirildiği, kanatın aynı zamanda sıyırıcı fonksiyonuna sahip olduğu tespit edilmişse de, 1 nolu bağımsız istemde tarif edilen her iki reaktörün mil ve karıştırıcı – sıyırıcı kanat yapılarının aynı olmadığı,üründe karıştırıcı milin tek olduğu içinde ikinci bir mil bulunmadığı, soğutucu su devir ettirilmediği, reaktör gövdesinin arasında elektrikli ısıtıcı ile su sıcaklığının sabit tutularak ve kontrol ettirilerek devir ettirildiği, eşdeğerlik prensibinin uygulanamayacağı kanaatine varılarak,davalı ürününün davacının tescilli patentinden kaynaklanan haklarını ihlal ve tecavüz etmediği haksız rekabet yaratmadığından davanın reddine.” karar verilmiştir.
DAİREMİZ KARARI Dairemizin 28.01.2021 tarih ve 2018/914 Esas – 2021/177 Karar sayılı ilamı ile; somut uyuşmazlıkta davacının aşamalardaki eşdeğerlik unsuruna yönelik itirazları yönünden bilirkişi raporları itirazları karşılamaya elverişli nitelikte olmadığından bu hususta teknik yönden ek rapor alınması gerektiği, davacının rapora karşı ayrıntılı itirazları giderildikten sonra değerlendirme yapılması gerekli olmakla davacının istinaf isteminin bu yönü ile kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI (2021/22 Esas): İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 04/11/2021 tarih ve 2021/22 Esas – 2021/186 Karar sayılı kararıyla; “…davacıya ait patentin biri bağımsız, 8 tanesi bir numaralı isteme bağımlı olmak üzere 9 tane istemi bulunduğu, bağımsız istemdeki unsurların çift cidarlı bir karıştırma mekanizması, reaktörün merkezinde aralarında soğutma suyunun devir ettirildiği yatay olarak birbirinin içine yerleştirilmiş iki döner şaft, şaftın eksenine açılı olarak yerleştirilen bir çok döner kanatçık ve kanatçıklarla aynı genişliğe sahip düz levha şeklinde ve reaktörün iç duvarına paralel olarak ve uçları reaktörün iç cidarına paralel olacak şekilde kıvrılmış döner şaftın üzerine yerleştirilmiş bir sıyırıcı olduğu, alınan bilirkişi raporları ile davalıya ait reaktörde yekpare çift cidarlı karıştırma mekanizmasının mevcut olduğu, döner şaftın da mevcut olduğu, ancak davalıya ait reaktördeki şaftın yekpare gövdeye sahip olduğu, şaftın içinde sıvı akışına imkan verecek bir kanal yapısının mevcut olmadığı, bu nedenle patentte yer alan şaftın yerine getirdiği ısı transferini yerine getiremeyeceği, davacının patentindeki birbirinin içine yerleştirilmiş iki döner şaft ile eşdeğer unsur sayılamayacağı, işlevlerinin farklı olduğu, patentte yer alan şaftın eksenine yatay olarak yerleştirilen bir çok kanatçığa ve kanatçıklarla aynı genişliğe sahip düz bir levha şeklinde ve reaktörün iç duvarına paralel olarak ve uçları reaktörün iç cidarına paralel olarak kıvrılmış döner şaftın üzerine yerleştirilmiş sıyırıcı unsurunun aynısının bulunmadığı, şaft yapısı üzerinde tek bir kanatçık bulunduğu, ancak bu parçanın hem karıştırma, hem de sıyırma işlevini yerine getirmesi nedeniyle patentteki unsurun eşdeğeri olduğunun tespit edildiği, 1 numaralı bağımsız istemde tarif edilen her iki reaktörün mil ve karıştırıcı yapılarının aynı olmadığı, üründe karıştırıcı milin tek olduğu, içinde ikinci bir mil bulunmadığı, soğutucu su devir ettirilmediği, reaktör gövdesinin arasında elektrikli ısıtıcı ile su sıcaklığının sabit tutularak ve kontrol ettirilerek devir ettirildiği, bu yüzden yekpare gövdeden oluşan şaftın patentte yer alan birbirinin içine yerleştirilmiş iki döner şaft ile eşdeğer unsur olduğundan da söz edilemeyeceği, bağımsız istemdeki tüm unsurların davalıya ait üründe bulunmadığı ve diğer istemlerin bir numaralı isteme bağımlı istemler oldukları anlaşılmakla, davalı ürününün davacının tescilli patentinden kaynaklanan haklarını ihlal ve tecavüz etmediği, haksız rekabet yaratmadığından ispatlanamayan davanın reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “İstinaf kararı doğrultusunda daha önce rapor düzenleyen bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmasına rağmen, ek raporun kök raporun tekrarı nitelinde olduğunu ve BAM kararının gerekçesi olan ‘eşdeğerlik’ prensibine konu itirazlarımızın açık bir şekilde değerlendirilmediğini, Alınan bilirkişi raporunun kendi içinde de çelişkili olduğunu (kanatçık tanımı, birden fazla kanatçık mevcudiyeti, düz levha kısmının kanatçıklarla aynı genişliğe sahip olması bakımından patent belgesi ile eşdeğer görülmüştür denilmesine rağmen sonuç olarak tecavüzün bulunmadığı kanaatinin bildirilmesi), Ek bilirkişi raporunda eşdeğerlik prensibine aykırı değerlendirmelerde bulunulduğunu, bir unsur esas itibariyle istemlerde talep edilen unsur ile aynı işlevi görüyor, bu işlevi aynı şekilde gerçekleştiriyor ve aynı sonucu ortaya çıkarıyor ise eşdeğer kabul edilmesi gerektiğini, Talimat keşfi sırasında davalının keşfi ve bilirkişi incelemesini işlemez duruma getirdiğini, reaktörlerini patlayan şeker üretimi sürecinde çalıştırmadığını, bunun yerine reaktörleri önce boş daha sonra da sıvı helva ürünü için çalıştırdığını ve kötüniyetli olduğunu, Dosyaya sunulan makine mühendisi … teknik raporunun farklı sonuçlara ulaşması nedeniyle, bu uzman görüşü ile mahkemece alınan raporlar arasındaki çelişkinin yeni bir bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile giderilmesi gerektiğini.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: *Davacıya … sayılı 05.11.1998 başvuru tarihli patentin “patlayan şeker üretiminde yeni bir yöntem buluş başlığı” ile tescil edildiği, patentin bir asıl, 8 adet 1 numaralı bağımsız isteme bağımlı istem olmak üzere dokuz adet isteminin mevcut olduğu, patente konu buluşun resimlerinin ekli olduğu görülmüştür. *Davacı tarafından davadan önce Adana 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/5 Değişik iş sayılı dosyası ile yaptırılan tespit dosyası raporunda; “… yapılan karşılaştırmalı incelemede, reaktörlerin fiziki yapılarının ana hatlarda benzer olmakla birlikte, birebir aynı olmadığı, çalışma sisteminde ve ürüne uygulanan yöntemlerde bazı farklılıklar bulunduğu, birebir örtüşmediği, ürünün kalitesine yönelik bazı farklı uygulamalar olduğu.” kanaati bildirilmiştir. *Talimat Mahkemesi’ne sunulan 14.07.2016 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; İstem-1 de “patlayan şeker üretimi için çift cidarlı ve bir karıştırma mekanizması olan, karıştırma mekanizmasının reaktörün merkezinde, aralarında soğutma suyunun devir ettirildiği, yatay olarak birbirinin içine yerleştirilmiş iki döner şaftı olduğu, şaftın eksenine açılı olarak yerleştirilen bir çok kanatçığa ve kanatçıklarla aynı genişliğe sahip düz bir levha şeklinde ve reaktörün iç duvarına paralel olarak ve uçları reaktörün iç cidarına paralel olacak şekilde kıvrılmış, döner şaftın üzerine yerleştirilmiş bir sıyırıcıya sahip reaktör” tarif edildiği, tespite konu sistemle İstem-1 karşılaştırıldığında; her iki reaktörün dış çeperinin çift cidarlı olduğu, ancak patentte tarif edilen reaktörün merkezindeki şaftın yatay olarak iç içe geçirilmiş ve aralarında soğutma suyunun devir ettirildiği, boşluk olan bir yapıda olduğu halde tespite konu reaktörün merkezindeki şaftın tek parça olduğu, içinde ikinci bir şaft olmadığı ve içerisinde su dolaşacak bir boşluk bulunmadığının tespit edildiği, ayrıca patente konu reaktörde şaftın eksenine yerleştirilmiş bir çok kanatçığa ve kanatçıklarla aynı genişliğe sahip düz bir levha şeklinde ve reaktörün iç duvarına paralel olarak ve uçları reaktörün iç cidarına paralel olacak şekilde kıvrılmış döner şaftın üzerine yerleştirilmiş bir sıyırıcı bulunduğu halde, tespite konu reaktörün merkezindeki şaftın üzerinde sadece bir tane kanat mevcut olduğu ve kanadın üzerinde patentte tarif edilen sıyırıcı bulunmadığı, 1 numaralı İstem yönünden her iki reaktörün mil ve karıştırıcı – sıyırıcı kanat yapılarının aynı olmadığı, İstem-2 yönünden de her iki reaktörün kanat sayı ve şeklinin, 3 numaralı İstem yönünden kanatçıkların tespite konu reaktörde bulunmadığından, farklılık bulunduğu, İstem – 4 yönünden; tespite konu reaktörde bulunan ve mil boyunca uzanan tek kanatçık, şaftın döner eksenine 90 derece (dik açılı) olarak yerleştirildiği, ancak patentte kanatçıklardan bahsedildiği ve 30 derece açılı olarak yerleştirildiği, İstem-5 yönünden; tespite konu reaktörün merkezindeki şaftın tek parça ve içi dolu olduğu, sıvı dolaşacak bir boşluk veya ikinci mil bulunmadığı, İstem-6 yönünden; reaktörün dış yüzeyinde bulunan iki tabaka arasında tespite konu reaktörde sıvı olarak su dolaştırıldığı, ısıtma amacı ile kullanıldığı, patentte 6 numaralı İstemde ise; soğutma sıvısı olarak su kullanıldığı, İstem-7 yönünden; tespite konu reaktörde sabit platform üzerinde dururken, sıcak şeker şerbetinin hazırlandığı kazanın reaktörler üzerinde tesis edilmiş raylarda bir elektrik motoru aracılığı ile hareket ettirilip, reaktörlerin doldurma kapaklarının hizasında durdurularak, kazan içerisinde bulunan şerbetin reaktörlere boşaltılmasını sağlayan bir sistem bulunduğu, her iki reaktörün farklılık gösterdiği, İstem – 8 yönünden; patentte birden çok kanatçıktan bahsedildiği, tespite konu reaktörde sadece bir adet karıştırıcı – sıyırıcı kanat bulunduğu, İstem-9 yönünden tespite konu reaktörün şaftının tek parça olduğu, içerisinde ikinci bir mil ve sıvı dolaşacak boşluk bulunmadığı, farklı yapıda olduğu beyan edilmiştir. *Mahkemece aldıralan Prof. Dr. …, … ve …’den oluşan bilirkişi heyetinin 21.07.2017 tarihli raporunda; patent belgesindeki bağımsız istem olan İstem – 1 ile bağımlı istemler olan İstem-2 ile İstem-9 arasındaki istemlerin davalıya ait ürünler üzerinde var olmadığı, davalı ürününün, davacı yanın patenti ile benzerlik göstermediği beyan edilmiştir. *Bilirkişi heyetinin 14.09.2021 tarihli ek raporunda; kök raporda da belirtildiği üzere davalı tarafa ait reaktörlerin, davacı adına kayıtlı … nolu “Patlayan şeker üretiminde yeni bir yöntem” buluş başlıklı patent belgesinin koruma kapsamına tecavüz oluşturmadığı yönünde görüş bildirmiştir.
GEREKÇE: Dava; patent haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, durdurulması ve giderilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından (2016/43 Esas – 2017/170 Karar sayılı karar ile) “…. davalı ürününün davacının tescilli patentinden kaynaklanan haklarını ihlal ve tecavüz etmediği, haksız rekabet yaratmadığından davanın reddine.” karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Dairemizin 28.01.2021 tarih ve 2018/914 Esas – 2021/177 Karar sayılı ilamı ile; somut uyuşmazlıkta davacının aşamalardaki eşdeğerlik unsuruna yönelik itirazları yönünden bilirkişi raporları itirazları karşılamaya elverişli nitelikte olmadığından bu hususta teknik yönden ek rapor alınması gerektiği, davacının rapora karşı ayrıntılı itirazları giderildikten sonra değerlendirme yapılması gerekli olmakla davacının istinaf isteminin bu yönü ile kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir. İstinaf kararı sonrası mahkemece bilirkişi heyetinden ek rapor aldırıldığı ve 04/11/2021 tarih ve 2021/22 Esas – 2021/186 Karar sayılı karar ile; “… davalı ürününün davacının tescilli patentinden kaynaklanan haklarını ihlal ve tecavüz etmediği, haksız rekabet yaratmadığından ispatlanamayan davanın reddine” karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece aldırılan bilirkişi raporlarının gerekli teknik değerlendirmeleri içerdiği, Dairemizin 28.01.2021 tarih ve 2018/914 Esas – 2021/177 Karar sayılı ilamında işaret edildiği şekilde ek bilirkişi incelemesinin yapılmış olduğu, raporda tarafların iddia – savunmalarının ve davacı tarafından sunulan uzman görüşünün (makine mühendisi … teknik raporunun) tartışılarak irdelendiği, raporların bir bütün olarak değerlendirildiğinde yeterli ve denetime elverişli oldukları anlaşılmıştır. Mahkemece, yukarıda açıklandığı şekilde denetime elverişli bulunan bilirkişi raporları dikkate alınarak; davalı ürününün davacının tescilli patentinden kaynaklanan haklarını ihlal ve tecavüz etmediği, haksız rekabet yaratmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesi isabetli olduğundan, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf yargılaması yönünden davacıdan alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/06/2022