Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/2032 E. 2023/1278 K. 22.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/2032 Esas
KARAR NO: 2023/1278 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/10/2021
NUMARASI: 2021/75 E. – 2021/738 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 22/09/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirket ile…. Tic. Ltd. Şti. arasında yapılan taşeronluk sözleşmesi gereğince mal ve hizmet karşılığında Batman … Bankası şubesine ait 30.11.2018 keşide tarihli, … seri numaralı 100.000,00-TL bedelli çek verildiğini, ancak sözleşmeye bağlanan karşılığında sıralı çekler verilen işin taşeron tarafından ifa edilmediği gibi, alınan çeklerin de davacıya iade edilmeyerek Faktoring Şirketlerine devredildiğini, Batman 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/619 Esas sayılı menfi tespit dosyasında bedelsiz oluşu nedeniyle davacı müvekkilinin bu çekten dolayı borçlu olmadığına karar verildiğini, davalı tarafın çekin bedelsiz olduğunu bildiğini ve cirantanın çek karşılığı için işin yapıldığına dair herhangi bir fatura sunamadığını, ancak davalı yanın kötü niyetli olarak herhangi bir araştırma yapmadan çeki devraldığını belirterek, tüm bu nedenlerle tüm maddi manevi hakları saklı kalmak kaydıyla, bedelsiz olduğu Batman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/619 Esas sayılı davası ile hüküm altına alınmış olan çekten müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, Batman … Bankası şubesine ait 30/11/2018 keşide tarihli … seri numaralı 100.000,00-TL bedelli çekin iadesine ve iptaline, kötü niyetli davalı aleyhine %40’tan aşağı olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu çekin, dava dışı ciranta borçlu …Tic. Ltd. Şti. ile imzalanan faktoring sözleşmesi kapsamında davacıdan olan faturalı alacağına istinaden müvekkil firmaya 31/07/2018 tarihinde ciro ile teslim edilerek faktoring işlemi yapılmış olan çek olduğunu, müvekkili şirketin faktoring müşterisi dava dışı şirketle davacı arasındaki ticari ilişki neticesinde kesilmiş olan ve taraflarına ibraz edilmiş faturaya istinaden müvekkili şirkete temlik ve ciro edildiğini, çekin faktoring işlemi karşılığı olan ödemesinin dava dışı firmaya yapıldığını, müvekkili şirketin iyi niyetli üçüncü şahıs durumunda olduğunu, ciro silsilesinde bulunan dava dışı faktoring müşterisinden ve keşideciden alacaklı duruma geldiğini, iş bu dava tarihinin çeklerin müvekkil şirkete teslim edildiği ve müşterisi şirkete faktoring işlemi yapıldığı tarihten sonra olduğunu, davacı ile dava dışı … Tic. Ltd. Şti. arasındaki edimlerin bir kısmının bu ciranta tarafından yerine getirmemesi sebebiyle borçsuz olduğu iddiasının sadece dava dışı … Ltd.Şti.ne yöneltilebilecek bir husus olduğunu ve müvekkili şirkete karşı defilerin ileri sürülemeyeceğinin yasal olarak açıkça belirli olduğunu ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, kötü niyetli dava açan davacı borçlu hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/10/2021 tarihli 2021/75 E. – 2021/738K. sayılı kararıyla; “…davacı şirket ile dava dışı …. Tic. Ltd. Şti. arasında taşeronluk sözleşmesi yapıldığı, davacı şirketin bu sözleşmeye istinaden dava konusu çeki dava dışı şirkete verdiği, dava dışı şirketin sözleşme gereğini yerine getirmediğinden bahisle çekin bedelsiz kaldığı iddiasıyla faktoring sözleşmesi kapsamında çeki devralan davalı şirkete karşı borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu davalı …’nin çeki edinme sebebini ispat ettiği ve çekte ciro silsilesinin düzgün olduğu, Türk Ticaret Kanunu’nun 792’nci maddesi göz önünde bulundurulduğunda davalı …’nin çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu ispat olunamadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; Batman 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/619 Esas sayılı dosyasıyla dava konusu çekin bedelsiz olduğuna ve iptaline karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, buna rağmen davalının çeki iade etmediğini, davalının kötüniyetli olduğunu, bilirkişi raporunda da dava konusu çekin … Ltd.Şti. aleyhine açılan menfi tespit davasıyla bedelsiz olduğuna dair karar verildiği ve kararın kesinleşmiş olduğu belirtilmesine rağmen, bilirkişinin davacının gerekçeli kararı sunmadığı için çekin iptal sebebinin bilinmediği, bu nedenle davanın reddi gerektiğine dair görüş bildirdiğini, gerekçeli kararın istenmesi halinde görüş belirtebileceğini bildirmesi gerektiğini, Mahkemenin de delil olarak sunmuş oldukları gerekçeli mahkeme kararını istemek yerine bilirkişinin akıl yürütmesine uyarak davanın reddine karar verdiğini, mahkemenin bu konuda basit bir araştırma bile yapmadığını, kaldı ki Yargıtay kararlarına göre çekin bedelsizliği ve iptaline ilişkin tüm şahsi defilerin faktoring şirketlerine karşı da ileri sürülebileceği, buna rağmen bilirkişinin fraklı görüş bildirmesinin yasalara ve hukuka aykırılık teşkil ettiğini, müvekkilinin ileri sürdüğü defilerini kanıtlayacak yeteri kadar bilgi ve belge bulunmasına rağmen, yerel mahkemece delil araştırması yapılmaksızın hüküm kurulduğunu, davalı …’in dosyaya sunmuş olduğu faturanın müvekkili şirketin ticari defterlerinde bulunmadığını, davaya konu çekin müvekkilinin ticari defterlerinde kaydı bulunduğuna dair bilirkişi raporu düzenlendiğini, bedelsizlik savunmasıyla ilgili kanununda yer alan iyiniyetli 3. kişi korunmasının faktoring şirketlerini kapsamadığının Yargıtay kararıyla da sabit olduğunu, Finansal Kiralama Factoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 22/2. maddesine göre factoring şirketlerinin kambiyo senetlerine dayalı olsa bile bir mal veya hizmet satışından doğmuş ve doğacak fatura ve benzeri belgelerle tevsik edilmeyen alacakları satın alamayacaklarını veya tahsilini üstlenemeyeceklerini, bilirkişi raporunun şirket tarafından azil edilen avukata tebliğ edildiğini, bu nedenle müvekkil şirketin bilirkişi raporundan haberdar olmadığını ve itirazlarını sunamadığını, bu nedenle bilirkişi raporunun hükme esas alınmaması gerektiğini, görevlendirilen ” Emekli Banka Müdürü / İktisatçı ‘ bilirkişinin ticari defterlerde bulunan fatura ve çeklerin hangi iş karşılığı, hangi kod kısmına yazıldığını bilecek / bilebilecek durumda olmadığını, bu nedenle alanında uzman mali müşavir bilirkişiden de rapor aldırılması gerektiğini, davalı …’in davaya sunmuş olduğu faturanın, müvekkil şirketin ticari defterlerinde bulunmadığını ve davaya konu çekin dava dışı … firmasına muhasebesel olarak hangi kod ile verildiği üzerine inceleme yapılmadığını, bu hali ile raporun eksik inceleme nedeniyle hükme esas alınmaması gerektiğini, söz konusu düzenlenen faturanın müvekkilinin ticari defterlerinde kaydı bulunduğuna / bulunmadığına dair bilirkişi raporu düzenlenmediğini, kaldı ki faturalar düzgün olsa bile faktoring şirketleri iyi niyetli 3. kişi olarak değerlendirilmedikleri için şahsi defilerin faktoringlere karşı ileri sürülebileceğini, çeki cirolayan şirketin, davalı … şirketine sunduğu faturayı bir başka faktoring şirketine de sunduğunu, aynı faturayla birden fazla faktoring şirketinde temlik/devir yaptığını, nitekim davalıya verilen … numaralı 20.07.2018 tarihli fatura ile … faktoring isimli faktoring şirketine de verildiğini, bununla ilgili olarak da açmış oldukları ekte sunduğu Batman 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/14 Esas, 2021 / 829 Karar sayılı menfi tespit davası ile davalarının kabulüne karar verildiğini belirterek, İstanbul 15 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021 / 75 E – 2021 / 738 K sayılı kararının istinaf incelemesi ile kaldırılarak davanın kabulüne veya bozulmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini, talep etmiştir.
DELİLLER:Batman 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 09/12/2020 tarih ve 2020/19 Esas – 2020/687 Karar sayılı yetkisizlik kararı ile dava dosyasının İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği ve 2021/75 Esasına kaydedilerek yargılamaya devam edildiği anlaşılmıştır.Davacı ile dava dışı …Ticaret Ltd. Şirketi arasında imzalanan 25/04/2018 tarihli sözleşme örneği incelendiğinde; T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor genel Müdürlüğü Tesisler Daire Başkanlığı Hatay Kırıkhan 2000 kişilik kapalı spor salonu mekanik tesisat yapım işinin taşeron olarak … Ltd. Şirketi tarafından üstlenildiği tespit edilmiştir. Dosya içine getirtilen Batman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/619 Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı tarafından … Ticaret Ltd. Şirketi aleyhine açılan menfi tespit ve çek iptali davasının yapılan yargılaması sonucunda, 2019/1038 Karar sayılı kararla davanın kabulüne, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve aralarında bu davanın da konusunu oluşturan 30/11/2018 keşide tarihli, … seri numaralı 100.000,00 TL bedelli çekinde bulunduğu bir kısım çeklerin iptaline karar verildiği, kararın 01/07/2020 tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir. İlk derece mahkemesince bankacı bilirkişi … alınan 20/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda; tarafların ticari kayıt ve belgelerinin incelenmesi sonucunda; davacı firma ile dava dışı …Tic.Ltd.Şti arasındaki 25.04.2018 tarihli sözleşme düzenlendiğinin tespit edildiği, sözleşmenin, T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor genel Müdürlüğü Tesisler Daire Başkanlığı Hatay Kırıkhan 2000 kişilik kapalı spor salonu mekanik tesisat yapım işi ile ilgili olduğu, Sözleşmeye göre; toplam ödeme tutarının, 2.500.000 TL olduğu ve siparişin, peşinat ve çeklerin teslim edilmesinden sonra açılacağı, dava konusu çekin, davacı firma tarafından 30.11.2018 tarihi ve 100.000 TL bedelle tanzim edilerek, dava dışı …Ltd.Şti.’ye verildiği, çek arka yüzündeki şerhlerden çekin, davalı … şirketine beyaz ciro ile teslim edildiği, daha sonra da … Bankası … cad. Şubesine “… Faktoring ad ve hesabına tahsil edilmek üzere tevdii edilmiş olduğunun anlaşıldığı, … şubesinin çekin arkasına “çekin 30.11.2018 tarihinde ibraz edildiği, fakat Batman Asliye Hukuk Mahkemesi kararı nedeniyle işleme alınamadığı” bilgisini derç ettiği, çekin … Faktöring tarafından 10.12.2018 tarihinde yeniden ibraz dildiği, ancak … Bankası Maslak Şubesinin de aynı doğrultuda hareket ederek işlem yapmadığını, davalı faktöring şirketi ile dava dışı ….Ltd.Şti. ‘nin 31.07.2018 tarihinde imzaladıkları 1.000.000 TL limitli faktöring sözleşmesinin kefilinin … olduğu, Sözleşmenin yasa ve yönetmeliklere uygun olarak düzenlendiği, davalı şirketin ticari kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, 20.07.2018 tarih ve … sayılı faturanın, dava dışı … Tic. Ld.Şti. tarafından davacı …Şti.’ne KDV dahil 100.000,00 TL bedelle düzenlenmiş faturanın 31.07.2018 tarihinde yevmiye defterine “Riski Üstlenilmeyen Faktorig İşlemlerinden Alacaklar” hesabına borç, “Farkı Üstlenilmeyen Fak. İşlemlerinden Borçlular” hesabına alacak kaydı verilmek üzere işlenmiş olduğu, dava konusu 30.11.2018 vadeli … seri no.lu 100.000,00 TL bedelli çekin, davalı Faktöring Şirketi yevmiye defterine; 02.08.2018 tarihinde giriş kaydının yapıldığı, 03.12.2018 tarihinde “Karşılıksız Çekler” hesabına aktarılan çekin 10.12.2018 tarihinde de “Kanuni Takip” hesabına alındığı, davacı firmanın dosyaya yalnızca 2018 yılı yevmiye defterinin fotokopisini sunduğunu, dava konusu … seri no.lu … bank çekinin, davacı firmanın 2018 yılı yevmiye defterine 30.11.2018 tarih ve … yevmiye maddesi ile verilen sipariş avansları hesabına borç, verilen çekler ve ödeme emirleri hesabına alacak olarak işlendiğini, ancak, yevmiye defterinde dava konusu çekin, 31.07.2018 tarihinde giriş kaydının bulunmadığını, 31.07.2018 tarihinde düzenlenen “Alacak Bildirim Formu Ödeme Araçları Tevdi Bordrosu/ön Ödeme talimatında, firmaya yapılacak ödemenin gerçekleştirileceği Banka ve IBAN numarasının belirtildiği ve beyanların, dava dışı firma tarafından imzalandığı, formun belge hanesine 20.07.2018 tarih ve …, tutar hanesi de 100.000,00 TL yazıldığı, form eki “Ödeme Araçları Tevdi Bordrosu” ile de … BATMAN ŞUBESİ’ndeki hesap üzerine keşideli 30.11.2018 tarihli, … seri numaralı, keşidecisi davacı, lehtarı dava dışı firma olan 100.000,00 TL’lik çek alındığı, faktöring işlemine esas alınan fatura incelendiğinde; 20.07.2018 tarih ve … sayılı faturanın, dava dışı … Tic. Ldd.Şti tarafından davacı ….Ltd.Şti.’ye KDV dahil 100.000,00 TL bedelle düzenlenmiş 1 fatura olduğu, faturaya “Hatay Kırıkhan spor salonu işi ile ilgili olduğu” açıklamasının yapıldığı, faturanın, ilgili yönetmelik gereğince davalı …, tarafından Merkezi Fatura Kayıt sitemine kaydedildiği, faktoring işlemi ile ilgili tutarın, Faktoring firması tarafından 31.07.2018 tarihinde alıcı . ..Ltd.Şti.’nin … Bankası’ndaki mevduat hesabına 90.000,00 TL olarak EFT yoluyla iletildiği, Batman Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/619 E. Sayılı dosyası ile ilgili olarak dosyaya sunulmuş olan 17.12.2019 tarihli duruşma tutanağından; davacının … Ltd.Şti.ne borçlu olmadığının tespitine, … Batman şubesine ait 30.11.2018 tarihli 100.000,00 TL tutarlı … seri no.lu çekin iptali kararının verilmiş olduğunun anlaşıldığı, dosyada “Çekin niçin iptal edilmiş olduğunu da açıklayan” gerekçeli karar örneğinin bulunmadığı, karar özetinin, davacının … firmasına borçlu olmadığı hakkında olduğu ve kararın kesinleşip kesinleşmediğinin de bilinmediği, kararın çeki ciro yoluyla temin eden davalı … Şirketini bağlamayacağı hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu, ibraz edilen belgelerden; davalı faktöring Şirketi’nin, firma mali bünyesi ile ilgili detaylı bir istihbarat çalışması yapmış olduğu ve ayrıca teminat da aldığı, çek hakkında da araştırma gerçekleştirdiği, ayrıca temlik alınan fatura konusu işin devam ettiği bilgisinin de teyit edilmiş olduğu, dava konusu faktoring işleminin 6361 Sayılı Yasa ve bu yasaya dayanan Yönetmelik şartlarına uyulmak suretiyle yapılmış olduğu, dava konusu faktöringe işleminde Yasa ve Yönetmeliğe aykırı herhangi bir hususa rastlanılmadığı, dava konusu faturanın, mal ve hizmet satışından kaynaklandığı, faturanın faktoring işlemi ile ilgili bulunduğu, dava konusu çekin de değinilen fatura konusu iş bedelinin ödenmesi amacıyla davacı firma tarafından keşide edilerek dava dışı taahhüt firmasına verildiği, davacı taraf iddialarının yerinde olmadığına dair görüş bildirdiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Dava, menfi tespit davasıdır.İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vekili tarafından istinaf yargı yoluna başvurulmuştur.Her ne kadar ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davalı …’nin çeki edinme sebebini ispat ettiği ve çekte ciro silsilesinin düzgün olduğu, Türk Ticaret Kanunu’nun 792. maddesi göz önünde bulundurulduğunda davalı …’nin çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu ispat olunamadığından davanın reddine karar verilmiş ise de; dava konusu çekin keşidecisinin davacı … Ltd. Şirketi, lehtar dava dışı …. Tic.Ltd. Şirketi’nin birinci ciranta, … A.Ş.’nin ise ikinci ciranta olduğu anlaşılmaktadır. 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/2. maddesi ”Faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal ve hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz veya tahsilini üstlenemez” hükmünü içermektedir.Yasa metninden de anlaşılacağı üzere, faktoring şirketinin, faktoring işlemi ile devraldığı alacak, alacağın temliki hükümlerine tabidir. Nitekim, faktoring işlemlerinde alacağın temliki hükümlerinin uygulandığı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 03/11/2010 tarih, 2010/19-488 Esas, 2010/557 Karar sayılı kararında da açıkça belirtilmiştir. Öte yandan aynı kararda faktoring işleminin müşteri (firma), faktoring şirketi (faktor) ve borçlu olmak üzere üç tarafının bulunduğu da açıklanmıştır. Faktoring işleminin bu tarafları arasındaki ilişkiler yönünden 6361 sayılı Kanun’un 9/2 ve 6098 sayılı TBK’nın 188/1. maddesi hükümlerinin uygulanması gerekir. Buna göre borçlu, faktoring işlemini öğrendiği sırada önceki alacaklısına karşı sahip olduğu def’ileri alacağı faktoring sözleşmesine dayanarak devralmış olan faktoring şirketine karşı da ileri sürebilecektir. 6361 sayılı Kanun’un 9/2. ve TBK’nın 188/1. maddesi karşısında faktoring işleminin tarafları arasındaki ilişkiler yönünden şahsi def’ilerin ileri sürülebilmesinde faktoring şirketinin iyiniyetli ya da kötüniyetli olmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır. 6361 sayılı Kanun’un 9/3. maddesi, faktoring işleminin yukarıda belirtilen tarafları dışında kalan kambiyo borçluları bakımından uygulanabilecek bir hükümdür. Başka bir anlatımla, faktoring işleminin dışında bir kambiyo borçlusu varsa (keşideci, lehdar veya ciranta), onlar hakkında 6361 sayılı Kanun’un 9/3. maddesi hükmü uygulanacaktır. Somut olayda uyuşmazlık faktoring işleminin tarafları arasında olduğundan anılan Kanun’un 9/3. maddesi hükmünün uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince; Batman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/619 Esas, 2019/1038 Karar sayılı kesinleşmiş kararı ile davacının ticari kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda alacağını davalıya temlik eden … Tic. Ltd. Şirketi’nin davacı ile yaptığı sözleşme ile yapımını üstlendiği işi yapmadığının tespit edildiği, bu gerekçeyle davacının faktoring işleminin tarafı olan dava dışı … Tic. Ltd. Şirketi’ne borçlu olmadığına hükmedildiği, davaya konu çekin de aralarında bulunduğu bir kısın çeklerin iptaline de karar verildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmakla, davacının bedelsizlik defini davalı … şirketine karşı ileri sürmesi mümkün olduğundan ve olayda TTK’nun 792. maddesinin uygulama yeri bulunmadığından bu gerekçeyle davanın reddi doğru olmamıştır.Davalının dava dışı şirketten temlik aldığı alacakla ilgili davacının borçlu olmadığı kesinleşmiş mahkeme kararı ile tespit edildiğinden ve davacı tarafça bedelsizlik defi devalıya karşı da ileri sürülebileceğinden, davacının davalıya borçlu olmadığı, ancak davalının kötüniyetle hareket ettiğinin de ispatlanamadığı, kötüniyet tazminatının koşullarının mevcut olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin kabulüne, yerinde olmayan ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosya kapsamına göre yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden davanın kabulüne, davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin esastan KABULÜNE,2-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 05/10/2021 tarihli 2021/75 E. – 2021/738 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davacının Batman … Bankası şubesine ait 30/11/2018 keşide tarihli … seri numaralı 100.000,00 TL. bedelli çekle ilgili davalıya borçlu olmadığının tespitine, Batman … Bankası şubesine ait 30/11/2018 keşide tarihli … seri numaralı 100.000,00 TL. Bedelli çekin iptaline Kötüniyet tazminatı talebinin reddine,3-İlk derece yargılaması yönünden; a)Alınması gereken 6.831,00 TL harçtan peşin alınan 1.707,75 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 5.123,25 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,b)Davacı vekili için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre takdir edilen 25.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, c)Davacı tarafça yatırılan 1.707,75 TL peşin harç ve 54,50 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.762,15 TL harç, 750,00 TL bilirkişi ücreti, 550,00 TL posta ve tebligat giderleri olmak üzere toplam 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere toplam 3.062,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-İstinaf yargılaması yönünden; a)Davacı vekilinin istinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talep halinde iadesine,b)İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 162,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 44,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 206,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, c)İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 22/09/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.