Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1880 E. 2021/2280 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1880 Esas
KARAR NO: 2021/2280 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/05/2021
NUMARASI: 2021/99 D.İŞ – 2021/99 K.
DAVANIN KONUSU: Tespit (D.İş)
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Talep eden vekili tedbir talepli dilekçesinde; aleyhine tespit talep edilen yan tarafından “… Mahallesi … Sokak … Apt. No:… Bakırköy/İstanbul adresinde müvekkili olan firmaya ait tescilli … markası adı altında üretilen ürünlerin taklidi nitelikteki ürünlerin izinsiz olarak satışa sunulduğunu, … ibareli markanın müvekkili olan firma adına TPMK nezdinde tescilli olduğunu, aleyhine tespit talep edilen yanın söz konusu fillerinin hem müvekkili olan firmaya ait marka haklarına tecavüz hem de haksız rekabet teşkil ettiğini, marka hakkına tecavüzün tespiti ile ihlalin durdurulması, tecavüzü oluştura ürünlere el konulması, toplatılması ve imha edilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
TEDBİR RED KARARI: Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 11/06/2021 tarihli 2021/99 E. sayılı kararıyla; “Tüm dosya kapsamına göre talep eden yanca sunulan ürünlerin orjinalliğinin tespiti için yargılamaya ihtiyaç duyulması, ayrıca ürünlerin orijinal olup olmadıkları bu aşamada tespit edilebilmiş olsaydı dahi davalı yanda ele geçirilmemiş olmaları, talep eden tarafından sunulmaları karşısında bu ürünlerin karşı yana aidiyetleri hususunda da yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı” gerekçesiyle; tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından yapılan incelemede, davalı şirket yetkilileri tarafından müvekkiline ait … markası ile taklit ürünlerin izinsiz olarak satıldığının tespit edildiğini, taklit ürünlere davalı tarafça … etiket ve logosunun, kullanma talimatı ile etiketleyerek … markalı gerçek bir ürün gibi sattığının sabit olduğunu, yaklaşık ispat koşullarının oluştuğunu, ürünlerin davalıdan alındığının sunulan ürün fişi ile sabit olduğunu, kaldı ki mahkemenin davalı firmada yerinde incilimi yapmasının mümkün olduğunu, mahkemenin rapora karşı beyanda bulunma imkanı vermeden talebin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu beyanla kararın kaldırılarak, müvekkilinin zarara uğramaması adına belirtilen adreste yer alan ve müvekkilinin haklarına tecavüz teşkil eden taklit ürünlerin toplatılması ve ürünlere el konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkemece hukukçu marka vekili bilirkişiden alınan 10/06/2021 tarihli raporda; “tespit yapılması için talep eden yan tarafından taklit olduğu iddia olunan ürün örnekleri incelendiğinde söz konusu ürünlerin talep eden yana ait … hakim unsurlu markaları birebir olarak ürünlerin muhtelif yerlerinde ve birden fazla kez ihtiva ettiğinin tespit edildiği, ancak gerek orijinal ürünler ile tespit edilen ürünleri karşılaştırabilmeleri bakımından dosyada orijinal ürün bulunmayışı, gerekse de malın tedarik ve ithalat zinciri ve muhasebe kayıtları ile ilgili herhangi bir veri olmaması nedenleri ile tespit edilen ürünlerin orijinal ürünler olup olmadığının taraflarınca anlaşılamadığı, ilgili ürünlerin orijinal ürünler olmaması halinde tespit talep eden yana ait markalardan kaynaklanan haklarının ihlal edildiğinden bahsedilebileceği, yapılması muhtemel orijinal ürün ile dosyada bulunan ürünlerin fiziken karşılaştırılması ve muayenesini, malın tedarik ve ithalat zinciri ile muhasebe kayıtlarının incelenmesi işlemlerinin akabinde ilgili ürünlerin orijinal ürünler olduğunun tespit ve değerlendirilmesi halinde ise “markanın tükenmesi ilkesi” gereği herhangi bir ihlalden bahsedilemeyeceği” beyan edilmiştir.
G E R E K Ç E: Tedbir talep eden vekilinin dilekçesinde, dilekçe ekinde sundukları taklit ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, marka hakkına tecavüzün tespiti, meni , ürünlere el konularak toplatılması ve imhasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemeye iki adet deri ceket ürün örneği ile “… Ltd. Şti.” firmasına ait “…” açıklamalı 350,25 TL bedelli yazar kasa fişi sunulduğu, mahkemece hukukçu marka vekili bilirkişiden alınan raporda, dosyada orijinal ürünler sunulmadığından ürünler arasında karşılaştırma yapılamadığı, ürünler üzerinde … markasının birebir kullanıldığı anlaşılıyorsa da ürünlerin orijinal ürün olup olmadığının tespit edilemediği ve muhasebe kayıtlarının incelenemediği, ürünün orijinal olması halinde marka hakkının ihlalinden bahsedilemeyeceği ve marka hakkının tükenme ilkesi nedeniyle marka ihlalinden bahsedilemeyeceği beyan edilmiştir. Talep eden vekilinin istinaf dilekçesinde, ürünlerin taklit olduğunu ve mahkemenin gerekli ise davalı adresinde inceleme yapabileceğini ileri sürmüşse de, tedbir talebi D.İş dosyası üzerinden talep edildiğinden ve talep dilekçesinde keşif talebi bulunmadığından, mahkemenin resen ek inceleme yapması mümkün değildir. Bu aşamada dosya kapsamına göre, ürünlerin orijinal olup olmadığının tespit edilememesi nedeniyle, yaklaşık ispat koşulları gerçekleşmediğinden, tedbir talebinin reddi kararı yerinde görülmekle, tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince talep eden vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken harç peşin alınmakla, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; talep eden tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 30/12/2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.