Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1859 E. 2021/1939 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1859 Esas
KARAR NO: 2021/1939 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/06/2021
NUMARASI: 2021/329 E., 2021/332 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 17/11/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili; borçlu tarafından 30/04/2021 tarihli 50.000 TL bedelli çekin müvekkiline verildiğini, çekin vadesinde ödenmediğini, bunun üzerine takibe konulduğunu belirterek ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir. Mahkemesince 2021/329 D.İş – 2021/332 Karar sayılı dosyada verilen 09/06/2021 tarihli değişik iş kararıyla; “talep dilekçesi ile eklerinde sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinde, çek üzerinde çekin karşılığının bulunduğu ancak Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/410 Esas sayılı, 20/04/2021 tarihli ödeme yasağı kararının mevcut olduğu, hamilinin mahkemesine çeki sunup, meşru hamil sıfatıyla ödeme yasağının kaldırılması ve takip yapması mümkün olmakla, 2004 Sayılı İcra İflas Kanununun 257.maddesi koşulları oluşmadığından ve talep yargılamayı gerektirdiği” gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekili istinaf etmiştir. İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili istinafında; çekin alonj kısmında ödemeden men kararı bulunduğu ve işlem yapılamadığı şerhi düşüldüğünü, çekin karşılığının bulunduğuna dair hiçbir ibarenin alonja yazılmadığını, yerel mahkemenin eksik ve hatalı inceleme sonucu karar verdiğini, ödemeden men kararının hasımsız açılan çek iptali davasında verildiğini, müvekkilinin taraf olmadığı dava dosyasında verilen men kararının icra takibine engel olmayacağını, bu hususun İstanbul BAM’daki değişik Hukuk Daireleri tarafından verilen kararlarda ortaya konulduğunu, talepleri ekinde faktoring sözleşmesi, alacak bildirim formu ve faturanın ibraz edildiğini, ihtiyati haciz için tüm koşulların sağlandığını, mahkemenin İİK’nun 257.maddesi hükümlerini dikkate almadığını bildirmiştir. Talep dilekçesi ekinde sunulan belgelerde dava konusu çekin 31/04/2021 tarihli 50.000 TL bedelli, keşidecisinin karşı tarafta yer alan … Ltd. Şti., lehtarın … Ltd. Şti., cirantanın … AŞ., hamilin ise ihtiyati haciz isteyen faktoring şirketi olduğu, çekin 30/04/2021 tarihinde ibraz edildiği, Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/410 E.sayılı 20/04/2021 tarihli ödemeden men kararı gereğince işlem yapılmadığı şerhinin yazıldığı görülmüştür. Talep dilekçesi ekinde ihtiyati haciz isteyenle … AŞ.arasında 10/12/2010 tarihli faktoring sözleşmesi imzalandığı, … isimli şahsın da müteselsil kefil sıfatıyla imzasının yer aldığı görülmüştür. Talep dilekçesi ekinde bulunan 11/12/2020 tarihli faturanın karşı tarafta yer alan … AŞ.tarafından karşı tarafta yer alan … Ltd. Şti.’ne düzenlendiği ve 103.840,00 TL bedelli olduğu görülmüştür. Talep dilekçesi ekinde bulunan 14/12/2020 tarihli ödeme araçları tebliğ bordrosu ile talep konusu çekin … AŞ tarafından ihtiyati haciz isteyen faktoring şirketine devredildiği görülmüştür. Talep dilekçesi ekinde bulunan 08/12/2020 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi fotokopilerinden … AŞ.’nin ünvan değişikliği yaparak … AŞ.olduğu görülmüştür.
GEREKÇE: Talep, ihtiyati hacze ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yöneliktir. İhtiyati haciz isteyen faktoring şirketi ile borçlulardan … AŞ arasında 10/12/2010 tarihli faktoring sözleşmesi imzalandığı, ihtiyati hacze konu edilen çekin faktoring ilişkisi çerçevesinde borçlu … AŞ tarafından faktoring şirketine temlik edildiği anlaşılmıştır. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nun 250/1 maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya 3.şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını haczettirebilir. İhtiyati hacze konu çekin keşide tarihinin 31/04/2021 olup ihtiyati haciz talebinin 07/06/2021’de yapıldığı, çekin ibraz edildiği ve ödemeden men kararı bulunduğundan işlem yapılamadığı şerhinin çek arkasına yazıldığı görülmüştür. Bilindiği üzere ödemeden men kararı sadece çekin ödenmesini durduran bir tedbir kararı olup yetkili hamil yararına ihtiyati haciz kararı verilmesine engel bir durum oluşturmaz. Öte yandan İİK’nun 257.maddesindeki yasal düzenleme dikkate alındığında ödemeden men kararı bulunması ihtiyati haciz verilmesine engel teşkil etmez. (Bkz. Yargıtay 11. HD. 2012/13177 E. -2012/16038 K., 2016/505 E. – 2016/1477 K.sayılı ilamları da bu yöndedir.) Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İhtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İlk derece mahkemesinin 09/06/2021 tarihli 2021/329 D.İş E. -2021/332 K.sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-İhtiyati haciz kararı verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 3- İhtiyati haciz isteyen vekili tarafından istinafa geliş aşamasında peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine, 3-İhtiyati haciz isteyen vekili tarafından istinafa geliş aşamasında peşin olarak yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 99,50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 261,60 TL’nin karşı taraflardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle ihtiyati haciz isteyene verilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi. 17/11/2021