Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1791 E. 2023/1211 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1791 Esas
KARAR NO: 2023/1211
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/03/2019
NUMARASI: 2016/3 Esas – 2019/130 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/09/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dünyada ve Türkiye’de … yazılımının eser ve lisans hakkı sahibi olduğunu, yazılımın davalı tarafın iş yerinde bulunan bilgisayara izinsiz ve yasal olmayan şekilde yüklendiğini ve kullanıldığını, İstanbul Anadolu 1.FSHH Mahkemesi’nin 2014/18 D.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile bunun sabit olduğunu, izinsiz kullanıldığı tespit edilen yazılım bedellerinin FSEK md.68 vd. uyarınca ticari reeskont faizi ile birlikte hesaplanacak tazminat tutarı olarak bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacak fazlaya ilişkin bedeli talep ve ıslah etme hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 288.576,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından dava konusu program için 42.480 Amerikan Doları tutarında fiyat belirlendiğini, davacının fahiş tutardaki teklifine nazaran yurt dışından aynı programı lisanslı olarak daha uygun fiyata aldığını ve noter huzurunda kurulumun yapıldığını, davacı şirketin söz konusu program için 100.000 TL’ye yakın fiyat biçerek bu fiyatın rayiç bedel olduğunu iddia etmesi ve bu fiyat üzerinden FSEK hükümleri uyarınca tazminat talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkiline yönelttiği iddialar ve taleplerin tamamen hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 21/03/2019 tarih ve 2016/3 Esas – 2019/130 Karar sayılı kararıyla; “… Son heyet ve ikinci heyet raporları, İstanbul Anadolu Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 2014/18 D. İş sayılı dosyası üzerinden alınan bilirkişi tespit raporunda 2 adet … 2010 ve 1 adet … Standart 2010 isimli yazılımların davalı firma bilgisayarlarında kullanıldığı tespit edildiğinden, söz konusu yazılımların lisans sertifikasının ya da satış faturasının sunulmadığı ayrıca tespit edilen programların seri numaralarının lisanslı bir programın seri numarası olmadığı, yani emeklenmiş (kırılmış) seri numaralar ile söz konusu programların bilgisayarlarda tam sürüm olarak aktif edilmiş ve kullanılmış olduğu, böylece davalı firmada Iisanssız olarak kullanıldığı anlaşılan dava konusu yazımların lisans bedelinin 81.652 TL olarak tespit edildiği anlaşıldığından; bilgisayar yazılım programının ise FSEK 1/b-g ile FSEK 2/1 md kapsamında hususiyet taşıyan eser niteliğinde olduğu hususunda bir ihtilaf bulunmadığı gibi, davalı tarafın iş yerindeki uyuşmazlığa konu bilgisayar yazılım programının lisanssız olarak kullanılması hukuka aykırı çoğaltım ve mali hak ihlali” niteliğinde olup, FSEK 22 md kapsamında eser sahibinin mali haklarının ihlali niteliğinde bulunduğundan FSEK 68 md çerçevesinde emsal lisans satış bedelinin üç katını isteme hakkı bulunduğundan, bu suratle farazi lisans sözleşmesi kurulmuş olacağından, proğramın halen güncel bir yazılım olması hususu da dikkate alınarak davacı taraf için eser sahibinin verdiği haklar çerçevesinde FSEK 68. maddeye göre hesaplanan 81.652. TL nin 3 katı olan 244.956 -TL nin ticari reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; “Yazılımların rayiç bedeli hesaplanırken sözleşme olması durumunda istenebilecek miktarın baz alınması gerekirken, yıllık abonelik hizmetlerinin dikkate alınmaması sebebiyle eksik hesaplama yapıldığını, FSEK 68. maddesi ve yerleşik Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğunu,Mahkeme kapsamında alınan bilirkişi raporlarında, doğru bir hukuki yorum yapılarak rayiç bedel hesaplanırken Türkiye yetkili satıcılarının belirlemiş olduğu değerin dikkate alınması gerektiği belirtilmişse de; olanaklardan faydalanılmadığı gerekçesi ile hatalı bir şekilde, rayiç bedel hesaplanırken yıllık abonelik hizmetleri dikkate alınmadığını, Somut olayda davalı söz konusu yazılımı distribütörden satın almış olsaydı, yazılıma ek olaraksöz konusu abonelik hizmet paketinin satışı da yapılmış olacağından; bu kapsamda, abonelik hizmet ücretinin hükmedilen tazminat miktarına dahil edilmemesinin hatalı olduğunu, … yazılımın 12.700 $, … standart yazılımın ise 8.000 $ üzerinden hesaplanması gerektiğini, hali hazırda mahkeme dosyasına sunulan emsal bedelleri gösterir faturalar, işbu dilekçe ekinde de sunulduğunu,Mahkeme tarafından alınan kararın kaldırılarak, abonelik sözleşmesine ilişkin ödenen meblağın da tazminat hesaplamasına eklenmesi suretiyle 288.576,00 TL tazminata hükmedilmesi gerektiğini.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava; davacıya ait yazılımın izinsiz kullanımı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, “Davanın kısmen kabulüyle; FSEK 68. maddeye göre hesaplanan 81.652. TL nin 3 katı olan 244.956 -TL nin ticari reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,” karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf edilmiş, ancak mahkemenin 22/11/2019 tarihli kararıyla gerekli harçlar ödenmediğinden, davalı istinafının yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Mahkemece üç ayrı bilirkişi kurulundan rapor aldırıldığı, raporların denetime elverişli oldukları, 14.5.2018 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile 06.11.2018 tarihli bilirkişi raporunun uyumlu olması nedeniyle mahkemece bu raporlara itibar edilmesinde isabetsizlik olmadığı, İstanbul Anadolu Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 2014/18 D. İş sayılı dosyası üzerinden alınan tespit bilirkişi raporu ve işbu dosya kapsamında alınan raporlarla 2 adet … 2010 ve 1 adet … isimli yazılımların davalı firma bilgisayarlarında izinsiz kullanıldıklarının tespit edildiği, davalının yazılımın yasal olarak kullanıldığı savunmalarının kanıtlanamadığı, söz konusu yazılımların lisans sertifikasının ya da satış faturasının sunulmadığı, ayrıca tespit edilen programların seri numaralarının lisanslı bir programın seri numarası olmadığı, tüm bu hususlar dikkate alındığında davalının davaya konu bilgisayar yazılımını lisanssız olarak kullanmasının FSEK 22.maddesi kapsamında eser sahibinin mali haklarının ihlali niteliğinde olduğu, FSEK 68.maddesi gereğince davacının emsal lisans satış bedelinin üç katı tazminat isteme hakkına sahip olduğu, buna uygun olarak mahkemece yapılan tazminat hesabının da yerinde olduğu anlaşıldığından; davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davacıdan alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 225,45 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.19/09/2023