Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1775 E. 2023/950 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1775 Esas
KARAR NO: 2023/950
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/02/2021
NUMARASI: 2019/316 E. – 2021/75 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 22/06/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … şirketi tarafından müvekkili şirkete keşide edilen … Bankası Kayseri Kale şubesine ait … seri nolu 27/02/2019 keşide tarihli ve 22.615,56 TL bedelli çekin keşideci tarafından müvekkili şirkete gönderilmek üzere … Kargo AŞ Talas Şubesine teslim edildiğini, çekin müvekkiline teslim edilmeden önce kargo aracından çalındığını, çekin arka yüzündeki müvekkil şirketin unvanının yazılı olduğu kaşe ve imzanın kendilerine ait olmadığını, sahte olduğunu, çekin arkasında cirosu bulunan davalı firmalarla müvekkilinin hiçbir ticari ilişkisinin bulunmadığını, geçerli ciro silsilesinin bulunmadığını, müvekkilinin davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığını, çekin kabulü aşamasında davalı … şirketinin sadece kendilerine sunulan evraklarla yetinmemesi, işyeri ve şirket hakkında istihbarat bilgilerini de toplayarak çek arkasındaki şirketlerin gerçekte var olup olmadığının araştırmasının yasal bir zorunluluk olduğunu, yeterli araştırmada bulunmaması, gerçekte hiç var olmamış bir şirketten sahte imzalı ve kaşeli çek kabul etmesi nedeniyle ağır kusurlu sayılması gerektiğini, çekin kötü niyetli kişilerin eline geçerek tedavüle çıkarıldığını, ayrıca çek üzerindeki müvekkil şirkete ait olmayan kaşe ve sahte imzalara ilişkin İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na 2019/71618 soruşturma sayılı dosyası ile soruşturmanın devam ettiğini; dava tarihi itibariyle müvekkili aleyhine başlatılmış bir icra takibi var ise teminat olarak yatırılan paranın davalılara ödenmemesi için ihtiyati tedbir verilmesini, muhtemel icra takiplerinin iptalini, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, davalılar aleyhine açılan menfi tespit davasının kabulü ile, müvekkil şirketin davaya konu çeke ilişkin olarak davalılara karşı borçlu olmadığının tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının haksız olduğunu, müvekkilinin faktoring hizmeti verdiğini, bu hizmet kapsamında müşterilerinin faturalı alacaklarını ve bu alacaklarına istinaden verilen kıymetli evrakları hizmet bedeli karşılığında temlik ve teslim alarak bedel ödemesi yaptığını, davacının beyan ettiği ciro silsilesinin geçerli olmadığı iddiasının haksız olduğunu, müvekkilinin çekin meşru hamili olduğunu, söz konusu çekin yasal düzenlemeler çerçevesinde faktoring sözleşmesi imzalanarak iktisap edildiğini, müvekkilinin ciro silsilesinde yer alan imzaların geçerliliğini araştırmak gibi bir yükümlülüğü ve zorunluluğunun olmadığını, müvekkili ile diğer davalı … Tic. AŞ arasında yapılan faktoring sözleşmesi ile alacakların müvekkili şirkete temlik edildiğini, kendilerinin iyi niyetli 3.kişi olduğunu, müvekkilinin üstüne düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini; açılan davanın ve çekin icra takibine konu edilmemesi talebinin reddini, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, alacağın %10’u tutarında para cezasına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir. Diğer davalılar … Limited Şirketi ve … Ticaret Limited Şirketi; davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02.02.2021 tarih ve 2019/316 Esas – 2021/75 Karar sayılı kararıyla; “… 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/2. maddesi metninden de anlaşılacağı üzere, faktoring şirketinin faktoring işlemi ile devraldığı alacak, alacağın temliki hükümlerine tabidir. Faktoring işleminin tarafları arasındaki ilişkiler yönünden 6361 Sayılı Yasanın 9/2 ve TBK’nın 188/1.maddesi hükümlerinin uygulanması gerekir. Buna göre borçlu, faktoring işlemini öğrendiği sırada önceki alacaklısına karşı sahip olduğu def’ileri, alacağı faktoring sözleşmesine dayanarak devralmış olan faktoring şirketine karşı da ileri sürebilecektir. 6361 Sayılı Yasanın 9/2. ve TBK’nın 188/1. maddesi karşısında faktoring işleminin tarafları arasındaki ilişkiler yönünden şahsi def’ilerin ileri sürülebilmesinde faktoring şirketinin iyiniyetli ya da kötüniyetli olmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır. Nitekim davalı …Faktoring A.Ş. tarafından aynı Kanun’un 9/2. maddesinin yollamasıyla somut olaya uygulanması gereken 29257 Sayılı Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5/1. maddesinde belirtilen istihbarat çalışmasını gereği gibi yerine getirmemiş olduğu, davalı … A.Ş’nin dava konusu çekin vadesi geldiğinde davacıyı aradığı ve dava konusu çekin görüntüsünü davacıya e-posta ile gönderdiği, davalı … A. Ş.’nin davacıya ulaşabilir olduğu, Davalı … A.Ş’ nin, davalı … Ltd. Şti. ile yapılan Faktoring Sözleşmesine göre temlik edilen fatura ile temlik karşılığı alınan dava konusu çekin miktar olarak tutarlı ve ciranta silsilesinin Yönetmelik’in 8.maddesine göre görünüşte düzgün olsa dahi davalı … Faktoring A.Ş.’nin aynı yönetmeliğin 5. maddesine göre gerek temlik edilen fatura ve gerekse dava konusu çek ile ilgili anılan araştırma ve istihbarat çalışmalarını eksik ve/veya gereği gibi yapmadığı, araştırma ve İstihbarat çalışmalarının yapılması sonucunda, temlik edilen faturanın beyanı ilgili vergi dairelerine beyan edilmediğinin, davalı … Tic. Ltd. Şti.’ nin Mali Tablolarının incelenmesi ve diğer araştırmaların yapılması sonucunda gayrı faal olduğunun anlaşılabileceği, dava konusu çek ile ilgili olarak davacıya ulaşılabilir olduğu, zamanında yapılacak istihbarat çalışması sonucunda çalıntı olduğunun anlaşılabileceği, dolayısı ile davalı … A.Ş.’nin Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik maddelerinde belirtilen usul ve esaslara göre yeterli inceleme, araştırma ve istihbarat çalışmalarını eksik ve/veya gereği gibi yapmadığı anlaşılmış olup davacının diğer davalıların yanı sıra davalı … A.Ş yönünden de davaya konu edilen çek ile ilgili sorumlu tutmak mümkün görünmemektedir. Dolayısıyla davacının davaya konu edilen … nolu 22.615,56 TL tutarındaki keşidecisi … Ltd. Şti. olan çek nedeniyle davalılara karşı sorumluluğu bulunmadığından davacının menfi tespit talebinin kabulüne.” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; “Mahkeme tarafından davacı firma ile … Tic. Ltd. Şti.’nin defterleri incelenerek taraflar arasında ve diğer davalı … arasında herhangi bir ticari ilişkinin söz konusu olup olmadığı bakımından bilirkişi incelemesi yapıldığını, ancak yalnızca defter incelemesi yapılmış olması ve hükümde salt olarak bu hususa dayanılmış olmasının eksik incelemeye dayalı ve hatalı olduğunu, Davacı tarafından çekteki imzanın tarafına ait olmadığı iddia edildiğini, ancak mahkeme tarafından çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığı yönünden imza incelemesi yapılmadığını, yapılacak bir imza incelemesi çekin davacıya ait olup olmadığını kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkaracakken Mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulduğunu, Mahkemece diğer davalı şirketlerin gayrı faal oldukları, ticaret sicilindeki adreslerinin aynı olduğu, aralarında organik bağ olduğu ve müvekkilin mali tablolarını inceleyerek ve diğer araştırmalarını yapması sonucunda gayrı faal olduğunu tespit edebileceğini belirttiğini; ancak ekte sunduğumuz mersis sorgulama ekran görüntülerinden görüleceği üzere her iki firmanın da aktif olarak göründüğünü ve adreslerinin de farklı olduğunu, Müvekkil tarafından Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik maddelerinde belirtilen usul ve esaslara göre yeterli inceleme, araştırma ve istihbarat çalışmalarını yapılmış olup, Mahkemece aksi yöndeki tespitin hatalı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden önce açılan menfi tespit istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, “DAVANIN KABULÜNE, Davacının … Bankası A.Ş. Kayseri şubesine ait … Ltd. Şti. Tarafından davacı … Tic. A.Ş. lehine keşide edilen … nolu 22.615,56 TL tutarlı çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, -Kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE.” karar verilmiştir. Hüküm davalı … A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı, dava dışı keşideci … Malz. Ltd.Şti. tarafından kendi lehine düzenlenen çekin kendilerine ulaşmadan kargoda çalındığını, çeki haksız olarak ele geçirenlerin lehtar adına sahte imza ile çeki tedavüle koyduklarını, davalılar ile aralarında ticari ilişki bulunmadığını beyanla menfi tespit isteminde bulunmuştur. Davalı … A.Ş. vekili, çekin faktoring hukukuna uygun olarak devir ve teslim alındığını, davacı beyanlarının gerçek dışı olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuş; diğer davalılar davaya cevap vermemiştir. Somut uyuşmazlıkta; davacının davaya konu çekin lehtarı olduğu, çekin dava dışı keşideci tarafından davacıya gönderildiği sırada kargoda çalındığının ve davacı yerine sahte imza ile çekin ciro edildiği iddiasıyla davalıların meşru hamil olmadığı ileri sürülmektedir. Davacının çekteki imzasını inkar etmesi karşısında mahkemece öncelikle çekteki lehtar imzasının davacı tarafa ait olup olmadığı konusunda imza incelemesi yaptırılması gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olduğundan davalı … A.Ş. vekilinin istinaf isteminin kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı … Anonim Şirketi vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/02/2021 tarih, 2019/316 E. – 2021/75 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde araştırma ve inceleme yapılarak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalı D… Anonim Şirketi’ne iadesine, 5- İstinaf aşamasında davalı D… Anonim Şirketi tarafından yapılan yargılama gideri olan 162,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 33,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 195,10 TL’nin davacıdan alınarak davalı … Anonim Şirketi’ne verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.22/06/2023