Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1655 E. 2021/1826 K. 22.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1655 Esas
KARAR NO: 2021/1826 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/07/2021
NUMARASI: 2020/134 E. – 2021/664 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 22/10/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı …’nun müvekkillerinin murisi/annesi …’ya ölümünden hemen önce 2.000.000 TL nakden borç verdiğini ve karşılığında 24/09/2019 vade tarihli, 2.000.000 TL bedelli senet aldığını, senet bedelinin de kendisine ödenmediği iddiası ile Fethiye İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus icra yolu ile takip başlattığını, taraflar arasında hiçbir tanışıklık, ticari ilişki ya da başkaca bir hukuki ilişki bulunmadığını, davalının müteveffa …’ya 2.000.000,00 TL fahiş bir meblağı nakden vermesinin mümkün olmadığını, hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, her iki tarafın banka kayıtları da incelendiğinde böyle bir paranın alınıp verilmesinin sözkonusu olmadığının yapılacak araştırma neticesinde anlaşılacağını, bu nedenle takibin iptaline ve haksız kötüniyetle takip başlatan davalı aleyhine % 20’tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davalının müvekkil davacıların murisinden alacaklı olması sebebiyle Fethiye İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe giriştiğini, bu takip sonucu, davacı … yönünden takibin kesinleşerek yetki itirazının reddolunduğunu, … yönünden yetki itirazının kabul edildiğini, ancak henüz … yönünden yetkili görünen yerde takip başlatılmadığını, davacıların bu davayı ancak davalı müvekkilinin yerleşim yerinde ya da icra takibinin kesinleştiği yerde açabilecekken davacıların yerleşim yerinde açılmış olan iş bu davanın yetkisiz mahkemede açıldığından; dosyanın yetkili Fethiye Mahkemelerine gönderilmesini ve davanın reddini talep etmiştir. Dava Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/702 Esas sayılı dosyasında açıldığı, mahkemenin 02/01/2020 tarihinde 2020/1 Karar sayılı karar ile, davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca, göreve ilişkin dava şartı uyarınca usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep üzerine görevli Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
MAHKEME KARARI; Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/07/2021 tarihli 2020/134 Esas-2021/664 Karar sayılı kararıyla; “İ.İ.K 72/7 uyarınca talep konusu menfi tespit ve istirdat davalarının, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabileceğini, somut olayda, davalı tarafın ikametinin Ankara’da olduğu ve icra takibinin de Fethiye İcra müdürlüğünde başlatıldığı, davacılardan …’ın icra müdürlüğünün yetkisine itirazda bulunduğu ve Fethiye İcra Mahkemesince yetki itirazı kabul edilerek, bu davacı yönünden yetkili icra müdürlüğünün Küçükçekmece olduğunun hüküm altına alındığı, dava tarihi itibariyle henüz Küçükçekmece’de icra takibinin başlatılmadığı ve diğer davacı yönünden ise Fethiye İcra Müdürlüğündeki takibin derdest olduğu, dolayısıyla dava tarihi itibariyle İ.İ.K 72/7 uyarınca mahkemenin bu yargılamayı yapmaya yetkili olmadığı” gerekçesiyle; “Dava dilekçesinin yetki yönünden USULDEN reddi ile mahkemenin YETKİSİZLİĞİNE -HMK’nın 20.maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm taraflara tebliği ile kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili FETHİYE NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE (ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) GÖNDERİLMESİNE ” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davacılar vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin usul ekonomisini yok sayarak, eksik inceleme ve araştırma neticesinde karar verdiğini, Fethiye İcra Müdürlüğünün yetkisine yaptıkları itirazın Fethiye İcra Hukuk Mahkemesi’nin 17/12/2019 tarih, 2019/598 E ve 2019/717 sayılı kararı ile yetki itirazının kabulüne ve Fethiye İcra Müdürlüğü’nün 2019/11322 E Sayılı Dosyası Yönünden Yetkisizliğine , görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul (Küçükçekmece) olduğuna karar verildiğini, istinaf incelemesi neticesinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 12. HD’nin 2020/292 E 2020/1743 sayılı kararı ile görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul (Küçükçekmece) olduğuna karar verdiğini, Yargıtay 12 HD.’nin 2021/325 E 2021/4402 sayılı kararı ile kararın onararak kesinleştiğini, bunun üzerine usul ekonomisi gereği ve ileride telafisi güç durumlara sebebiyet verilmemesini teminen menfi tespit davasının Küçükçekmece Asliye Hukuk mahkemesinde açıldığını beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesine cevabında; davalı müvekkilinin, Fethiye İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe giriştiğini, davacı … yönünden takibin kesinleştiğini, yetki itirazı reddolunduğunu, … yönünden yetki itirazının kabul edildiğini, davanın ikame edildiği tarih itibariyle henüz … yönünden yetkili görünen yerde takip başlatılmadığını, davacıların bu davayı ancak davalı müvekkilin yerleşim yerinde ya da icra takibinin kesinleştiği yerde açabilecekken davacıların yerleşim yerinde açtıklarından, ilk derece mahkemesince verilen yetkisizlik kararının yerinde olduğunu beyanla, istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir.
DELİLLER; Dosya içerisinde bulunan Fethiye İcra Hukuk Mahkemesi’nin 17/12/2019 tarihli 2019/598 Esas-2019/717 Karar sayılı kararıyla, davacılar … ve … aleyhinde açılan yetki itirazına ilişkin davada mahkemece; ” davacı …’ın yetkiye ilişkin itirazının kabulüne, Fethiye İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası yönünden yetkisizliğine, görevli ve yetkili icra müdürlüğünün İstanbul (Küçükçekmece) olduğuna, davacı … yönünden davanın süre yönünden reddine” karar verilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 12. HD’nin 22/10/2020 tarihli, 2020/292 E 2020/1743 sayılı kararı ile, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, istinaf mahkemesinin kararı Yargıtay 12 HD.’nin 2021/325 E 2021/4402 sayılı kararı ile kararın onanarak, mahkemenin kararının 26/04/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava 27/12/2019 tarihinde açılmıştır.
G E R E K Ç E: Bonoya dayalı menfi tespit davasında; Fethiye İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/598 Esas-2019/717 Karar sayılı ilamından; Fethiye İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında, alacaklı … tarafından, davacı borçlu … aleyhine 24.04.2018 tanzim tarihli 24.09.2019 vade tarihli, 2.000.000,00 TL’lık bonoya ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, takibin 18/10/2019 tarihinde başlatıldığı, borçlunun takipten önce 14/11/2018 tarihinde öldüğünün anlaşılması nedeniyle, alacaklının mirasçılara ödeme emrinin gönderilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Davaya konu icra takibinin Fethiye İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası olduğu, davacılar tarafından yetki itirazında bulunulduğu, davacı …’ın yetki itirazının kabulüne ilişkin mahkeme kararının ve bu davacı yönünden icra takibinde Küçükçekmece İcra Müdürlüğü’nün yetkisinin kesinleştiği anlaşılmıştır. Davacı …’nın yetki itirazı ise süre yönünden reddedilmiştir.İİK 72. Maddesinde; “Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.” hükmü düzenlenmiştir. Davalı alacaklının adresinin “… Mah. … Sok. No:… Keçiören/Ankara” olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı … yönünden, Küçükçekmece İcra Müdürlüğü’nün, yargı çevresinde olduğu, Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğu, davacı … yönünden ise İİK 72/son maddesi gereğince yetkili olmadığı anlaşılmıştır. Ancak davacıların menfi tespit davasına konu bonoda imzası bulunan …’nın mirasçıları olduğu, 4721 sayılı TMK’nın 640. maddesine göre, mirasçılar arasında iştirak halinde mülkiyet hükümleri geçerli olup, mirasçıların terekeye konu alacak ve borçlar üzerinde ancak oybirliği ile tasarruf edebileceklerinden menfi tespit davasında, aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve davacılar tarafından açılan menfi tespit davasının birlikte görülmesi gerektiği kanaatiyle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, 6100 sayılı HMK 353/1-a-3 maddesi gereğince, BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 08/07/2021 tarihli 2020/134 E. – 2021/664 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2-Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 65,00 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 22/10/2021 tarihinde HMK’nın 353/1-a-3 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.