Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1550 E. 2023/603 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1550 Esas
KARAR NO: 2023/603
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/07/2021
NUMARASI: 2020/705 E. – 2021/653 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/10/2020
KARAR TARİHİ: 05/04/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı vekili tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile … San. ve Tic. Ltd. Şti … ve … aleyhine icra takibi başlattığı, müvekkili murisi …’ın Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/283 Esas sayılı dosyası ile takip konusu çekten dolayı borcunun bulunmadığının tespitini talep ettiği, Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/218 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne ve takip konusu çekten dolayı 28.500,00TL borcunun bulunmadığına karar verildiğini, bu kararla alacaklının icra takibine konu çek bedeli olan 29.000,00TL dolayı 28.500,00TL alacaklı olmadığına karar verildiği, müvekkili bu davanın tarafı olmasa dahi karar alacaklıyı bağladığı, alacaklı bu karar sebebiyle bu icra takibinden dolayı 500 TL alacak talebinde bulunabileceği, bu karar tüm dosya borçlularının ve dosya alacaklısını bağladığını takip alacaklısının bakiye alacığı 500 TL’sinin Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi kararına göre kapak hesabı yapıldığı ve bakiye borç ödendiği, bu nedenle icra dosyası alacağı tamamen ödendiği, icra takibinde diğer borçlularda borçtan kurtulduğu bu nedenle takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı borçlular … ve … ve dava dışı … aleyhine tarafımızca kambiyo takibi başlatıldığını, kambiyo takibi çek alacağına dayandığını, dava dışı borçlu … tarafından Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nde menfi tespit davası açıldığını ve 2013/283 Esas , 2016/218 Karar sayılı ilam ile borçlulardan …’ın borcun 28.500 TL olan kısmından borçlu olmadığına karar verildiğini, işbu kararın yalnızca dava dışı … adına tesis edildiğini, diğer borçlular açısından borcun devam ettiğini, Asliye Ticaret Mahkemesi ilamı sonrasında dava dışı borçlu …’ın borçtan kurtulduğunu, lehtarın borcunun sona ermesinin diğer borçluları borçtan kurtarmayacağını, davalılar yönünden borcun sona erdiğini gösteren herhangi bir kararın icra dairesine sunulamadığını, bu sebeple dosya alacaklarının devam ettiğini, davacılar tarafından Bakırköy 7.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/715 Esas sayılı dosyasında ”dosya kapak hesabının yapılması” konulu tedbir talebi de içeren haksız ve mesnetsiz bir dava açıldığını, davacı taraf icra müdürlüğünü de bu konuda kötü niyetli olarak yanılttığını, icra müdürlüğü tarafından konulan hacizler karşı tarafın baskısı ile hata sonucu kaldırıldığını, sonrasında hatasının farkına varan icra müdürlüğü tekrardan haciz işlemi uygulandığını, alacaklarının tahsil imkanı tehlikeye düştüğünü, bu sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Bakırköy 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07.07.2021 tarih ve 2020/705 Esas – 2021/653 Karar sayılı kararıyla; “…icra takibinin çek alacağına dayandığı, alacaklının davalı, borçlunun ise davacılar ile birlikte dava dışı … olduğu, borca ilişkin ödemelerin icra dosyasında yer aldığı, Bakırköy 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/1389 Esas sayılı dosyasında icra memuru muamelesini şikayet talebini reddettiği, Bakırköy 4. ATM’ 2013/283 Esas – 2016/218 Karar sayılı dosyasının … tarafından açılan Bakırköy …İcra Müdürlüğü dosyasından borçlu olunmadığına ilişkin menfi tespit davası olduğu, davalının … şirketi olduğu, mahkeme kararında ‘Davacı …’ın, davalının … bankasından aldığı kredinin kefili olduğu, kendisine ait taşınmazı ipotek ettirdiği, davalının krediyi ödememesi nedeniyle davacının alacaklı bankayla anlaşarak 462.000 TL borç miktarını ödediği, ödeme ile kefil olan davacının kefalet hükümleri gereğince davalı asıl borçluya ödediği miktar için rücu hakkının bulunduğu, davacının asıl borçlu davalıdan alacaklı konumunda olduğu, davacının davalıdan olan alacağını davalıya Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasında takasını ve mahsubunu talep etme hakkının bulunduğunu, takas mahsup sonucu davacını davalıdan 28.500TL borcunun kalmadığını, davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne’ karar verildiği, söz konusu Bakırköy 4 ATM dosyasında menfi tespit talebinin kısmen kabul edilmesinin sebebinin davacı …’ın kullanmış olduğu takas mahsup definden kaynaklandığı, kural olarak menfi tespit davasında ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu, ancak borç sebebinin kambiyo senedinden kaynaklanması ve çekte imzası bulunan kişilerin borçtan sorumlu olmaları nedeniyle borçlu olunmadığını ispat yükünün davacı tarafa geçeceği, Bakırköy 4 ATM dosyasındaki kararın bu kararın tarafı olmayan kişiler yönünden hüküm ve sonuç doğurmayacağı, ayrıca takas definin şahsi defi olup, iş bu dosya davacılarının bu defi hakkına dayanamayacağı, icra dosyasında ödemelere ilişkin belgelerin bulunduğu, bunun dışında yapılan ödeme veya ödemelere ilişkin belgelerin sunulmadığı, TBK 166. madde şartları oluşmadığı, açılan davanın ispatlanamadığından reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; “İcra dosyası borçlularından …’ın Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/283 Esas, 2016/218 Karar sayılı ilamı ile borcun 28.500.TL:sını takas mahsup ile ödediğinin sabit olduğunu, bakiye borcun ise dosyaya nakit olarak ödendiğini,Davalı alacaklının, bu icra takibinden dolayı alacağının tamamını tahsil ettiğini,. alacaklının dosya alacağının tamamını tahsil etmesi sebebiyle, TBK.166. maddesinin ‘….borçlulardan biri ifa veya takasla borcun tamamını veya bir kısmını sona erdirmiş ise bu oranda diğer borçlularda borçtan kurtulmuş olur..’ hükmü gereğince takip dosyasındaki diğer borçluların da bu icra takibinden dolayı borçlarının sona erdiğini, mahkemenin TBK.166. maddesindeki açık hükme rağmen usule aykırı olarak davanın reddine karar verdiğini, Aksi bir değerlendirme halinde, mahkeme kararı ile aynı alacak ayrı ayrı üç defa tahsil edilmesi icazetinin verileceğini, mükerrer alacak tahsiline yol açılacağını, Mahkeme kararında takas def’inin şahsi defi olup davacıların bu haktan yararlanamayacağı belirtilmesine rağmen takasla alacaklının alacağını tahsil ettiği gerçeğinin değerlendirilmediğini, Ayrıca %20 tazminata hükmedilmesinin de hakkaniyete aykırı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. İlk derece mahkemesi tarafından; “Açılan menfi tespit davasının REDDİNE, -Takibin durdurulmasına ilişkin tedbir kararı infaz edildiğinden İİK’nun 72/4 maddesi uyarınca takip konusu 33.320,62TL alacağın %20’si oranında tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine.” karar verilmiştir. Karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacıların, icra dosyası borçlularından dava dışı … tarafından Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/283 Esas – 2016/218 Karar sayılı dosyası ile dava konusu icra takibine menfi tespit davası açtığını ve anılan mahkemece alacaklının icra takibine konu çek bedeli olan 29.000,00TL dolayı 28.500,00TL alacaklı olmadığına karar verildiğini beyanla bu davanın tarafı olmasalar da bu miktar yönünden kendilerinin de borçtan kurtulması gerektiğinden bahisle menfi tespit isteminde bulundukları; davalının ise, mahkeme ilamı ile dava dışı borçlu …’ın borçtan kurtulduğunu, lehtarın borcunun sona ermesinin diğer borçluları borçtan kurtarmayacağını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Dava dışı borçlu …’ın dava konusu icra takibine yönelik olarak açtığı Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/283 Esas sayılı menfi tespit davası ile “Davalı lehine kefaleti nedeniyle ödemek zorunda kaldığı bedelin asıl borçlu davalıdan rücuen tahsil hakkına sahip olduğundan bahisle takas ve mahsup hakkına dayalı olarak” menfi tespit isteminde bulunduğu ve mahkemece bu kapsamda yapılan ödemelerin tespiti sonrasında davanın 28.500,00 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verildiği ve hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, işbu davanın da anılan dosya delil gösterilerek açıldığı anlaşılmıştır. TBK.166.maddesindeki, “Borçlulardan biri ifa veya takasla borcun tamamını veya bir kısmını sona erdirmiş ise bu oranda diğer borçluları da borçtan kurtarmış olur.” hükmü dikkate alındığında, davaya konu icra dosyasının borçlularından biri olan dava dışı …’ın takas – mahsup yoluyla borcun bir kısmını (28.500,00 TL) sona erdirmiş olması karşısında; aynı takip dosyasının diğer borçluları olan davacıların da bu oranda borçtan kurtulmuş olacaklarını kabul zorunludur. Bakiye takip bedeli olan 500,00 TL’nin davadan önce davacılarca icra dosyasına ödendiği de gözetildiğinde, davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olduğundan, davacılar vekilinin istinaf isteminin kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-Bakırköy 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2021 tarih, 2020/705 E. – 2021/653 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın kabulü ile; davacıların Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas (… Eski esas) sayılı dosyası ve dayanak 30/05/2012 keşide tarihli 30.000,00 TL bedelli çek kapsamında davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, 4-Alınması gereken 1.980,99 TL harçtan, peşin alınan 495,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.485,74 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 5-Davacılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 54,40 TL başvurma harcı, 495,25 TL peşin harç, 15,60 TL vekalet harcı ile 60,00 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 625,25 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 7-Davacılar lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 8-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacılara iadesine, 9- İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 162,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 71,50 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 233,60 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 10-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 11-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.05/04/2023