Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1548 E. 2022/1987 K. 25.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1548 Esas
KARAR NO: 2022/1987 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/04/2021
NUMARASI: 2020/421 E. – 2021/191 K.
DAVANIN KONUSU: Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 25/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde; Sivas’ta … diye tanınan muris …’ın “…” isimli eserin eser sahibi olduğunu, müvekkillerinin ise …’ın yasal mirasçıları olduğunu, davalı şirketin yapımcısı olduğu … adlı şarkıcının “…” adlı albümünde dava konusu “…” isimli eseri izinsiz olarak kullandığını, Youtube, itunes, spotify gibi müzik platformlarında yayınlanarak çok geniş kitlelere ulaşıldığını, eserin izinsiz kullanımının durdurulmasına ilişkin noter kanalı ile davalı şirkete ihtarname gönderildiğini ancak davalı şirketin gereğini yapmadığını, davalının bu izinsiz kullanımının müvekkillerinin hem mali hem de manevi haklarını ihlal ettiğinden bahisle, yazılı izin almaksızın eserin kullanılması nedeni ile 3 kat tazminat için ihtarname tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte 10.000 TL maddi tazminata hükmedilmesine, muris …’ın oğlu …, kızı …, kızı … ve kızı …’in her biri için 1.250 TL olmak üzere, manevi hakların ihlali nedeni ile toplam 5.000 TL manevi tazminatın ihtarname tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekilinin 28.05.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile 18.000 TL maddi tazminat ile 5.000 TL manevi tazminatın ihtarname tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınıp müvekkillerine verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesi HMK’da belirtilen yasal unsurları taşımadığını, dava dilekçesinde davanın konusunun muris …’a ait “… ” adlı eserin davalı şirkete ait reklam filminde izinsiz kullanımı nedeni ile maddi ve manevi tazminat talep edildiği ifade edildiğini, dava dilekçesinin diğer kısımlarında reklam filminden bahsedilmediğini, eserin youtube kanalında izinsiz yayınlandığı ifade edildiğini, dava dilekçesinde belirtilen hususları kabul etmediklerini, müvekkilinin yasal hak sahibi olduğunu ve izinsiz kullanım durumunun olmadığını, söz konusu eserle ilgili Kültür Bakanlığı kayıtları incelendiğinde dava konusu eserin besteci ve söz yazarının ANONİM olarak belirtildiğini, dava dilekçesine ek yapılan İstanbul (3.) Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2014/ 145 Esas sayılı dosyasından verilen karar incelendiğinde; resmi kurum ve kuruluş kayıtlarında dava konusu eserin ANONİM olarak yeraldığı, Kültür Bakanlığı İstanbul Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğünden celbedilen eser işletme belgelerinde eserin Anonim olduğu, Mahkeme tarafından yapılan incelemede 1977’li yıllarındaki alt dosyalarının incelenmesi sureti ile söz konusu eserin davacılar murisinin eser sahibi olduğu şeklinde karar verildiğini, kararın kesinleşme tarihi 28.06.2017 olduğunu, dolayısı ile davacıların eser sahipliğinin İstanbul 3.FSHHM tarafından verilen karar tarihine kadar net olmadığını, müvekkili şirketin söz konusu eseri kullanmasının kötüniyetli olmadığını, … isimli albümün eser işletme belgesinin 03.07.2014 tarihli olduğunu, bu tarihte davacılar tarafından açılmış ( İst.3.FSHHM 2014/145 Esas da dahil olmak üzere ) herhangi bir dava olmadığını, davacılar tarafından müvekkiline gönderilen ihtarnamenin tarihinin 24.08.2017 olduğunu, dolayısı ile … albümünün piyasaya çıktığı 2014 yılında davacının dava konusu eser üzerinde hak sahipliği bulunmadığını, bu nedenle tazminat taleplerinin reddinin gerektiğini, dava konusu eser ile … isimli albümdeki diğer eserler arasında farklılık bulunduğunu, dava konusunun genel olarak … albümü değil, albüm içinde yer alan bir şarkıya ilişkin davacı iddiası olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 19/02/2020 tarihli 2017/683 Esas-2020/128 Karar sayılı kararıyla; “Davanın kabulüne, davacıların murisine ait … adlı eserin davalılar tarafından çıkarılan albümde izinsiz kullanıldığı anlaşıldığından belirlenen 6.000,00 TL rayiç bedelin takdiren üç katı kadar tutarında toplam 18.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacılara verilmesine, Davalının eserin izinsiz kullanımı nedeniyle ve eser sahipleri olarak murisinin adının geçmemesi nedeniyle manevi zarara uğradıkları kanaatine varılmakla 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınıp davacılara verilmesine, Tazminatlara ihtar tarihi olan 24/08/2017 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, Hüküm özetinin masrafı davalıdan alınmak üzere Türkiye çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına ” karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dairemizin 2020/1953 E, 2020/1994 K, 23.11.2020 tarih ve kararı ile “..Eser sahipliğinden kaynaklanan tazminat talepli davada, davacılar murisleri …’ın mirasçısı sıfatıyla dava açmıştır. Dosyanın ön inceleme aşamasında, nüfus kaydına düşülen şerh ve celp edilen mahkeme kararından, davacı …’in Antalya 4.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 14/07/2016 tarihli 2016/650 Esas- 2016/1111 Karar sayılı dosyası ile vesayet altına alındığı ve kendisine …’ın vasi olarak atandığı, dava tarihi 18/10/2017 tarihinde vesayet altında bulunduğu tespit edilmiştir. Dava dilekçesine ekli 05/12/2013 tarihli vekaletnameden, …’in parmak izi ile tasdiklediği vekaletname ile mirasçılardan …’ya, onun tarafından da avukata vekaletname verilerek dava açıldığı anlaşılıyorsa da, davacı …’in dava ehliyeti bulunmadığından taraf gösterilerek dava açılması yerinde değildir. HMK 114/e maddesi gereğince dava takip yetkisi dava şartlarından olmakla resen dikkate alınacağından ve HMK 115/2 maddesi gereğince tamamlanabilir dava şartlarından olduğundan, davacı adına vasisi tarafından vesayet yetkisine dayanarak avukata vekalet verilmesi ve aralarında bu dava yönünden menfaat çatışması bulunduğu kanaatine varılması halinde kendisine TMK 426. Madde gereğince temsilci atanarak temsilci marifetiyle temsil edilmesi gerekirken sayılan usullere uyulmadan, kendisi taraf gösterilerek dava açılması yerinde görülmediğinden, resen yapılan inceleme sonucunda HMK 355 ve 353/1-a-4 maddesi gereğince kararın kaldırılarak, dosyanın kısıtlı …’ın usulüne uygun temsili sağlanarak yargılamaya devam edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, davalı vekilinin istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek ..” gerektirdiği gerekçesiyle, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 20/04/2021 tarihli 2020/421 E. – 2021/191 K. sayılı kararıyla; “…Tüm dosya kapsamı 23.11.2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 2020/1953 E, 2020/1994 K, sayılı kaldırma ilamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/62 E, 2021/83 K. 14.01.2021 tarihli karar örneği ve kısıtlı …’in vasisi … tarafından verilen Antalya …. Noterliğinin 22/01/2021 tarihli … yevmiye nolu vekaletname örneği doğrultusunda HMK 114/e ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartlarının tamamlanmış olduğu nazara alınarak, kaldırma öncesi kararda belirtildiği şekilde, davanın kabulü ile, davacıların murisine ait … adlı eserin davalılar tarafından çıkarılan albümde izinsiz kullanıldığı anlaşıldığından 6.000,00 TL rayiç bedelin takdiren üç katı kadar tutarından toplam 18.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacılara verilmesine, davalıların eserin izinsiz kullanımı nedeniyle ve eser sahipleri olarak murisinin adının geçmemesi nedeniyle manevi zarara uğradıkları kanaatine varılmakla 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınıp davacılara verilmesine, tazminatlara ihtar tarihi olana 24/08/2017 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, eserin izinsiz kullanımı nedeni ile haksız fiil gerçekleştiğinden, hüküm özetinin masrafı davalıdan alınmak üzere Türkiye çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bilirkişilerin kendilerine tevdii edilen görevin dışında, eksik ve inceleme yaptıklarını, başka dava dosyası üzerinden yapılan tespitler doğrultusunda beyanda bulunduklarını, raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması taleplerinin kabul edilmediğini, Mahkemenin eksiklikleri ve çelişkileri gidermeksizin, hüküm kurmaya elverişli olmayan bir rapor üzerinden karar verdiğini, raporda; “…” isimli albümde eserin güfteci ve bestecisi olarak davacıların murisinin ismine yer verilmemesi eser sahibinin manevi haklarından FSEK 15 te düzenlenen ‘eser sahibi olarak belirtilme hakkı’nın ihlali sayılabileceğinin” tespit edildiğini, mahkemenin dosyada albüm bulunmamasına rağmen ve kararda “…” isimli albümde ancak davaya konu müzik eserinin güfteci ve bestecisi olarak davacıların murisinin ismine yer verilip verilmediği dosyada albüm yer almadığından tespit edilememiştir…” denmesine karşın, manevi tazminata hükmedildiğini. – Bilirkişilerin raporlarında davacıların talep edebileceği telif bedelinin 6.000,00TL olacağını tespit ettiklerini, ancak bu tespitin neye göre yapıldığını açıklamadıkları gibi, rapora itirazlarının da değerlendirilmediğini. – Davacı tarafın dava dilekçesinde eserin isminin değiştirilmiş olması nedeniyle manevi haklarının zarara uğradığını belirterek manevi tazminat talebinde bulunduklarını, oysa Mahkemenin ise kararında dava dilekçesindeki talebin dışına çıkarak davacıların murisinin adının belirtilmemesi nedeniyle manevi tazminata karar verdiğini, beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak, yeniden yargılama yapılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İlk derece mahkemesince davacılar vekiline istinaf kararı 04.02.2021 tarihinde tebliğ edilmiş, davacılar vekili 25.01.2021 tarihli dilekçe ekinde ; Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/62 E, 2021/83 K. 14.01.2021 tarihli karar örneğini ve kısıtlı …’in vasisi … tarafından verilen Antalya … Noterliğinin 22/01/2021 tarihli … yevmiye nolu vekaletname örneğini sunduğu anlaşılmıştır. Mahkemece iki kişilik bilirkişi heyetinden alınan 18.03.2019 tarihli raporda ;”… “…’ isimli müzik eserinin FSEK çerçevesinde musiki eseri olduğu, İstanbul 3. FSHHM’nin 02/02/2017 tarihli 2014/145 E-2017/16 K sayılı kesinleşmiş kararı ile müzik eserinin eser sahibinin davacıların murisi … olduğunun karara bağlanması nedeniyle FSEK 11. Maddedeki karine çerçevesinde, davaya konu müzik eserinin sahibinin davacıların murisi … olduğu kanaatine varıldığı, dosyada davaya konu albüm bulunmamakla birlikte, dosyada mübrez youtube internet çıktılarına göre, davalının çıkarttığı … isimli albümde 3. Parça olarak yer aldığı, dosyada albüm bulunmadığından davaya konu eserin bestecisi ve güftecisi olarak davacıların murisinin ismine yer verilip verilmediğinin tespit edilemediğini, ancak davalının cevap dilekçesinde söz ve müzik olarak anonim ibaresinin kullanıldığının belirtildiğini, Eser sahibinden eser sahibi ölmüş ise mirasçılarından izin alınmaksızın bir müzik eserinin albümde kullanılması eser sahibinin mali haklarından olan FSEK 24’te düzenlenen temsil hakkının ihlali sayılabileceği aynı şekilde “…” isimli albümde eserin güfteci ve bestecisi olarak davacıların murisinin ismine yer verilmemesi eser sahibinin manevi haklarından FSEK 15’te düzenlenen “eser sahibi olarak belirtilme hakkının” ihlali sayılabileceği, davacının izinsiz kullanım nedeniyle davalıdan talep edebileceği telif bedelinin 6,000-TL olabileceği davacının bu bedelin 3 katını talep hakkının olabileceği, “…” isimli albümde eserin güfteci ve bestecisi olarak davacıların murisinin ismine yer verilmemesi eser sahibinin manevi haklarından FSEK 15’te düzenlenen “eser sahibi olarak belirtilme hakkı”nın ihlali sayılabileceğinden davacılardan FSEK kapsamına giren mirasçılarının eşi ve çocuklarının manevi tazminat talebinin yerinde olduğu manevi tazminatın türü ve miktarının takdirinin Mahkemeye ait olacağı…” sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır. Dava dilekçesi ekinde sunulan İstanbul 3. FSHHM’nin 02/02/2017 tarihli 2014/145 E-2017/16 K sayılı kararından, davacılar … mirasçıları tarafından … A.Ş. Aleyhine açılan davada, davacıların müvekkillerinin murisinin söz ve bestesine sahip olduğunu ileri sürdükleri, “…” isimli müzik eserinin, davalı tarafça izinsiz olarak kullandığından bahisle FSEK 68. Madde gereğince tazminat talebinde bulundukları, kararın gerekçesinden, Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumundan eserle ilgili bilgiler istenildiğinde, Türk Halk Müziği ve Oyunları Bilimsel Araştırma Repertuvar Kurulu’nun 24/05/1977 tarihli incelemesi sonucunda, Sivas yöresine ait türkünün … tarafından derlendiği, …’dan alındığının tespit edilerek karar altına alındığı, tanıklar dinlenildiği, davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmemesi üzerine, kararın 09/06/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamında bulunan Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 08/06/2016 tarihli veraset ilamından, murisin 16/12/1978 tarihinde ölümü üzerine geriye mirasçı olarak kızları …, …, …, oğlu … ile gelini … ve torunları …, … ve …’nın kaldığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Davacılar vekili müvekkillerinin murisi …’ın bestecisi ve güftecisi olduğunu ileri sürdükleri “…” isimli müzik eserinin, davalı tarafça müvekkillerinden izin alınmaksızın, davalı şirketin yapımcısı olduğu … adlı şarkıcının “…” adlı albümünde kullanıldığı ve internet üzerinden çeşitli müzik platformlarında yayınlandığından bahisle, FSEK 68. Madde gereğince maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep ettiği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı vekilinin istinaf başvurusunda eser sahipliğine yönelik itirazları ile bilirkişi raporundaki tespitlere itirazlarını tekrar ettiği, yeni heyetten rapor alınması taleplerinin kabul edilmediğini, dosyaya ihlal iddiasına konu albümün sunulmadığını, telif tazminatı hesabının somut verilere dayanmadığını ileri sürdüğü anlaşılmıştır. HMK 355. Madde gereğince, istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzeniyle ilgili hususlarla sınırlı olarak yapılmıştır. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde ve bilirkişi raporuna itirazında, eserin anonim olduğunu ileri sürdüğü anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda İstanbul 3. FSHHM’nin 02/02/2017 tarihli 2014/145 E-2017/16 K sayılı kararındaki tespitten yola çıkarak, davacıların murisi …’ın FSEK 11. Maddedeki karine gereğince eser sahibi olduğu sonucuna varılmışsa da, davalı tarafın söz konusu mahkeme kararının tarafı olmadığı, kararın istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeden kesinleştiği anlaşılmakla, mahkemece dosyanın getirtilerek, dosya içerisindeki eser sahipliğine ilişkin delillerin incelenmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı rapora dayanarak karar verilmesi yerinde olmamıştır. Davacı vekilinin dava dilekçesinde; eserin izinsiz olarak albümde kullanılmasının müvekkillerinin maddi ve manevi haklarını ihlal ettiğini, eserin müvekkilinden izin alınmaksızın değiştirilmesinin ve kullanılmasının murisin oğlu …, kızı …, kızı … ve kızı … için maddi tazminatın yanında manevi tazminata hükmedilmesini de gerektirdiğini ileri sürdüğü, 1.250 TL’den toplam 5.000 TL manevi tazminatın, bu davacılar yönünden tahsilini talep ettiği anlaşılmasına rağmen, diğer davacıların 5846 Sayılı FSEK 19/1 maddesine ve HMK 26. maddeye aykırılık teşkil edecek şekilde, “davalıdan alınıp davacılara verilmesi” şeklinde hüküm kurulması yerinde olmayıp, kamu düzeniyle ilgili bu husus resen dikkate alındığında usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Mahkemece rapor alınan iki kişilik bilirkişi heyetinin, Müzik konusunda uzmanlığının bulunmadığı, dosyaya ihlal iddiasına konu albümün sunulmadığı gibi, orijinal kaydın da sunulmadan rapor düzenlendiği, eser üzerinde değişiklik yapılıp yapılmadığının incelenmediği, rayiç bedelin tespitine yönelik somut bilgilere yer verilmediği, davalı vekilinin rapora itirazlarının karşılanmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, mahkemece İstanbul 3. FSHHM’nin 02/02/2017 tarihli 2014/145 E-2017/16 K sayılı dosya aslının celbi, davacıların murisine ait müzik eserinin orijinal kaydının ve ihlale konu albümün taraflarca sunulmasının temininden sonra, müzik eserleri konusunda uzmanlığı bulunan yeni bir bilirkişi heyetinden denetime elverişli şekilde rapor alındıktan sonra, maddi ve manevi tazminat talebi yönünden, taleple bağlı kalınarak karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle:1-Davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’nin 20/04/2021 tarihli 2020/421 E. – 2021/191 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,2-Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davalı tarafa iadesine,4-İstinaf yargılama giderleri olarak;a)Davalı avansından kullanıldığı anlaşılan; 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 23,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, b)Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 25/11/2022 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.