Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1407 E. 2021/1893 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1407 Esas
KARAR NO: 2021/1893
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/12/2020
NUMARASI: 2011/16 2020/647
ASIL DAVA: Menfi Tespit, Çek İstirdadı
ASIL DAVA TARİHİ: 07/01/2011
BİRLEŞEN DAVA: Alacak (Çek Bedelinin İadesi)
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ: 08/06/2012
KARAR TARİHİ: 05/11/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirketin bünyesinde bulunan kasada 01/11/2010 tarihinde yapılan sayım ve kontrolde … isimli çalışanın şirket içerisinde yaptığı sahte ve usulsüz işler ile ilgili itirafı neticesinde müşterilerden alınan çekleri müvekkili şirketin sahte cirosu ile tedavüle çıkardığının anlaşıldığını, davaya konu çekin geçmişte … isimli çalışanlarının da ortağı olduğu ve halen kayın biraderi …’ın büyük ortağı olduğu davalı … Ltd Şti’ye şirketin sahte cirosu ile verildiği, … Şti’nin de keşidecisi … A.Ş olan 02/01/2011 keşide tarihli 60.000.TL bedelli çeki davalı … şirketine temlik ettiğini, müvekkilinin davalılara borcu olmadığının tespitine ve çek aslının müvekkiline iadesine, davalıların kötü niyetli olması nedeniyle %40 dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 22/05/2012 tarihli ıslah talepli dilekçesinde; davaya konu çeklerin müvekkilinin elinden rızası dışında çıktığını, çekin şirketi bağlaması için Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanmış olduğu üzere çift imza koşulu aranırken tek imza ile ciro edildiğini, çekin geçerli bir borç ilişkisine dayanmadığına ve alacağın temlikine bağlı olarak tüm def’i ve itirazların davalı … Faktoringe bağlandığına, davalının bu çekleri kötü niyetli ve ağır ihmali sonucu haksız olarak iktisap ettiğine, kötü niyetli ve ağır ihmali bulunan davalı … firmasının elinde bulundurduğu çekin müvekkiline teslim edilmesine, kötü niyetli icra takibine başvuran davalı … şirketinin %40 oranında tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı … şirketi tarafından ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Ltd Şti’ne dava dilekçesinin tebliğine rağmen, bu davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile davalılardan … arasında 15/03/2010 tarihinde faktoring sözleşmesi imzalandığını, imzalanan sözleşme kapsamında keşidecisi …AŞ olan … Bankası Esentepe Şubesinin … nolu 02/01/2011 keşide tarihli 60.000.TL bedelli çeki ve 03/09/2010 tarihli … nolu faturayı temlik aldığını, müvekkilinin dava konusu çekte iyi niyetli meşru hamil olduğunu, çekteki ciro silsilesinin düzenli bulunduğunu, davacının basiretli bir tacir gibi davranmayarak trilyonluk çeklerini muhasebe kasasında tutup muhasebecisine vererek tüm bu olayların oluşuna sebep olduğunu, ayrıca davacının kendi çekleri ile yaklaşık 2 trilyon tutarında işlem yapan muhasebecisinin bu işlemlerinden habersiz olduğunu iddia etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının bu hukuki görünümün yaratılmasında kusurlu olduğunu, bu nedenle tazminat talep etmesinin haksız ve yersiz olduğunu asıl davacının haksız itirazı nedeni ile takibin durmuş olmasından dolayı %40 dan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ettiklerini beyan ederek, davanın reddine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; … Demirtaş şubesine ait, 16.11.2010 keşide tarihli, …913 numaralı 10.000 TL ve … numaralı 12.000 TL tutarlı; … numaralı, … Kıraç şubesine ait, 10.12.2010 keşide tarihli ve 24.360 $ (37.731.20 TL tutarlı; … Demirtaş şubesine ait, 11.12.2010 keşide tarihli ve … numaralı 12.000 TL tutarlı ve … numaralı, 10.000 TL tutarlı; … numaralı, … Demirtaş şubesine Ait, 01.01.2011 keşide tarihli ve 14,000 TL tutarlı ; … numaralı, … Bankası Esentepe şubesine ait, 02.01.2011 keşide tarihli ve 60.000 TL tutarlı; … numaralı, … Hadımköy şubesine ait, 06.12.2010 keşide tarihli, 53.677.98 Euro (105.928,12 TL) tutarlı ve … numaralı, … Hadımköy şubesine ait, 23.11.2010 keşide tarihli, 26.455.73 Euro (52.207.73 TL) tutarlı; … numaralı, … Hadımköy şubesine ait, 12.11,2010 keşide tarihli, 51.901.40 Euro 103.117,70 TL tutarlı ve … numaralı, … Hadımköy şubesine ait, 12.11.2010 keşide tarihli, 97.817.34 Euro l94.343.49 TL tutarlı çeklerin müvekkilinin elinden rızası dışında çıktığına, çekin şirketi bağlaması için Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanmış olduğu üzere çift imza koşulu aranırken tek imza ile ciro edildiğine, çekin geçerli bir borç ilişkisine dayanmadığına ve alacağın temlikine bağlı olarak tüm def’i ve itirazların davalı şirketi bağladığına, davalının bu çekleri kötü niyetle ve ağır ihmali sonucu haksız olarak iktisap ettiğine, davalılardan … tarafından tahsil edilen çeklerin bedelinin gerçek alacaklısı olan … A.Ş ‘ ye her bir çek için ayrı ayrı olarak ödeme tarihinden itibaren işlemeye başlayacak olan ticari faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde; derdestlik itirazında bulunarak davaya konu çekler ile ilgili halen derdest olan başka ticaret mahkemelerinde dosyalar bulunduğunu, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, zaman aşımı itirazında bulunduklarını, dava açısından B.K 66.madde de öngörülen haksız olarak zenginleşen tarafa karşı açılacak davada öngörülen 1 senelik zamanaşımı süresinin dolduğunu, esasa ilişkin beyanlarında ise müvekkilinin kanuna ve usulüne uygun faktoring işlemi yaptığını, müvekkili ile … arasında 15/03/2020 tarihli faktoring sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin genelgeye uygun olarak işlem faturaları, ve davaya konusu çekleri temlik alarak …e kredi kullandırdığını, müvekkilinin iyi niyetli meşru hamil olduğunu, çekteki ciro silsilesinin düzenli olduğunu, davacının çekte cirosunun sahte oluşunun mutlak defi olduğu ve hamil olan müvekkiline karşı ileri sürülebileceğine ilişkin iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin çekleri iktisabında kusuru olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.12.2020 tarih ve 2011/16 Esas – 2020/647 Karar sayılı kararıyla; “ASIL DAVADA… davaya konu çekteki ciro imzası davacı şirket yetkililerine ait olmayıp, davacı yan sahtecilik iddiasını ceza yargılaması ile ispatlamış olduğu, dolayısıyla davaya konu çekten davacının sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle menfi tespit davasının kabulüne, çek bedeli keşideci tarafından ödenmiş olup davacı tarafından yapılan bir ödeme bulunmadığından istirdat talebinin reddine,
BİRLEŞEN DAVADA ise; …dosyadaki mübrez belgeler, davacının muhasebe kaydında çekin … Ltd’ne çıkışının yapılmış olduğundan haberdar olması, Bakırköy 12.Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/23 E.ve 2016/351 Karar sayılı dosyasında faktoring şirketlerinin mağdur edilmiş olduğuna ilişkin karar, alınan bilirkişi raporları dikkate alındığında dava konusu çekler davalı tarafından faktoring işlemleri içerisinde gerçekleştirildiği çek bordrolorı ve faturalardan anlaşılmış olup, davalı son hamil … A.Ş’nin çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisabında ağır kusuru bulunduğu kanıtlanamadığından, davalı … şirketinin şirketin çekleri teslim alırken ihmal ve kötü niyetinin olmadığı, takibe girişmekte kötü niyeti bulunmadığı ve çeklerin ciro silsilesine göre TTK md. 790 vd. uyarınca davanın reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Birleşen dosyadaki 11 adet çekin şirket kasasından çalınarak sahte ciro ile tedavüle sokulduğunu ve naylon faturalar ile davalı … şirketine temlik edildiğini, Davalı … şirketinin yönetmelik kapsamında üzerine düşen araştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ağır ihmal ve kusuru ile suç mahsulü çalıntı çekleri iktisap ettiğini, Davalının ödeme yasağına rağmen icra takipleri başlatarak çek bedellerini farklı keşidecilerden tahsil ettiğini, bu bedellerin davacı şirkete ait olduğunu ve davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiğini, Çeklerin davacı adına sahte imza ve çift imza ile temsil zorunluluğuna rağmen tek imza ile ciro edilmesi sonucunda davalı … şirketinin Ticaret Sicil Gazetesindeki ilgili ilana rağmen gerekli araştırmayı yapmadan çekleri kabul etmesi nedeniyle ağır ihmali ve kötüniyetinin bulunduğunu, Cirolardaki sahteciliğin mutlak defi niteliğinde olduğunu ve herkese karşı ileri sürülebileceğini, Bilirkişi raporlarının yetersiz olduğunu, delillerin raporlarda eksik incelendiğini, raporların kendi içinde de çelişkili olduğunu, yetersiz raporlara göre kurulan mahkeme hükmünün hatalı olduğunu, çek bedellerinin dava dışı kişilerce davacıya ödendiği yönündeki tespitin de hatalı olduğunu, Dosyaların tefriki taleplerinin mahkemece sebepsiz olarak geri çevrilmesi nedeniyle asıl davanın gecikmeye uğradığını.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir. Davalı … vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Davacının alacak davasına dayanak çek bedellerinin çeklerin keşidecileri tarafından ödendiğini, davacının hiçbir çekte keşideci olmadığını, Davacının iddiasının sebepsiz zenginleşmeye dayalı olduğunu, bu davayı açmak için 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, davanın İİK.72.maddesi uyarınca istirdat davası olduğunun kabulü halinde de aynı sürenin geçmiş olduğunu, Asıl ve birleşen davanın reddedilen kısımları yönünden nisbi vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken maktu vekalet ücreti takdirinin hatalı olduğunu,” beyanla hükmün vekalet ücreti dışındaki kısımlarının onanmasına, vekalet ücretine yönelik kısmın ise düzeltilmesi istenmiştir.
DELİLLER: *Bakırköy 12.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/23 Esas sayılı dosyası. (Davacı çalışanı … ile davalı … yetkilisi …’ın dava konusu çeklerle ilgili sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir.) *Bilirkişi heyeti raporu. (Bilirkişiler …, Prof.Dr. … ve Doç.Dr. … imzalı kök ve ek raporlar. Çeklerin davacı şirket tarafından ödenmeyip, dava dışı keşideciler tarafından ödendiği, bu nedenle istirdat şartlarının oluşmadığı, ayrıca davalı … şirketinin çekleri iktisap ederken kötüniyet veya ağır kusurunun bulunmadığı tespitini içeren.) *Bilirkişi heyeti raporu. (Bilirkişiler … ve Doç.Dr. … imzalı kök ve ek raporlar. Çeklerin davacı şirket tarafından ödenmeyip, dava dışı keşideciler tarafından ödendiği, çeklerdeki davacı şirket cirosundaki imzanın sahte olduğu, ceza davası sanıkları tarafından davacı şirketin hesabına çek bedellerine mahsuben 605.000,00 TL tutarında ödeme yapılması nedeniyle takas mahsup işleminin yapılması gerektiği, davalı … şirketinin çekleri iktisap ederken ihmal veya kötüniyetinin bulunmadığı tespitini içeren.)
GEREKÇE: Asıl dava, 02/01/2011 keşide tarihli 60.000.TL bedelli çek nedeniyle menfi tespit ve çekin istirdadı; birleşen dosya ise 11 adet çek bedelinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faiziyle davalı … şirketinden alınarak davacı lehdara verilmesi istemine yöneliktir. İlk derece mahkemesi tarafından; “…asıl ve birleşen dosyalardaki çeklerdeki davacı şirket adına atılı imzaların sahteliği ceza yargılaması ile tespit edilmiş olduğundan, asıl davada davacının menfi tespit isteminin kabulüne, çekin dava dışı keşideci tarafından ödenmiş olması nedeniyle davacının istirdat isteminin reddine; birleşen davada ise, ceza dosyası, alınan bilirkişi raporları dikkate alındığında dava konusu çekler davalı tarafından faktoring işlemleri içerisinde gerçekleştirildiği çek bordrolorı ve faturalardan anlaşılmış olup, davalı son hamil … A.Ş’nin çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisabında ağır kusuru bulunduğu kanıtlanamadığından, çeklerin ciro silsilesine göre TTK md. 790 vd. uyarınca davanın reddine” karar verilmiştir. Karar davacı vekili ile davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Asıl dava yönünden yapılan incelemede; davaya konu 02/01/2011 keşide tarihli ve 60.000.TL bedelli çekin lehdarı olan davacı şirket adına cirodaki imzanın sahteliği Bakırköy 12.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/23 Esas sayılı dosyası ile sabit olduğundan, davacının menfi tespit talebinin kabulüne, çekin bedelsizliğinin ve çek bedelinin keşideci tarafından ödendiğinin tespiti karşısında davacının çekin istirdadı talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Her ne kadar mahkemece kabul edilen kısım yönünden davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmemiş ise de, davacının bu yönde bir istinafı bulunmadığından kazanılmış haklar ilkesi gereğince hüküm bu açıdan korunmuştur. Reddedilen bu kısım yönünden nisbi vekalet ücreti takdirinin gerektiği iddia edilmiş ise de; davacının talebinin çekin istirdadına yönelik olup, menfi tespit talebini aşan bir parasal değerin sözkonusu olmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Birleşen dava yönünden yapılan incelemede; davaya konu 11 çekteki davacı şirket adına atılı imzanın sahte olduğunun ceza mahkemesi kararıyla sabit olduğu, davacının çeklerin lehdarı davalı … şirketinin ise son hamili durumunda olduğu, çeklerin tamamının dava dışı keşideciler tarafından ödenmiş olduğu ve çek bedellerinin ceza dosyası sanıkları tarafından davacı şirket hesaplarına ödendiği hususunun mahkemece aldırılan ve birbiriyle uyumlu bilirkişi raporları ile tespit edilmiş olması ile davalı … şirketinin çekleri iktisabında kötüniyetinin veya ağır kusuru bulunduğunun kanıtlanamaması karşısında mahkemece davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir. Reddine karar verilen birleşen dava yönünden, davalı … yönünden nisbi vekalet ücreti verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile maktu vekalet ücreti takdiri hatalı olduğundan, hükmün kaldırılarak belirtilen şekilde yeniden kurulması yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin REDDİNE, 2-Davalı …vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, 3-İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/12/2020 gün, 2011/16 Esas, 2020/647 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 4- Asıl dava yönünden; davacının davalıya … Bankası Esentepe Şubesi’ne ait … hesap ve … numaralı 02.01.2011 keşide tarihli 60.000 TL bedelli çekten dolayı borçlu bulunmadığının tespiti ile davacının çekin istirdadı talebinin reddine, 5-Birleşen davanın REDDİNE, 6-Asıl davada; a-) Davacı tarafından yatırılan 891,00 TL harçtan, alınması gereken 59,30 TL harcın mahsubu ile kalan 831,70 TL karar ilam harcının talep halinde davacıya iadesine, b-) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına, c-) İstirdat talebinin reddi nedeni ile 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … şirketine verilmesine, 7-Birleşen davada; a-)Davacı tarafından yatırılan 9.078,25 TL Peşin harçtan, alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile artan 9.018,95 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine, b-)Davalı … şirketi lehine hesaplanan 47.616,41 nispi TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … şirketine verilmesine, c-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına, 8-İstinaf Yargılaması yönünden; a-)İstinaf peşin harcının talebi halinde davalı …ye iadesine, b-)Davacıdan harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, c-) İstinaf aşamasında davalı …tarafından yapılan yargılama gideri olan 324,40 (162,10×2) TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 66,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 390,40 TL’nin davacıdan alınarak davalı …ye verilmesine, d-)Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, e-)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 9-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/11/2021