Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/137 E. 2022/1940 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/137 Esas
KARAR NO: 2022/1940
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/09/2020
NUMARASI: 2018/19 E. – 2020/504 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; 09/05/2017 tarihinde müvekkilinin evindeki hırsızlık olayında … Bankası A.Ş. Bahçelievler Şubesi’nden aldığı çek karnesinin çalındığını, … seri numarasından başlayan boş çek yapraklarının bulunduğu bu çek karnesindeki … seri nolu boş çek yaprağının doldurulduğunu, müvekkili adına sahte imza atılarak bankaya ibraz edildiğini, söz konusu hırsızlık olayı ile ilgili olarak Bakırköy CBS’na suç duyurusunda bulunulduğunu ve … nolu evrak üzerinden soruşturmanın devam ettiğini beyanla İİK 72/2 md gereğince dava konusu çekin icraya konulmasının tedbiren durdurulmasını, müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitini ve davalıların kötü niyet tazminatı ile mahkumiyetini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin zayi nedeniyle iptali istemiyle ilk ciranta adına aynı vekil tarafından İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2018/15 Esas sayılı davanın açıldığını, her ne kadar davacı dava konusu çekin çalıntı olduğunu iddia etmiş ise de şahsi def’ilerin iyi niyetli hamil durumundaki müvekkili şirkete karşı ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin dava konusu çeki gerçek bir borç ilişkisi içinde iktisap ettiğini, kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunun ispatının gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Davalı… Müh. vekili cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesindeki iddiaların yasal dayanaktan yoksun ve uydurma olduğunu, davacının söz konusu imza ile bir çok çek ve bono ödemesi yaptığını, davanın kötü niyetli ikame edildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamışlardır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Bakırköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.09.2020 tarih ve 2018/19 Esas – 2020/504 Karar sayılı kararıyla; “… dava konusu … Bahçelievler Şubesi’ne ait … seri nolu 35.000,00 TL bedelli 30/12/2017 tarihli çek üzerine davacı …’e atfen atılan imzaların gerçekte davacının eli ürünü olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne, davacının söz konusu çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine; dava konusu çekin hamiline düzenlendiği, ciro yoluyla sırasıyla davalılara geçtiği, ancak söz konusu sahtecilik olayının davalılar tarafından yapıldığı veya bu sahtecilik olayını bilerek ciro zincirine katıldıkları yönünde delil elde edilmediğinden davacı lehine kötü niyet tazminatı takdirine yer olmadığına.” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı …vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Bilirkişi raporuna gerekçeleriyle itiraz edilerek, davacının daha önce ödemiş olduğu çeklerinin imza incelemesi yapılmak üzere celbedilerek, bu çekler üzerindeki imzalarının da imza incelemesinde kriter olarak alınmasını ve böylelikle yeni bir bilirkişi raporu alınmasını talep etmemize rağmen, bu talebimiz ve itirazımız hiç dikkate alınmayarak davanın kabulüne karar verildiğini, Dosyada bulunan bilirkişi raporu sadece keşidecinin imza incelemesiyle eksik bir kanaat ortaya koyduğunu, özellikle daha önce keşideci tarafından imza edilmiş ve ödenmiş çeklerdeki imzalarla birlikte imza incelemesi yapıldığında, dosyamızdaki çekin keşidecinin eli ürünü olduğunun ortaya çıkacağını, mahkemenin bu yönüyle eksik inceleme ile hüküm tesis ettiğini.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: * Adli tıp adli bilimler ve belge inceleme uzmanı Prof. Dr. M. … tarafından ibraz olunan 11/11/2019 tarihli raporda; ”İnceleme konusu çekteki keşideci imzası ile …’in karşılaştırma belgelerindeki imzalan arasında grafolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından saptanan benzerlik noktasında herhangi bir ilişki saptanmaması nedeni ile, … Bankası A.Ş. Bahçelievler Şubesine ait … nolu çekteki keşideci imzasının, karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla, …’in eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı ‘ belirtilmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden önce açılan menfi tespit davasıdır. Davacı, davaya konu çekteki adına atılı keşideci imzasının kendisine ait olmadığından bahisle menfi tespit isteminde bulunmuş; davalı taraf ise iddiaları kabul etmeyerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından, “… bilirkişi incelemesi ile davaya konu çekteki imzanın davacıya ait olmadığı anlaşıldığından menfi tespit isteminin kabulüne, şartları oluşmadığından davacı vekilinin kötü niyet tazminat talebinin reddine” karar verilmiştir. Hüküm davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı, davaya ve takibe konu 30/12/2017 keşide tarihli ve 35.000,00 TL tutarlı çekteki adına atılı keşideci imzasının kendisine ait olmadığından bahisle menfi tespit isteminde bulunmuştur. Mahkemece imza incelemesi amacıyla adli belge inceleme uzmanı Prof. Dr. M. …’dan rapor aldırılmıştır. Mahkemece aldırılan ve denetime elverişli bulunan anılan bilirkişi raporu ile çekteki davacı adına atılı imzanın davacıya ait olmadığı sabit olduğundan, ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetli olduğundan davalı … vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı … vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf yargılaması yönünden davalı …’nden alınması gereken 2.390,85 TL harçtan, peşin alınan 597,72 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.793,13 TL harcın davalı …’nden alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.23/11/2022