Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1323 E. 2021/1597 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1323 Esas
KARAR NO: 2021/1597 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/04/2021
NUMARASI: 2021/70 E., 2021/406 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun işletme kredi kartı şeklinde (ticari ) işletme kredi kartı sözleşmesi kullandırıldığını, müvekkili banka ile … LİMİTED ŞİRKETİ vergi no … ticari işletme kredi kartı kullandırıldığını ve müvekkili banka ile davalı borçlular arasında ticari ilişki kurulduğunu, işletme ticari kredi kartının bağlı bulunduğu KMH hesabına ilişkin ihtarname gönderildiğini, borcun ödenmesi gerektiği hususlarını içerir ihtarnamesi ve eki hesap özeti ile ihtarname öncesi hesap kat edileceği bilgisini içerir ihtarname davalı-borçluya tebliğ edilmişse de verilen süre içerisinde borç ödenmediğinden borçlu hakkında Bakırköy .. . İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiğini, başlatılan bu icra takibine davalı borçlunun haksız olarak itiraz itiraz ettiğini, ve bahse konu icra takibinin durmasına sebep olduğunu ve müvekkili bankanın alacağını tahsil edilmesini haksız bir şekilde geciktirdiğini, borçlunun itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu nedenlerle icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalıya tebligat yapılmasına rağmen herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; “davanın, kredi sözleşmesi gereğince bankacılık işlemlerinden kaynaklı alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, davalı tarafından borca itirazında ayrıca icra dairesinin yetkisine de itiraz edilmiş olup, davanın esasından önce bu hususun açıklığa kavuşturulması gerektiği, zira bilindiği üzere itirazın iptali davalarının görülebilmesi için usulüne uygun bir takibin bulunması özel dava şartı olduğu, borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazının öncelikle irdelenip sonuca bağlanacağı, bu hususun mahkemenin yetkisine de itiraz olması halinde bundan da önce irdeleneceği, çünkü mahkemenin yetkisine itirazın ilk itirazlardan olmasına rağmen, icra dairesinin yetkisine itiraz dava şartlarını kapsadığı, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından süresinde hem borca hem de yetkiye itiraz edildiği ve takibin durdurulduğunun anlaşıldığı, taraflar arasında akdedilen sözleşme içeriği incelendiğinde taraflar arasında uyuşmazlığın çözümünde yetkili merciler olarak İstanbul Mahkemeleri ile icra dairelerinin yetkili kılındığının anlaşıldığı, bilindiği üzere yetki sözleşmesi ya da sözleşme içeriğinde bulunan yetki şartının geçerli olabilmesi için tarafların tacir ya da kamu tüzel kişisi olmaları ve uyuşmazlıkta kesin yetki kuralının bulunmaması gerektiği, mevcut uyuşmazlıkta tarafların tacir olduğu ve takibin yapıldığı Bakırköy İcra dairelerini kesin yetkili kılacak bir hâlin bulunmadığı görülmekle yetki şartının geçerli ve usulüne uygun olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafından yetkili icra dairesi olan İstanbul İcra daireleri yerine Bakırköy icra dairelerinde takip yaptığı, davalının yetkiye itirazının yerinde olduğu” gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Mahkemenin usulune uygun yapılmayan bir yetki itirazını kesin yetki kuralı ile değerlendirerek hatalı bir karar verdiğini, oysaki HMK 17 maddesi gereği yetki sözleşmesi münhasır yetki niteliğinde olduğu, kesin yetki gibi değerlendirilemeyeceğini, mahkemenin bu hususu resen incelemesinin mümkün olmadığını, kesin yetki hallerinin HMK. 11/1 12/1, 14/2 ve 15/2 maddelerinde açıkça düzenlendiğini, tacirler arasında yetki sözleşmesini düzenleyen HMK 17. maddesinin kesin yetkinin var olmadığı hallerde uygulanabildiğini, yetki sözleşmesinin kesin değil münhasıran yetki kapsamında kaldığını, ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada davalının HMK 19/2’de belirtilen süreler dahilinde yetki itirazında bulunmadığını, mahkemenin yetki sözleşmesini kesin yetki kuralı sayarak hatalı karar verdiğini, ilgili icra dosyası incelendiğinde borçlunun yapmış olduğu usulüne uygun bir yetki itirazının olmadığını, borçlunun ‘Borca, faize ve yetkiye itiraz ediyorum’ şeklindeki beyanının yetki itirazı olarak kabul edilmesi mümkün olmadığını, zira yetkili yerin itirazda gösterilmediğini, görüleceği üzere kesin yetkinin olmadığı ve usulüne uygun yetki itirazının bulunmadığı takip dosyasında ilk derece mahkemesinin HMK 19/4.maddesini uygulayıp yetkisiz olsa dahi icra müdürlüğünü yetkili sayması gerekirken aksine bir değerlendirme yaptığını, ilk derece mahkemesi gerekçeli kararında yetkisizlik kararı vermesine rağmen HMK 19/3. maddesine aykırı hareket ederek yetkili yargı mercini göstermediğini, kararın bu yönden de usule aykırı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, esasa ilişkin yargılamanın devam etmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, itirazın iptali davasıdır. Davacı bankanın davalı şirket aleyhine ‘Ticari Kart Sözleşmesi’ kapsamında Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlattığı ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali için Bakırköy1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/70 Esas sayılı dosyası ile bu davanın açıldığı görülmüştür. Davalı davaya cevap vermemiştir. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05.04.2021 tarih ve 2021/70 Esas sayılı karar ile; “…takip dosyası incelendiğinde; borçlu tarafından süresinde hem borca hem de yetkiye itiraz edildiği, taraflar arasında akdedilen sözleşme içeriği incelendiğinde taraflar arasında uyuşmazlığın çözümünde yetkili merciler olarak İstanbul Mahkemeleri ile icra dairelerinin yetkili kılındığının anlaşıldığı, mevcut uyuşmazlıkta tarafların tacir olduğu ve takibin yapıldığı Bakırköy İcra Dairelerini kesin yetkili kılacak bir hâlin bulunmadığı görülmekle yetki şartının geçerli ve usulüne uygun olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafından yetkili icra dairesi olan İstanbul İcra Daireleri yerine Bakırköy İcra Dairelerinde takip yapıldığı, davalının yetkiye itirazının yerinde olduğu” gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İİK.nun 50/1.maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK.nun 447/2. maddesi atfıyla aynı Kanunun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. HMK.’nun 19/2. maddesi uyarınca, borçlu, yetki itirazında, yetkili icra dairesinin hangisi olduğunu bildirmek zorundadır. Aksi takdirde, yetki itirazı geçersizdir. Somut olayda, davalı-borçlunun icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği ancak itirazında yetkili icra dairesinin neresi olduğunun beyan edilmediği, bu haliyle yapılan yetki itirazının geçersiz olduğu böylece icranın yetkisinin kesinleştiği sabit olup mahkemece, işin esasına girilerek, neticesine göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bu yönde yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile davaya edilerek toplanacak delillere göre esastan karar verilmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Davacının istinaf isteminin KABULÜNE, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-3 maddesi gereğince Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/04/2021 tarihli 2021/70 Esas – 2021/406 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, İstinaf talebi kabul edildiğinden istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesince davacıya iadesine, İstinafa geliş aşamasında davacı tarafından peşin olarak yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 81,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 243,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 23/09/2021