Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1177 E. 2021/1368 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1177 Esas
KARAR NO: 2021/1368 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/02/2021
NUMARASI: 2020/663 E. – 2021/126 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nit. Hizmet Söz. Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/07/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalı arasında finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, borçluların sözleşme gereği hazırlanıp kesinleşen ödeme planına aykırı hareket ettiğini ve finansal kiralama taksitlerini ödemede temerrüde düştüğünü, bu nedenle davalıya ödeme ve fesih ihtarının keşide edildiğini, ihtara rağmen borçlunun borcunu ödemediğini, kanun ve sözleşme gereği kira alacaklarının muaccel hale geldiğini, sözleşmenin feshi nedeniyle İstanbul 18 ATM’nin 2017/782 D.İş sayılı dosyası ile kiralanan malların davacıya teslimi için ihtiyati tedbir kararı alındığını, vadesi gelen kira borçları için ihtiyati haciz talebinde bulunulduğunu, İstanbul 11 ATM’nin 2017/1139 D.İş sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararı ile borçlular hakkında İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından takibe geçildiğini, davalının takibe itiraz ederek takibin durduğunu, anılan icra dosyasında diğer borçlular … ve … A.Ş.’nin yapmış olduğu itirazlar nedeniyle İstanbul 10.ATM’nin 2017/1116 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını beyanla, iş bu davanın öncelikle İstanbul 10 ATM’nin 2017/1116 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, davalının İstanbul 6 ATM’nin 2017/23895 Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu olayda davacı şirketin finansal kiralama sözleşmesine konu malı yani yatı hiçbir zaman ne kiracı firmaya ne de müteselsil kefillere teslim etmediğini, dolayısıyla yatın zilyetliğini kiracıya bırakmadığını, bu hususun kiracı şirket yetkilisi…i tarafından gönderilen ihtarnamede açıkça bildirildiğini, huzurdaki davaya esas 06/03/2015 tarihli sözleşmeye konu teknenin teslimi konusunda davalılardan …’nin, … ile defalarca görüştüğünü, hatta teslimin süresinin uzaması sebebiyle …’nin, kendisine devir edildiği eski teknenin, yenisi teslim edilinceye kadar davalıda kalmasına izin verilerek davalının güveninin artmasını sağladığını, ancak davalıyı oyalamaya devam ettiğini, akabinde de …’nin yurt dışına kaçtığının öğrenildiğini sözleşme konusu yatın hiçbir zaman davalıya teslim edilmediğini, davalıların hiçbir zaman yatın zilyedi olmadıklarını ve davacı şirketin malın zilyetliğini kiracıya devretme borcunu ifa etmediğini, teslim gerçekleşmeden bedelin talep edilmesinin haksı olduğunu beyanla, haksız davanın reddini, %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/02/2021 tarihli 2020/663 Esas, 2021/126 Karar sayılı kararı ile; “mahkemenin 2017/116 esas sayılı dosyasındaki yargılama esnasında 11/12/2019 tarihli celsesinin 3 nolu bendinde davacı tarafça maktu harç yatırılarak dava açıldığı, oysa davanın nispi harca tabi olduğu, her ne kadar temlik alan varlık yönetim şirketleri harçtan muaf ise de dava tarihi itibariyle davacının … AŞ olduğu ve nispi harca tabi olduğu, ayrıca temlik alan şirketin ancak temlik eden şirkete ait haklara sahip olduğu, bu bağlamda temlik alan şirket tarafından da harç eksikliğinin giderilmesi gerektiği anlaşıldığından, birleşen dosyadaki dava değeri 4.597.287,06TL üzerinden harcı yatırması için davacı vekiline 1 haftalık kesin süre verildiği, verilen süre içerisinde harcın yatırılmaması nedeniyle mahkemenin 08/07/2020 tarihli celsesinde Harçlar Kanunu 30 ve 32.maddeleri ile HMKnun 150.mad uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve işlemden kaldırılan 08/07/2020 tarihinden bugüne kadar harç tamamlanarak dosya işleme konulmadığından, HMKnun 150/5.maddesi hükmü gereği davacının davasının açılmamış sayılmasına karar vermek gerektiği ” gerekçesiyle; davanın açılmamış sayılmasına, karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; temlik eden … A.Ş. İle … Ltd. Arasında akdedilen FKS sözleşmesinin borçlularına yöneltilen itirazın iptali davalarının aynı ödeme emrinden doğduğu, eldeki davada eksik görülen harcın davaların birleşmesi ile önceki tarihli 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1116 Esas sayılı dosyasına yatırılan 55.523,77 TL ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yatırılan 22.986,44 TL peşin harçtan mahsup edilmesi gerektiği, harç eksikliği nedeniyle davanın açılmamış sayılmasının usul ekonomisi ilkesine aykırı olduğunu, -harç eksikliğinin temlik işleminden önce tamamlanması gereken dava şartı olarak kabul edilse dahi müvekkili … Şirketinin her türlü harçtan muaf olduğunu, temlik ile … A.Ş.’nin takip yetkisinin sona erdiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevabında; …ne tanınan istisna ve muafiyetin Yargı harçlarını kapsamadığını, birleşen daha sonra tefrik edilen davada verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğunu, beyanla istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dosyanın incelenmesinde davacı … A.Ş. Tarafından, … A.Ş. Ve … aleyhine 2017/1116 Esas sayılı itirazın iptali davası açıldığı, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/250 Esas sayılı dosyasında açılan bu davada verilen 16/03/2018 tarihli 2018/243 Karar sayılı kararla 2017/1116 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür. Birleştirme kararından sonra 2017/1116 Esas sayılı dosyada yapılan yargılamada, 11/12/2019 tarihli 3 numaralı ara karar ile birleşen dava yönünden dava değeri 4.597.287,06 TL’nın %068,31’inin 1/4’ü oranında nispi harcın yatırılması için, davacı vekiline HMK 30 ve 32. Maddeleri gereğince 1 haftalık kesin süre verildiği, kesin süre içerisinde harcın yatırılmaması halinde dosyanın HMK 150. Madde gereğince işlemden kaldırılacağının duruşmada hazır bulunan temlik alan davacı vekiline ihtar olunduğu, 08/07/2020 tarihli duruşmada davacı vekilinin ara karardan rücu talebinde bulunulduğu, mahkemenin rücu talebinin reddine ve davanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, 18/11/2020 tarihli ara karar ile birleşen davanın tefrikine karar verilerek, mahkemenin 2020/663 Esasına kaydedilerek 17/02/2021 tarihli kararı ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
G E R E K Ç E: İtirazın iptali talepli davada, davacı vekili İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına borçlu davalı … Ltd. Şti.’nin itirazının iptalini talep etmiş, dava açarken İcra veznesine yatırılan 22.986,44 TL peşin harcın ve diğer borçlular hakkında İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1116 Esas sayılı dosyasına yatırılan 55.523,77 TL harcın mahsubunu talep etmiş 35,90 TL maktu harç yatırarak dava açmıştır. Mahkemece 11/12/2019 tarihli duruşmada, 3 numaralı ara karar ile, davacı vekiline nispi harcın yatırılması için 1 haftalık kesin süre verildiği, ihtarat yapıldığı ancak nispi harcın tamamlanmadığı, Harçlar Kanunu 30 ve 32. Maddeleri gereğince işlemden kaldırılan davanın 3 ay içerisinde harçlarının yatırılarak yenilenmediği anlaşılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, dava konusu alacağın … şirketi tarafından temlik alındığını … Şirketinin harçtan muaf olduğunu ileri sürmüştür. … A.Ş. Ve temlik alan … şirketi harçtan muaf olmayıp 5766 sayılı Kanunun 11/c md. ile değiştirilen 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 123/son maddesindeki harç istisnasının yurt dışından alınacak kredilerin geri dönüşümü ile ilgili işlemlerle sınırlı olmak üzere uygulanması gerekir. Nitekim Anayasa Mahkemesi’nin 14.01.2010 tarih 2008/81 E. ve 2010/8 K. sayılı kararında da bu uygulamayı destekleyecek gerekçelere yer verilmiştir. Bu nedenle davacı …Ş. harçtan muaf değildir. (Yargıtay 19. HD 2016/17297 E., 2018/1960 K.; Yargıtay 19 HD 2016/19394 E., 2018/4797 K.; 2017/4346 E., 2018/1385 K.; 2016/5571 E., 2017/2170 K. sayılı kararları) Temlik alan davacı şirketin diğer davalılar hakkında açtığı davada yatırmış olduğu harcın ve İcra Müdürlüğü’nde yatırdığı harcın mahsubu ile yatırılması gereken harcın kalmadığına yönelik istinaf sebebi de yerinde değildir. Davacı alacaklının İcra Müdürlüğü’nde yatırdığı nispi harç, diğer borçlular hakkında açılan itirazın iptali davasında yatırılacak peşin harçtan mahsup edilmiştir. Mahkemece nispi harç yatırılmadığından işlemden kaldırma kararı ile, HMK 150. Madde gereğince üç ay içerisinde yenileme yapılmadığından açılmamış sayılma kararı usule uygun olmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 59,30 TL harç peşin alındığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 01/07/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.