Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1090 E. 2021/1273 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1090 Esas
KARAR NO: 2021/1273
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2020
NUMARASI: 2019/919 2020/838
DAVANIN KONUSU: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 17/06/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan mermer ve benzeri malzeme satın aldığını, ürünlerin ayıplı çıktığını, ayıplı mallar için 25.000 TL, depolama hizmeti için 25.000 TL olmak üzere toplam 50.000 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının 06/02/2020 tarihli celseye katılmadığı, mazeret de bildirmediği, dosyanın işlemden kaldırıldığı, davacının davasını yenilediği, ancak 18/11/2020 tarihli duruşmaya da katılmadığı, dosyayı takipsiz bıraktığı, davanın HMK’nun 320/4 maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi olup işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle HMK’nun 320/4 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili, istinaf sebebi olarak; mahkemenin 03/07/2015 tarihli tensip zaptında, davanın yazılı yargılama usulüne tabi olduğunu belirttiğini, HMK’nun 448.maddesi gereğince bu kanun hükümlerinin tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uygulanacağını, ortada tamamlanmış bir usul işlemi bulunduğunu, mahkemenin ayrıca basit yargılama usulüne tabi olduğu konusunda bir ara kararının olmadığını, bu şekilde hukuki güvenlik hakkının ihlal edildiğini, mahkeme kararının BAM ve Yargıtay kararlarına da aykırı olduğunu, yine Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca yapılan uygulamaların belirlilik ve öngörülebilirlik esasına dayalı olması gerektiğini, kararın geçmişe etkili olmama, kazanılmış ve bekleyen hakları etkilememe ve derhal uygulanma ilkesi gibi bir takım temel ilkelere de aykırı olduğunu bildirmiştir.
GEREKÇE:Dava, alacağın tahsili istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık mahkemece verilen açılmamış sayılmasına dair kararın usule uygun olup olmadığına ilişkindir. Huzurdaki dava 26/06/2015 tarihinde açılmış olup yargılamanın devamı sırasında 7101 Sayılı Kanunun 61.maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nun 4/2 maddesinde yapılan değişiklik ile dava değeri 100.000 TL’nin altında olan davaların basit yargılama usulüne tabi olacağı öngörülmüştür. Ayrıca HMK’nun 320.maddesinde basit yargılama usulüne tabi davaların bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı öngörülmüştür. Mahkemece bu hususlar gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Her ne kadar davacı vekilince HMK’nun 448.maddesi gerekçe gösterilerek istinaf talebinde bulunulmuş ise de, somut olay bakımından anılan madde hükmünün uygulama yeri bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Bir davanın basit yargılama usulüne tabi olduğu hususunda ara karar verilmemesi o davanın yazılı dava usulüne tabi olacağı ve yazılı dava usulüne göre yargılamanın yapılması gerektiği sonucunu doğurmaz. Usul Hukuku hükümlerine ait değişikliklerin derhal uygulanması gerektiği ilkesi gözetildiğinde, davacı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.17/06/2021