Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1088 E. 2023/321 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1088 Esas
KARAR NO: 2023/321 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/12/2020
NUMARASI: 2020/355 E. – 2020/566 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/02/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirket yetkilisi … ile davalı …’nın ticari bir nedenle tanışmasından sonra davalı …’nın davacı şirket bünyesinde çalışmaya başlayarak evrak takip işleri yapmaya başladığını, bu kapsamda davacı şirket tarafından şirketin iş yaptığı kişilerden teslim alınması gereken kambiyo ve diğer belgeleri teslim aldığını, ancak davacının bu ilişki kapsamında teslim aldığı bir kısım kambiyo senetlerini yetkilisi bulunduğu … Dış Tic. Ltd. Şti. Üzerinden … Faktoring A.Ş.’ye aktarıldığını ve tahsil edildiğini, bu şekilde zimmetine geçirdiği kambiyo senetleri üzerinden davacı şirketi zarara uğrattığını, bu eylemi nedeniyle davalı aleyhine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/158466 Soruşturma sayılı dosyası üzerinden suç duyurusunda bulunduklarını ve İstanbul 46. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/156 Esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu, bu şekilde oluşan davacı zararının toplam 284.974,00 TL olduğunu, bu zararın 100.000,00 TL’sinin … Ltd. Şti. Tarafından ve 40.000,00 TL’sinin ise davalı … tarafından davacı şirkete geri ödendiğini, bakiye zararın tahsili için davacı tarafından İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, ancak davalının takibe konu borca itiraz ettiğini, (ayrıca 3.kişi … Ltd. Şti.’nin davacı zararına mahsuben ödediği 100.000,00 TL’nin iadesi için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden davalının ise zarara mahsuben ödemiş olduğu 40.000,00 TL’nin iadesi için davacı şirket aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlattığını) ancak davalı itirazında haksız olduğu için İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına konu borca itirazında haksız olduğu için itirazın iptali ile takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminatın davalıdan davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı yönündeki iddialarının gerçek dışı olduğunu, başlangıç olarak davacı şirketin … İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. üzerinden iş yapmak, alt sözleşmelerle de adi ortaklık amacına uygun olarak müvekkiline ait … Tic. Ltd. Şti.’yi kullanmak konusunda mutabık kalındığını, ana yüklenici olarak …, alt kullanıcı olarak ise … Plastik’in kullanılması konusunda anlaşıldığını, müvekkilinin kaynak sağlamak amacıyla … Bankası Eminönü Şubesi’nden 750.000,00 TL ve … Mecidiyeköy Şubesi’nden 500.000,00 TL kredi sağladığını, davacı şirket yetkilisinin zamanla müvekkilini hesaplara dahil etmemeye ve ortaklık ilişkisine aykırı olarak davranmaya başladığını, müvekkilinin sağladığı imkanları kendi adına kullanmaya devam ettiğini, yapılan anlaşma gereği ortaklık oranlarının … %50, … %37,5 ve … %12,5 şeklinde olduğunu, davacının müvekkilini adi şirket kurarak birlikte iş yapma vaadi ile dolandırdığını ve müvekkilinin maddi imkanlarından yararlandığını, müvekkilinin ortaklık sonucu yapılacak işlerden elde edeceği ve kendi payına düşen yaklaşık 1.000,000,00 TL kardan mahrum kaldığını, davacı şirket yetkilisi hakkında İstanbul CBS’nin 2014/82759 Sor. sayılı dosyası ile şikayette bulunulduğunu, müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmadığını, müvekkilinin davalıdan alacağı olan 40.000,00 TL için İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas ve 100.000,00 TL alacağı için İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, davalının İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine takip başlatttığını, takibin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, takibe itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, davacının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.02.2019 tarihli 2015/67 E. – 2019/63 K.sayılı kararıyla; “5521 sayılı İş mahkemeleri kanununun m.1 ile işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan uyuşmazlıklar bakımından İş Mahkemelerinin görevli kabul edildiği ve davaya konu zararda davacı ile davalı arasında kurulmuş olan iş akdinin devam ettiği dönemde işçinin sözleşmeye aykırı fiillerinden kaynaklandığı, iş bu uyuşmazlık bakımından İstanbul İş Mahkemelerinin görevli olduğu” gerekçesiyle; 6100 sayılı HMK’nın m.114 kapsamında görev dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dairemizin 07/07/2020 tarihli 2020/1068 E. – 2020/1217 K. Sayılı kararıyla; “… Davalının davacı şirkette hizmet akdi ile çalıştığının taraflarca ileri sürülmediği gibi, buna ilişkin SGK kaydı yada hizmet akdi belgesinin de sunulmadığı, ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda, davacı defterlerinden, dava dışı … Dış Ticaret şirketi arasında ticari ilişki bulunduğunun tespit edildiği, davacı tarafça da davalının dava dışı şirketin yetkilisi ve ortağı olduğunun savunulduğu, ilk derece mahkemesince davanın taraflar arasında hizmet ilişkisinden doğan zararın tahsilinin talep edildiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya , dosya kapsamına uygun olmadığı kanaatiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/12/2020 tarihli 2020/355 E. – 2020/566 K. sayılı kararıyla; “…Tüm dosya kapsamı, incelenmiş olan takip dosyaları ve alınmış olan bilirkişi raporu ile davacının kendi defterleri itibariyle davalı …’dan alacaklı olduğunu ispat edememiş olduğu ve bilirkişi raporu ile her ne kadar dava dışı … Dış Tic. Paz. Ve Dan. Ltd. Şti’den 144.974,00 TL alacaklı olduğu ve 26/08/2014 tarihi itibariyle davalı şirketten temerrüt faizi istenebileceği tespit edilmiş ise de iş bu dava üzerinden İstanbul 11. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasına konu alacağa yönelik itirazın iptali talep edilmiş olduğundan ve dosya kapsamıyla da davacı bu davalıdan alacaklı olduğunu ispat edememiş olduğu” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin davayı kanıtlar nitelikteki bilirkişi raporuna karşı hukuki değerlendirme yapmaksızın davanın reddine karar verdiğini, 27.12.2016 tarihli bilirkişi raporunda ; davacı müvekkilinin 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ait ticari defterlerinin, davacı lehine delil vasfına haiz olduğu, davacının dava dışı … Dış Ticaret Pazarlama ve Danışmanlık Şirketinden 144.974 TL alacaklı olduğu, davacının asıl alacak talebi olan 144.974 TL’nin yerinde olduğu, ayrıca davacının 26.8.2014 tarihi itibariyle ticari temerrüt faizi isteyebileceği yönünde tespitlerde bulunulduğunu. -Raporda müvekkili davacının; … Bankası A.Ş. … çek nolu 16.11.2013 vadeli 22.554 TL, … A.Ş. Bağcılar … Çek nolu 23.11.2013 vadeli 45.000 TL, … bank T.A.Ş. … çek nolu 16.11.2013 vadeli 21.000 TL, … bank A.Ş. … çek nolu 30.11.2103 vadeli 41.000 TL tutarlı çeklerin davacının resmi defterleri ve belgelerinde giriş olmaksızın dava dışı … isimli şirkete ciro yoluyla devrettiğinin dosyada sunulu bulunan çek fotokopilerinden anlaşıldığını, ayrıca davacının resmi defter ve kayıtlarında şüpheli alacaklar hesabında 33.000-TL ve 5.554-TL borç kaydı yapıldığı, bu hali ile müvekkilin 144.974-TL alacaklı olduğunun belirtildiğini. -Müvekkilin müşterilerine ait olan çekleri, borçlu olduğu firmalara verilmek üzere “beyaz ciro” yolu ile ciroladıktan sonra, müvekkili şirketin iş takibini yapan ve güvendiği davalıya teslim etmesi üzerine, beyaz ciroya haiz dört adet çekin, davalı tarafından kendisinin ortağı ve yetkilisi olduğu dava dışı … isimli şirket tarafından ciro edilerek davalı tarafından tahsil edildiğini, ayrıca müşteriye ait 15 adet çekin de müvekkili şirkete mal verileceği beyan edilerek avans olarak müvekkili şirketten davalı tarafından teslim alındığını, akabinde … tarafından müvekkiline teslim edilmeyen ve ticari defterlerde kaydı bulunmayan müvekkiline keşide edilmiş gibi gösterilen fatura ile … Faktoring A.Ş. Nezdinde nakde çevrildiğini, müvekkilinin bu durumu takip tarihinden sonra öğrendiğini, İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/492 E. Sayılı dosya üzerinden iflas erteleme davası açılması sebebi ile kayıtlarda sorun oluşmaması bakımından defter kayıtlarının … isimli şirket adına yapılmak zorunda kalındığını, müvekkilinin dava değeri kadar alacağının sabit olduğunu beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dava dosyasına celp edilen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı … Plastik … Ltd. Şti.’nin davalı/ borçlu … aleyhine 27/08/2014 tarihinde ilamsız yolla, 09/11/2013 tarih – 10.000,00 TL, 20/11/2013 tarih – 20.000,00 TL, 30/11/2013 tarih – 11.600,00 TL, 30/11/2013 tarih – 41.000,00 TL, 30/11/2013 tarih – 15.000,00 TL, 06/12/2013 tarih – 5.000,00 TL, 07/12/2013 TARİH – 14.000,00 TL, 13/12/2013 tarih – 5.000,00 TL, 20/12/2013 tarih – 5.000,00 TL, 27/12/2013 tarih – 5.000,00 TL, 30/12/2013 tarih – 14.820,00 TL, 14/01/2014 tarih – 5.000,00 TL, 21/01/2014 tarih – 5.000,00 TL, 15/12/2013 tarih – 20.000,00 TL, 31/01/2014 tarih – 30.000,00 TL olmak üzere toplam 206.420,00 TL 15 adet çek bedeli + 20.000,00 TL banka havalesi ile müşterilerden alınıp tarafına iade edilmeyen 16/11/2013 tarihli 22.554,00 TL, 16/11/2013 tarihli 21.000,00 TL, 23/11/2013 tarihli 15.000,00 TL 3 adet çek bedeline dayalı olarak, 20.000,00 TL barka havalesi, 58.554,00 TL müşterilerden alınan çekler bedeli ve 66.420,00 TL iade edilmeyen çek bedelleri olmak üzere toplam 144.974,00 TL’nin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine davalı/ borçlunun süresinde olarak borca, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi neticesinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Dosya arasında bulunan İstanbul 25. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı … Plastik … Ltd. Şti.’nin davalı/ borçlu … Dış Tic. … Ltd. Şti. aleyhine 18/09/2014 tarihinde ilamsız yolla, banka dekontuna dayalı olarak, 100.000,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği ve takibin kesinleştiği görülmektedir. İlk derece mahkemesince Mali müşavir bilirkişiden alınan 27/12/2016 tarihli bilirkişi raporunda; “…davacı yanın 2013 – 2015 yıllarına ilişkin defter ve belgelerinin incelendiği, incelenmiş olan defter ve belgelerin sahibi lehine delil olmak vasfına haiz olduğu, Davacının incelenen resmi defter ve belgelerinde dava dışı … Dış Ticaret Pazarlama Ltd.Şti ‘den 144.,974,00 TL. alacaklı olduğunun tespit edildiği, 28.09.2013 tarihli çek tahsilat makbuzunda … Gıda Ltd.Şti.den alınan; … Bankası 12118281 çek nolu 16.11.2013 vadeli 22.554,00 TL.,Teb-Bağcılar 6991858 çek nolu 23.11.2013 vadeli 45.000,00 TL,… bank-… çek nolu 16.11.2013 vadeli 21.000,00 TL, … bank- Ihlamurkuyu … çek nolu 30.11.2013 vadeli 41.000,00 TL, Olmak üzere toplam 99.554,00 TL. çek davacı … Plastik inş.Taah.San.ve Tic.Ltd.Şti.incelenen resmi defter ve belgelerine giriş yapılmadan …ve Dan.Ltd.Şti.ciro yoluyla geçtiği dosyada mübrez çek fotokopilerinden anlaşıldığı, davacı yanın bu işlemle ilgili sadece 01 .05.2015 tarihinde bakiye alacak olarak 128.01 kod nolu “Şüpheli Alacaklar” hesabına 33.000,00 TL. ve 5.554,00 TL. borç kaydı yaptığı davacının incelenen resmi defter ve belgelerinde tespit edildiği, bu açıklamadan hareketle davacı yanın 106.420,00 TL. lik alacağı üzerine yukarıda detayı belirtilen (33.000,00 * 5.554,00) 38.554,00 TL. ilave edildiğinde davacının dava dışı firmadan (106.420,00 * 38.554,00) 144.974,00 TL. alacaklı olduğu, 01.05.2015 tarihinde yapılan kayıtların yukarıda dökümü yapılan 4 adet çek yerine 33.000,00 * 5.554,00 :38.554,00 TL. olarak 128.01 kod nolu “Şüpheli Alacaklar” hesabına borç kayıt edildiği, davacı defterleri itibariyle dava dışı … Dış Tic. Paz. ve Dan. Ltd. Şti firmasının cari hesap üzerinden gerçekleşen ilişkinin 12801 nolu hesap üzerinden takip edildiği, bu hesap itibariyle davacı şirketin 26/08/2014 olan takip tarihi itibariyle dava dışı … Dış Tic. Paz. Ve Dan. Ltd. Şti’nden 144.974,00 TL alacaklı olduğu ve 26/08/2014 tarihi itibariyle davalı şirketten temerrüt faizi istenebileceği tespit edilmiştir. Dairemizce İstanbul 46. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/156 Esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden incelenmesi için izin talep edilmiş, incelendiğinde; davacı şirket yetkilisinin şikayeti üzerine, sanık … tarafından Hizmet Sebebiyle Emniyeti Suistimal suçundan dava açıldığı, davacı tarafın … firmasından alınan dört çekin davalı tarafça, davacı şirkete teslim edilmesi gerekirken iade edilmediğinin ileri sürüldüğü, yargılamada dört çekten üçünün iade edilmediğinin açıklandığı, … firması yetkilisinin tanık olarak dinlendiği, çekleri davalıya teslim ettiğini ancak konumunu bilmediğini beyan ettiği, davalı tanığı …’ın, davalı ile birlikte davacı ile ortak iş yaptıklarını beyan ettiği, mahkemece yapılan yargılama sonunda mahkemenin 29/03/2018 tarihli 2018/236 K sayılı kararıyla unsurları oluşmadığı gerekçesiyle sanık …’nın beraatine karar verildiği ve kararın istinaf incelemesinden geçerek 25/10/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: İtirazın iptali talepli davada, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği, davacı vekilinin istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır. Davacı vekilinin dava dilekçesinde; davalı …’nın davacı şirket bünyesinde çalışmaya başlayarak evrak takip işleri yapmaya başladığını, bu kapsamda davacı şirketin iş yaptığı kişilerden teslim alınması gereken kambiyo ve diğer belgeleri teslim aldığını, ancak davacının bu ilişki kapsamında teslim aldığı bir kısım kambiyo senetlerini yetkilisi bulunduğu … Dış Tic. Ltd. Şti. üzerinden … Faktoring A.Ş.’ye aktardığını ve tahsil ettiğini, bu şekilde zimmetine geçirdiği kambiyo senetleri üzerinden davacı şirketi zarara uğrattığını ileri sürmüştür. Davalı vekili ise davacı ile davalı arasında hizmet akdi/işçi/işveren ilişkisi değil ticari ilişki bulunduğunu, ortaklık ilişkisi kapsamında başlangıç olarak davacı şirketin … Taah. San. Tic. Ltd. Şti. üzerinden iş yapmak, alt sözleşmelerle de adi ortaklık amacına uygun olarak müvekkiline ait … Dış Tic. Ltd. Şti.’yi kullanmak konusunda mutabık kalındığını ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Müşteriden alınarak iade edilmediği ileri sürülen çeklerle ilgili olarak, İstanbul 46. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/156 Esas-2018/236 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada, sanık … hakkında “Hizmet Nedeniyle Emniyeti Suistimal” suçundan beraat kararı verildiği, kararın istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır. 6098 Sayılı TBK 74. Madde de, ceza mahkemelerince verilmiş beraat kararlarının, hukuk mahkemeleri yönünden bağlayıcı olmayacağı düzenlenmişse de, ceza mahkemesince tespiti yapılan maddi vakıaların delil olarak değerlendirilmesi mümkündür. Ceza dosyasında alınan davacı şirket yetkilisi olan müşteki/katılanın ifadesinden, takip ve dava konusu dört adet çekin, davalı … tarafından, davacı şirket yetkilisinin bilgisi dahilinde müşteriden alındığı, çeklerden 41.000 TL bedelli olanın, davacı şirkete iade edildiği, 58.554 TL bedelli üç adet çekin ise iade edilmediği, katılanın ifadesinde, davalının davacı şirket çalışanı olduğunu, davalı sanığın ifadesinde ise davacı şirketin gayrı resmi ortağı olduğunu ileri sürdüğü, çeklerin müşteki şirketin bilgisi dahilinde davalı tarafça teslim alındığı anlaşılmıştır. İtirazın iptali davaları takibe sıkı sıkıya bağlı davalardır. İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında, davacı şirketin, davalı …’dan 15 adet çek bedeli, 20.000 TL banka havalesi ve müşterilerden alınarak kendisine iade edilmediğini ileri sürdüğü 3 adet çek bedeli toplamı 144.974,00 TL’nın tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali talepli davada ispat yükünün davacıda olduğu, mahkemece alınan bilirkişi raporunda, davacı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve ticari defterlerinde davalının yetkilisi olduğu dava dışı … Dış Tic. Ltd. Şti.’den takibe konu miktarda alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacı vekilinin istinaf dilekçesinde bu durumu, müvekkili hakkında iflas erteleme davası açılması sebebi ile kayıtlarda sorun oluşmaması bakımından defter kayıtlarının … isimli şirket adına yapılmak zorunda kalındığı şeklinde açıkladığı, TTK 18. Madde gereğince basiretli davranmakla yükümlü olan davacının bu savunmasının dinlenemeyeceği, HMK 222/3. Maddesi gereğince ticari defterlerindeki kayıtların davacı aleyhine delil teşkil edeceği, davacı tarafın iddialarını ve davalı …’dan alacaklı olduğunu ispatlayamadığı kanaatiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 23/02/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.