Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1068 E. 2023/478 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1068 Esas
KARAR NO: 2023/478
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/10/2020
NUMARASI: 2018/309 2020/310
DAVANIN KONUSU: Marka (Manevi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 22/03/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin dahil olduğu … şirketler grubunun dünya devi olarak nitelendirilen sayılı şirket gurupları arasında olduğunu, … şirketler grubuna dahil, dünyanın çeşitli bölgelerinde en az 20 şirket bulunduğunu, müvekkillerinin 172 yıldır, temizlik ürünleri de dahil olmak üzere tüketim malzemeleri, kumaş ve ev bakımı ve temizliği, bebek bakımı, kişisel bakım ürünleri, havlular, kağıt mendiller, yiyecek ve içecekler gibi pek çok sahada faaliyet gösterdiğini, 180’den fazla ülkede faaliyet gösteren müvekkillerinin …, …, …, …, …, …, …, …, …, … gibi, dünyaca meşhur ve yüksek tanınmışlık seviyesine ulaşmış pek çok markasının bulunduğunu, ev ve temizlik ürünlerinin ana ürün yelpazesine dahil olduğu müvekkillerinin meşhur markalarından birisinin de “…” markası olduğunu, müvekkillerinin bu markayı dünya çapında uzun yıllardır ürettiklerini ve pazarladıklarını, Türkiye’de 1932 yılından beri tescilli …’nin bulaşık deterjanları başta olmak üzere temizlik malzemeleri ile bütünleşmiş bir marka ve ürün olduğunu, müvekkillerinin Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK) nezdinde … ibaresi için, hepsi deterjan ve bulaşık deterjanlarının bulunduğu 3. sınıfı kapsayan, … ibareli …, …, …, … …, … …, … … sayılı; … ibareli … sayılı tescillerinin ve … tescil numaralı markanın da sahibi olduklarını, müvekkillerinin … ürününü Türkiye’de sürekli ve yoğun olarak tanıttığını, … markasının, özgün şişe biçimi ve etiket tasarımı ile Türkiye piyasasında yüksek tanınmışlığa sahip olduğunu, piyasaya sunulduğu ilk günden beri, müvekkillerinin … ürünü, üzerinde dalga figürleri bulunan ve silueti omuzu andıran bir şişe tasarımı ve kırmızı kapaktan oluşan belirli bir şekle sahip beyaz bir şişede pazarlandığını, şişe biçiminin müvekkillerinin … ürünü ile özdeşleştiğini, tüketici tarafından görüldüğünde doğrudan … ile ilişkilendirildiğini, müvekillerinin diğer ürünlerinin yanı sıra, … ürününe ait ticari takdim şeklinin de tanınmışlığından haksız kazanç elde etmek isteyen kişilerce çeşitli yol ve şekillerle sıklıkla taklit edildiğini, davalının “…” markası ile üretip/ürettirip satışa sunduğu bulaşık deterjanı ürünlerinin piyasaya sunuluş şekli, şişe tasarımı, renk, etiket kompozisyon ve dizayn özelliklerinin müvekkillerinin … sayılı markasının ve … ürününün birebir taklidi olduğunu, müvekkillerinin faaliyetleri ve iş mahsulleri ile iltibas yarattığını, haksız rekabete ve markaya tecavüzde bulunulduğunu, davalı tarafın kullandığı şişenin, müvekkillerine ait … sayı ile tescilli ve tanınmışlığı müsbet şişe şekli ile aynı özellikleri içerdiğini, müvekkillerinin … şişesinin … sayılı marka tescili ile korunduğunu, şişe siluetinin yanı sıra, … şişesinin diğer şişelerden en bariz farklılaştığı ayırtedici özelliği olan omuz bölgesinde bulunan kabartma dokunun davalının kullandığı şişede birebir yer aldığını, bu özelliğin müvekkillerinin farklı gramajdaki tüm … ambalajlarında bulunduğunu ve … sayılı tescil ile de korunduğunu, kabartma dokunun davalı ürününde müvekkillerinin … şişesi ile yeri, pozisyonu, biçimi itibarıyla birebir aynı olduğunu, davalının etiketinde de müvekkillinin ticari takdim şeklini de birebir aynı unsurları ile kullandığını, davalının dava konusu mütecaviz ürünlerinin görsellerinin http://www…..com/ adresli resmi web sitesinde yer aldığını, sırf şişe şekli ile dahi doğrudan müvekkillerinin ürünü olarak algılandığının kamuoyu araştırması ile tespit edildiğini, davalının bu fiillerinin müvekkillerinin … ürünlerinin yoğun tanıtım ve promosyon faaliyetleri, yoğun emek ve masraf neticesinde elde edilen haklı ününden haksız kazanç sağlamasına, tüketicide iltibasa yol açtığını, marka hakkına tecavüz oluşturduğunu ve müvekkillerinin ürünlerinin itibarına zarar verdiğini, davalının müvekkillerinin şişe ve etiket dahil ticari takdim şekli ve markalarını taklit eder fiillerinin İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2017/12 D. İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, davalıya Beyoğlu … Noterliği vasıtası ile 4 Nisan 2017 tarihli ihtarnamenin gönderildiğini ancak davalının haksız kullanımlarına devam ettiğinden bahisle, davalı tarafından üretilip satışa sunulan ve … bulaşık deterjanı ürünü ile şişe tasarımı ve etiket dahil tüm ticari takdim şekli ile ayırtedilemeyecek kadar benzer ve iltibas yaratan … ürünlerinin ve benzerlerinin etiket ve boş şişe dahil her tür ambalaj ve şiselerinin üretim, satış, pazarlama, dağıtım ve ticari maksatla elde bulundurmasının ÖNLENMESİNİ; http://www…com/ sitesindeki ve www.facebook.com/… sayfasındaki ve internetteki ve diğer mecralardaki tüm tanıtım ve kullanımlarının (http://www…..com/ecatalog,http://www…com/_…/_…, https://www…. URL adresi dahil olmak üzere dava konusu ürünlerin bulunduğu tüm URL adreslerinin) durdurulmasını; mütecaviz görüntülerin web sitesi içeriğinden çıkartılmasını; davalı tarafa ait ve iltibas yaratan görünümlü ürünler dahil olmak üzere … markalı ve … bulaşık deterjanı ile benzer tüm ürünlerine ve benzerlerine ait, şişe, etiket, kalıp, kutu, koli, ambalaj, katalog, broşür, basılı evrak, yazı velhasıl her türlü tanıtım vasıtasının, davalıya ait işyerlerinden ve bulundukları her yerden toplanarak yeddiemine teslimine dair ihtiyati tedbiren karar verilmesini, yapılacak yargılama neticesinde, davalının müvekkillerinin tanınmış … ürününe, ticari takdim şekli ve tescilli ve tanınmış markaları ile iltibas yaratacak, … marka ve ürünün tanınmışlığından faydalanacak şekilde dava konusu … ürünlerini üretmek/ürettirmek, şişelemek, depolamak, satışa arz etmek, satmak, reklam ve tanıtımını yapmak suretiyle vaki fiillerinin haksız olduğunun ayrı ayrı hükmen tespitine, davalının müvekkillerinin tanınmış … ürünü, ticari takdim şekli ve tescilli ve tanınmış markaları ile iltibaslar yaratacak ve bu markanın tanınmışlığından faydalanacak şekilde dava konusu ve … ürünlerini üretmek/ürettirmek, şişelemek, depolamak, satışa arz etmek, satmak, reklam ve tanıtımını yapmak suretiyle haksız rekabetlerinin men’ine; davalının fiillerinin müvekkillerinin markalarına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, tecavüzün önlenmesi (men’ine) ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına (ref’ine) davalının, … ürünlerini, aynen veya cüzi değişikliklerle dahi olsa imalat, satış, depolama ve pazarlama dahil her tür ticari kullanımının önlenmesine; davalının … ürünlerine ait, şişe, etiket, kalıp, kutu, koli, ambalaj, katalog, broşür, basılı evrak, yazı velhasıl her türlü ürün ambalaj ve tanıtım vasıtasının, davalıya ait işyer(ler)inden ve ticari amaçla bulundukları her yerden, (özellikle TTK md. 56/(4) bendi hükmü uyarınca üçüncü kişilerin elinde olsalar dahi) toplanmasına, imha edilmesine; http://www…com/ web sitesinden vewww… sayfasından müvekkillerinin markasına ve fikri sınai haklarına tecavüz teşkil eden davalının tüm kullanımlarının; http://www…., http://www… http://…, https://www.facebook.com/… URL adresi dahil olmak üzere dava konusu ürünlerin bulunduğu tüm URL adreslerinden çıkarılmasına; davalının müvekkili şirketlerin markalarına vaki tecavüzleri ve haksız rekabetleri nedeni ile 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … Tic. Ltd. Şti. adı ile Bursa’da kimyasal ürünlerin üretimi hakkında faaliyet gösterdiğini, müvekkili tarafından üretilen ürünlere süt gıda, tekstil, arıtma, kozmetik ve havuz vb. Kimyasalların dahil olduğunu, 2016 yılı itibariyle mutfak deterjanı üretimi yapılmadığını, davacı tarafça marka hakkının ihlali suretiyle müvekkili şirket tarafından üretilip satıldığı iddia edilen ürün kategorisinin 2016 yılı itibariyle üretiminin durdurulduğunu ve satışının bırakıldığına, davanın konusunu oluşturan ve iltibasa neden olduğu iddia edilen ürün ve etiketin numune olarak üretildiğini ancak internet üzerinden ya da fiziki olarak marketlerde satışının yapılmadığını, davacı şirketin 2017 yılında müvekkili şirkete ulaşarak söz konusu ürünlerin marka hakkına iltibas oluşturduğu gerekçesi ile işbu ürünleri üretim ve satımının durdurulması, internet ve sosyal medya paylaşımlarının durdurulması hususlarını bildirdiğini, bunun üzerine müvekkil şirketin zaten herhangi bir üretim ve satış işlemi olmadığını, ürünün müvekkili şirkete ait güncel web sayfasında görüntüsünün yer alıp almadığının kontrolü ile yer aldığı takdirde derhal silineceğini mail yoluyla bildirdiğini ve gerekli kontrolleri yaparak söz konusu ihlale sebep olacak ihtimalleri ortadan kaldırdığını, müvekkili şirkete ait güncel web sayfasında bu ürüne ilişkin herhangi bir paylaşım yapılmadığını, şirket çalışanları tarafından açılan ve resmi olmayan facebook sayfası ise çalışanlarının kontrolü altında olduğunu, bu nedenle facebook üzerinden yapılan paylaşımın müvekkili şirket yetkilisinin bilgisi ve talimatı dışında olduğunu, şirketin eski çalışanı … tarafından yapıldığını, müvekkili şirkete ait ürünler ile davaya konu ürünler karşılaştırıldığında ürünler arasında iddia edildiği gibi bir benzerlik olmadığını, ürünlerin etiketlerinde taklit olarak değerlendirilemeyecek farklılıklar bulunduğunu, yalnızca etiketlerde ve şişede kullanılan renk benzerlikleri ile kelimenin konumunun aynı olması hususunun ortalama tüketici bakımından yanılma meydana getirmesinin mümkün olamayacağını, müvekkili şirketin hiçbir zaman ve hiçbir surette dava konusu ürünlere ilişkin üretim ve satış yapmadığı ve dolayısıyla ticari faaliyette bulunmadığı göz önüne alındığında, taraflar arasında herhangi bir haksız rekabetin ve marka hakkına tecavüzün söz konusu olmadığını ve dolayısıyla maddi tazminat taleplerinin yerinde olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; “…davacılar tarafından davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine açılan davanın kabulü cihetine gidilmiş, davacının … ürünü takdim şekli, … tescil numaralı markası ve ürün etiketi ile benzerlik ve iltibas yaratacak şekilde, davalının … markalı ürünlerini üretim ve pazarlamasının davacı marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, markaya tecavüz ve haksız rekabetin men’ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalı tarafın davacıların … ile benzerlik oluşturan … markalı ürünleri, şişe, etiket, kalıp kutu, koli, ambalaj, katalog, broşür, basılı evrak ve her türlü tanıtım vasıtasının, davalı iş yerlerinden ve bulundukları diğer yerlerden toplanarak imhasına, ürünlerin market, satış, depolama ve pazarlama dahil her türlü ticari kullanımının önlenmesine, https://www…..comve https://www.facebook.com/… isimli web sitelerinden iltibasa konu ürün görsellerinin çıkartılmasına, davacı yanın manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; davalının eyleminin haksız olduğu, marka hakkına tecavüz sonucunda davacı şirketin piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında meydana gelen kayıp ve zararlar ile uzun süren çabalarla yaratılan imajın zedelenmesi ve davalı şirketin basiretli bir tacir gibi davranmayarak tecavüz teşkil eden markayı ticari faaliyetlerinde kullanmaya devam etmesinin kusurlu bir davranış oldığu, işbu haksız eylemin manevi tazminatı da gerektirdiği, manevi tazminatın sebepsiz zenginleşme aracı olamayacağı da gözetilerek 30.000 TL tazminata hükmedilmiş, tüm bu gerekçeler doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur. Davacılar tarafından davalı … Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine açılan DAVANIN KABULÜ İLE, davacının … ürünü takdim şekli, … tescil numaralı markası ve ürün etiketi ile benzerlik ve iltibas yaratacak şekilde, davalının … markalı ürünlerini üretim ve pazarlamasının davacı marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, Markaya tecavüz ve haksız rekabetin men-ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, Davalı tarafın davacıların … ile benzerlik oluşturan … markalı ürünleri, şişe, etiket, kalıp kutu, koli, ambalaj, katalog, broşür, basılı evrak ve her türlü tanıtım vasıtasının, davalı iş yerlerinden ve bulundukları diğer yerlerden toplanarak imhasına, Ürünlerin market, satış, depolama ve pazarlama dahil her türlü ticari kullanımının önlenmesine, Davalının https://www…com ve https://www.facebook.com… isimli web sitelerinden iltibasa konu ürün görsellerinin çıkartılmasına, Davacı yanın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile somut olayın özelliğine göre 30.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Masrafı davalıdan alınmak üzere kesinleşen hüküm özetinin yurt çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına…” şeklinde karar verilmiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin Bursa’da kimyasal ürün imalatı yaptığını, 2016 yılı itibariyle müvekkilinin mutfak deterjanı üretimi yapmadığını, söz konusu ürün ve etiketin numune olarak üretildiğini, ancak gerek fiziken gerekse internet ortamında satış yapılmadığını, karar içeriğinde müvekkilinin söz konusu ürünlerin ticaretini yaptığı veya menfaat sağladığına dair bir delilin bulunmadığını, bu konuda defter incelemesi dahi yapılmadığını, müvekkilinin ürünleri numune olarak üretip yaptığı hatayı gördüğünde satıştan vazgeçerek ürünleri imha amacıyla depoladığını, davacı şirketin müvekkili ile 2017 yılında bağlantı kurduğunu, ve yapılan görüşme sonunda müvekilinin bu ürünleri satmayacağını bildirdiğini, nitekim herhangi bir satışın da yapılmadığını, ayrıca ürünler arasında iltibas bulunmadığını, yine bilirkişi tarafından tespit edilen benzerliklerin yeteri kadar objektif sebep oluşturmadığını, yapılan değerlendirmenin subjektif nitelikte bulunduğunu, ayrıca dava konusu “…” ve “…” isimli ürünlerin gerek marka adı gerekse görsel, işitsel ve anlamsal yönden iltibasa meydan vermeyecek şekilde yeterli farklılıklar içerdiklerini, markaya tecavüzün ve haksız rekabetin bulunmadığını bildirmiştir.
DELİLLER: Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtlarının incelenmesinde, … tesil numaralı , “… ” ibareli markanın 03. Sınıf emtiasında, … tescil numaralı “…” ibareli markanın 03.sınıf emtiasında, … tescil numaralı “… ibareli” markanın 03 emtiasında, … tescil numaralı “…” ibareli markanın 03.sınıf emtiasında, … tescil numaralı “…” ibareli markanın 21.sınıf emtiasında davacı … şirketi adına kayıtlı oldukları anlaşılmıştır. Yargılama sırasında alınan 18.06.2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”…Davalı şişe tasarımının, davacı markalarından tescilli 3 boyutlu şişe tasarımı markasına tecavüz ettiği, davalı etiket tasarımının da haksız rekabet teşkil ettiği yolunda görüş bildirildiği, raporun bilişimci bilirkişi tarafından hazırlanan kısmında ise özetle “…davalıya ait olduğu belirtilen “www…com” internet sitesinde dava konusu ürününün yayınlandığı belirtilen “…” ve “…” katagorilerinin incelenmesinde ilgili ürünlerin güncel olarak sitede pasif edildiği, sitede gözükmediğinin tespit edildiği ayrıca “https://www.facebook.com/…” facebook sosyalm medya adresinin de açık ve faaliyette olmadığının tespit edildiği…” şeklinde tespitte bulunulduğu görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, sonuçlarının ortadan kaldırılması ile manevi tazminat talebine ilişkindir. Yargılama sonunda tecavüz ve haksız rekabet talepleri yönünden davanın kabulüne, manevi tazminat talebi yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Dosyanın incelenmesinde davalının internet sitesinde dava konusu ürün yayınlandığı belirtilen kozmetik deterjan ve e-katalog kategorilerinin ilgili ürünlerin güncel olarak pasif edildiği, sitede gözükmediği, facebook adresinin ise açık ve faaliyette olmadığının tespit edildiği, ancak yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu içeriğinde de belirtildiği üzere davalının şişe tasarımının davacı markalarından tescilli 3 boyutlu … tescil numaralı şişe tasarımı markasına tecavüz ettiği, ayrıca davacının ürünleri üzerinde bulunan etiket tasarımının da haksız rekabet teşkil ettiği anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı taraf numune olarak üretim yaptığını ve satıştan vazgeçtiğini ileri sürmüş ise de bu şekildeki ürün tanıtımının da markaya tecavüz ve haksız rekabet niteliğinde olduğu, kaldı ki davalı vekilinin istinaf dilekçesinde dahi ürünlerin imha amacıyla depolandığını belirttiği halde ürünlerin imha edildiğinden söz etmediği, ayrıca ihlalin niteliği ve tarafların durumları dikkate alındığında hükmedilen tazminat miktarının da dosya kapsamına uygun olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 2.049,30 TL harçtan, peşin alınan 512,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.536,98‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/03/2023