Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/961 E. 2020/1118 K. 24.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/961 Esas
KARAR NO : 2020/1118
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/12/2019
NUMARASI : 2019/416 2019/62
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, davalı tarafından başlatılan İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında usulsüz olarak müvekkilini İİK 89/1,2,3 ihbarnameleri gönderilerek ve devamında borçlu olarak takibe dahil edilerek hacizler yapıldığını, gönderilen bu tebligatların usulsüz olduğunu, takibin dayanağının iki adet çek olarak gösterildiğini, oysa aslında ortada tek bir çek olduğunu, davalının usulsüz tebligatlardan istifade ederek müvekkilini borçlu göstermeye çalıştığını, müvekkilinin İİK 89 gereğince … Ltd. Şti’ne herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını, davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın menfi tespit davası olduğu, TTK’nun 5/A maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu, ancak bu dava şartının yerine getirilmediği gerekçeleriyle davanın usulden reddine karar verilmiş, kararı taraf vekilleri istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf sebebi olarak; menfi tespit davasının alacağın tespiti davası olmadığını, dolayısıyla arabuluculuğa tabi olmadığını bildirmiştir. Davalı vekili istinaf sebebi olarak; davanın usulden reddine karar verilmesi nedeniyle AAÜT’nin 7.maddesi uyarınca lehlerine vekalet ücreti verilmesi gerekirken mahkemenin bu hususu gözden kaçırdığını bildirmiştir.
GEREKÇE:Dava, menfi tespit davasıdır. Dairemizce istinaf aşamasında davaya konu icra dosyasından ödeme emirlerinin celbi sağlanmış, buna göre davalının Kadıköy …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında çeke dayalı olarak dava dışı …. Ltd. Şti ile dava dışı …. Ltd.Şti aleyhinde kambiyo senetlerine özgü yolla takip başlattığı, daha sonra yenileme ile İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından çıkarılan ödeme emrinde, davacının da borçlular arasında gösterildiği görülmüştür. 6102 Sayılı TTK’nun 5/A maddesi uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartıdır.Eldeki dava, menfi tespit davası olup konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebine ilişkin değildir. Dolayısıyla eldeki dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan değildir. Mahkemece açıklanan bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hal böyle olunca davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, dairemiz kararının niteliği gözetilerek bu aşamada davalı vekilinin istinaf talebinin incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,2-İstanbul Anadolu 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/12/2019 tarih, 2019/416 esas, 2019/62 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-Bu aşamada davalı vekilinin istinaf talebinin incelenmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının talebi halinde kendisine iadesine, 6-Davalı tarafından yatırılan istinaf harçlarının talebi halinde kendisine iadesine, 7-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 19,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 167,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 9-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-4 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.24/06/2020