Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/952 E. 2020/947 K. 08.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/952 Esas
KARAR NO: 2020/947 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/111 E.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesine ; davalının İİK.nın 277 vd. hükümlerince Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/633 E.dosyası ile müvekkili … hakkında tasarrufun iptali davası açtığını, o mahkemece müvekkili hakkında ihtiyati haciz kararı verildiğini, haczin kızının nişanı esnasında tatbik edildiğini, diğer davacı … ile …’un iş ortağı olduğunu, baskı ile müvekkillerinden nakit para ve senetler alındığını, davacıların davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkillerinden 200.000 TL tahsil edildiğini, İstanbul Anadolu 13 Asliye Ticaret Mahkemesi’den ihtiyati tedbir kararı aldıklarını, mahkemenin %15 teminat karşılığında tedbir talebinin kabulüne karar verdiğini, ancak 3. kişiler hakkında tedbir talebinin reddine karar verildiğini, bu davada üçüncü kişi davalılar hakkında tedbir talep ettiklerini, davalı firmanın ehliyetinin olmadığını, senetlerin bu nedenle geçersiz olduğunu, bono ve poliçelerin geçersiz olduğunu, davacıların eşlerinin muvaffakatının bulunmadığını, ızdırar halinden faydalanıldığını belirterek senetler hakkında borçlu olmadığının tespiti ile;280.000,00 TL bedelli 16.01.2020 vadeli, 250.000,00 TL bedelli 16.02.2020 vade tarihli, 250.000,00 TL bedelli 16.03.2020 vade tarihli, 250.000,00 TL bedelli 16.04.2020 vade tarihli, 250.000,00 TL bedelli 16.05.2020 vade tarihli senetler hakkında borçlu bulunmadıklarının tespiti ile ödenen 200.000,00 TL’nin istirdatına, 280.000,00 TL bedelli 16.01.2020 vadeli, 250.000,00 TL bedelli 16.02.2020 vade tarihli, 250.000,00 TL bedelli 16.03.2020 vade tarihli, 250.000,00 TL bedelli 16.04.2020 vade tarihli, 250.000,00 TL bedelli 16.05.2020 vade tarihli senetlerin tahsili halinde, müvekkilinin ileride telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğrayacağı muhtemel olduğundan teminatsız olarak bu talep yerinde görülmezse mahkemece uygun görülecek bir teminat mukabilinde kararını kesinleşmesine kadar, davaya konusu senetlerin ödenmesini engeller mahiyette, muhtemel icra takiplerini de durdurulması amacıyla, 3. Kişiler açısından da geçerli olacak şekilde İHTİYAT-İ TEDBİR KARARI VERİLMESİNi talep etmiştir. İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/02/2020 tarihli 2020/111 Esas sayılı ara kararıyla; “Davacının eldeki menfi tespit davasına konu ettiği 5 adet bononun Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/633 Esas sayılı dosyası üzerinden 28/11/2019 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati haciz kararının uygulanması aşamasında davacılar tarafından davalıya teslim edildiği, ayrıca istirdat davasına konu 200.000 TL’nin de bahsi geçen ihtiyati haciz kararının uygulanması cümlesinden olmak üzere, davalı tarafa protokol ile verildiği, Mahkememizce senetler hakkında verilecek ihtiyati tedbir kararının Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin ihtiyati haciz kararını etkisiz hale getirecek, ortadan kaldıracak mahiyette olduğu, bu şekilde bir karar verilmesinin bir mahkeme kararı hakkında diğer bir mahkemenin yetkisi bulunmadığı halde, kararına müdahale anlamına geleceği, davacının ihtiyati hacze ilişkin itirazlarının Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği” gerekçesiyle, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Davacılar vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davalı şirketin müvekkili … aleyhine açtığı tasarrufun iptale davasında, dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmeden ihtiyati haciz kararı alınarak, kızının nişan merasimi sırasında evde haciz ve muhafaza uygulandığını, evin kalabalık olmasının yarattığı ıztırar halinden faydalanarak müvekkillerinden nakit para ve senetler alındığını, hukuka aykırı şekilde borçlandırıldığını, 200.000,00 TL haksız tahsilat yapıldığını, -yapılan araştırmada davalı şirketin 04 Temmuz 2019 da terkin edildiğini tespit ettiklerini, davalı tarafın her ne kadar şirketin A.Ş. Olarak devam ettiğini ileri sürse de şirketlerin isimleri, unvanları, sicil numaraları ve vergi numaralarının tamamen farklı olduğunu, senetlerin 06/12/2019 tarihinde düzenlendiğini, unvan değişikliğinin 04/07/2019 tarihinde yapıldığını, evrakın bono niteliğinin bulunmadığını, -müvekkillerinden alınan poliçelerin geçersiz olduğunu, poliçeler hamiline düzenlenemediğinden senette meblağ kimin emrine ödenecekse onun “ad ve soyadının” bulunması gerektiğini, lehtar tüzel kişi ise ticaret unvanının yazılması gerektiğini, -müvekkillerinin eşlerinin muvaffakatları alınmadan senet düzenlendiğini, ızdırar halinden faydalandıklarını,müvekkillerinin davacıya borcunun bulunmadığını, -müvekkillerinin ikametgahında mahkeme kararına aykırı işlemler yapıldığını, yasal haklarının ihlal edildiğini, beyanla tedbir talebinin reddi kararının kaldırılarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Haciz tutanağında alacaklıyı temsilen hazır bulunan … ve davacılar arasında 06/12/2019 tarihli protokol imzalandığı, protokolda Gebze … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına mahsuben Av….’in hesabına mahsuben 200.000,00 TL gönderildiği, kalanı ile alakalı 16/01/2020 tarihli 280.000 TL,16/02/2020 tarihli 250.000 TL, 16/03/2020 tarihli 250.000 TL, 16/04/2020 tarihli 250.000 TL, 16/05/2020 tarihli 250.000 TL bedelli beş adet senet alındığı, senetler vadesinde ödendiğinde borcun tahsil harcı ortak ödenmek kaydıyla bitmiş olacağının düzenlendiği, haciz tutanağı ve protokolün aynı tarihli olduğu görülmüştür. Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/633 Esas sayılı dosyası sunulan dava dilekçesi örneğinden; davacı … Ltd. Şti. tarafından davalı borçlu … ve 3. Şahıs davalı … aleyhine, İİK 283/2 maddesi gereğince Gebze … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası alacağı ile sınırlı olarak tazminat davası açtığı ve ihtiyati haciz talep ettiği, davalı borçlunun senedin vadesi dolmasına rağmen ödeme yapmadığını, taşınmazlarını değerinin çok altında 25/10/2018 tarihinde davalı 3. Şahsa devrettiğini, üçüncü şahsında taşınmazı yine değerinin çok altında yaklaşık 4,5 ay sonra dava dışı …’ya devrettiğini beyanla taşınmaz devir bedeli 566.481,00 TL için ihtiyati haciz kararı verilmesini ve takibe konu alacakla sınırlı olarak tazminata hükmedilmesini talep ettiği, mahkemenin 28/11/2019 tarihli tensip kararıyla ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verdiği, %15 teminat karşılığında, teminat yatırıldığında dava değeri ile sınırlı olacak şekilde davalı …’un menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde uygulanmak üzere ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği görülmüştür.
G E R E K Ç E: Menfi tespit davasında tedbir talebine konu bonolar, davacılar tarafından Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/633 Esas sayılı dosyasından verilen 28/11/2019 tarihli ihtiyati haciz kararının infazı sırasında davacılar tarafından düzenlenerek verilmiş ve taraflar arasında aynı tarihli protokol imzalanmıştır. Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/633 Esas sayılı davada ise, davacı … Ltd. Şti. Tarafından davalı borçlu … ve 3. Şahıs davalı … aleyhine, İİK 283/2 maddesi gereğince Gebze … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası alacağı ile sınırlı olarak tazminat davası açılmış ve ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Davacılar vekilinin bonoların davacıların iradesi sakatlanarak ve ıztırar halinden faydalanılarak alındığı ve bonoların geçersizliğine dair iddialarının yargılamayı gerektirdiği, yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı gözönüne alınarak, ilk derece mahkemesince tedbir talebinin reddine karar vermesinin yerinde olduğu kanaatiyle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4- Davacılar tarafından yapılan masrafların üzerlerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 08/06/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.