Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/923 E. 2020/906 K. 04.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/923 Esas
KARAR NO : 2020/906
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/100 E.
DAVANIN KONUSU: Markanın Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ: 04/06/2020
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili ihtiyati tedbir istemli dava dilekçesinde özetle; mevcut durumun korunması ve davanın etkinliğini temin etmek amacıyla, telafisi imkansız sonuçlar doğmasını önlemek amacıyla davalıya ait … no.lu latincesi “…” ibareli markanın TPMK nezdinde tutulan sicil kaydına dava sonuçlanıncaya kadar 3. Kişilere devrinin önlenmesi hususunda ve bu marka hakkından doğan hakların müvekkili aleyhine kullanılmasını engelleyecek şekilde tedbir konulmasına karar verilmesini, davalıya tescilli bulunan … numaralı Arapça … ibareli markanın müvekkiline ait … kod numaralı … ibareli markanın birebir Arapça karşılığı olması nedeni ile davalı adına Arapça tescilli markanın başvuru sırasında kasten ve kötüniyetli olarak farklı beyan edilmesi nedeniyle … numaralı davalı adına kayıtlı Arapça … ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilerek sicilden terkinini talep etmiştir.İlk derece mahkemesi 27/12/2018 tarihli kararıyla; “ihtiyati tedbir talebin kısmen kabulü ile Dava konusu .. tescil numaralı marka tescil belgesinin davalı adına tescilli ise dava sonuçlanıncaya kadar 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına, marka hakkından doğan hakların müvekkili aleyhine kullanılmasını engelleyecek şekilde tedbir konulması talebinin reddine” şeklinde karar verilmiştir.İlk derece mahkemesi 13/02/2020 tarihli kararıyla; “davalı vekilinin 27/12/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararını tebliğden itibaren 1 haftalık süre içinde itirazda bulunmadığı, itiraz süresinin geçtiği, ihtiyati tedbire itiraz süresinde olmadığı” gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Davalı vekili istinaf isteminde özetle; Davalı tarafça müvekkili aleyhine açılmış olan markanın hükümsüzlüğüne konulu davada davacının ihtiyati tedbir talebini kısmen kabul ile teminatsız, dava sonuçlanıncaya kadar 3.kişilere devir temlikinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiğini, iş bu kararın 26.11.2019 tarihinde tensip tutanağı ile bildirildiğini, tensip tutanağında ihtiyati tedbir kararına karşın HMK 394/2 maddesi uyarınca bir hafta içinde itiraz edebileceği bildirilmediğini, müvekkilinin markasının davalının markasının tescil tarih olan 25.10.2016 tarihinden önce, 22.06.2016 tarihinde tescil ettirilmiş olması sebebi ile müvekkilinin marka üzerinde üstün hakkı bulunduğundan ihtiyati tedbirin kaldırılması ya da uygun bir teminat karşılığı tedbirin devamı talep edildiğini ancak bu talebin de süreden reddedildiğini, cevap süresi içinde cevap dilekçesi ile itiraz edilmiş olmasına rağmen, süresinde itiraz edilmediği gerekçesi ile talebimizin reddedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek 13.02.2020 tarihli ara kararının ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını veya uygun bir teminata hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Uyuşmazlık ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı vekiline tedbir ara kararının 26.11.2019’da tebliğ edildiği, davalı vekilinin 24.12.2019 Tarihinde tedbire itiraz ettiği, mahkemenin 27.12.2018 tarihli tedbir kararında itiraz süresinin bir hafta olduğunun açıkça belirtildiği dikkate alındığında ilk derece mahkemesince HMK’nın 394.maddesi gereğince itirazın süre yönünden reddine karar verilmesi yerinde olup davalı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 3-İstinaf yargılama giderleri olarak davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 5,50 TL tebligat masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, davalı tarafça yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 04/06/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.