Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/905 E. 2020/945 K. 08.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/905 Esas
KARAR NO : 2020/945 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 17.01.2020
NUMARASI : 2018/149 E.
DAVANIN KONUSU: Marka (Manevi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 08/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili 08/01/2020 tarihli dilekçesinde; ihtiyati tedbir kararları ve nihai mahkeme kararları ile dosya kapsamındaki uyuşmazlığa ilişkin verilen İstanbul BAM’ın 2019/573 sayılı kesin ve bağlayıcı kararı göz önüne alınarak 09/10/2019 tarihli bilirkişi raporuna dair beyanları dikkate alınarak, bilirkişi incelemesi ile kullanımın halen devam ettiği teyid edilen http:/….com.tr/ adresindeki web sitesi ile ve internetteki diğer mecralardaki davalı tarafa ait …. ibareli etiketli ya da etiketsiz görünümlü ürünlerin ve benzerlerinin tüm tanıtımlarının-kullanımlarının durdurulmasını, mütecaviz görüntülerin web siteleri içeriğinden çıkartılmasını bu mümkün olmadığı takdirde web sitelerine erişimin tedbiren önlenmesini talep etmiştir. İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 17/01/2020 tarihli ara kararıyla; “Davalı vekilinin 12/11/2019 tarihli dilekçesindeki beyanı, Ankara 2. FSHHM’nin 2018/59 Esas sayılı TPMK’nın Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu Kararının İptali ve İstanbul 2. FSHHM’nin 2018/188 Esas sayılı Hükümsüzlük davalarının derdest olması, Ankara 2. FSHHM’nin 2018/59 Esas sayılı dosyasına sunulan bilirkişi kurulu raporu ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ; http://….com.tr/ adresindeki web sitesi ile ve internetteki diğer mecralardaki davalı tarafa ait … ibareli etiketli ya da etiketsiz görünümlü ürünlerin ve benzerlerinin tüm tanıtımlarının-kullanımlarının durdurulmasını, mütecaviz görüntülerin web siteleri içeriğinden çıkartılmasını bu mümkün olmadığı takdirde web sitelerine erişimin tedbiren önlenmesine ilişkin davacı vekilinin tedbir talebinin, yargılamayı gerektirdiği” gerekçesiyle; tedbir talebinin reddine karar vermiştir.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki tedbir taleplerinin reddi kararı üzerine Dairemizin 15 Mart 2019 tarihli 2019/475 Esas-2019/573 Karar sayılı kararıyla ihtiyati tedbir taleplerinin tümden kabulüne karar verildiğini, ilk derece mahkemesinin ise kararında dava konusu ürünün kullanımının durdurulması, mütecaviz görüntülerin web sitesi içeriğinden çıkartılması, aksi halde bulunduğu internet adreslerine erişimin engellenmesine dair tedbir talepleri yönünden hüküm tesis etmediğini, mahkemenin web sitesi içeriğinde bu görüntülerin kullanılıp kullanılmadığı yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verdiğini, raporda mütecaviz kullanımın web sitesinde sürdürüldüğünün beyan edildiğini, mahkemece tedbir talebinin reddedildiğini, Dairemizin kararının bağlayıcı olduğunu, davalının açmış olduğu davaların müvekkilinin tecavüz ve haksız rekabete ilişkin taleplerini sürüncemede bırakmak için açıldığını, Ankara 2. FSHHM’nin 2018/59 Esas sayılı YİDK kararının iptali için açılan davada, mahkemenin başvurunun reddine ilişkin kararı ilaç emtiaları yönünden haklı bulduğunu, 15 Ocak 2020’de karar verildiğini ancak gerekçeli kararın henüz yazılmadığını, hükümsüzlük davalarının haksız olarak açıldığını, müvekkilinin tescilinin 1950 yıllarına dayandığını, tesciller üzerinde kazanılmış hakları bulunduğunu, davanın tescilli haklarına ve ticari sunum şekline bağlı haklardan kaynaklandığını, Dairemizin kararıyla davaya konu kullanım ihtiyati tedbir kararıyla engellenmişken, mahkemenin bu kez internet üzerinde kullanıma izin vererek çelişkili durum yarattığını, davalı tarafça kullanım şeklinin değiştirildiği iddia edilmişse de, bilirkişi raporuyla müvekkilinin internet üzerinde yeni ve eski ambalajın her ikisinin de mevcut olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin tescil kapsamındaki unsurları barındırmak suretiyle güncelleme yapıldığını, farklılaşmış bir unsur bulunmadığını, davalının web sitesinde halen müvekkilinin tescille korunan … (Tescil no … ) ile … Şişe Şekli (Tescil no … ) markalarının taklitlerini kullandığını, müvekkilinin tescilli hakları nedeniyle kullanımın önlenmesini talep hakkının bulunduğunu, tedbir kararı bulunan kullanımın web sitesinde devam ettirilmesinin davalının kötüniyetini devam ettirdiğini ve kararın ihlaline sebep olduğunu, beyanla mahkemenin 17 Ocak 2020 tarihli kararının kaldırılarak tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 08/01/2019 tarihli ara kararla, ihtiyati tedbir talebinin yargılamayı gerektirdiğinden bahisle reddedilmesi üzerine, davacı vekilinin istinaf başvurusunda bulunduğu, Dairemizin 15 Mart 2019 tarihli 2019/475 Esas-2019/573 Karar sayılı kararıyla; ” Bakırköy 2.FSHHM’nin 2016/49 Değ.iş sayılı dosyasına ibraz edilen tespit raporunda; davalının … ürünü ile davacının … ürününün buharlaşan merhem ürünü olduğu, ürünlerin iç ambalajlarının ve dış karton ambalajlarının benzer olduğu, ortalama tüketici nezdinde iltibasa neden olabileceğinin beyan edildiği, davalının 2016/11249 başvuru numaralı “… buharlaşan merhem rahat ve ferah nefes şekil” marka başvurusunun davacı adına tescilli 2016/10009 sayılı “… ve şekil” markası ile “markanın tertip tarzı ve bütünüyle bıraktıkları algı itibarıyla karıştırılma ihtimaline yol açacak derecede benzer olduğundan” bahisle, reddine ilişkin Türk Patent Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 12/12/2017 tarihli kararının dosyaya sunulduğu, gözönüne alınarak, SMK 159. Madde ve HMK 389. madde gereğince yaklaşık ispat ve hukuki yarar koşulu davacı yönünden gerçekleştiği” gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın tedbir kararı verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.Mahkemenin 01/04/2019 tarihli ara kararıyla; “HMK 389. vd. maddeleri gereğince tedbir talebinin kabulü ile; davacı yanın … ŞEKİL markaları ve … ürünü ile ambalaj tasarımı dahil tüm ticari takdim şekli ile iltibas yaratacak derecede benzerlik oluşturan davalı yanın … ibareli markanın merhem ürününde kullanımının tedbiren önlenmesine, ürünlerin davalı iş yerinden ve bulundukları yerlerden toplatılarak yeddiemine teslimine” karar verilmiştir.Davacı vekilinin 01/04/2019 tarihli dilekçesi ile, davalının http://….com.tr alan adlı internet sitesinde ürün görsellerinin halen bulunduğunu, ürün görsellerinin içerikten çıkarılması ve siteye erişimin engellenmesini talep ettiklerini beyanla tedbir talep ettiği, ilk derece mahkemesince bilirkişi raporu alındığı, 25/07/2019 tarihli bilişim ve tasarım uzmanı bilirkişiler tarafından hazırlanan raporda, internet sitesinin davalı adına tescilli olduğu ve web sitesinde … ibareli ürün görsellerinin halen mevcut olduğu beyan edilmiştir.Davalı vekilinin 20/03/2020 tarihli istinafa cevap dilekçesinde; ayırt edici niteliği bulunmayan işaretlerin tescilinin, mutlak red nedenlerinin sıralandığı, SMK 5/1-c, d ve 556 sayılı KHK 7/1-c, d maddesi gereğince yasaklandığını, buharlaşan merhem anlamına gelen “…” ibaresinin vasıf bildiren ve ticaret alanında herkes tarafından kullanılan bir ibare olduğunu, kullanımın hukuka aykırı olduğunu ve hükümsüz kılınması gerektiğini, davacının hukuka aykırı olarak tescil ettirdiği 2016/10009 başvuru numaralı “… ve şekil” ve … başvuru numaralı “…” markalarının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesi için İstanbul 2. FSHHM’nin 2018/188 Esas sayılı dosyasında dava açtıklarını, “…” ibaresinin müvekkilinin “… Buharlaşan Merhem Rahat ve Ferah Bir Nefes+Şekil” markasında yer alan yan unsur olduğunu, tasviri ifadelerin marka içerisinde yan unsur olarak kullanılmasına engel bulunmadığını, müvekkilinin markasının ayırt edici olduğunu, karıştırma ihtimalinin bulunmadığını, TPMK nezdinde “…” ibarelerini içeren tescilli markalar bulunduğunu ve buharlaşan merhem adı altında pekçok ürün üretildiğini, bu ürünlerin ambalajlarının yeşil kapak ve mavi şişeden oluştuğunu, ürünlerin muhteviyatının mentol olması nedeniyle üretici firmaların yeşil kapak ve mavi kutu kullandığını, web sitelerine erişimin engellenmesi talebinin reddi gerektiğini, davacının kullanımını lacivert zemin üzerinde beyaz harflerle “… Buharlaşan Merhem” yazmak suretiyle değiştirdiğini, İstanbul 1. FSHHM’nin 2018/149 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda hem yeni, hemde eski ambalaj tasarımlarının kullanıldığının tespit edildiğini, müvekkilinin web sitesini 2008 yılından beri kullandığını, ürünlerin web sitesinden çıkartılmasının veya siteye erişimin engellenmesinin yatırımların heba olmasına neden olacağını beyanla istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E :Davacı vekili dava dilekçesinde; tescilli markalarından kaynaklanan haklarına tecavüz edildiğinden bahisle ihtiyati tedbir talep etmiş, ilk derece mahkemesince 08/01/2019 tarihli ara karar ile tedbir talebinin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle red kararı verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 15 Mart 2019 tarihli 2019/475 Esas-2019/573 Karar sayılı kararıyla başvurunun kabulüne karar verilerek, dosya tedbir kararı verilmek üzere mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemenin 01/04/2019 tarihli ara kararı ile; davacı yanın markaları ve ürün ambalaj tasarımı ile iltibas yaratacak derecede benzerlik oluşturan davalı yanın … ibareli markayı merhem ürününde kullanımının tedbiren önlenmesine, ürünlerin toplatılarak yeddiemine teslimine karar verilmiştir.Davacı vekilinin 01/04/2019 tarihli dilekçesi ile, davalının http://….com.tr alan adlı internet sitesinde ürün görsellerinin halen bulunduğunu beyanla, ürün görsellerinin içerikten çıkarılması ve siteye erişimin engellenmesine dair tedbir talebi üzerine, ilk derece mahkemesince internet sitesi üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve bilirkişi raporu ile internet sitesinin davalı adına kayıtlı olduğu, ürün görsellerinin site içeriğinde bulunduğu tespit edilmesine rağmen, mahkemenin Ankara 2. FSHHM’nin 2018/59 Esas sayılı dosyasında açılmış olan YİDK kararının iptali talepli dava, bu davada sunulan bilirkişi raporu, İstanbul 2. FSHHM’nin 2018/188 sayılı hükümsüzlük davası nedeniyle, talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.Tedbir talebine ilişkin yapılan yargılamanın geçirdiği safahat incelendiğinde; Dairemizin 15 Mart 2019 tarihli kararında, tespit raporu ve davalı marka başvurusunun reddine ilişkin YİDK kararının incelendiğinde, tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşullarının oluştuğunun açıklandığı, mahkemenin davalının kullanımının önlenmesine ve ürünlerin toplatılmasına karar verdiği, bilirkişi raporuyla aynı ürün görsellerine davalı adına tescilli internet sitesi ana sayfasında yer verilmiyorsa da, alt sekmelerinde (raporun 14. Sayfasında alt sekmelerin tespit edildiği ve rapor ekinde ürün tanıtım görsellerinin sunulduğu) yer verildiğinin tespit edilmesine rağmen internet sitesi ile ilgili tedbir talebinin reddine karar verilmesi dosya kapsamında çelişkili ara kararlara neden olmuştur. Mahkemenin bu hususları değerlendirmeksizin ve gerekçesinde açıkladığı yargılamalarda henüz bir kararda verilmediğini dikkate almadan tedbir talebinin reddine karar vermesi yerinde görülmediğinden, davacı istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin 17/01/2020 tarihli kararının kaldırılmasına, davacı tarafın ihtilafa konu ürün görsellerinin bilirkişi raporunda tespit edilen internet sitesi alt sekmelerinden den çıkarılması aksi halde internet sitesi sekmelerine erişimin engellenmesi kararı verilmesi yönündeki tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi yönünden dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE,2-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 17/01/2020 tarihli ara kararının KALDIRILMASINA,-Dosyanın Dairemizin kararında işaret edildiği şekilde tedbir kararı verilmek üzere kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf yargılaması yönünden; -Davacı vekilinin istinaf talebi kabul edildiğinden talep halinde istinaf harcının iadesine, -İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 52,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 201,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 08/06/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.