Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/813 E. 2020/1013 K. 10.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/813 Esas
KARAR NO : 2020/1013
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/02/2020
NUMARASI : 2019/358 E. – 2020/52 K.
DAVANIN KONUSU: Markaya Tecavüz, Haksız rekabet
KARAR TARİHİ: 10/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili adına tescilli “…” markasının, …i.com alan adlı internet sitesi içeriğinde ve alna adında izinsiz ve hukuka aykırı bir şekilde kullandığını, müvekkili şirketinin markasının tanınmışlığından haksız bir şekilde faydalandığını, bu durumun müvekkilinin ticari itibarını zedelediğini ve tüketicilerin aldatıldığını iddia ederek, müvekkilinin marka haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitini, men’ini, ref’ini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “HMK.’nın 50. maddesine göre, hak ehliyetine sahip olan her gerçek ve tüzel kişi, davada taraf olabilme ehliyetine sahiptir. Olayda, davalı olarak gösterilen bir gerçek kişi veya tüzel kişi bulunmadığından ve taraf ehliyeti HMK 114 maddesi gereği dava şartlarından olduğu” gerekçesi ile dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ Davacı vekili istinaf isteminde özetle; somut olayda davalı tarafın bilirkişi incelemesiyle tespit edilemediğini bu nedenle mahkemeye davalının gerçek yada tüzel kişi olup olmadığı hususunda bilgi verilemediğini, Bakırköy 1. FSHHM’nin 2019/500 D.İş sayılı dosyada da hasım olarak gösterilmesi gereken kişinin bilgilerine ulaşılamadığının belirtildiği bu nedenle maddi imkansızlık sebebiyle alan adı sahibinin kimlik ve adres bilgilerinin bildirilemediğini, mahkemenin ilanen tebliğ yapılmasına ilişkin talep yönünden değerlendirme yapmadığını, başka bir davada İstanbul 1. FSHHM’nin 2020/54 Esas sayılı dosyasında internet sitesinin davalı olduğu ve adresin belli olmadığı gerekçesiyle ilanen tebligat talebinin kabul edildiğini, ilanen tebligat talebi kabul edilmese dahi davanın reddedilmeyerek çekişmesiz yargı olarak görülmesi gerektiğini, kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilememesi halinde HMK’nın 119/1-b maddesindeki dava şartının yerine getirilmesinin adil olmayacağını, İstanbul 4. FSHHM’nin 2014/203 Esas sayılı dosyada bu yönde karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE Dava, markaya tecavüzün durdurulması, haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, men’i ile hükmün ilanı istemlerine ilişkindir.İlk derece mahkemesince usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacı tarafın delil olarak sunduğu Bakırköy 4. FSHHM’nin 2019/500 D.İş sayılı dosyadaki bilirkişi raporunda; https://….com alan adının sahipliği yönünden yapılan incelemede alan adı gizliliği özelliği tercih edilerek kayıt edildiğinden aitlik bilgi kaydına ulaşılamadığı tespit edilmiş, mahkemece teminat karşılığı internet sitesine Türkiye’den erişim tedbiren engellenmesine karar verilmiştir. Mahkemece; davalının açık kimliğinin ve adresinin belirtilmediği gerekçesiyle usulden reddine karar verilmiş ise de, internet sitesinin gerçekte kime ait olduğunun belirlenemediği, bu aşamada taraf teşkili sağlanmasının mümkün olmadığı görülmektedir. Usul ekonomisi dikkate alınarak bu gibi ihlal iddiası hallerinde çekişmesiz yargı benzeri uygulama yapılması ve site sahibinin mahkemeye müracaatı durumunda talebinin yahut itirazının mahkemece değerlendirilebileceği gözetilerek kesin hüküm teşkil etmemek üzere karar verilmesi gerekirken davanın usulden reddine yönelik karar yerinde bulunmamış, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile,2-Bakırköy 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 18/02/2020 gün ve 2019/358 Esas, 2020/52 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,4-İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 43,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 191,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 10/06/2020 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.