Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/799 E. 2022/1139 K. 17.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/799 Esas
KARAR NO: 2022/1139 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/11/2019
NUMARASI: 2019/222 E. – 2019/880 K.
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
KARAR TARİHİ: 17/06/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili ile davalı arasında akdedilen 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman Şirketleri Kanunu çerçevesinde 18/04/2017 tarih …’ nde … yevmiye numaralı, … numaralı sözleşme ile mülkiyeti müvekkili şirkete ait ekipmanın finansal kiralama yoluyla kiralandığını, davalının sözleşmeden kaynaklanan 08/11/2018 tarihi itibariyle 13.466,01 TL borçlarını ve 1.042,21 TL temerrüt faizi borcunu ödemeyerek temerrüde düştüğünü ve müvekkilince davalıya Beyoğlu … Noterliği’nden 08/11/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek, borçların 60 gün içinde ödenmesi ve ödenmediği takdirde sözleşmenin feshedileceği, fesih halinde de Finansal Kiralama Kanunu’ nun 33.ve sözleşmenin ilgili maddesi gereği bütün finansal kira borçlarının muaccel hale geleceği ve bu durumda ilave 08/11/2018 tarihi itibariyle 130.536,74 TL ile birlikte toplam 144.002,75 TL borçlarını ve 1.042,21 TL temerrüt faizi tutarının da ödenmesi ve ekipmanın iadesinin gerektiği hususunun ihtar edildiğini, ihtarnamenin davalıya 13/11/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, verilen kanuni süre içerisinde ihtarnamede belirtilen borç ödenmediğinden sözleşmenin feshedildiğini, davalının kiralananları müvekkili şirkete fesihten itibaren 3 gün içinde iade etmesi gerekirken iade etmediğini ve borçlarını da ödemediğini, bu nedenlerle Finansal Kiralama Sözleşmelerine konu 1 ADET 2017 MODEL … MARKA … SERİSİ (…) KANAL KAZICI VE YÜKLEYİCİ İŞ MAKİNESİ, ŞASE NO:…, MOTOR NO: …, 4 TEKERLEKLİ, 100 BG makinenin ve tüm ekipmanları ile birlikte müvekkili davacıya aynen teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
MAHKEME KARARI: İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26.11.2019 tarihli 2019/222 E. – 2019/8880 K. sayılı kararıyla; “…Somut olayda, taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesi uyarınca makine ve ekipmanların davalıya teslim edildiği, kiracının sözleşmenin ihlali hallerinde finansal kiralama konusu malları kiralayana derhal geri vermekle yükümlü olduğu, kira bedellerini süresinde ödemeyen kiracıya Finansal Kiralama Kanunu gereğince yasal 60 günlük süre içerisinde kira bedellerinin ödenmesi, aksi halde sözleşmenin feshedilmiş sayılacağına dair Beyoğlu … Noterliği’ nin 08/11/2018 tarihli … yevmiye numaralı fesih ihtarnamesinin keşide edildiği, fesih koşullarının oluştuğu” gerekçesiyle; davanın kabulüne, taraflar arasında akdedilen 18/04/2017 tarih … yevmiye nolu, … sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesine konu mülkiyeti davacıya ait olan, 1 ADET 2017 MODEL … MARKA … SERİSİ (…) KANAL KAZICI VE YÜKLEYİCİ İŞ MAKİNESİ, ŞASE NO:…, MOTOR NO: …, 4 TEKERLEKLİ, 100 BG makinenin ve tüm ekipmanları ile birlikte davalıdan alınarak davacıya İADESİNE, İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/611 D.iş sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkeme kararında ihtarın 13/11/2018 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğinin belirtildiğini, müvekkilinin temerrüde düşürüldüğü ileri sürülen tarih itibarıyla Iğdır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/207 E sayılı dosyası üzerinden, 18/10/2018 tarihinden itibaren başlamak üzere, geçici konkordato mühleti verildiğini, konkordato sürecinde müvekkiline 1 yıl kesin mühlet kararı da verildiğini, 18/11/2018 ihtarname tarihi ve 13/11/2018 tebliğ tarihlerinde konkordato mühleti kapsamında olması nedeniyle temerrüt koşullarının oluşmadığını. -Davacıya bu durumun bildirilmesine rağmen, İstanbul 11 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/611 D.İş sayılı dosyası üzerinden tedbir kararı alındığı ve dava konusu makinenin muhafaza altına alındığını, tedbir kararının infaz edildiği dosyaya konkordato kararının sunulduğunu ve haciz tutanağında da bu durumun beyan edildiğini, konkordato dosyasına başvurduklarını, mahkemenin davaya konu araç üzerindeki muhafaza altına alma işleminin kaldırılmasına karar verdiğini, bu kararla, mahkeme kararının hatalı olduğunun ortaya konulduğunu. -Davacının müvekkilinin sıkıntılı durumundan faydalanarak, mahkemeden müvekkilinin konkordato mühleti içerisinde olduğunu gizleyerek hukuka aykırı kararın çıkmasını sağladığını. -Müvekkilinin temerrüde düştüğü kabul edilse dahi, konkordato hükümleri dikkate alındığında, müvekkilinin çalışmaya devam ederek, gelir elde ederek konkordato projesinin gerçekleştirilmesini sağlaması gerektiğini, beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesine cevabında; emsal mahkeme kararlarından da görüleceği üzere, finansal kiralamaya konu malların, geçici mühlet tedbirleri kapsamı dışında tutulduğunu, geçici mühlet kapsamında ancak borçlu şirketin malları üzerinde tedbir kararı uygulanabileceğini, leasingli malların mülkiyetinin kiralayan şirkete ait olması nedeniyle, geçici mühlet tedbirleri kapsamında tedbirlere dahil edilemeyeceğini,Yargıtay 23. H.D. 23.12.2013 T.E.:6945 K:8276 sayılı kararında, mülkiyeti finansal kiralama şirketlerine ait olan malların borçlu şirketin aktif değerlerinin belirlenmesinde dikkate alınamayacağı ve henüz mülkiyeti finansal kiralama şirketlerine ait olan mallar üzerinde tedbir kararı verilemeyeceği, özellikle maddi hukuka dayalı takas, mahsup, hapis hakkı ve temlik uygulamalarının tedbiren dahi olsa durdurulamayacağını, öte yandan finansal kiralamanın, davacı şirketlerin kullandığı makinelerin bir kısmını elde etme metodu olup bunların taksitlerinin ticari borçlar gibi sayılmaması gerektiği ve faaliyet giderlerinden kabul edilmesi gerektiğinin beyan edildiğini, davalıya ihtarname ile 60 gün süre verildiğini, borcunu ödemediğini, dava konusu malın Aralık İcra Müdürlüğü’nün … Tal. Sayılı dosyasında 15/040/2019 tarihinde davalıdan alınarak müvekkiline teslim edildiğini, davalının davaya cevap vermediğini ve takip etmediğini, finansal kiralamaya konu malın tasarruf yetkisi alınarak ihale usulü ile satıldığını ve sözleşmeden doğan borcun kapatıldığını beyanla, istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir.
DELİLLER: İlk derece mahkemesince Muhasebe-Finans Uzmanı Bilirkişi …’ndan alınan 18/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda; “…Davacı şirketin ticari defterlerinde, davalı şirketin ihtarname tarihi itibariyle temerrüt faizi hariç 13.466,01 TL kira borcu olduğu, ihtarnamede verilen kanuni süre içerisinde davalı tarafından 6.876,43 TL kısmi ödeme yapılmış olduğu, kanuni süre sonunda ise halen davalıya ait kira hesabının temerrüt faizi hariç 21.558,54 TL borçlu durumda olduğu, buna göre davacı şirketin Finansal Kiralama Sözleşmesinin 26. maddesi ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Factoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’ nun 31.maddesi gereği davalının temerrüdü nedeniyle sözleşmeyi feshetme hakkının bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle sözleşmenin 27.maddesi ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Factoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’ nun 33.maddesi gereğince finansal kiralama konusu malın davalı tarafından davacı şirkete aynen iade ve teslimi koşullarının oluştuğu” beyan edilmiştir. Taraflar arasında 18/04/2017 tarihli … yevmiye numaralı … sözleşme numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı tarafça, Beyoğlu … Noterliği’nin 08 Kasım 2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle, davalı şirkete ve sözleşmede müteselsil kefaleti bulunan kefillere 13.466,01 TL kira borcu ile 1.042,21 TL temerrüt faizinin 60 gün içerisinde ödenmemesi halinde, sözleşmenin feshedilmiş sayılacağı ve 60 günlük sürenin sonundan başlamak üzere 3 gün içerisinde sözleşmeye konu makinenin davacının adresinde hazır bulundurulmasının ihtar edildiği, ihtarnamenin davalı şirkete 13/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin davaya konu makinenin değerleme raporunda 225.000 TL değerinde olduğunun tespit edildiğini beyanla, makine üzerinde tasarruf yetkisi verilmesini talep ettiği, mahkemece 08/05/2019 tarihli ara kararla, 6361 Sayılı Yasa’nın 31/3 maddesi gereğince makinenin rayiç değeri kadar teminat mektubunun ibrazı halinde, kasaya alınarak muhafazasına, ayrıca karar tesisine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafça harç tamamlaması yapılmıştır. Davalı vekilinin istinaf dilekçesi ekinde; Iğdır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 19/04/2019 tarihli 2018/207 Esas sayılı ara kararını ibraz ettiği, ara kararda İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/611 D.İş sayılı dosyasında verilen tedbir kararının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında muhafaza altına alınmasına karar verilmesi üzerine Aralık İcra Müdürlüğü’nün … talimat sayılı dosyasında hakkında yakalama muhafaza işlemi yapılan 2017 model … marka … serisi kanal kazıcı ve yükleyici iş makinesi hakkında verilen yakalama muhafaza işleminin kaldırılmasına, icra müdürlüklerine bilgi verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. İstinaf dilekçesi ekinde Iğdır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 23/10/2018 tarihli geçici mühlet kararı ile 13/03/2019 tarihli kesin mühlet kararının ibraz edildiği anlaşılmıştır. Mahkemenin 23/10/2018 tarihli kararıyla, 18/10/2018 tarihinden itibaren geçici mühlet kararı verilmesine, davacı şirketler hakkındaki tüm takiplerin durdurulmasına, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına, talep eden şirketin taşınır ve taşınmaz mallarının 3. Kişilere devir ve temlikinin önlenmesi yönünde tedbir şerhi işlenmesine karar verildiği, mahkemenin 13/03/2019 tarihli kararı ile 1 yıllık kesin mühlet kararı verildiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Dava, finansal kiralama konusu malların iadesi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davalının ihtarnamede belirtilen süreler içinde ödeme yapmaması nedeniyle malların iadesi şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HM) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davalı tarafın yargılama sırasında davaya cevap vermediği, duruşmalara katılmadığı davayı inkar ettiğinin kabulü gerektiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafın istinaf dilekçesinde taraflar arasındaki sözleşmeye, temerrüt iddiasına ve ihtarnamenin tebliğine yönelik itirazının da bulunmadığı, ihtarnamenin tebliğinin Iğdır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen geçici mühlet kararının geçerli olduğu dönemde tebliğ edildiği ileri sürülmüştür. Yargılama sırasında ileri sürülmeyen bu sebeplerin istinaf dilekçesinde ileri sürülmesi halinde, HMK 357. Madde gereğince dikkate alınmasının mümkün olmadığı, kaldı ki ibraz edilen 23/10/2018 tarihli geçici mühlet kararında, talep eden şirketin taşınır ve taşınmaz mallarının devir ve temlikinin önlenmesi için tedbir kararı verildiği anlaşılmaktadır. 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 23/1. maddesinde finansal kiralama konusu malın mülkiyetinin kiralayan finansal kiralama şirketine ait olduğu açıkça düzenlenmiş olup, feshedilen finansal kiralama sözleşmesine konu mallar, kiralama şirketlerine ait olup bu mallar konkordato talep edilen şirketin mülkiyetinde değildir. Konkordato mahkemesince bu mallara dair verilmiş bir tedbir kararı da bulunmadığı, Iğdır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 19/04/2019 tarihli 2018/207 Esas sayılı ara kararının da, tedbir kararının infazı ile ilgili olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda davacı tarafça, davalıya gönderilen ihtarname ile verilen 60 günlük sürenin hitamında, 3 günlük süre de dolduğundan kiralayan şirketin mülkiyetindeki malın iadesi borcunun doğduğu anlaşılmakla, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 15.369,75 TL nispi harçtan, peşin alınan 3.843,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.526,75 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak;a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 5,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 17/06/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.